İlkokuma Yazmada Farklı Yöntemler

arkadaşlar geçen gün okulda arkadaşlarla bir konu tartıştık sizin fikirlerinizi öğrenmek istiyorum.ben 1.sınıflara yırtma yapıştırma gibi el işi etkinlikleri yaptırdım.sınıfım kalabalık olduğu için zor oldu ama öğrencilerde ben de çok eğlendik.ayrıca şimdiye kadar 10 tane şarkı öğrettim.derste sıkıldıkları anda bırakıp şarkı söylüyoruz.beden derslerini de her hafta yaptırıyorum.hava uygun oldukça dışarı çıktık ve zaman zaman sınıfta oyun oynuyoruz.ben bunların öğrencilerin gelişimleri için gerekli olduğunu düşünüyorum ama okuldaki bazı arkadaşlar bunların zaman kaybı olduğunu söylediler.bulunduğumuz yerde(şırnak silopi)dil sorunu oldugu için ve sınıflar kalabalık oldugu için daha çok çalışmamız gerektiğini söylediler.ama öğrettiğim şarkıların yararını gördüm.kelime yazdırırken çocuklar şarkılardan hatırlıyorlar.sizin düşüncelerinizi öğrenebilir miyim?

Kesinlikle size katılıyorum okuma yazma toplama v.b bilişsel davranışlar bi şekilde kazandırılıyor ,sınıfta yapılan alternatif çalışmalar öğrenciye sosyal yaşantısında olumlu davranış kazandırabilir.Öğrencilerimiz in hepsi öğretmen ,doktor,mühendis olmayacak esnafı ,işçisi olacak işlerini kurallara uygun ,dürüst yapmaları duyuşsal kazanımlarla olur inancındayım ,bende kolaj çalışması yaptırdım çok hoşlarına gitti gerçibiraz zorlandılar ama

Bende bir tane birinci sınıf öğrencisi var.Bu nedenle bu tip ekiliklere(birleştirilmiş Sınıf olduğu için) zaman ayıramıyorum.Zaten okuma Yazma yeni bitti.Şimdi Matematiğe ağırlık vermeye başlayacağım.

Değerli Hocalarım,
Bayağı oldu.1.sınıflarımla dışarı çıktık matematik dersinde.
Sorular:
1.Yeni dikilen gülleri sayalım,kaç tane  olduğunu söyleyelim.
2.Bahçenin yön yön tel kazıklarını sayalım,kaç tane olduğunu söyleyelim.
3.Atatürk büstünün etrafındaki tuğlaları sayalım, sonra ayrı ayrı diğer çiçekliklerde ki tuğlaları sayalım ve hepsi kaç tuğla gitmiş söyleyelim.
3.Elimizde ki kullanılmayan tuğlaları sayalım.,kullanılanlar ile toplayalım.
4.Tuğlalardan 15 tanesi kırılırsa elimizde kaç tuğla kalır hesaplayalım.
vs.vs.
Şimdi matematik dersinde ya içeride oyunmatikteyiz, yadışarıda en son yaptığımız iş evlerin bacalarını saymak ve kapalı olan evlerin bacalarını toplamdan düşmek oldu.

Türkçede ise en som yaptığımız etkinlik: Ben bahçede orta da durdum. Onlar en uzak yerlere gittiler. Ben cümleyi okudum. Herkes anladığın kadarıyla ben okuduktan sonra cümleyi tekrarladılar.
Ne anladıklarını sordum, anladıklarını söylediler.

Aklıma geldikçe yazarım.Bu konunun açılması da çok ilginç. Allah Allah. Dün akşam da bazı hocalarımla buna benzer bir sohbet yapmıştık.
Yani işimiz gücümüz oyun.Daha istekli derse veriyorlar kendilerini.
Saygılarımla.

baya güzel fikirler üretmişsiniz değerli konakyalı hocam.her zaman böyle bize yol göstermeniz dileği ile.

Değerli Ali hocam,
Ne demek yol göstermek, haddime mi düşmüş.
Ben paylaşayım dedim.
Teşekkür ediyorum sizin de değerli paylaşımlarınız ve iyi niyetiniz için.
Saygılarımla hocam.

Değerli Ali hocam,
Ne demek yol göstermek, haddime mi düşmüş.
Ben paylaşayım dedim.
Teşekkür ediyorum sizin de değerli paylaşımlarınız ve iyi niyetiniz için.
Saygılarımla hocam.

konakyanlı hocam bunu laf olsun diye söylemedim.her ne kadar tecrübeli olduğumuzu sansak ta ben kendi nefsim adına hiç bişey bilmediğimi anlıyorum gün geçtikçe.ve sizlerden feyiz alıyorum. sağolun

Yine fikrim geldi,
Derse girmeden önce, bir öğrenciye öğrenilmesi gereken o ders ile ilgili püf noktayı veriyorum. Çocukların haberleri olmuyor.
Derse giriyorum ve dersi ilkönce ben kaynatıyorum.Böylece bir 15-20 dakika geçtikten sonra, çocuklar şunun cevabını bilmiyorum, bilen var mı diyorum.
Hemen hazırlıklı olan öğrenci parmak kaldırıyor ve kendisine söz verdiğim de, öğretmenim cevabı bu diyor.
Hepiniz biliyormuydunuz diye soruyorum.Tabii arkadaşlar profesör ya, hiç bilmeyen olur mu!!
Neydi diyorum, tek tek tekrarlatıyorum.
Sonra bir de cevabın olduğu yeri bana kim gösterecek diyorum. Gır gır yapan sınıf gidiyor, yerine araştıran bir sınıf geliyor.
Cevabı buluyorlar, biraz daha genişletiyorum.
derken ben amacıma ulaşıyorum ve ya ben de ne kadar bir şey bilmeyen öğretmen olmaya başladım diyorum.
40 dakikalık derste 5 ve ya 10 dakika ders işliyoruz ama nokta atışlı oluyor.
Aklıma geldikçe yazarım. Saygılarımla.

Değerli öğretmenim, ilkokuma-yazma öğretiminde öğrencilerle oyunlaştırılmış ders işleme metodunu uyguladığımız zaman öğrencilerde algılama ve öğrenme daha kalıcı olur.Bilimsel araştırmalar sonucu ve siz öğretmenlerimin uygulmaları sonucunda öğrencileri sınıflara göre dikkat algılamaları farklıdır.Birinci sınıftaki öğrencilerimizin ders içindeki dikkati 5 dakikadır.Bu dakikadan sonra öğrencileri sınıf içinde tutmak zor olur.Bunun için 40 dakikalık ders içerisinde kalan 35 dakikayı oyunlaştırılmış derse dönüştürürseniz öğrenme olayından öğrenci ve öğretmen zevk alır.Sınıf içinde ve okul bahçesinde ders etkinliklerinin oyunla verilmesi çok güzel bir ders işleme metot ve tekniğidir.Öğrencilere kazandıracağımız beceri ve davranışların; oyunlarla, somut araç ve gereçlerle verilmesi sizin ve öğrencinin başarısını artıracaktır.Öğrenmede beş duyu orgalarımızı ne kadar çok kullanırsak o derce başarılı oluruz.Yapmış olduğunuz etkinliğinizi tasvip ediyor ve başarılar diliyorum

Sayın Galiphocam bu söylediklerinize aynen katılıyorum ünv.de bu şekilde eğitim aldık fakat uygulama sırasına disiplin sorunu, asıl anlatılmak istenen msjın verilememesi gibi sorunlar yasıyorum vede çok zaman alıyor. Tabiki matematik dersinde somutlaştırmanın yararı çok büyük fakat hayat bilgisi dersinde çocuklar oyuna kaptırıyorlar kendilerini kaynıyo ders birden toparamak çok güç oluyor. bu konuda bir öneriniz var mı ?

Ben bu öğretim yılında 1.sınıflarımla  ders işlediğimi hatırlamıyorum desem inanır mısınız?

Harfleri öğrenirken parmaklarımızla değişik oyunlar bulduk her zaman; bazen gökyüzüne, bazen arkadaşının avucunu yazdılar harfleri...

Her harfimizi de harf olarak öğrenmedik mesela : "v " harfimizin saçını rüzgar uçurmuştu,rüzgarın esişinden hatırlamıştık adını "vvvvvvuu" diye.
 
" j " harfimizi elini başına koymuş selam veren bir jandarma olduğunu bildiğimiz için hiç de zor olmamıştı onun adını hatırlamak...

Matematik dersi yaptığımızı da hatırlayamadım ben şimdi.Acaba dışarı çıkıp etrafımızdaki ağaçları sayarken mi öğrenmişlerdi sayı saymayı?

Veya sınıfa sakladığım eşyaları ararken mi öğrenmişlerdi toplamayı?

Belki de Mehmet abimizin bana ilçeden aldığı yumurtalarla dolaptaki yumurtalarımın sayısını karıştırdığımda  öğrenmişlerdi verilmeyen toplananı bulmayı...

Aklıma gelmedi ama belki de avucumdaki leblebileri önce sayıp, sonra Ayşe 11 tanesini yedikten sonra öğrenmişlerdi çıkarma işlemini...

Tüm yıl boyunca öğrettiğim tek şey ; birbirlerine sevgi ve saygıyla yaklaşmaları; insani değerlerin her zaman okul başarısından önce geldiği ve iyi bir insan olmanın çok da zor bir meziyet olmadığıydı heralde....

Sayın Galiphocam bu söylediklerinize aynen katılıyorum ünv.de bu şekilde eğitim aldık fakat uygulama sırasına disiplin sorunu, asıl anlatılmak istenen msjın verilememesi gibi sorunlar yasıyorum vede çok zaman alıyor. Tabiki matematik dersinde somutlaştırmanın yararı çok büyük fakat hayat bilgisi dersinde çocuklar oyuna kaptırıyorlar kendilerini kaynıyo ders birden toparamak çok güç oluyor. bu konuda bir öneriniz var mı ?

Teacher34 Öğretmenim, madem ki derste hemen oyuna dalıyorlar,siz de dersin konusunu oyunun içine dahil edin o zaman:

Temel kazanımları, onlara farkettirmeden bir masal dinler gibi, bir çizgi film izletir gibi sunun onlara.Oyun çocuğunu kendi silahıyla vurun:Bırakın oynasınlar ama sizin temel kazanımları içine sezdirmeden dahil ettiğiniz oyunları...

Daha önce " Sınıfa nasıl girmeliyiz? " konusunda işlediğim bir dersi örneğini yazmıştım, buraya alıntı yapıyorum.Ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.Kolay gelsin Öğretmenim :




Ben dersimin konusuna göre küçük hikayeler tasarlayarak giriyorum sınıfıma.

Mesela, konumuz Hayat Bilgisi dersinden ''Taşıtlar'' olsun.

Sınıfa giriyorum,selamlaşma ve hatır sorma faslından sonra sınıfın tam ortasında duruyorum ve cebimde bişeyler arıyorum

''Allah Allah,çocuklar evden çıkarken koymuştum ama nereye gitti bunlar?'' diye kendi kendime konuşur gibi yapıyorum ama sınıfımdaki herkes duyuyor ''

Sonra öğrenciler de merak ediyor ve sormaya başlıyorlar 'öğretmenim cebinize ne koydunuz ki?''

''Evden çıkarken koymuştum onları ama şimdi bulamıyorum bir türlü,çantamda da yok!Nerde bunlar yaa?'' diye merakları tavana vurduruyorum ve hayretle bakan gözlere bakıp '' Bak isimlerini de unuttum gördünüz mü? Nasıl hatırlayacağım şimdi ben??''

'Ne koydunuz ki öğretmenim?'' sorularını yeterli düzeyde olduğunu,merak duygularının iyice kabardığına kanaat getirdikten sonra:

'' Hani şu karada giden şeyler vardı ya?Aklıma gelmiyo bi türlü!! Yaşlandım heralde,neydi onlar hatırlayın hadi?'' diyip kısa bir beyin fırtınası yaptırıyorum,eğer cevaba yaklaşmamışlarsa ''Hani,bi yerden biyere gitmek için kullanırız onları, bineriz,neydi onlar''

- Araba öğretmenim!

- Evet araba ama hangisiydi?

-Otobüs mü öğretmenim?

- Yok o da değil!Karada gidenleri bi sayın bakalım..
... Dedikten sonra karayolu araçlarını sıralatın çocuklara,tabi siz de o ara taşıtlar merkezli bi kavram haritasını çizmeyi unutmayın tahtaya

Tüm araçları öğrenciler saydıktan sonra :

- Ya çocuklar,çok özür dilerim sizden ama şimdi hatırladım.Benim cebimde aradığım taşıt karada gitmiyodu:(

Havada ya da suda gidiyordu.Onları da söyler misiniz,belki hatırlarız böylece

Diyip tüm taşıtları saydırın ve konunuzu tüm dikkatlerin dersin sonuna kadar çekilmiş olarak dersinizi bitirin

Bu arada,konu bitiminde çocuklara küçük bi de armağan verin bence

Ceplerinizi bidaha karıştırıp:

-Çocuklar çok özür dilerim ben cebime taşıtlardan örnekler koyduğumu sanmışım,oysa bakın cebimde ne varmış?

-ŞEKERRRRR!!!

-Haydi afiyetle yiyin,hakettiniz bunu , aferin hepinize!!

diyerek güzel bi şekilde de dersinizi noktalayın...

Tabi bu yöntem tek derslik, aşamalarını ve etkinliklerinde ufak değişimlerle diğer derslere de uyarlayabilirsiniz.Kolay gelsin herkese

teşekkürederim sudee hocam uygulamaya çalışacağım

Drama, arkadaşlar drama; her şeyi oyunlaştırabiliyoruz, her şeyi ama her şeyi...

Kesinlikle hocam.
O zaman daha iyi kapıyorlar. Oyunlaştırıldığında kendileri bile anlamıyorlar öğrendiklerini.
Sonra bir ölçme de kendileride şaşırıyorlar.
Geçende bir öğrencim ya ben bunu ne zaman öğrenmişim dedi. Bütün sınıf yerlerde gülmekten. Tabii ben de.