25 yılda eğitimde sorunlar azaldı mı?

Son 25 yılda 13 Milli Eğitim Bakanı, 5 YÖK başkanı değişti. Milli Eğitim Bakanı pozisyonuna getirilen bütün isimler, sistemin en az bir noktasında değişikliğe gitti. Bu süreçte hiçbir öğrenci başladığı sistemden mezun olamadı.

Eğitim sisteminde son 25 yılda yapılan sistem değişikliği sayısı 20’ye ulaştı. Tüm değişimlere rağmen eğitim ve sınav sistemleri bir türlü rayına oturamadı. Zorunlu eğitim önce 8 yıla çıkarıldı, ardından 4+4+4 diye bilinen 12 yıllık kademeli zorunlu eğitime geçildi. Bu süreçte üniversiteye giriş sistemi üç kez değişti. 2010’da KPSS ile başlayan kopya skandalı, 2011’de YGS’de şifre skandalına dönüştü.

1997-1998: Zorunlu eğitim 8 yıl oldu

Sekiz yıllık kesintisiz zorunlu ilköğretime geçilmesini sağlayan kanun yürürlüğe girdi. İlk ve ortaokullar “İlköğretim” başlığı altında toplandı. Sınavla öğrenci alan liseler, ortaokul bölümlerine son kez sınavla öğrenci aldı.

 1999: Üniversite sınav sistemi değişti
 
ÖSS ve ÖYS’den oluşan iki aşamalı sınav kaldırıldı. Tek basamaklı ÖSS sistemine geçildi. Yeni sistemle birlikte alandışı tercihlerde ‘katsayı’ sorunu ortaya çıktı. Sekiz yıllık kesintisiz eğitimle Anadolu liselerinin ortaokul kısmı kapandı. Öğrenciler, 8’inci sınıftan itibaren Anadolu liseleri için sınava girdi.
 
2003: Üniversite girişte katsayı sıkıntısı
 
YÖK’ün 1999’da belirlediği üniversiteye girişte kullanılacak Ortaöğrenim Başarı Puanı (OBP) ile çarpılacak katsayı oranları artırıldı. Yapılan değişiklikle meslek lisesi ve imam hatip mezunlarının üniversiteye girişleri neredeyse imkansızlaştı.
 
2004: İlköğretimde köklü değişiklik
 
2004’te altı ilde ve 100 okulda pilot uygulaması yapılan yeni müfredat, 2005’te Türkiye geneline yayıldı. Okuma fişleri tarihe karıştı. Okuma yazma öğretilirken cümlelerle değil, seslerle eğitim verildi.
 
2005: Liseler 4 yıl oldu, liseye giriş sistemi değişti
 
İlköğretim müfredatındaki yenilik Türkiye geneline yayıldı. Lise eğitim süresi 4 yıla çıkarıldı. Lise girişte LGS yerine, OKS getirildi. İlk OKS 2006’da uygulandı. ÖSS’nin kapsamı genişletildi ve sınav soruları tüm lise müfredatını kapsadı.
 
2007: OKS yerine SBS geldi
 
2007’de liseye girişte tek sınavı kaldırılarak, yerine üç sınav yapılması kararı verildi. Öğrencilere 6, 7 ve 8’inci sınıflarda SBS yapılacağını açıkladı. Sınavlarla birlikte başarı ve davranış notları da liseye geçişte etkili oldu. İlk SBS 2008’de 6 ve 7’nci sınıflara yapılırken, 8’inci sınıflar da son OKS’ye girdi.
 
2010: Lise giriş tek, üniversite giriş 2 aşamalı oldu
 
6, 7 ve 8’inci sınıflara uygulanan SBS’nin sadece 8’inci sınıflara yapılmasına karar verildi. Düz liseler, Anadolu liselerine dönüştürülmeye başlandı. Bu arada dershanelerin kapatılacağı açıklandı ancak kamuoyunun detayları öğrenmesi 3 yılı buldu. Üniversiteye girişte, YGS ve LYS’den oluşan iki aşamalı sınav sistemine geçildi. KPSS’de kopya çekildiğine dair bulguların ortaya çıkması üzerine dönemin ÖSYM Başkanı Prof. Yarımağan istifa etti.
 
2011: Katsayı kaldırıldı, YGS'de şifre skandalı
 
YÖK, yeniden katsayı farkını kaldırmak için harekete geçti. Kasım 2011’de farklı katsayı uygulaması ikinci kez kaldırıldı. YGS ve LYS’den oluşan iki aşamalı üniversiteye giriş sınavları ilk kez uygulandı. 2011 Mart ayında düzenlenen YGS’den bir hafta sonra sınavda şifreleme yöntemiyle kopya uygulandığı iddia edildi. Ekim 2011’de FATİH Projesi hayata geçirildi.
 
2012: 4+4+4 geldi, yeni YÖK taslağı
 
8 yıllık zorunlu eğitimin yerine 4+4+4 olarak adlandırılan, 12 yıllık kesintili zorunlu eğitim getirildi. Yeni sistemle okula başlama yaşından, eğitim süresine kadar birçok şey değişti. Dönemin Yeni YÖK yasa taslağı açıklandı. Taslak daha sonra MEB’e sunuldu. MEB’den onay alamayan taslağın yeniden yazılması çalışmaları başladı.
 
2013: TEOG ilk kez uygulandı
 
Dershanelerin 2015’te kapatılacağı açıklandı. SBS, 2013’te son kez yapıldı. SBS’nin yerine TEOG sistemi getirildi. İlk TEOG sınavları 2013 Kasım’da yapıldı. TEOG, öğretim yılının birinci ve ikinci döneminde yapılmaya başlandı.
 
2015: Fakültelere baraj getirildi
 
YGS’ye 2 ay kala, YÖK, hukuk başta olmak üzere pek çok programın puan türünü değiştirdi. Üniversiteye girişte fakültelere taban puan barajı getirildi. İlk uygulama tıp ve hukuk fakültelerinde oldu. Eylül’de kanundan dershane tanımı çıkarıldı. Dershanelerin bir kısmı özel okula dönüştü.
 
2016: Eğitimde fırtınalar yılı
 
15 Temmuz darbe girişiminin ardından 15 üniversite, yaklaşık bin özel okul, 800 yurt kapatıldı. On binlerce öğretmen açığa alındı, binlercesi görevden atıldı. Sözleşmeli öğretmenlik geri geldi. Proje okullarda öğretmenler ve müdürler tayin edildi, dershanelerdeki 5 bin öğretmen KPSS’siz MEB’e atandı, rektörlük seçimleri değişti. Türkiye PISA’da yine sınıfta kaldı.
 
2017: Üniversite giriş sistemi yine değişti
 
2017 Performans Programı açıklandı. El yazısı kalktı. Kalite Kurulu YÖK’ten bağımsız hale getirildi, öğretim üyelerine 75 yaşına kadar çalışma hakkı tanındı, MYO’lara teşvik, lisansüstü öğrencilerine burs sağlandı. Bakan İsmet Yılmaz, TEOG’un yapılmayacağını açıkladı. Prof. Dr. Mahmut Özer, ÖSYM Başkanlığı'na getirildi. Üniversiteye girişte YGS ve LYS kaldırılarak yerine yeni sınav sistemi (YKS) getirildi. Öğrencilerin sabah ilk basamak olan TYT’ye girip sınav sonucunu bilmeden öğleden sonraki AYT’ye girecek olması çok tartışıldı.
 
2018: Eğitime vizyon kazandırıldı
 
Ekim 2018’de “2023 Eğitim Vizyonu” açıklandı. Zorunlu ders saatleri ve çeşitlerinin azaltılması, sözleşmeli öğretmenlerin görev sürelerinin kısalması, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması, 5 yaş erken çocukluk eğitiminin zorunlu olması, pedagojik formasyon eğitimini MEB'in vermesi, vizyonda yer alan hedefler arasındaydı. Ekim 2018'de Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu kuruldu.
 
2019: Özel okulları kriz vurdu
 
Plansız şekilde açılan özel okullar ekonomik kriz nedeniyle kapanmak zorunda kaldı. Çok sayıda özel okul kapısına kilit vururken öğretmenler, öğrenciler ve veliler mağdur oldu. Ataması yapılmayan öğretmen sayısı yarım milyona ulaştı. PISA, yine hüsranla sonuçlandı. Türkiye, 37 OECD ülkesinin okuma becerilerine göre sıralandığı listede 31. oldu.

 

Sadık Gültekin //

  • 5 0
  • 02 Aralık 2020 21:55 3.052
  • Aktif Haberler
  • venharun
    04 Aralık 2020 20:35
    0 0
    Herşeyi oldu bitti dikte ederek danışmadan yaparak sonucunda da öğretmeni suçlayarak eğitim bu kadar ilerler...
  • halil6666
    04 Aralık 2020 18:10
    0 0
    Yapılacak yenilik o kadar kolay ki. Fotoğraf çekme çılgınlığını ve feysbuk şovlarını bırakıp tüm sistemi 25 yıl önceye döndürmek. İnanın özellikle sınav sistemindeki tıkanıklık, ve öğrenci merkezli eğitim saçmalığı için bile değer.
  • ogretmen1089
    04 Aralık 2020 13:21
    0 0
    Eğitim sistemimiz maalesef memur yetiştirme sistemi oldu.
  • Kuzey38.
    03 Aralık 2020 18:30
    21 0
    Sorun bitti ne azalması.Her şey reklam oldu.Ağaç diktik çek foto,sınıfa girdik çek foto,toplantı yaptık çek foto.Şunu yaptık,bunu yaptık çek foto.Alt yapı olmadan yapılan şovlar arttı.Düzensizlik düzen olmuş.Süslü laflar.
  • göbekligeneral
    03 Aralık 2020 17:44
    10 0
    24 yıllık ve bir çok iktidar görmüş bir öğretmen olarak şunu söyleyebilirim,eğitimde bir buğday tanesi kadar bile ilerleyemedik.Kimse kimseyi kandırmasın,herkes yukarıya şirin gözükme çabasında.ne zaman kral çıplak cesaretini gösterebileceğiz?
  • hsyn50
    03 Aralık 2020 16:05
    7 0
    Üniversitede okurken, yeni sistem,yeni müfredat şöyle iyi böyle iyi diye hocalar konferanslar düzenlemişlerdi. Yeni sistemin adına yapılandırmacı yaklaşım diyorlardı. O zaman şöyle düşünmüştüm. Olmayan bir şey nasıl yapılandırılır.
  • hasanGUCENMEZ2
    03 Aralık 2020 15:49
    1 0
    Eğitim kalitemiz Dünyadaki Eğitimin sıralamasından belli degilmi. Pisadaki sıralamada cabası eskiyen dönmek gerek .
  • AKAK
    03 Aralık 2020 14:20
    7 0
    Bizim hükümetler veya partilerle ilişkili olmayan bir eğitim politikasına ve müfredatına ihtiyacımız var. Tesadüfi ya da keyfi müdahaleye izin vermeyen, akla, bilme, veriye dayalı siyasetten arındırılmış bir politikasına. Diğer türlü yaz boz tahtası. Olur mu? Sanmam. 25 sene sonra da ölmez sağ kalırsak benzer haberlerin kronolojik olarak sıralandığını okur gene ahkam keser dururuz.
  • ssszmzh
    03 Aralık 2020 14:15
    25 0
    Öğrenci merkezli eğitim denerek öğretmen bitirildi.
    Öğrenci merkezli ne demek arkadaş?
    Bu işin merkezinde elbette çocuk var. Elbette eğitim süreci, yöntemler, araç gereçler her şey öğrenciye göre düzenlenecek.Zira bu işin girdi ve çıktısı o.
    Ancak ustayı gözden düşürerek ortaya daha iyi bir iş çıkarmayı beklemek ham hayâldir.
    İstediğiniz kadar eğitimde devrim yapın. Sizin yaptığınız devrimi yaşatacak olan da batıracak olan da öğretmendir.
    Sen çadırın orta direğini yık, sonra da eğitim şöyle böyle...
  • reeemat
    03 Aralık 2020 14:00
    4 1
    Özel okullardan binlerce aile çocuğunu devlet okullarına aktarmaya çalışıyor ama nakiller durduruldu. Eğitim sistemi pandemiden dolayı değil iyi yönetilememekten bu halde. Mersin merkez okullarında akıllı tahta yok. Yıl 2020...
  • cbci
    03 Aralık 2020 13:49
    6 1
    Milli eğitim siyasetten arındırılmalı.tum sendikaların eşit üye sayısı ile Milli eğitim yüksek kurulu kurulmalı ve tam bağımsız olmalı. Gelen giden hükümetler asla müdahale edememeli. Siyasetten arinmadikca eğitim asla düzelmez.
  • ruzgarneo
    03 Aralık 2020 13:21
    12 2
    25 yıl önce ne varsa tekrar aynısına dönülmedikçe sorunlar bitmez. Bizim yeniye değil eskiye dönmeye ihtiyacımız var.
  • hazanın dünyası
    03 Aralık 2020 13:08
    8 0
    Eğitim masaya yatırılmış. Açıklayıcı bir haber, merakla okudum. Sonuç neden bu şekilde daha iyi anlaşılıyor.
UYARI: Yayınlanan haberler, Egitimhane.Com'un görüşlerini yansıtmaz. Yazılan yorumlar, onaylanmış olsalar bile yazanın sorumluluğundadır.

Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK