Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Çevrimdışı cancancan111

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.599
  • 19.318
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.599
  • 19.318
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ağu 2018 11:20:47
en büyük gürültüyü dinlemektir;
dinlemek sessizliği...

duymadıklarını/duyamadıklarını/
duymak istediklerini...
söylemediklerini/söyleyemediklerini/
söylemek istediklerini...
durdurup dünyayı,
dondurup zamanı,
an'a sığınıp görmek içini...
sıyrılarak fikirlerden...
soyunarak gölgelerden...
iç'e düşmek...
karanlıktaki ışığı görmek...
kendine kaçmak...
kendinden kaçmak...
anlamak...
anlamayı-yeniden- anlamak...

en büyük gürültüyü dinlemektir;
dinlemek sessizliği...

Çevrimdışı *neva*

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 256
  • 67
  • 256
  • 67
# 17 Ağu 2018 11:48:04
Yağmur  yağıyor
Kurak topraklara hızla
Ve bir çocuk
Ayakları çıplak
Yürüyor çamurlu yolda yorgun
İnmiş gözlerine yetmişliklerin hüznü
Küçücük bedenine büyük gelmiş kalbi
Kalbi ağzında, gözyaşı yanağında
Küçük adımları sıralanıyor
Umuda mı…Bilinmez
Yürüyor bir çocuk çamurlu yolda
Ve yağmur yağıyor kurak topraklara hızla..

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.228
  • 222.965
  • 28.228
  • 222.965
# 17 Ağu 2018 23:52:23
Gün batımına  beş kala
Düş hatrına saatler kalır.
Solar dilindeki güzellik.
Yerini buruk bir tebessüm alır.
Zamana kurulu  niyetler
Dolar dolar da
Hicranla yürekren  boşalır.

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.941
  • 47.499
  • 2.941
  • 47.499
# 18 Ağu 2018 00:08:25
hayatın satır aralarında çatılır kaşları
 gün hüzünlüdür şeyhim çekilir
 gecenin koynunda
tesbih tesbih  an kalır

insanın genzini yakan hasret
yıldızlar mesafesinde kalanlara
söylenmemiş sözlerin yutkunması yakılır

eylül hüzün tutan mevsimin niyazı
suskunluk tekerlemesi kalbimin
şair eylüle özlem yükleyecek ne vardı
bak güle pay ettiler üzüntü yumağa döndü
pencere önünde yorduk koca ömrü

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.937
  • 4.119
  • 52.937
# 19 Ağu 2018 22:07:42
İstersen acıyı şiir diye oku
İstemezsen kırıntılarımdan sil baştan oku

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.228
  • 222.965
  • 28.228
  • 222.965
# 19 Ağu 2018 22:25:37
Boşuna uğraşma zaman
Yakalamak zordu seni.
Ne mola verdim ne koştum
Düşünmek yordu beni..
Altın sandığın , ne varsa
Alıp re çare  kırdı  beni.

Çevrimdışı ferda4033

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 606
  • 2.880
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 606
  • 2.880
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 23 Ağu 2018 00:22:43
                        DUY  MAYAN  KALMASIN
 (Duy yürekten, ışık ışık o gözlerden gelen sesi insanoğlu!!!
  Duymazdan gelirsen eğer,
  Duymadan geçersen eğer,
  İşitemeyenin, konuşamayanın yürek sesini,
  Ve içtenlikle dudaklarında beliren busesini,
  Ne olur MAYAN KALMASIN bu toprakta, havada,
  Kalmasın duymayan yüreğin konuşan nefesini)

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.937
  • 4.119
  • 52.937
# 23 Ağu 2018 17:58:06
Zamansız kayıplar
İnatla yeniden doğuyor
Bı gözün gönül dilinde
Ne söz bitiyor ,ne zaman

Çevrimdışı ferda4033

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 606
  • 2.880
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 606
  • 2.880
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 23 Ağu 2018 20:50:25
                DUY  MAYAN  KALMASIN
 (Duy yürekten, ışık ışık o gözlerden gelen sesi insanoğlu!!!
  Duymazdan gelirsen eğer,
  Duymadan geçersen eğer,
  İşitemeyenin, konuşamayanın yürek sesini,
  Ve içtenlikle dudaklarında beliren busesini,
  Ne olur MAYAN KALMASIN bu toprakta, havada,
  Kalmasın duymayan yüreğin konuşan nefesini)

 Kalmasın duymayan
 Benim adım Canan:

 Hep hastayken görürdüm O'nu.
 Adı Gülay'dı. Sanki gülden bir aydı.
 Masaya yaptığı güzel resmi yaydı.
 Yaptığı o güzellik yaptığı bir saraydı.

 Gözlerimizle konuştuk sanki bir lâldi.
 Onu duyamamak dayanılmaz bir haldi.
 Ağzını açamaması ne elimli bir hayaldi.
 O'na yardım etmemek ne büyük bir vebaldi.

 Resimlerini seyrederken ne güzelmiş ,
 Desem de duyuramadım canım, mümkün değilmiş.
 Bazısına hemen doğunca
 Bazısına -kulak- cennette verilirmiş.


 Sık sık şişerdi bademciklerim çocukken
 İğnemi yapardı ablası elimi tutarken,
 Hemşireydi ablası ve komşumuzdu onlar,
 Hatırlıyorum O'nu benden iki yaş büyükken.


 Bir yıl sonra yine onlara vardım,
 O duymayan sanki ben ağızsızdım,
 Yüreğim O'na sevgi dolu gülümserken,
 Yıllar sonrası için bir karara vardım.



 O duymayacaktı belki ama ben niçin konuşamayacaktım?
 Dil yoksa, kulak yoksa yürek yok muydu?
 Yürekte söz varsa bu gözlere çok muydu?
 Sussa da ağız, yüreğin bir dili yüz, bir dili göz değil miydi?



 Rabbim sen koymuşsan kalbimize sevgiyi,
 Elbet bu yürekler taşacak, bu eller konuşacak,
 İşaret diliyle nice insanlar tanışacak,
 Yüreği dolu olanlar her zaman kaynaşacak.



 Bir gün yine vardım Gülay yoktu,
 Bana O'nu görmek sanki çoktu.
 Soruma iyi bir cevap yoktu.
 Ayrılık içimde sanki bir oktu.



 Sağırlar okuluna gitmişti arkadaşım Gülay,
 Bu hayatta ne sağırlar, nice işitemeyenler varmış vay vay!
 Onların kulakları sağırdı,
 Bizim ise onlara ulaşmayı becerememiş yüreklerimiz vardı.



 Büyüyünce , genç kız olunca karşılaştık,
 Hasretle sarıldık, kucaklaştık,
 Dudak okumayı öğrenmişti Gülay'ım,
 Artık daha rahat anlaştık.



 Yalnız içimizde kalmıştı konuşamamak,
 Ve yıllarca birbirimizden kopuk kalmak,

 

  Duyunca hemen koşarak öğrendim işaret dilini,
  Döndüm sınıfıma yirmi altı çocuğumun yanına,
  Öğrettim o miniklere de iitemeyenlerin dilini,
  Yapamazdım ki bundan daha iyisini, daha güzelini,


 

 Yazdığım gibi ben Canan KAN
 Nolur kalmasın duymayan,
 İşaret diliyle de her  zaman,
 Daha güzel olacak bu vatan.


  Duymayana kulak,
  Görmeyene gelin göz olalım,
  Hepimiz insanız; insan sevgi demek,
  Yüzlerin gülmesi için haydi azıcık emek.



  Duymayan kalmasın ,
  Sen de gel, inan buna,
  Katılmazsan sen de buna,
  Bari kalmasın mayan!!!!!

 

 (Öğretmenimiz altı yaşındayken bir arkadaşının ziyarete gitmiştir. Arkadaşı işitme engelli olduğu için O'nunla tam olarak anlaşamazlar ve -bilirsiniz ki çocuklar oyun oynayıp kaynaşmak isterler,- kaynaşamazlar.

  Canan KAN Öğretmenimiz bu üzüntüyü yıllar boyu unutmaz. Bir gün Halk Eğitim Müdürlüğünün işaret dili kursu açacağını duyar. Tüm tatil planlarını erteler, iptal eder. Yaz tatilinde bu kursa katılarak Türk İşaret Dilini öğrenir.

  Öğrendiklerini öğrencilerine de öğretir. Öğrencileri de aktarabildikleri kadar anne ve babalarına da aktarırlar.

  Artık işiten ile işitemeyen arasında sessiz gönül bağı tamamlanmıştır. Öğrencileriyle birlikte işitme engelli öğrencileri ziyaret ederler, onlarla konuşurlar ve kahvaltı yaparlar. Çünkü en önemli isteği işitemeyenlerle konuşulabildiğini göstermektir.

  Ben kısaca kendisinin haberi olmadan bu şekilde anlattım sizlere. halen sosyal medyada ve internette videolarıyla , okulda da serbest etkinlik ve zaman kalırsa diğer derslerde de işaret diline katkı yapmaya devam etmektedir.

  Yürüdüğü bu yolda yaptıklarından Allah razı olsun. İşitemeyenlere kulak,  konuşamayanlara dil olma çabasına en içten teşekkürlerimizi ve saygılarımızı sunuyoruz.)
 
 
  [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.937
  • 4.119
  • 52.937
# 24 Ağu 2018 20:13:15
Kime anlatayım sen yoksan yalnızlığın pişmanlığını
Ne kadar sevsek boş

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.941
  • 47.499
  • 2.941
  • 47.499
# 25 Ağu 2018 22:00:46
mor zamanlar için sakladım
unutulmaya yüz tutulmayandı adın
özlem acısın bardaktaki son çay gibi
seni maviler mi elimden aldı
vay denizine yandığım anne
bir dağ başı yalnızlığı mevcudiyetindeyiz
kalabalıklar içerisinde öylesine
şiir hayat bulsun ellerinde
bir selama gönül verdim
vefasızlıklar içinde
ben ona dedim
seneler kıyılarımıza vuracak
artık unutmak kokuyor tüm vahaları aşkın
sen bana yeniden çiçeklen en inceden
tüy çeker gibi uykular geceden
gurbet sen de gelme ardım sıra
kara yordam almış dört başı mamur
sıra sıra dağlandık yokluklara
adımların bizi yanıltmasın ey dünya
insan konuk konutlar kumdan kale sonuçta
dile basit kalbe sabit sanal bir rüya
hüznüme adres oyalamadım seni
gözlerine şiir yazamadımsa
acıya bulanmış susmalar toplamı
hayat sabahların arka bahçesinde
yağmurun elleri çamurlu sensiz
denize hasret şehirler gibiyim yok yoksul
aklım sende kalmış kör öksüz
yazdıklarım sığmadı mevsime
hanidir şehirler dolusu kalplerde hengame
var mıydı ödünç kelimelerin acıyı sarmala
gittikçe derinleşen bir mevzuya ayarlı saatler durma.
hüzünlü bir şarkıya eşlik ediyor hayat

Çevrimdışı zeyran36

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 211
  • 103
  • 211
  • 103
# 25 Ağu 2018 22:34:46
Okka Hokka

Az insan az eşya çok huzur demiştir Kafka,
Suskunluğum onların yüzüne olur hokka,
Dönerim sırtımı hiç bakmam daha bir dakka,
Değeri yoktur bende desen artık bir okka.

Kafasında beni kim bilir nasıl tasarlar,
Sanır örümcek bağlar her yanım öyle bakar,
Umrumda değil gayrı beni çok huzur sarar,
Günüm böyle geçiyor bilmem kendi ne arar.

Görmüyorum yüzünü huzur bu olsa gerek,
Hayallerim aklımda olur bana su ekmek,
Meşgul olmuyorum seninle tavrım sana bu demek,
Etmem sana gayrı bir gün bile olsa emek.

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.228
  • 222.965
  • 28.228
  • 222.965
# 25 Ağu 2018 23:17:00
Bir bayram gelir köy meydanına
Dana ,koyun,inek
Olur  Cennete  binek.
Alır götürür Hak divanına.
Birileri sefil.birileri gafil
     Atar damarda
     Atar  hayata kefil.
     Kırgınlar barışır,
     Paylar yarışır.
Gönlü tok diyarda
Cana  bir can daha karışır.
Kıyıda köşede yetim kalmasın
Mala  tamahla
Mülke dalmasın.,.


Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.119
  • 52.937
  • 4.119
  • 52.937
# 26 Ağu 2018 00:19:20
Yürek sızısının /sızıntısının ardından
Rüzgarın yanağından düşerken
Acıdan  giremedim içeri
“Yalnızlık”kutsandığından beri küle dönmüş özlem...

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.228
  • 222.965
  • 28.228
  • 222.965
# 26 Ağu 2018 21:11:48
Gül rengi dualar topla yüreğine
Avuçlarında açsın bahar.
 Sen hayırlı kelimeler dök diline
Sevginden başka ne sermayen var?
Karlı dağlar hasretlerle erir
Sevdalı gönülden gam türküleri gelir.
Yerse de seni hayatın naz güller
Ardından  koşar gelir  yar.
Boyun büken kardelen kışı geçti
Sabreden yürekler sevdayı seçti
Boyundaki  pranga ayağa geçti.
Ardında yıkılası nefisten duvar...

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK