Öğretmenler İçin Öğrencilerle İletişimi Geliştirme Yolları

COŞKU VE TUTKUYLA ÖĞRETİN

Öğrenciler kendi alanına ilgi duyan ve bu tutkuyu, dersi anlatırken de gösteren öğretmenlere pozitif tepkiler verir. Unutmayın, heyecan bulaşıcıdır. Bir eğitimci derste yeni bir konuyu coşkuyla sunduğunda, öğrenci de bunu almak için daha istekli olur. Bu sayede artan ilgiyle birlikte daha iyi birer öğrenen haline gelir. 

POZİTİF BİR DURUŞ SERGİLEYİN

Öğretmenler de dahil herkes kötü bir gün geçirebilir. Hepimizin zaman zaman başa çıkması oldukça zor olan kişisel dertleri olabiliyor. Ancak kişisel tasalarınızın, öğretim becerilerinizin önüne geçmemesine özen göstermeye çalışın. Sınıfta pozitif bir duruş sergileyin. Siz pozitif olduğunuzda, tüm sınıf sizi takip edecek.

MİZAHI DERSE SOKUN

Eğitim ve öğretim sıkıcı olmamalı. İnsanlar gülmeyi sever. Öğretmenler, derslerinde zaman zaman mizaha başvurabilir. Dersle ilgili yapacağınız uygun bir espiri, öğrencilerin dikkatini tekrar işlediğiniz konuya toplamak için iyi bir yöntem.

Öğrenme, eğlenceli ve heyecan verici olmalı. Hiçbir öğrenciniz, bütün gün sınıfta oturup not tutmak istemez. Gençler yaratmayı sever. Bunun için derslerine daha fazla teknoloji ve ilgi çekici materyalle oyunlar katmayı deneyin. 

ÖĞRENCİLERİN İLGİ ALANLARINI KULLANIN

Herkesin ilgi duyduğu bir şey vardır. Öğretmenler bu ilgi alanlarını, derslerde kendileri için bir avantaj haline getirmeyi denemeli. Bunun için sınıf içerisinde ilgi alanlarını belirleyebileceğiniz küçük anketler yapabilirsiniz. Bunları konularda ve projelerde kullandığınızda, derse katılımın ve not ortalamalarının arttığını göreceksiniz. 

HİKÂYE ANLATIMINA YER AÇIN

Hikâyeler herkesin ilgisini çeker. Aynı zamanda öyküleri derslerinize eklediğinizde, öğrencileriniz gerçek hayatla kavramlar arasında bağlantı kurabilir. Bu sayede anlattığınız konuya karşı ilgileri gelişir, özellikle sizin başınızdan geçen bir hikâye anlattığınızda, bu onların daha fazla dikkatini çekecek.

SAYGILI DAVRANIN

Öğrencilerinize saygılı davranmazsanız, onlardan da saygı beklemeniz doğru olmaz. Çocuklara bağırmanız, onları küçük düşürmeniz, dersten kovmanız durumu daha da kötüleştirir. Eğitimciler ortaya çıkan istenmeyen bir durumu profesyonel bir şekilde ele alabilmeli. Problemlere bireysel olarak, dolaysız ve otoriter bir tavırla yaklaşırsanız, bunların daha kolay çözüldüğünü göreceksiniz.

GEREKTİĞİNDE OKUL DIŞINA ÇIKIN

Bazı öğrencileriniz için okul süresi yeterli olmayabilir. Böyle durumlarda okulun dışına da çıkmaya hazırlıklı olun. Aileleriyle iletişime geçin, zorlandıkları konularda elden geldiğince öğrencilerinize özel zaman ayırın. Maddi durumu iyi olmayan aileler için, bağışlar da düzenleyebilirsiniz. Ders sonrasında da öğrencileriniz yanlarında olduğunuzu bilirse, size karşı tavırları da buna göre şekillenecek.