Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.654
  • 72.833
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 10.654
  • 72.833
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 04 Oca 2020 10:13:39

NE İÇİNDEYİM ZAMANIN
Ne içindeyim zamanın,
Ne de büsbütün dışında;
Yekpare, geniş bir anın
Parçalanmaz akışında.

Bir garip rüya rengiyle
Uyuşmuş gibi her şekil,
Rüzgarda uçan tüy bile
Benim kadar hafif değil.

Başım sükutu öğüten
Uçsuz bucaksız değirmen;
İçim muradına ermiş
Abasız, postsuz bir derviş.

Kökü bende bir sarmaşık
Olmuş dünya sezmekteyim,
Mavi, masmavi bir ışık
Ortasında yüzmekteyim.
   Ahmet Hamdi TANPINAR

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.362
  • 69.041
  • 3.362
  • 69.041
# 05 Oca 2020 10:49:45
Bildiğin gibi değil..
Herkes çok âşık buralarda,
herkes terk edilmiş ve yalnız.
Durumlar karışık, çok şair var.
Bahar desen, kapıda..
Diyeceğim o ki;
Gel.

Halis Karabenli

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.941
  • 47.499
  • 2.941
  • 47.499
# 05 Oca 2020 11:28:44
Bak!
Bu gökyüzü aralığı
Terkedilmiş kadınların
Turna seslerini beklemelerini kaldırmaz
Kaldırmaz benim yüreğim senin en meryem sesinden
Göklere çarmıhsız yükselen kelimeni
Çünkü seni ben
En mahrem yerinden öptüm
Yani kalbinden
Ve terkediyorum
Alıyorum kendimi yeryüzünden"

Hüseyin Atlansoy'

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.855
  • 1.093
  • 11.855
# 05 Oca 2020 15:28:33

         h.n.a.


TOPRAK - MAZİ

Gel arkadaş, gel seninle az dertleşelim:
Okuyarak hayat denen koca kitabı,
Gönüldeki yaraları biraz deşelim.

Gömdüm kara topraklara melekten iyi,
Perilerden nazlı, güzel bir sevgiliyi.
Derin derin sızlıyor gönlümde yaram,
Bana artık her saadet olmuştur haram.

Beni sardı kefen gibi mazinin tülü,
Yere batsın bu toprakla bu korkunç mazi!
Orda çünkü sevgilimle sevgim gömülü…
Hey arkadaş sözünü bil, hem kendine gel,
Bahtiyarlıklara olmaz ölümler engel.
Bir sevgili kızı senden aldıysa toprak
Bun a katlan, toprak için çünkü bu bir hak!

Hem yaratan, hem büyüten topraktır bizi,
Üzerinde işitiriz ilk ninnimizi;
Fışkırttığı serin sular bize can verir;
Ormanları gönlümüze heyecan verir.

Hey arkadaş sende insaf duygusu yok mu?
Sana her şey veren, seni büyüten toprak,
Senden bir tek kız aldıysa acaba çok mu?

Doğup ölmek… Millet için bunlar bir hızdır,
Toprak bizim beşiğimiz, mezarımızdır.
Toprak bizim anamızdır… İnsan yasına,
Kapılarak nasıl söver öz anasına?

Hakikat ne şu göklerin derinliğinde,
Ne suların şairane serinliğinde…
Aristonun mantığında zerresi yoktur,
Fisagorda, Eflâtunda nebzesi yoktur.
Mefkûreler âleminde olunca kıtlık,
Kafaların içerisinde başlar çıfıtlık:
Bir budala “zulüm yeter!” diye haykırır,
Bir it çıkar “proleter” diye haykırır!

Bir hayvanda hâkim olur cinsî heyecan,
Froyt denen yahudiye gider verir can…
Kimi kördür… Kendisine büyük gelir pek,
Lenin denen o maskara vatansız köpek…

O ne felsefe ne de “din”in “hiç”inde,
O, toprağın asırlardan beri içinde…
Hakikati bulmak için onu eşmeli,
Yükselmekten bir şey çıkmaz, derinleşmeli…
Göğe doğru yükselenler bir gün yorulur,
Derinleşen hakikati toprakta bulur.
Şu ne başı, ne de sonu olmıyan toprak,
Gömdüğümüz vücutlardan gıda alarak,
Bize hayat verir, bize tarih, mazi yaratır.
Mazi köhne kitap değil, şanlı bir satır…

Mazi ırkın yarattığı çoksun bir seldir,
Mazi bizim alnımızı göğe yükseltir,
Geçmişlerin gecesinden ışık alırız…

Bir düşünsen mazideki olan işleri,
Hâdisatın büyüklüğü seni şaşırtır.
İstersen gel yadedelim o geçmişleri…

Kaynar elbet damarında halis Türk kanın,
Damarında çünkü kanı var “Atilâ”nın,
Avrupanın her ırkından toplanan ordu,
Onu Galya ovasında zorla durdurdu.

İradesi yenilmeden sinirle ete,
Vatan için karısını bırakan “Mete”
Yasa için kardeşini öldüren “Çingiz”

Yeryüzünde bırakmadan küçücük bir iz,
Geçip giden milyonlarca adsız kahraman,
Ki her biri bugün bize vermektedir şan,
Bu erlerin cisimleri toprakta kaldı,
Hangisini hangisinden üstün tutmalı?
Her birisi bu toprağın, bu ırkın malı…
“Tonyukuk”un gizlenmiştir dehâ kanında,
Bismark onun at uşağı olmaz yanında…

“Alp Arslan”la “Kılıç Arslan” şanlı bir fasıl,
Avrupayı rezil eden “Yıldırım”… Nasıl?

Düşünsene ne biçim bir kahraman erdir,
Ankara'da Yıldırımı eriten “Demir”…

Bu kadar mı? Bu saydığım ancak bir kaçı!
“Katerin”le neler yaptı acaba “Baltacı”?
Anafarta cephesinde kim durdu en son?
İlk dayağı kimden yedi kuduz Napolyon?

Sevdiğin kız şu toprağa eğer girdiyse,
Sen toprağı eskisinden fazla benimse.
Bil ki toprak ebediyen senin olmuştur.

Bu dünyada bizim bir genç kızı sevmemiz
Filhakika gayet doğru, hem de çok temiz
Bir gayedir… Fakat bunun hududu dardır…
Sevgiliden sevgili bir mefkûre vardır.
Biz kız solar, yahut senin tükenir aşkın,
İnsan kalmaz uzun zaman neşeli, taşkın…
Ya mefkûre? Ebediyet onunla birdir,
Kişioğlu müebbeden ona esirdir.

En mukaddes iki “Var”a böyle söversen,
Toprak ejder, mazi kanlı bir gece dersen,
İleriye bakamazsın, gözün kamaşır.
İstikbali kucağında bu mazi taşır…
Arkasında olmasaydı şanlı bir mazi,
Bu milletten çıkar mıydı bir büyük “GAZİ”?
Kara toprak yine bizden gıda almasa,
Kalır mıydı aramızda türe yasa?
Mazi bizim atamızdır, toprak anamız,
Biri bizi yetiştirir, biri verir hız.
Bu toprağa nasıl dersin kara bir ölü,
Ki bağrında bütün şanlı ecdat gömülü.

Yabancılar bir gün yine akın ederse,
Ve zaferi kendisine yakın ederse,
Sevgilimi aldı diye bu kara toprak,
Tarihin ün meydanında uzun kalarak,
O toprağın uğruna sen can vermez misin?

Bu maziyle bu toprağa küfürden sakın,
Kendine gel, iradeni üstüne takıl!
Savaşları, türeleri, yasalarıyla,
Zaferleri, bozgunları, tasalarıyla,
Mazi ırkın yarattığı bir şaheserdir…

Hey arkadaş, sapıtmışın, doğru yola gir;
Hakkı neyse ver maziyle kara toprağın…
Onlar değil efsaneyle cansız bir yığın!

Bu ikisi ebediyen kutlanacaktır…
Ve bunları inkar eden, bil ki alçaktır…

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.230
  • 222.966
  • 28.230
  • 222.966
# 07 Oca 2020 20:00:14
DOSTUM
Eğer bir gün ağlamaklı olursan, 
Beni ara...
Seni güldüreceğime söz veremem, 
Fakat seninle birlikte ağlayabilirim... 

Eğer bir gün uzaklara kaçmak istersen, 
Beni aramaktan korkma... 
Seni durduramayacağıma söz veremem, 
Fakat seninle birlikte kaçabilirim... 

Eğer birgün kimseyle konuşmak istemezsen, 
Beni ara... 
Sessiz olacağıma söz veririm, 
Fakat bir gün ararsan ve cevap bulamazsan 
Hemen beni görmeye gel, 
Belki sana ihtiyacım vardır..

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.008
  • 23.129
  • 5.008
  • 23.129
# 08 Oca 2020 21:34:26
Al bu senin olsun diyen olmadı...
Ben kendi baharımda,
Kendim çiçek açtım...
Zemheri ayazı vurdu ruhuma,
Üşüdüm;
Verdikleri bir kibrit çöpünü dahi yüzüme vuracaklar diye,
Almadım...
Sevilmekten şüphe ettim de, sevmeye hep inandım;
Hamurum sevgiyle yoğrulmuştu,
Anladım...
Kırağı çaldı dallarıma da, damlayamadım yaprak uçlarımdan toprağa;
Sustum, köküme ağladım...
Çatladım her bir yanımdan, suyum çekildi,
Kurudum;
Gözyaşlarımla ıslattım gönlümü de, dua olup,
Çalap’ına yandım...
Al buda senin olsun diyeni hiç beklemedim;
Ben kendi baharım için,
Kendim çiçek açtım…

Yıldız Seçen

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.654
  • 72.833
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 10.654
  • 72.833
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 08 Oca 2020 21:50:13
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
DOSTUM
Eğer bir gün ağlamaklı olursan,
Beni ara...
Seni güldüreceğime söz veremem,
Fakat seninle birlikte ağlayabilirim...

Eğer bir gün uzaklara kaçmak istersen,
Beni aramaktan korkma...
Seni durduramayacağıma söz veremem,
Fakat seninle birlikte kaçabilirim...

Eğer birgün kimseyle konuşmak istemezsen,
Beni ara...
Sessiz olacağıma söz veririm,
Fakat bir gün ararsan ve cevap bulamazsan
Hemen beni görmeye gel,
Belki sana ihtiyacım vardır..
Canım arkadaşım bu ne güzel bir şiir.Yüreğine sağlık.

Çevrimdışı burcum7

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.395
  • 41.826
  • 5.395
  • 41.826
# 10 Oca 2020 00:21:07
9 OCAK 1990 Cemal Süreya'nın ölüm yıl dönümü dolayısıyla  onun güzel bir şiiri.... Uzaktan Seviyorum Seni
uzaktan seviyorum seni
kokunu alamadan,
boynuna sarılamadan
yüzüne dokunamadan
sadece seviyorum

öyle uzaktan seviyorum seni
elini tutmadan
yüreğine dokunmadan
gözlerinde dalıp dalıp gitmeden
şu üç günlük sevdalara inat
serserice değil adam gibi seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni
yanaklarına sızan iki damla yaşını silmeden
en çılgın kahkahalarına ortak olmadan
en sevdiğin şarkıyı beraber mırıldanmadan
öyle uzaktan seviyorum seni
kırmadan
dökmeden
parçalamadan
üzmeden
ağlatmadan uzaktan seviyorum
öyle uzaktan seviyorum seni;
sana söylemek istediğim her kelimeyi
dilimde parçalayarak seviyorum
damla damla dökülürken kelimelerim
masum beyaz bir kağıtta seviyorum

 

Çevrimdışı suphilima

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 190
  • 202
  • 190
  • 202
# 10 Oca 2020 09:13:22
Seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman,

çünkü iki yüzüyle karşına çıkar hayat.

Bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın,

ateş de pay alır kendine soğuktan.


Seni sevmeye başlamak için seviyorum seni,

sana olan sevgimi sonsuzlaştıracak

bir yolculuğa yeniden başlamak için:

bu yüzden şimdilik sevmiyorum seni.


Sanki ellerindeymiş gibi mutluluğun

ve hüzün dolu belirsiz bir yarının anahtarları

hem seviyorum, hem de sevmiyorum seni.


Sevgimin iki canı var seni sevmeye.

Bu yüzden sevmezken seviyorum seni

ve bu yüzden severken seviyorum seni.

                              Pablo Neruda

Çevrimdışı karınca63

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 61
  • 186
  • 61
  • 186
# 10 Oca 2020 11:17:22
Ateş bir gün suyu görmüş yüce dağların ardında
Sevdalanmış onun deli dalgalarına.
Hırçın hırçın kayalara vuruşuna,
Yüreğindeki duruluğa...
Demiş ki suya:
Gel sevdalım ol,
Hayatıma anlam veren mucizem ol...

Su dayanamamış ateşin gözlerindeki sıcaklığa
Al demiş;
Yüreğim sana armağan...
Sarılmış ateşle su birbirlerine
Sıkıca, kopmamacasına...

Zamanla su, buhar olmaya,
Ateş, kül olmaya başlamış.
Ya kendisi yok olacakmış, ya aşkı...
Baştan alınlarına yazılmış olan kaderi de
Yüreğindeki kederi de
Alıp gitmiş uzak diyarlara su...

Ateş kızmış, ateş yakmıs ormanları...
Aramış suyu diyarlar boyu,
Günler boyu, geceler boyu
Bir gün gelmiş, suya varmış yolu
Bakmış o duru gözlerine suyun,
Biraz kırgın, biraz hırçın.
Ve o an anlamış;
Aşkın bazen gitmek olduğunu,
Ama gitmenin yitirmek olmadığını....

