1. Sınıf Dokümanlar Günlüğü 2025-2026

Çevrimdışı ytas@

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 899
  • 1.890
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 899
  • 1.890
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# Bugün, 08:38:00
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
İyi geceler.
Öğretmenlik yapmaya çalışıyorum öğretmenim. Bir daha yapay zekaya sormam. Söz.

:) Hayat zor , memnuniyet katsayımız o kadar yükseldi ki. Fazla yazmasam da sürekli takipteyim. Başlığı sürekli canlı tutmanız, sürekli paylaşım halinde olmanız. Kendi adıma teşekkür ediyorum.

Çevrimdışı bargiran1992

  • Üye
  • *
  • 22
  • 27
  • 22
  • 27
# Bugün, 09:14:39
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Okumada iki temel problem vardır. Mesela Çin alfabesinden bir yazı gördüğümüz zaman iki sebepten dolayı okuyamayız. Bunlardan birincisi, harfleri tanımadığımız için; ikincisi ise birleştirme mantığını tanıyamadığımız içindir. Buna bir üçüncüsünü de ekleyebiliriz: anlamını bilmediğimiz için.

Yani asıl okumanın iki temel problemi vardır: **harfleri tanıma** ve **birleştirme mantığını çözme**.
Okuduğunda anlamsız kelimeler okuyorsan, örneğin “tığde, tığde” gibi bir sözcükle karşılaşıyorsan, bu kelimenin bir anlamı olmadığı için doğal olarak zorlanırsın. Eğer çocuk hem harfleri tanıyor, hem birleştirme mantığını biliyor hem de kelimenin anlamını kavrıyorsa, okuma süreci çok kolay hale gelir.

Şimdi biz okulda okuma yaptırırken, Millî Eğitim müfredatına göre bu üç hatayı da yaparak ilerliyoruz. Oysa biz yeni bir proje geliştirdik. Elbette herkes kendi projesinin olumlu yönlerini ön plana çıkarır ama bana göre biz, bu üç probleme de çözüm bulduk.

Birincisi, harfleri **resimli** hale getirdik. Üstelik çok eğlenceli ve çocukların bildiği nesnelerden yararlandık. Çocuk harfleri resmin baş harfiyle ilişkilendiriyor. Örneğin, zebra için “Z”, ahtapot için “A” diyor.

İkincisi, **birleştirme mantığını** kolaylaştırdık. Ünlü harflerle sert sessiz harfleri (z, ş, f, s vb.) önden vererek çocukların birleştirmeyi çok daha rahat kavradıklarını gördük. Örneğin, “a” ve “zz” seslerini birleştirerek “az” demeyi öğrendiler. Böylece mantığı da çözmüş oldular.

Üçüncü olarak, **anlamlı kelimeler** üzerinden ilerledik. Harf hazinemiz geniş olduğu için “af, of, iş, eş, at, oy” gibi birçok anlamlı kelimeyi baştan verebildik. Her okuma etkinliğinde de “Bu ne demek?” gibi sorularla anlam alışkanlığını pekiştirdik.

Projemiz için akademik çalışmalar yaptık. Hem **Windows**, **Pardus** hem de **Android** uyumlu programlar geliştirdik. Ayrıca **Wordwall** platformunda çok sayıda etkinlik hazırladım. Bunları paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

Ne yazık ki insanların ilgisini çekmiyor. Çoğu kişi müfredata sıkı sıkıya bağlı kalmış durumda; müfredat dışı bir şey yapmaya çekiniyor ya da yeniliklere kapalı davranıyor. Dolayısıyla burada bir kez daha derdimi anlatmak istiyorum.

İsteyenlere proje linklerini özel olarak gönderebilirim. Ancak bazen Eğitimhane gibi platformlarda paylaşım yaptığımda, siteler bu bağlantıları kaldırıyor. Sanki kötü bir iş yapıyormuşum, maddi bir çıkar sağlıyormuşum ya da bir reklam yapıyormuşum gibi engellemelerle karşılaşıyorum. Umurumda değil. Ben bir şeyler yapıyorum, sınıfımda uyguluyorum ve çok büyük faydasını görüyorum.

Bugün Ekim’in yedisi. Öğrencilerimin büyük bir kısmı bir hafta, on gün içinde okumaya geçecek seviyeye ulaştı.

Bazı öğretmenler ise şöyle diyor:
“Erken okumaya geçince ne olur? Niye acele ediyorsun? Niye müfredata uymuyorsun?”

E o zaman hiçbir şey yapmayalım! Bizim amacımız erken öğretmek değil. Zaten çocukları zorlamıyoruz, ödev vermiyoruz, sıkıştırmıyoruz. Ama çocuk daha kolay öğreniyorsa neden öğrenmesin? Daha çabuk kavrıyorsa neden ilerlemesin?

Ne yazık ki bizim eğitim sistemimizde bir şeyi erken öğretmek neredeyse suç gibi görülüyor. Oysa asıl amaç; çocukların öğrenme sürecini kolaylaştırmak, öğrenmeyi sevdirmek ve onların potansiyellerini açığa çıkarmaktır.

Birçok sorum var ama sözümü burada noktalayayım. Faydalanmak isteyenlere proje linklerini özelden gönderebilirim.

Hocam tam da benim kafa yapımdasın. Birinci ses grubuna diyeceğim yok. kolay yazılır kolay okunur falan filan ama ikinci grup mutlaka sürekli sert sessiz harfler olmalı diye ben kendi arkadaşlarıma söylüyorum. sebebi de çocuk açık heceyi daha hızlı kavruyor. açık heceyi kavrayan öğrenci de daha hızlı okumaya geçiyor. Sizden ricam bana linkleri atın. ibrahimtopalan@gmail.com

Çevrimiçi ali_alpyagil

  • Bilge Üye
  • *****
  • 1.449
  • 15.712
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.449
  • 15.712
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# Bugün, 09:51:06
güzel tesbit hocam öğrencilerim ilik grupta bulunan ana sözcüğünü hecelere nazaran daha çabuk okumuşlardı.
8 ekim ödevimiz

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK