Hayırlı akşamlar.
Üniversitede bir hocamız
-hayattan bıkınca mutsuz olunca hastaneye gidin öylesine gezin
demişti.
Öylesine değil babam için buradayım ve herkesin bir derdi var. Farklı imtihanlar..
Yan odada ayzeymır hastası amca inek otlattığını tarla sürdüğünü söylüyor.Çok geçmeden elini yüzünü tırmalayıp kan revan içinde bırakıyor.Konuşuyor anlamsızca durmadan..
Bütün akrabalar kapıda..
Diğer yanda bir yaşında bebe serum kolunda hiç susmuyor...
Karşı odada 40 günlük bebe ateşler içinde baygın.Garip ana telaşlı..
Yaşlı teyze midesini tutuyor ve sızlamıyor.
İlle de abdest alacağım diye...
Hayat kısa
Yarın ne gelir başa bilinmez...
Rabbim çekemeyeceğimiz yükler vermesin.
Bütün gözler odaya giren doktor ve hemşirelerde
- Nasıl doktor bey ,iyileşecek değil mi?...
Bazı şeylerin ne kadar kıymetli olduğunu kaybetmeden bilmek lazım...