1992 yılında, bu okulda göreve başladım. İstanbul gibi ışıklı, parlak, büyük bir kentten bir mezraya öğretmen olarak geldim. Okulun lojmanı yoktu. Şimdi var mı bilmiyorum. Tuvaleti yoktu. Elektriği yoktu. Suyu yoktu. Okulun bir sınıfı vardı, bir de öğretmeni "BEN" Okuluma eletrik aldım. Çocuklara okulu sevdirdim. Köylü ile kardeş gibi oldum. Fakirlerdi... Çocuklara İstanbul'dan önlük getirdim. İdealistim. Ölümden korkmuyordum. Mutluydum, gururluydum, Halkla bütünleşmiştim. Okulumun müdürüydüm, okulumun öğretmeniydim, okulumun hademesiydim. Böyle yerlerde, böyle zor şartlar altında görev yapmayan öğretmenlerin, öğretmenliklerinin bir yanı eksiktir, diye düşünüyorum. Kışın damını aktarırdım. Kırılan camlarını değiştirirdim. Öğrencilerime şehirden defter, kalem, oyuncak getiririrdim. Öğretmenliği ben bu okulda öğrendim.l Öğretmenlik önder olmaktır. Çalışmak, çabalamak, paylaşmak... sevgidir öğretmenlik. Öğretmenlik=İnsan olmaktır.
|