Bugün Hayat Sana Ne Öğretti?

Böylece katlanmayi öğreniriz 😉🙂

Doğru bir bakış açısı, tebrik ederim Öğretmenim. Haklısınız. Ancak sözün sonundaki gülücüğüm sizinle aynı düşünceyi paylaştığımı gösteriyor zaten.

Rabbim kalbine göre versin’ cümlesi, ne güzel bir cümledir..
‘ muhatabı iyi niyetliyse duâ,
kötü niyetliyse bedduâ yerine geçer..

…Allah Kalbinize göre versin …

"Mutlu ederek mutlu olmak bir yürek hüneridir.."

Ne pişmanlık ne de isyan
Derinden bir keşkedir insan....

Makam insanı bozmaz
Ayarını ortaya çıkarır..

Bu gün kırsal bir bölgede yürürken  kaya üzerinde açmış bir kır çiçeği gördüm.   Sert kayaya rağmen asi başını kaldırmış, olanca güzelliği ile endam ediyordu. Anlayana çok şey anlatıyor, anlamayanı ise görmezden geliyordu. Hoş, gerçi  bakmasını bilmeyen insanda kendini görmüyordu.

Gezdim Halep ile Şamı, eyledim ilmi talep, meğer ilim bir hiç imiş, illâ edep illâ edep.

İnsan en çok kendinde eksik olan özelliği arar. Halbuyse çok uzağa gitmememek gerek.Her şey kendinde başlar ve kendinde biter.

Öğrenci Usta’ya sorar: “Söyle bana, nedir özgürlük?” “Hangi özgürlük?” diye sorar Usta:
“İlk özgürlük ahmaklıktır. Binicisini kişneyerek üstünden atan
soylu beygire benzer. Ama ardından daha da gerilir dizginleri.

İkinci özgürlük pişmanlıktır. Gemi karaya oturduktan sonra tahliye sandalına bineceği yerde enkazda kalan dümenciye benzer.

Üçüncü özgürlük anlamaktır. Ahmaklık ve pişmanlığın ar­dından gelir. Rüzgârda salman başağa benzer, zayıf olduğunda eğilmeyi bildiği için ayakta kalır.”

“Hepsi bu mu?” der öğrenci.

Usta yanıtlar: “Kimileri ruhlarının gerçeğini aradıklarını söy­ler. Oysa Daha Büyük Ruh onlar aracılığıyla düşünmekte ve ara­maktadır. Tıpkı doğa gibi o da pek çok hata kaldırır ama hile yapmaya kalkışanları da yenileriyle değiştirir. Düşünmelerine izin verdiklerine ama, sınırlı bir özgürlük tanır. Ve kendini ona bırakan bir yüzücüyü taşıyan ırmak gibi alır onları, karşı kıyıya taşır.”

Güzel bir hikaye ancak özgürlük kavramı kişiye yaşadıkları olaya göre değişir. Kimine göre kendini bulmak, kimine göre yaşanan olumsuzluklardan sıyrılmak, kimine göre kavuşmak, kimine göre ayrılmak, kimine göre alıp başını gitmek..... diye uzayıp giden bir süreçtir. Bana göre ise özgürlük sınırlarını kendi çizdiğim  nesnel gerçeklik içinde yaşamaktır. Gerçi özgürlük kavramı içinde sınırın ne işi varsa onu da henüz anlamış değilim. Bir gün anlar mıyım???

Güzel bir hikaye ancak özgürlük kavramı kişiye yaşadıkları olaya göre değişir. Kimine göre kendini bulmak, kimine göre yaşanan olumsuzluklardan sıyrılmak, kimine göre kavuşmak, kimine göre ayrılmak, kimine göre alıp başını gitmek..... diye uzayıp giden bir süreçtir. Bana göre ise özgürlük sınırlarını kendi çizdiğim  nesnel gerçeklik içinde yaşamaktır. Gerçi özgürlük kavramı içinde sınırın ne işi varsa onu da henüz anlamış değilim. Bir gün anlar mıyım???

 "bir özgürlüğe mal olmuş hayat, hayat değildir; bir hayata mal olmuş özgürlük de özgürlük değildir" der Кahraman Tazeoğlu....

"bir özgürlüğe mal olmuş hayat, hayat değildir; bir hayata mal olmuş özgürlük de özgürlük değildir" der Кahraman Tazeoğlu....

o zaman hayatı mı tercih etmeli yoksa özgürlüğü mü yine bir kısır döngü, en iyisi hayatı geldiği gibi sevinçleriyle-hüzünleriyle, kalabalığıyla-yalnızlığıyla, yokuşuyla-inişiyle, karanlığıyla - aydınlığıyla, özgürlüyle-esaretiyle... bazen de  öylesine rastgele yaşamak  gerek.

o zaman hayatı mı tercih etmeli yoksa özgürlüğü mü yine bir kısır döngü, en iyisi hayatı geldiği gibi sevinçleriyle-hüzünleriyle, kalabalığıyla-yalnızlığıyla, yokuşuyla-inişiyle, karanlığıyla - aydınlığıyla, özgürlüyle-esaretiyle... bazen de  öylesine rastgele yaşamak  gerek.

Özgürlük olmadan hayatın ne önemi var ki...

"İnsan ne kadar zengin olusa olsun  mutlaka sevgi ve şefkate muhtaçtır.."