Okulları Nasıl Herkesin Huzurlu Mutlu Olduğu Bir Ortam Haline Getirebiliriz

Yardımlarınızı Ve Görüşlerinizi Bekliyorum

önce toplumun öğretmene bakış açısını değiştirmek lazım galiba.yaptığımız işe saygı duymayan, bizi dadı gibi gören velilerin düşünce ve tutumları değişmeden büyük değişimler beklemek hayal olur bence...

güncel

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Öncelikle başlıktaki "Getirebiliriz" ifadesi için teşekkür etmek ve bu hususa dikkati çekmek istiyorum.
Toplum olarak olumsuzluklardan başkalarını sorumlu tutmak ve başkalarının ne yapması gerektiğini söylemek alışkanlığındayız.
Diğer bir deyişle sorumluluklarımıza sahip çıkmıyoruz.

Okulların herkesin huzurlu mutlu olduğu bir ortam haline gelmesi gerekiyorsa, bunda Egitimhane üyelerine düşen görev ve sorumluluklar vardır.
Bu konu ile ilgili değerlendirmemi inşallah yarın yazmaya çalışacağım.

teşekkür ederim

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Başta okullar olmak üzere yaşadığımız tüm ortamların, herkesin huzurlu mutlu olduğu bir hale gelmesi için yapılabilecekler konusundaki düşüncelerim :

1. Saygının olmadığı yerde sevgi ve huzur olmaz.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan bey Duyguların psikolojisi isimli eserinde saygıyı şu şekilde formüle etmektedir :
Sevgi + Utanma = Saygı
Kitapta saygı ve utanma konusunda şu ifadeler mevcuttur:
• İnsanın bir kişiyi hem sevip hem de ondan çekinmesi, o kimseye saygı duyduğunu gösterir. Utanmanın az olduğu bir sevgide, saygı azalması söz konusudur.
• Utanma duygusu, toplumsal onaydan mahrumiyetin insana yaşattığı korkuyla beslenir.
• Çocuk küçükken anneye saygısızlık yaptığı zaman, anne üzüldüğünü hissettirirse; başkalarını anlamasını, düşünmesini, başkaları hakkında kaygı hissetmesini beklerse, çocuk beklentiye uygun davranır.

Günlük konuşmalarımızda, (bugün için abartı sayılabilecek) saygı ifadeleri kullanmamız saygı konusunda FARKINDALIĞI artıracaktır. Örneğin Anneniz hanımefendi, babanız beyefendi vs.
Toplum içinde konuşurken / yazarken en samimi olduğumuz kişiler için bile Ahmet bey, Selma hanım gibi saygı ifade eden sözcükler kullanmaya özen göstermemezi gerekir.
Samimiyeti vurgulamak için kullanılan hemşo, kanka gibi tanımlamalar toplum içinde kullanılmamalıdır.

2. Özenin olmadığı yerde kargaşa hakim olur. Kargaşa huzurluğun temel sebebidir.

Yaptığımız iş ne olursa olsun özen göstermeyi alışkanlık haline getirmeliyiz. Örneğin foruma mesaj yazarken, yazım ve anlatım bozukluğu yapılması özensizlik göstergesidir.
Forumdakilerin büyük çoğunluğunun birbirlerini sadece yazdıkları mesajlardan tanıdığı gerçeği göz önünde bulundurulduğunda özensiz yazımların kişiye duyulan saygıyı nasıl etkileyeceği net olarak anlaşılır.
Özellikle giyim hususunda, yeme, içmedeki davranışlarımıza göstereceğimiz özen çevremizdeki insanların saygısını kazanmakta ve saygı FARKINDALIĞINDA önemli etkendir.

3. Yetişkinler eğitimlerini tamamladıkları ön yargısındadırlar. Eğitimde öncelik yetişkinlere verilmelidir.

Sözlü telkinlerin etkisi minimum düzeydedir. Kişiler daha çok gördüklerinden etkilenirler.
Yetişkinlerin elinde kitap görmeyen bir çocuğa okumayı sevdirmek bir hayaldir. Çocukların ve gençlerin yetişkinlerin ellerinde, çantalarında kitap görmeye ihtiyaçları vardır.
Çocuklar ve gençler sigara / içki / uyuşturucu içen yetişkinler gördükleri sürece bu davranışları devam ettireceklerdir.
Çocuklar ve gençler sözlü / fiili kavga eden yetişkinler gördükleri sürece bu davranışları örnek almaya devam edeceklerdir.
Küfürlü / saygısız sözler işiten çocuklar ve gençler aynı şeyleri yapmaya devam edeceklerdir.
...

arkadaşlar bu veli turgut kuzanı cumhurbaşkanlığına aday gösteriyorum........

Bu arkadaş en son ne zaman bir okula uğramış çok merak ediyorum sadece merakımdan kendisini tanımam bilmem ancak birkaç yazısını tesadüfen okudum kendisi emekli eğitimci mi ne.... eğitimden dem vurup ahkam kesiyor.?

Ben de turgutkazan Beyefendinin yukarıda yazdıklarına katılıyorum EĞİTİMCİ kardeşim....Okullarımızın güzel ve huzurlu olabilmesi öncelikle velilerimizin öğretmene saygı duymaları na bağlı .Saygının olmadığı yerde sevgi yüzeysel kalıyor ve kişi saygı duymadığı insanı çok kolay kırıp incitebiliyor.
Çocuklarımızdan önce anne babalların eğitilmesi gerekiyor,
Biz henüz toplum olarak birlikte yaşama kurallarını bile bilemiyoruz.Sabahleyin otobüse biniyoruz oldukça kalabalık ...otobüsün önü tıklım tıklım arkası bomboş ....arkaya gidelim diye şöför bey defalarca söylüyor fakat kimsede tık yok...
Şöför arka kapıyı açıyor ve arkalardan kartlar elden ele öne geliyor ve tekrar geri gidiyor....
Ne yazıkki bu yıllardır böyle...

Diyeceğim şuki toplu  taşıma araçlarında nasıl davranmamız gerektiğini bile bilmiyor öğ-ren-mek-is-te-mi-yor-uz...
Birbirimize saygımız yok...benciliz,baneneci olduk ve düzeltmek istediğimiz zaman yanlış yapan sanki benmişim gibi azarlanıyorum...bazen umutsuzluğa düşsem de ben yine de düzeleceğine inanıyor ve düzeltmeye gayret ediyorum

özür dilerim atom111 arkadaşım eğitimci olmalısınız okullarda altını çizerek belirtiyorum Eğitim kaldı mı? öğretim den söz etmiyorum onu iyi kötü veriyoruz.eğitimeğitim nerede?? o yüzden okullara bir uğramalı.

EĞİTİMCİ kardeşim kalmadı ama bizim görevimiz her şekilde eğitimi yerine getirmek,bıkmadan usanmadan yeniden hergün yaşayarak değerlerimizi önce velilereimize sonrada öğrencilerimize anlatmak...evet çok zor ama bu bizim görevimiz.Ben zorlansam da sabırla önceliği velilerimize vererek anlatmaya çalışıyorum çok kırıldığım ,üzüldüğüm oluyor fakat kazandığım bir veli ile mutluluğu yakalamaya çalışıyorum

Çok üzülüyorum ablacığım  öğretmen arkadaşlarımın kendimin tüm uğraşılarının bir çırpıda yok olduğunu görmekten sitemim buna saygılar

Benim de umutsuzluğa kapıldığım olmuyor değil ama hemen toparlanıyorum sizlerin ve okulumdaki değerli kardeşlerimin herşeye rağmen gayretle çalışmaları yeniden umutlanmama sebap oluyor.Temennim gelecek günlerin güzelliklere hakim olması ,hayırlı geceler,güzel bir güne merhaba demek üzere ...geceniz mübarek olsun