OKUL MÜDÜRLERİNE UYARI

Nöbet Tutmama Eylemine Katılanlara Soruşturma Açılamaz, Ceza Verilemez ve Onlardan Ders Ücreti Kesilemez

Anayasamızın 2. maddesinde devletimizin “sosyal bir hukuk devleti” olduğu vurgulanmış ve 51. maddesinde “sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz.” hükmü ile sendikal faaliyetlere katılmak bir anayasal hak olarak düzenlenmiştir.

4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun 18. maddesinde, “sendika üyelerinin ve yöneticilerinin sendikal faaliyetleri” güvence altına alınmıştır.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 118. Maddesinde, “sendikal faaliyetlerinin engellenmesi” suç olarak nitelendirilmiştir.

Sendika Özgürlüğüne ve Örgütlenme Hakkının Korunmasına İlişkin 87 Sayılı ILO Sözleşmesi’nin 3. Maddesi, “Çalışanların ve işverenlerin Örgütleri, tüzük ve iç yönetmeliklerini düzenlemek, temsilcilerini serbestçe seçmek, Yönetim ve etkinliklerini düzenlemek ve iş programlarını belirlemek hakkına sahiptirler. Kamu makamları, bu hakkı sınırlayacak veya bu hakkın yasaya uygun şekilde kullanılmasına engel olacak nitelikte her türlü müdahaleden sakınmalıdırlar.” hükmünü içermektedir.Aynı sözleşmenin 8/2. maddesinde ise “Yasalar, bu sözleşme ile öngörülen güvencelere zarar verecek nitelikte olamaz veya zarar verecek şekilde uygulanamaz.” hükmü yer almaktadır.

Kamu Hizmetlerinde Örgütlenme Hakkının Korunmasına ve İstihdam Koşullarının Belirlenmesi Yöntemlerine İlişkin 151 sayılı ILO Sözleşmesi’nin 4/1 maddesinde “Kamu görevlileri, çalıştırılmaları konusunda sendikalaşma özgürlüğüne halel getirecek her türlü ayırımcılığa karşı yeterli korumadan yararlanacaklardır.” hükmüne yer verildikten sonra aynı maddenin 2. fıkrasında “Böyle bir koruma, özellikle aşağıdaki amaçlara yönelik tasarruflara karşı uygulanacaktır.” hükmü ve aynı fıkranın b bendinde “Bir kamu görevlisini bir kamu görevlileri örgütüne üyeliği veya böyle bir örgütün normal faaliyetlerine katılması nedenleriyle işten çıkarmak veya ona zarar vermek.” hükmü yer almaktadır.

İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin ILO Sözleşmesi’nin 11. maddesinde, “Bu hakların kullanılması, yasayla öngörülen ve demokratik bir toplum içinde ulusal güvenliğin, kamu güvenliğinin korunması, kamu düzeninin sağlanması ve suç işlenmesinin önlenmesi, sağlığın veya ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması için gerekli olanlar dışındaki sınırlamalara tabi tutulamaz.“ hükmü yer almaktadır.

Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’nın 28. maddesinde ise “İşçiler ve işverenler veya bunların kuruluşları, topluluk yasası ile ulusal yasaların ve uygulamaların belirttiği hususlara göre gerekli, uygun düzeyde toplu pazarlık yapmak ve sonuçlandırmak, karşılıklı çıkarların çatıştığı durumlarda da -grev de dahil olmak üzere- söz konusu çıkarlarını korumak için topluca eylem yapmak haklarına sahiptirler.” hükmünü içermektedir.

AİHM’nin ve Danıştay’ın vermiş olduğu kararlarda da milletlerarası andlaşmalara vurgu yapılarak kamu görevlisine katıldığı sendikal faaliyet dolayısıyla zarar verilemeyeceği açıkça belirtilmektedir.

Anayasamız, Yasalar, Milletlerarası Andlaşmalar, AİHM Kararları, Danıştay Kararları ve MEB Hukuk Müşavirliğinin görüş yazısı birlikte değerlendirildiğinde, sendikal faaliyet çerçevesinde yapılan eylemin hukuka uygun olduğu ve eyleme sendikalarının kararlarına bağlı olarak katılan sendika üyesi veya yöneticilerine zarar verici işlem tesis edilemeyeceği açıktır.

Sonuç olarak; bazı okullarda nöbet tutmama eylemine katılan öğretmenlere, Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin 91/f maddesi ile Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinin 44/9 maddelerindeki “Nöbet görevine özürsüz olarak gelmeyen öğretmen hakkında, derse özürsüz olarak gelmeyen öğretmen gibi işlem yapılır” hükmüne istinaden soruşturma açılacağı, nöbet tutulmayan günlerdeki ek ders ücretlerinin kesileceği gibi yasal dayanaktan yoksun, hukuki olmayan tehditler yapılmaktadır.

Sendikal faaliyet kapsamında, demokratik hakkını kullanarak nöbet tutmama eylemine katılan üyelerimize herhangi idari bir işlem tesis edilmesi halinde yasal olmayan bu işlemi uygulayanlar hakkında suç duyurusunda bulunulacağını, bu kapsamda herkesin haklarını ve hadlerini bilmeleri gerektiğini bir kez daha hatırlatmak isteriz.

Aktif Eğitimciler Sendikası

• 9 6
• 26 Şubat 2015 19:27 2.266