Ateş durmuş, susmuş, sönmüş aşkıyla.
İşte o zamandan beridir ki:
Ateş sudan, su ateşten kaçar olmuş...
Ateşin yüreğini sadece su,
Suyun yüreğini sadece ateş alır olmuş...

Can Yücel

Çevrimdışı cancancan111

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.599
  • 19.318
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.599
  • 19.318
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 10 Oca 2020 21:29:47
mesafeler birleştirdi bizi
bir de sözler...
razı olma hiçbir sessizliğe...
biliyorsun, seni seviyorum!..

( cemal süreya anısına...
"hayat kısa kuşlar uçuyor" usta...)

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.230
  • 222.966
  • 28.230
  • 222.966
# 11 Oca 2020 20:31:17
Yerin seni çektiği kadar ağırsın 
Kanatların çırpındığı kadar hafif.. 
Kalbinin attığı kadar canlısın 
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç... 
Sevdiklerin kadar iyisin 
Nefret ettiklerin kadar kötü.. 
Ne renk olursa olsun kaşın gözün 
Karşındakinin gördüğüdür rengin.. 
Yaşadıklarını kar sayma: 
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna...

Çevrimdışı seheryeli_

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.916
  • 19.360
  • 2.916
  • 19.360
# 11 Oca 2020 21:15:33
bugün Aşk'ız, belki yarın...
başka yerdeyiz... nerdeyiz?
ne zaman kendimize perdeyiz
ne zaman değil...
ne zaman geçtik yakınından
yoğ'un ve var'ın?
günleri aşklarla kardık,
ve kaybolduk harcında
Zaman denilen duvarın

belki sonsuz birşeyler açardı
sarılıp yattığım bahar seli
sense ten sandındı seni
bir nehir, içinde midir
duran'ın ve akar'ın?
yalnızlık gittiğin yoldan gelmedi
gel gör, yollar senden ivedi
hem sayrılık hem esenlik-
ten bir güle düşmüş timarın
bahçesi hüzündü onların..
                              Hilmi YAVUZ

Çevrimdışı suphilima

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 190
  • 202
  • 190
  • 202
# 13 Oca 2020 11:19:45
Anlıyorum deme bana
Anlayabilir misin hissettiklerimi
Bakabilir misin hayata benim gözlerimden
Sığdırabilir misin otuziki seneyi beş dakikaya
Çözebilir misin beynimin gizemini
Silebilir misin unutmak istediklerimi
Senin için yanlış olan değer yargılarımı
Değiştirebilir misin anlayacağın şekilde
Bir gülüşün kıymetini bilebilir misin
Sevgilimin dudaklarındaki
Ruhumda kopan fırtınaları
Canlandırabilir misin hayalinde
Yaşayabilir misin aynı acı ve üzüntülerimi
Delice düşlerimi sorgulayabilir misin içinde
Boşuna anlıyorum deme bana
İçiçe yaşadığım bunca seneye rağmen
Kendimi ben bile anlayamadım daha

Yaşar Kemal

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.362
  • 69.041
  • 3.362
  • 69.041
# 13 Oca 2020 11:50:49
İkimiz birden sevinemiyoruz,
Gök, kızılken sen
Maviyken bulutlar.
Ahşap çiçekler ekiyorum, hırsımız kurusun
Telaşımı gömüyorum uykuya
ömrümün ikindisi.
Ama şöyle düşün
İkimiz birden üzülebiliyoruz.
Buna da şükür.
İkimiz birden düşünemiyoruz, düşümüz ayrı.
Sen uykudayken ben uyanıyorum
Ellerimde peynir kokusu
ceketimde kağıt mendil unutulmuş,
Çamaşırlar dilsiz, makinalar ruhsuz.
Turum tırak -Nazım’ı okuyan anlasın-
İki pencere karşı karşıya
iki ayrı kıtada.
Hiç karşılaşamıyoruz.
İkimiz birden konuşamıyoruz, biliyor musun?
Taş, kağıt, makas
makas kağıt taş.
Hâlâ anlamadıysan
indiğin otobüse biniyorum ben
terkettiğimi seviyorsun.
Ya erkensin ya geç geliyorsun.
Çok sevmekli iki ihtiyarın aynı gün aynı yerde
Ölmesi gibi.
İkimiz ayrı ayrı kavuşabiliriz, bu doğru.
Farklı bütünün tamlananları.
Ruhumuz aitlikle müsemma,
sahip olmaktan bahis açılınca
bir kedim bile yok, anlıyor musun?
Kimin yitirdiğisin
kimin gediğinin taşı?
Sahip olduğun tek mülk
boşluğunun çukuru.
İkimiz birden sevilebiliriz ama.
Seni herkes sever,
ben herkesi sevmem.
Senden de benden de çok var
biz’den hiç yok.

Adige Batur

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK