Bilim Ve Teknoloji Köşesi

Çevrimdışı ünalk

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.078
  • 43.442
  • 12.078
  • 43.442
28 Haz 2012 15:23:45
Bu forumda bilim ve teknolojideki son gelişmeleri, ilginç ürünleri, ilginç bilgileri, hayatımızı kolaylaştıran mucitleri ve buluşları paylaşmayı umuyoruz.

İlk paylaşımı da Esmeralda Öğretmenimden bekliyoruz, forumun başlığının mucidi olarak. ;)

Çevrimdışı micihtn44

  • Uzman Üye
  • *****
  • 891
  • 3.948
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 891
  • 3.948
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 28 Haz 2012 15:28:23
İlk paylaşım benden olsun...  ;)

Nano Teknolojinin Gelişimi
Ortaçağ karanlığı, insan beyninin yaratıcı ve sorgulayıcı özelliklerini baskı altında tutan bir dönem olarak bilinmektedir.

Asırlar süren inanç yıllarından akıl ve mantık yıllarına geçiş Avrupa’nın sosyal, siyasal, kültürel ve ekonomik yapısını baştan sona değiştirmiştir. Galileo, Leonardo Vinci, Newton, Copernicus, Kepler gibi yaşadığı dönemi inanılmaz derecede etkileyen dahilerle başlayan aydınlanma devri,150 yıl içinde, endüstriyel devrime yerini bırakmıştır. Toprak sahipleri yerlerini fabrikatörlere bırakırken, geçimlerini tarımdan elde eden köylüler yeni düzenin işçi sınıfını meydana getirmektedirler. Fütüristler XXI. inci asrın, endüstri devrimden daha geniş kapsamlı dönüşümlerin yaşanacağı bir dönem olacağını ileri sürmektedirler.

Dünya bilgi üretebilenler, bilgiyi depolayabilenler, bilgiyi dağıtabilenler, bilgiye ulaşabilenler bilgiyi kullanabilenler ve bunları yapamayanlar olarak ikiye ayrılacaktır.

Sanayi devrimi işçiler yerlerini bilgi üreten beyaz yakalı araştırıcılara, fabrikalar büyük şirketlerin ve devletlerin kurduğu araştırma merkezlerine bırakacaktır. Küreselleşme bu değişimlerin uluslararası ilişkilere yansımasından başka bir şey değildir. Bu yazımızda önümüzdeki 20 sene içinde toplumu şok etmesi beklenen değişimlerin bazıları aktarılacaktır.

Maddenin makroskopik davranışlarını, yani çıplak gözle veya optik mikroskopla veya benzeri ölçü aletleri ile gözlenen dinamiklerini ve özelliklerini, klasik fizik (mekanik, optik, elektrodinamik, termodinamik) atomik boyutlardaki dinamiklerini ve özelliklerini kuantum fizik kanunları belirler.

Metrenin milyarda biri kadar küçük molekülerin, genel anlamda, atomik ve nükleer boyutlarda maddenin, dinamiğini belirleyen kuantum fiziği, endüstriyel devrimi doğuran klasik fizik gibi,21’inci yüzyılın siyasal, sosyal, ekonomik yapısını değiştirecek NANOTEKNOLOJİ devrimini şekillendirmektedir

Bilgi her türlü gelişmenin, sosyal ve siyasal etkinliklerin temel parametresi haline gelmiştir. Şimdiden ekonomi literatürüne Bilgi Kaynaklı Üretim Ekonomisi(Knowledge Base Economy) terimi yerleşmiştir. Ülkemizin bu önemli değişimi algılayan bilim teknoloji sistemi ile bu gelişimi programlarına yansıtabilen bir siyaset kültürüne sahip değildir.

İnsanlık, çevresi ile bilinçli ilişkiler kurduğu ilk günden itibaren, evreni oluşturan maddenin en küçük yapıtaşları ile uzayın sonsuz derinliklerine gömülen gizemleri anlamaya çalışmıştır. Mikroskobik boyutlarda üretim, moleküler seviyede başlar. İstenilen özelliklere sahip malzemeyi atomik boyutlardan başlayarak elde etmek anlamına gelir. Nano teknoloji 21 inci yüzyılda ülkelerin performanslarını etkileyecek stratejik bir üretim sistemi olmaya namzettir. Nano bir fiziksel büyüklüğün milyarda biri anlamına gelir. Örneğin, bir nanometre bir metrenin milyarda biri kadar bir uzunluğu bir nanosaniye bir saniyenin milyarda biri kadar bir zaman aralığını ifade eder. Bir nanometre insan saçının milyonda biri kadardır ve bu uzunluğa ancak 3 veya 4 tane atom yerleştirilebilir. Atomlar çıplak gözle veya optik mikroskoplarla görülemeyecek kadar küçük yapılardır. Eğer yerküreyi bir futbol topu kadar küçültmek, atomu aynı oranda büyütmek mümkün olsa, atom ancak bir kiraz büyüklüğünde olabilir. Çevremizde gördüğümüz her nesne, çok sayıda atomun bir araya gelmesi ile oluşur. Örneğin küçük bir fincan su içinde 100 milyar çarpı bir katrilyon tane atom bulunur. Nano boyut, maddenin milyarlarca atomdan oluşan yoğun haldeki özellikleri ile kuantum fiziğinin etkin olduğu tek tek atom veya molekülden oluşan yapının sınırı olarak tanımlanır.

Tusanami okyanusun ortasında kendisini fazla fark ettirmez; ancak kıyılara vurduğunda bir felaket olur, ortalığı kasıp kavurur. Dünya, henüz fark edemediği teknolojik bir tusanami, olayına gebedir. Nano teknoloji üretim pazarına bir tusanami dalgasının kıyaya vurması gibi girecektir; önümüzdeki 15-20 sene içinde sosyolojik, politik, ekonomik kavramları alt üst edecektir. Nano teknoloji, birbirini takip eden önemli bilimsel buluşların oluşturduğu yeni bir bilgi paradigması yaratacaktır. Biyologlar ilk canlı hücrenin 3,5 milyar yıl önce oluştuğunu tahmin etmektedirler. Hücre nano boyutta bir biyolojik makineye benzer. Enerji girişi sürdükçe genetik malzeme üretir. Nano teknoloji doğanın bu olağanüstü düzenini örnek alarak üretim yapmayı tasarlamaktadır.

Bilimsel ve teknolojik alanda elde edilen bu gelişmeler hükümetleri ve şirketleri nano teknoloji alanında yatırım yapmaya araştırma laboratuarları kurmaya yöneltmiştir. Nano teknolojinin dayandığı mantık sade ve basittir. Nasıl doğa, atom ve molekülleri kendi fabrikalarında üreterek canlı yaşamı meydana getiriyorsa, nano teknoloji doğanın bu olağanüstü işleyişini örnek alarak geliştireceği teknikler ile atom ve moleküllerden başlayarak ürünlerini meydana getirmeyi amaçlar.

Bilimsel ve endüstriyel devrimi yaşamayan Türk toplumu bedelini bir dünya devleti olan Osmanlı imparatorluğunu kaybederek ödemiştir. Nano-teknoloji, hem fikir hem de yöntem arayışı olarak üniversitelerde doğmuştur ve hızla gelişmektedir. Cumhuriyet Türkiye’si, şayet bu devrimi ıskalarsa, kanımca durum onu gösteriyor, gelecekte siyasi bütünlüğümüz dahi tartışma konusu olur. Üniversiteleri bilimsel kalite ile değil, sadece rektör seçimi ile fark eden ve değerlendiren toplum ve siyasetin ülkemizin geleceğine bir katkı yapması mümkün değildir.

Nano-teknolojinin önümüzdeki 20 sene içersinde yaşantımızda meydana getireceği olası değişimler veya nano-teknoloji rüyasından beklenen gelişmeler bilimsel mantık sınırları içinde kalınarak aşağıda özetlenmiştir

1-Endüstriyel devrimin neden olduğu su, hava, toprak, deniz kirliliği, küresel ısınma gibi

Gezegeni felaketlere sürükleyecek etkinlikler kontrol altına alınacak ve bazıları tamamen önlenecektir.

2-Ormanların tüketim amacıyla yok olmasının önüne geçilecektir.

3-Kanserden, bakteriyel kökenli ve vürüslerin sebep olduğu hastalıklara kadar tedavisi mümkün olmayan pek çok hastalığın tedavisi mümkün hale gelecektir.

3-Beyin, kalp, böbrek gibi kritik organların zaman içinde kayıp olan dokularını yeniden üretebilecek nano-robotlar devreye girecektir.

4-İnsanlık tarihinden beri en büyük hayal olan sağlıklı yaşlanma ve uzun yaşam imkânlarına kavuşacaktır.

5-İlaçları sadece sorunlu bölgelere taşıyabilen nano-robotları kullanır hale gelecektir.

6-İnsülün gibi yaşam için gerekli hormonları üretme kabiliyetini kaybetmiş organlar, nano-robotlar yardımıyla tekrar hormon üretebilme kabiliyetine kavuşacaklardır. Dünya üzerindeki şeker hastalarının sayısı göz önüne alınırsa böyle bir teknolojinin önemi anlaşılır.

7-Çelik kadar dayanıklı ve insan kemiği üreten nano-robotlar yapılacaktır. Kemiklerdeki metal kökenli tranplantosyonlar sona erecektir. İnsan yaşlanmasına rağmen kemiklerinde yük taşıma kaybı olmayacaktır.

8-.Cerrahi müdahaleleri minimuma inecek özel bir hücre cerrahisi uzmanlık alanı doğacaktır.

9-Uzay yolculukları aile bütçeleri ile karşılanabilecek kadar ucuzlayacak, uzayda özel mülkiyet söz konusu olacaktır.

10-Günümüzdeki imalat sanayinin en önemli girdisi olan işçilerin yerini, kendi kendine üretim ve tasarım yapabilen akıllı nano-robotlar alacaktır.

11-Tüketim çeşitlenecek, ucuzlayacak, akıllı tüketim malları piyasa sürülecek, kullanın süreleri uzayacak, imalat sanayi kabuk değiştirecektir.

12-Global yaşam ile birlikte bireysel davranış normları değişime uğrayacaktır

13-Eğitim felsefesi bilgi edinmek yerine yaratıcı kabiliyetler edinmek şeklinde değişecek ve eğitim ömür boyu sürdürülecek bir etkinlik haline dönüşecektir.

14-Dünya üzerindeki enerji kaynaklarının paylaşımından ortaya çıkan gerginlikler yeni enerji teknolojilerinin devreye girmesi ile gevşeyecektir.

15- Bütün bu değişimlere nano-teknoloji ve onun türevleri neden olacaktır.

16-Moleküler boyutta üretilen tranzistörler tüm elektronik ve iletişim teknolojisine hız ve inanılmaz boyutlarda bilgi depolama olanağı sunacaktır.

Mühendislik, tıp ve askeri alanlardaki uygulamalar, nano-teknolojiyi devlet ve özel sektörün ilgi odağı haline getirmiştir. Nano-teknoloji yukarda belirtildiği gibi kuantum fiziği kanunlarının, fizikçiler, mühendisler, kimyacılar tarafından istenilen özelliklerde ürün geliştirmek amacıyla yaptıkları uygulamalar sonucu oluşturdukları bir teknolojidir

Türkiye’nin Koç, Sabancı, zorlu, Eczacıbaşı gibi büyük iş adamları kuracakları nano-teknoloji araştırma laboratuvarları ile bu yarışta bulunmazlarsa yirmi yıl sonra büyük bakkallar halinde kalacaklardır.

Prof. Dr.Cengiz Yalçın

Çevrimdışı mehmetalibozlu

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.493
  • 6.077
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.493
  • 6.077
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 28 Haz 2012 15:35:24
Ünal hocam Esmeralda öğretmenime saygısızlık olmazsa uzun zamandan beri araştırdığım normal taktayı akıllı tahtaya çeviren bir cihaz buldum netten.Bilgisayar ve projeksiyon ile birlikte kullanılır. Projeksiyonun yansıdığı yüzeyi PDI'ya (dokunmatik ekrana) dönüştürür. Projeksiyonun yansıdığı sınıfdaki beyaz yazı tahtası, düz yüzeyli duvar veya cam üzerinde rahatlıkla kullanabilirsiniz.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Ayrıntılı bilgi için

Çevrimdışı ünalk

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.078
  • 43.442
  • 12.078
  • 43.442
# 28 Haz 2012 15:40:05
Mehmet Öğretmenim, bunlar eskidi bilginiz olsun. Düşünüyorsanız, danışmadan almayın. ;)

Çevrimdışı ~esmeralda~

  • Uzman Üye
  • *****
  • 481
  • 233
  • 481
  • 233
# 28 Haz 2012 15:46:16
ünalk öğretmenim başlığı açtığınız için size  teşekkür ederim.micihtn44 ve mehmetalizobu öğretmenlerim paylaşımlarınız için teşekkürler.
sabah gazeteleri okurken dikkatimi google'ın yeni ürünü çekti ve çok heycanlandım.forumda paylaşmak istedim ama bilim ve teknoloji konulu bir başlık bulamadım bunun üzerine hiçbir başlığa uymayan yazılara yazmıştım.aynısını şimdi burda paylaşacağım.
DÜNYA BÖYLE SUNUM GÖRMEDİ Paraşütçüler atladı, Skydiver'lar iniş yaptı GOOGLE GÖZLÜKLERİNİ İŞTE BÖYLE TANITTI
Dünya Teknoloji liderlerinden Google bugüne kadar en etkileyici gösterilerinden birine imza attı. Project gözlüklerini etkileyici bir sunum ile tanıttı.
Google'ın kurucularından Sergey Brin şirketin I/O Geliştiriciler Konferansı'na sahneye Google'ın Project Glass gözlüklerini takarak çıktı.

Sonrasında Brin, şimdiye kadar yapılmış en etkileyici ürün duyurularından birine imza attı. San Fransisco üzerinde uçan bir grup kişiye canlı bağlantı yapıldı.
 
Google'ın Project Glass gözlüklerinden takan paraşütçüler canlı yayında uçaktan atladı. Skydiver'lar başarılı şekilde yere iniş yaptı, konferans katılımcıları tüm yolculuğu onların Google gözlüklerinden izledi.
 
Google'ın gösterisi burada bitmedi.
 
Aynı paraşütçüler bisikletleriyle konferans salonununa hızlı bir giriş yaparak herkesi şaşırttı. Gözlükler hala gözlerindeydi. Ancak gösteri yine sona ermedi. Brin, konferansa katılan yazılım mühendislerinden gözlükler için bugün itibariyle sipariş alınacağını açıkladı. 1500 dolara satılacak gözlükler 2013 yılında sahiplerinin elinde olacak.
 
Google, Poject Glass ile ilgili bir konunun özellikle altını çizdi: Gözlükler gerçek hayat ile olan bağı koparmayacak.
 
"Gözlükleri gerçek hayattan dünyadan kopmadan sanal dünya ile etkileşime girebilmeniz için yarattık. Teknolojinin önümüze çıkmasını istemiyoruz."
Dipnot.tv'den alıntıdır.

Çevrimdışı mehmetalibozlu

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.493
  • 6.077
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.493
  • 6.077
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 28 Haz 2012 15:47:29
az önce sordum fiyatını 350 tl dedi ünal hocam aslında sınıfımda projeksiyon makinası var.beyaz tahtamda var bizimki görgüsüzlük olsun işe.:)))
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Mehmet Öğretmenim, bunlar eskidi bilginiz olsun. Düşünüyorsanız, danışmadan almayın. ;)

Çevrimdışı ünalk

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.078
  • 43.442
  • 12.078
  • 43.442
# 28 Haz 2012 16:13:32
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
az önce sordum fiyatını 350 tl dedi ünal hocam aslında sınıfımda projeksiyon makinası var.beyaz tahtamda var bizimki görgüsüzlük olsun işe.:)))

Fiyatı uygunmuş, düşünülebilir.

Çevrimdışı ~esmeralda~

  • Uzman Üye
  • *****
  • 481
  • 233
  • 481
  • 233
# 28 Haz 2012 18:03:30
GÖRÜNMEZLİK GERÇEK OLUYOR

WASHINGTON / LONDRA - Araştırmacılar, bilimkurgunun sınırlarına yaklaşıyor. Henüz daha Uzay Yolu’ndaki gibi insan ışınlanması için erken olsa da, Duke Üniversitesi uzmanları bakır bir silindiri ‘yok etmeyi’ başardı. Yüksek ısıda, ışığı bükünce madde de ortadan ‘kayboluyor’. İdeal bir görünmezlik halinde, gözlemcinin görünmezliğe maruz kalan nesnenin arkasındakileri görebilmesi gerekiyor. Duke Üniversitesi’nde yapılan deneyde ise arka plandaki nesneler biraz da olsa karartı içinde görünüyordu.
Araştırmayı yürüten Duke Üniversitesi’nden David Schurig, bir maddeyi gözlemcinin gözünün görmesini engelleyemeye yetecek bir ışık bükülmesi gerçekleştirdiklerini belirtti. İlk denemede mikrodalganın nesneyle reaksiyona girmesi önlendi.

Mikrodalgaların, nesnenin etrafından dolaştırılması sağlanarak görünmezlik sağlanıyor.

Işık veya mikrodalgalar, normal şartlarda nesnelere çarparak geri dönüyor ve bu sayede nesne görünür oluyor. Ancak radar veya ışığın bir nesnenin etrafından dolaştırılması sağlanarak nesne görüntüden kaçırılabiliyor. Schurig bunu suyu derenin ortasındaki bir kayanın etrafından akmasına benzetiyor. Mikrodalgalar nesneyi geçtikten sonra yeniden birleştiriliyor. Aksi takdirde nesnenin arka planındakiler de gözükmeyebiliyor.

META MALZEMELER MÜHENDİSLİKTE ÇIĞIR AÇTI
Deneyde kullanılan nesne metamalzeme olarak nitelenen, bakır-fiberglas alaşımlı ve elektromanyetik dalgaları kaçırabilecek bir madde. Bilim insanları, metal ile seramik, teflon veya fiber gibi malzemelerin alaşımı olan metamalzeme adı verilen maddelerin mühendislikte çığır açacağını vurguluyor. Gelecekte henüz üretilmemiş metamalzemelerle birlikte gerçek anlamda görünmezlik gerçekleştirilebilecek. Bu bağlamda ölçüt, metamalzemenin deneyde kullanılan ışının dalgaboyundan daha ince yapıya sahip olması gerekiyor.

DUYULMAZLIK DA SIRADA
Görünmezlik deneyi şimdilik iki boyutlu düzlemde gerçekleştirildi ve ışığın bükülmesi sırasında küçük de olsa gölge oluştu. Gölge ışık bükülmesinde çok az ışının bükülmemesi sonucu oluşuyor. Araştırma ekibinin diğer üyesi David R. Smith, sonraki deneylerde üç boyutlu düzleme geçeceklerini ve gölgeyi ortadan kaldıracaklarını ifade etti. Görünmezlik deneylerinin benzeri ses titreşimlerini yok etmek şekilde yapıldığında da, duyulmazlık etkisi yaratıyor.

haber kaynağı: ntvmsnbc.com

Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.851
  • 94.515
  • 10.851
  • 94.515
# 29 Tem 2012 13:10:50
USB'lerdeki bilgiler artık daha güvende

Bir teknoloji firması tarafından geliştirilen ürün, son yıllarda kullanımı artan USB belleklere kriptolu olma özelliği kazandırarak, bilgilerin başkaları tarafından ele geçirilmesinin önüne geçiyor.
İstanbul merkezli teknoloji firmasının Genel Müdürü Cengiz Güler, yaptığı açıklamada, geliştirdikleri ürünün USB belleklere kriptolu olma özelliği kazandırdığını anlattı.

Ürünün yüksek seviyede kriptolama yaptığını anlatan Güler, geliştirdikleri ürünün özelliklerini şöyle açıkladı: “Kriptolama yapan ürünümüz, her marka USB bellek ve harddisklere kriptolu olma özelliği kazandırıyor. Kullanımı da oldukça kolay. Önce bilgisayara bellek veya hardiski takıyor sonra geliştirdiğimiz cihazı da diske takıyoruz. Böylece diske gönderilen her türlü bilgi kriptolanarak aktarılıyor. Ayrıca bellek kaybedildiğinde, belleği bulan kişi, kullanılan ürün olmadan bilgilere erişemiyor. Aynı zamanda 3 kere yanlış parola denemesinden sonra da cihaz üzerindeki kullanıcıya ait kriptolama anahtarı, imha özelliği taşıyor.”

Güler, geliştirilen ürünle istenilen sayıda USB bellek ve harddiskin kriptolanabildiğini de vurguladı.


Ürünü, bilginin güvenli bir ortamda taşınması amacıyla geliştirdiklerine dikkati çeken Güler, “Bilginin başkalarının eline geçmemesi için kriptolu bellekler oldukça önemlidir. Ama kriptolu bellekler çok pahalı olduğu için insanlar tercih edemiyor. Kriptolu bir bellek 380 avroya alınabiliyor” diye konuştu.
Yüzde 100 yerli olan ve yaklaşık 150 liraya satılan ürünün ilk defa CeBİT Hannover fuarında tanıtıldığı, ayrıca İngiltere, İtalya, Suudi Arabistan, Slovakya, Güney Afrika, Hollanda, Meksika ve Kamerun'a da ihraç edildiği bildirdi.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı DenizÖzgür_68

  • Aktif Üye
  • **
  • 12
  • 62
  • 12
  • 62
# 29 Tem 2012 14:17:47
teknoloji ürünlerinde %25 indirim
'vatan bilgisayar'da tüm teknolojik ürünler
28-29Temmuzda %25 indirim ve 10 taksit

Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.851
  • 94.515
  • 10.851
  • 94.515
# 01 Ağu 2012 10:49:44
Popüler e-posta servisi Hotmail gidiyor, yerine Outlook geliyor.

Yazılım devi Microsoft, tablet ve masaüstü bilgisayarları tek merkezde toplayan Windows 8'in lansmanından önce radikal adımlar atmaya devam ediyor. Microsoft'un popüler e-posta servisi Hotmail isim değiştiriyor, yerini Outlook.com'a bırakıyor.

Windows 8 ve Windows Phone sistemler bu servisi baz alırken, bazı ek özellikler de Outlook'a eklenmiş olacak. Örneğin Skype üzerinden konuşmak isteyen kullanıcılar, bunun için Outlook'u kullanabilecek. Outlook, Facebook, Twitter ve LinkedIn gibi sosyal ağ servisleriyle de entegre bir şekilde çalışacak.

Bunun dışında kullanıcılar Microsoft Word, Excel, PowerPoint ve SkyDrive servislerine de yine Outlook üzerinden erişebilecek.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.851
  • 94.515
  • 10.851
  • 94.515
# 04 Ağu 2012 13:32:14
Türk araştırmacılar beynin sırlarını çözdü..

Bilkent Üniversitesi araştırmacıları, beynin sol lobunun vücudun sağ bölgesini, sağ lobunun da sol bölgesindeki olayları algıladığı yönündeki bilim teorilerinin her durum için geçerli olmadığını ortaya koydu.

Yapılan deneylerde, sağ tarafta gösterilen bir nesnenin beynin sol tarafında işlendiği yönündeki bilgilerin aksine, beynin her iki tarafında da işlem meydana geldiği ortaya çıktı.

Böylece beynin iki lobunun da vücudun her iki bölgesindeki olaylar için aynı anda çalıştığı gösterildi.

Deneylerde, beynin parlak ve mat cisimleri nasıl ayırt ettiği de ortaya çıkarıldı ve beynin bu özelliğini taklit eden bir bilgisayar yazılımı geliştirildi..

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.851
  • 94.515
  • 10.851
  • 94.515
# 04 Ağu 2012 13:36:45
Uzay taksisine 1.1 milyar dolar..

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), astronotları Uluslararası Uzay İstasyonu'na götürmek için uzay gemileri inşa edecek olan 3 şirkete, 1.1 milyar dolar ödeyecek.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.851
  • 94.515
  • 10.851
  • 94.515
# 25 Ağu 2012 15:39:49
Samsung, Apple'a 1 milyar dolar tazminat ödeyecek..

Samsung ve Apple arasında tüm dünya çapında devam eden sayısız patent davaları arasında en önemlisi olarak gösterilen ABD davası nihayet sonuçlandı. Davada Apple Samsung'dan 2,5 milyar dolar, Samsung ise Apple'dan 519 milyon dolar talep ediyordu. Her iki taraf da, birbirlerini kendilerine ait patentleri ihlal etmekle suçluyordu.

Kaliforniya'da görülen davada, 9 kişiden oluşan jüri, Apple'ı memnun edecek, Samsung'u ise hayal kırıklığına uğratacak bir karar verdi. Karara göre Samsung, çok sayıda Apple patentini ihlal etmesinden dolayı rakibine 1 milyar dolar tazminat ödemeye mahkum edildi. Samsung'un patent ihlali iddiaları ise haklı görülmeyerek Apple'a herhangi bir tazminat cezası çıkmadı.

Samsung'a verilen ceza ilk bakışta Apple için büyük bir zafer gibi görünse de, Apple'ın talep ettiği 2,5 milyar doların yarısını bile alamaması bu zaferin etkisini biraz azaltıyor. Bu durumun başlıca nedeni ise, Samsung'un Galaxy Tab serisi tabletlerinin dava sonunda temize çıkmış olması. Yani jüri, Galaxy Tab'ın iPad'i kopyaladığı iddiasını kabul etmedi.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı palali42

  • Aktif Üye
  • **
  • 27
  • 27
  • 27
  • 27
# 21 Eyl 2012 22:45:37
ABD Federal Araştırma Bürosu FBI, 1 milyar dolarlık yeni biyometrik Gelecek Nesil Tanımlama sistemini (NGI) sunmaya başladı. NGI, arananların fotoğraflarını, iris taramalarını, DNA kayıtlarını, ses örneklerini ve diğer biyometrik verileri tutan ve FBI’ın suçluları bulup yakalamasını sağlayacak ülke çapında bir veri bankası. Ama mahremiyet savunucularının gözlerini kaldırıp bu olaya dikkat çekmelerinin esas sebebi, bu biyometrik verilerin ülkenin kamera ağlarından ve fotoğraf veritabanlarından ele geçirilmeleri.
 
Bu zamana dek, FBI’ın güvendiği kaynak IAFIS’di (uzunca bir süredir gözden geçirilen ulusal parmak izi veri bankası). Birkaç aydır, FBI yüz tanıma sistemi üzerinde pilot testler sürdürüyordu ve yakın bir zamanda detektifler sistemde diğer biyometrik verilerle de araştırma yapabilecekler (DNA kayıtları ve iris taraması gibi). Teoride, bu sistem suçlulara ulaşmayı hızlandıracak ve çözülmemiş dosya sayısının azalması mümkün olacak.
 


New Scientist’e göre yüz tanımlama sistemleri öyle bir noktaya ulaştılar ki; bir yüzü 1,6 milyonluk arama ve pasaport fotoğrafından biriyle eşleştirmeleri  %92’lik doğruluk payı ile 1,2 saniyede mümkün hale gelmiş durumda. Aradığınız kişinin biyometrik bilgileri otomatik olarak kontrol edilmişse ve araştırma sınırlandırılmışsa, bununla birlikte arama ilanları daraltılmışsa doğruluk payı %100 olabiliyor. Aynı şekilde, DNA ve iris kayıtları mevcutsa, kesinlikle bu yöntem suçluya ulaşmak için eşsiz derecede uygun bir yol oluyor.
 
Şimdiye kadar suçluları hızlı yakalamak ve daha az yanlış tutuklama yapmak iyi bir şeydi değil mi? Evet, ama bu sistemle ilgili aklımızın bir yerinde bulunması gereken önemli uyarılar var. İlk olarak, pilot çalışma bilinen suçluların sadece arama ilanlarındaki ve ehliyetlerdeki fotoğraflarını kullanıyor. Ama FBI’ın bunun her zaman yeterli olduğuna dair elinde bir garantisi yok. NGI’in suçlu olsun olmasın mümkün olduğunca insanın, mümkün olan her kaynaktan, mümkün olduğunca çok fotoğrafının depolanacağı zaman gelebilir. Bu işlem CCTV deki görüntülerden tüm yüzleri ayrıştırıp veritabanına ayrıştırma kadar açık olabilir; ya da bekli de şanssız bir şekilde sizin fotoğrafınız da sadece suçlunun bulunduğu bir fotoğrafta çekildiğiniz için veritabanına düşebilir. İşte bu şekilde yanlış anlaşılmaların sayısı artabilir.
 
Hayal edin, NGI’ın ülkedeki tüm ehliyetlerdeki ve pasaportlardaki fotoğraflara tam ulaşımı olduğunu ve tabi doktorunuz tarafından tutulan DNA kayıtlarınıza ve iş yerinizin tuttuğu iris taramalarına. FBI’ın NGI’ı böyle bir güce ulaşırsa ve eğer doğru kontroller ve dengeler altında değilse, kolaylıkla sivillerin özeline ve özgürlüğüne karşı gelen bir araç haline gelebilir. Düşünüldüğünde böyle büyük bir sorumluluğu hiç tartışmadan ya da oylamadan FBI verilmesi soru işaretlerine sebep veriyor. Umalım da filmlerdeki gibi korsan aktiviteler yaşanmaz ve teorideki gibi herkesin iyiliği için beklenen sonuca ulaşılır.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK