Danıştay: Meb Yönetici Yönetmeliği Hukuka Uygun

Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmeliğin 13, 14, 19, 20, 21. maddeleri ile 22. maddesinin birinci fıkrasının ve Geçici 2. maddesinin yürütmesinin durdurulması isteminin reddi kararı verilmiştir. Dava esastan görüşülmeye başlanmıştır...

Türkiye Öğretmenler Sendikası tarafından Bakanlığımız aleyhine açılan E: 2014/5370 sayılı dava ile 10/06/2014 tarihli ve 29026 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine İlişkin Yönetmeliğin 13, 14, 19, 20, 21. maddeleri ile 22. maddesinin birinci fıkrasının ve Geçici 2. maddesinin iptali ve yürütmenin durdurulması talep edilmiştir.

Davaya bakan Danıştay İkinci Dairesi’nce uyuşmazlığın niteliği ve davanın durumu dikkate alınarak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinde yürütmenin durdurulması için gerekli olan koşulların gerçekleşmemiş olduğu gerekçesiyle dava konusu Yönetmeliğin; 13, 14, 19, 20, 21. maddeleri ile 22. maddesinin birinci fıkrasının “sözlü sınava” ilişkin kısımları ve Geçici 2. Maddesinin birinci fıkrası yönünden oy çokluğuyla diğer kısımları yönünden oybirliğiyle

YÜRÜTMENİN DURDURULMASI İSTEMİNİN REDDİNE 22/10/2014 tarihinde itiraz yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.

Danıştay İkinci Dairesince yürütmenin durdurulması isteminin reddi yönünde verilen kararın, Hukuk Müşavirliğinin 18/11/2014 tarihli ve 14168703/641.04(2014/3513)/5410036 sayılı yazısında dava konusu işlemin yürütmesinin durdurulması kararı olarak ifade edilmesi Danıştay kararının yanlış yorumlanmasından ileri gelmektedir.

Dava konusu işlem hakkında yürütmenin durdurulması kararı verilmemiş olması, davanın esastan incelenmesi sonucunda iptal kararı verilemeyeceği anlamına gelmemektedir. Zira Danıştay Tetkik Hakiminin davaya ilişkin düşüncesinde yer alan hususlar iptal kararı verilebileceği izlenimini uyandırmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi, davaya ilişkin düşüncesinde konuyla ilgili daha önceki yönetmelikler hakkında verilen kararları dayanak göstererek adayların eşit koşullarda yarışmasını sağlayan ve kriterleri objektif olarak belirlenmiş yazılı sınav gibi bir seçme usulü yerine, görevlendirmeye esas puanlamada değerlendirmenin somut verilere dayalı olarak gerçekleştirilmesine olanak sağlayan EK-2 Değerlendirme Formu’nun nesnel sonuçlarını etkisiz kılan ve nesnel ölçüt öngörmeyen, her türlü öznel değerlendirmeye açık olan sözlü sınav gibi bir seçme usulünün benimsenmesinde hukuka aykırılık olduğunu iddia etmiştir.

Sonuç olarak ; Türkiye Öğretmenler Sendikası tarafından yönetici görevlendirme yönetmeliğine açılan davada mahkeme yürütmenin durdurulması istemini reddetmiştir. Ancak Danıştay tetkik hakiminin konuyla ilgili görüşü sözlü sınav objektif bir ölçme aracı değildir.

HABER
  • 1 2
  • 21 Kasım 2014 23:58 1.347
  • Kamudanhaber
  • Aktif Haberler
UYARI: Yayınlanan haberler, Egitimhane.Com'un görüşlerini yansıtmaz. Yazılan yorumlar, onaylanmış olsalar bile yazanın sorumluluğundadır.

Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK