Alev Alatlı'nın 2023 Türkiye'si

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 29 Ara 2017 10:22:48
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Yirminci Yüzyılda bedensel kölelik yoktur ama zihinsel kölelik devam etmiştir, insanın özgür ve bağımsız bir birey olduğu düşüncesi, Avrupa kültürüne bütünüyle yabancıdır.

KUTSAL KOALİSYON'un işlerlik kazandığı Yüzyılımıza kadar, Avrupa kültürü bir aşiret kültürüydü.
Avrupa düşüncesinde the Varlık, aşiretti, toplumdu, insan, bu Varlık'ın her an ikame edilebilir hücrelerinden birisi olarak görülüyordu.

Varlık'a hizmet askerlik, öğretmenlik, hâkimlik gibi saygın bir uğraş olarak algılanıyor,
egemen sınıfların bu tür uğraşlarından doğan ayrıcalıklarını
Varlık'a hizmet edebildikleri sürece kullanabildiklerine inanılıyordu.

"Varlık" kavramı biraz muallaktır. Sonraki mesajlarımızda daha iyi anlaşılabilecektir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 29 Ara 2017 10:24:01
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Yirminci Yüzyıl düşüncesini oluşturan en etkin yayınlarından birisi olan Encyclopedia Britannica'ya bakalım:
Britannica, 1964 baskısında, kapitalizmi
'feodalizmin yıkılmasından sonra Batı Dünyasına hâkim olan ekonomik sistem' olarak takdim ettikten sonra,
'Kapitalist olarak adlandırılan bir sistemin temelini, toprak, madenler, fabrikalar gibi sermaye olarak bilinen ve kişisel olmayan üretim araçlarının sahipleri ile,  emeklerini bunlara satan özgür fakat sermayesiz işçilerin arasındaki ilişkiler teşkil eder.

Bu ilişkilerin sonucu olarak ortaya çıkan toplu sözleşme pazarlıklarında toplumsal ürünün işçi sınıfı ile kapitalist girişimciler arasında hangi oranlarda paylaşılacağına karar verilir,' diyebilmiştir!

Britannica kapitalizmi bu şeklide tarif ediyor.
Siz kapitalizmi nasıl ALGILIYORSUNUZ?

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 29 Ara 2017 10:24:56
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

'İnsanlık' bir varlık, bir organizma, bir mercan kayası değildir!

Üretimin ve ticaretin tek bir unsuru vardır:  insanın kendisi!
Ekonomi, politika, felsefe, psikoloji, edebiyat, Insanbilimlerinin tümü, işe insanı araştırarak başlamalıdırlar, toplum denen muğlak bütünü değil!
...
Modernist ekonomi-politikçiler asırlarca bunu yaptılar! Kullandıkları yöntem, 'insan, ekonomik denkleme uyduğu kadarıyla insandır' yöntemiydi.

21. yüzyıldayız ve halen insanı araştırmakla işe başlama talepleri var.
İnsan bu kadar karmaşık bir yapı mıdır?
Yaratıcısının tanımlamasına itibar edilmediği sürece "insanı" tanımlamak mümkün olmayacaktır.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 30 Ara 2017 08:09:34
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

YAŞASIN EN AKILLILAR! EN AKILLILAR YAŞASIN!
Sloganın duvara yansımasıyla birlikte Başdanışman, dayanamamış gibi ayağa fırladı, alkışlamaya başladı. Talipler onu izlediler.
“Dostlarım, çıkar, objektif bir değerdir,” diye gülümsedi, Ketmen.

Sadece EN AKILLILARIN yaşamasına imkan veren bir sistem... 
(İnsanlar bir gün bu kadar barbarlaşacaklar mı? )

Çıkar bir DEĞER olabilir mi?

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 30 Ara 2017 08:10:48
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Eski Türkiye'nin düşünmeyi reddeden bireyleri, epeyce bir süre Euro-Amerikalı bireylerin keşfettikleri çalışma rutinini taklit ve tekrar ederek hayatta kalabildiler.
...
Eski Türkiye'nin insanları, anacılığın baskın olduğu bilinçsizlik döneminden çıkamadıkları, 'ön-insan' hüviyetini aşıp bireyselleşemedikleri için, bağımsız düşünme ve soyutlama yetisini kazanamamışlardır.

Bu talihsizliğin sonucu olarak, Türkler, 'Neo-Faşizm' dediğimiz, 'Uzlaşma Yönetimi'ne mahkûm olmuşlardır.

Uzlaşma Yönetiminin belirleyici niteliği ideoloji yokluğudur.
Eski Türkiye'nin, ideolojisi yoktu.
Eski Türkiye'nin, siyasi ilkeleri, teorileri, idealleri, felsefesi yoktu.
Yönü, hedefi, pusulası, öngörüsü olmadığı gibi, liderliğinin entelektüel unsurları da yoktu.

Eski Türkiye kültürü, duyguların egemenliği altındaydı. Başat duygu da korkuydu. Evet, korku!

Bayanlar Baylar, toplumlar, felsefi temelleri kadar sağlamdır.
Siyasi felsefesi olmayan-bir ülke, okyanusun ortasında, rüzgârın merhametine sığınmış, rastgele yol alan bir gemi gibidir.
Kamaralarına sığınmış yolculardan tek bir ses duyulur:
'Oturun oturduğunuz yerde! Gemiyi sallamayın!' Yolcular birbirlerini hareketsiz kalmaya teşvik ederler çünkü kaptan köşkünün boş olduğundan korkmaktadırlar.
Bayanlar, Baylar, sallanmaya gelmeyen bir geminin batmaya mahkûm olduğu açıktır.


Gemi halen batmadı :)

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 30 Ara 2017 08:12:31
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Buna karşın, eski Türkiye'nin ideolojisinin anti-ideoloji olduğunu söyleyebiliriz. Anti-ideolojinin diğer adı Uzlaşma Yönetimi'dir.
...
Uzlaşma Yönetimi, aklın değil, akla uydurmanın yönetim biçimidir.
Uzlaşma Yönetimi, ödün vermeyen düşünceleri 'aşırı uçlar'1 olarak mahkûm eder.
'Aşırılık' kötülükle, fanatizmle eş tutulurken, 'ılımlılık', erdemlerin en yücesi olarak alkışlanır.
...
Uzlaşma Hükümetleri, aklı ve ahlâkı ülkelerinin gündeminden düşürdüler,
geride Türkiye'nin tüm işlerinde söz sahibi, eleştiriye ve muhalefete izin vermeyen,
güçlü, merkeziyetçi hükümetler kaldı.
Bu hükümetler, üretim kaynaklarının sahipliğini bireylere bırakmakla birlikte denetimini ellerinde tuttular.

2019 yılında uygulamaya konulacak Cumhurbaşkanlığı sistemi, merkeziyetçi hükumetleri ortadan kaldıracak.
Artık "radikal" kararlar alabilen hükumetler tarafından yönetileceğiz.
"Radikal" hükumetlerin karşısında "radikal" muhalefet olmak zorundadır.
Muhalefetle uzlaşma ZORUNLULUĞU ortadan kalktığı için, muhalefetin GÜÇLÜ olması ZORUNLULUĞU ortaya çıkacaktır.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 31 Ara 2017 10:50:48
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Ödün kültü, karma ekonomilerde yeşerir.
Ödün Kültünde, istatistikler doğruların, oylar ilkelerin, sayılar hakların, kamuoyu yoklamaları ahlâkın yerini alır.
Pragmatik, günlük beklentiler, ülke çıkarlarının kıstası sayılır.
Doğru-yanlış, taraftarlarının sayısı ile saptanır.
Yeterli taraftar bulan herhangi bir istek, haklı bir talep olarak kabul görür.
Çoğunluk, azınlığın üzerinde hâkimiyet kurarken, çeteleri yanına alır.
Bütün bunlar, Uzlaşma Yönetimi tarafından ılımlılık perdesi altına saklanır.
Karma ekonomi sürecekse, hiçbir şeyin sağlam, kesin ve kat'i kalmasına izin verilemez.
Her şey, akıcı, esnek, kararsız ve 'yaklaşık' kalmak zorundadır.

Karma-ekonomiler Saçaklı kalmak zorundadır.
Karma-ekonomide tek bir ilkenin mevcudiyetinden bahsedebiliriz: Hiç kimsenin çıkarının güvende olmaması ilkesi.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 31 Ara 2017 10:51:55
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Eski Türkiye'de, Anadolu Devletçikleriyle sonuçlanan bölünmenin özü de budur.
Karma-ekonomilerde bireylerin davranışlarını yönlendirecek standartlar yoktur.
Herkes, günlük çıkarı doğrultusunda hareket etmeye koşullandırılmıştır.
Ödün verilmeyen değerler, erdemler ya da düşünceler, karma ekonomilerin düşmanıdır.
Ödün vermeyen bireyler, gruplar ya da eylemler, karma ekonominin düşmanlarıdır.
Tutarlılık, karma ekonominin düşmanıdır.
Karma ekonomilerde, kaypaklar ve dönekler kazanırlar.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 01 Oca 2018 10:28:41
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Güçlü devlet, karma ekonominin ödüne tabi olmayan tek ilkesidir.
Güçlü devlet, güçlü çıkar grubunun yanında olan devlettir.


Güçlü devlet, yapanın yaptığının yanında kalmasını sağlayan devlettir.
Güçlü devlet, özgürlük taleplerini anında boğan devlettir.
Neo-faşizm dediğimiz yönetim biçimi budur.
Öte yandan kapitalizm, Modernist düşüncenin zirvesi sayılan Marksizm taraftarlarının iddia ettikleri gibi 'devletin hâkim sımflarm çıkarlarını kolladığı' bir sistem değildir.

Devletin özel mülkiyeti kolladığı sistem, kapitalizm değil, faşizm'dır.
Kapitalizm, her türlü korunmayı reddeder.


Kapitalizm, özgürlüktür.
Ne var ki, çocuklar ve öninsanlar özgürlükten kaçarlar.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 01 Oca 2018 10:29:46
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

1845'te Erzurum'dan ayrılıp Dersim olan Tunceli, 1930'larda yeniden Tunceli olmuştu.
1862'de Mamuretülaziz olan Elazığ, bir süre Elaziz, elli yıl kadar sonra yeniden Elazığ olduğunda da ses çıkmamıştı.
Eflâk ve Boğdan, Beytüllaham'ın akibetine uğramış, hiç olmamış gibi olmuşlardı.

...

Anadolu Devletçikleri Hareketinin miladı sayılan isim değiştirme olayları da yadırganmamıştı.
'90'h yılların sonlarına doğru, Eski Türkiye hükümetlerinin son büyük reformu sayılan, “Yerel idareleri Güçlendirme” operasyonu ile kısmi özerkliğe kavuşan turizm merkezleri Antalya ve Muğla, isimlerini değiştirmek istediklerini ilân ettiklerinde gerekçeleri, ekonomikti.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 01 Oca 2018 10:30:22
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Antalya sivil toplum örgütleri, şehrin mitolojik kurucusunun nostaljik adıyla “Attaleia Country” diye anılması için başarılı kampanyalar yürüttüler.
Uluslararası Mimari Mirası Koruma Sivil Toplum Örgütü'nün desteğiyle demokratik referandumlar düzenlediler.
Muğla, hemen her aydının katıldığı uzun tartışmalardan sonra, “Land of Knidos” adında karar kılmıştı.
Niğde-Nevşehir eşrafı, illerini “Kappadokia” adı altında birleştirme hazırlıklarına giriştiler.
Ordulular, “Viking City” adının iskandinav turistler üzerindeki etkisini saptayacak araştırmalar ısmarlarken, Trabzon, “Kingdom of Pontus” ismi üzerinde duruyordu.
Konstantiniyye ve Asitane olmak üzere iki ilden oluşan istanbul Eyaletinin bağımsızlığını en son ilân edenlerden olması, sadece etnik zenginliğinden değildi.
Etnisite, bir dereceye kadar Yukarı Mezopotamya Halk Cumhuriyeti ile Yeni Horasan Eyaleti haricinde, Anadolu Devletçikleri Hareketinde belirleyici rol de oynamamıştı, İstanbul'un ilân edilen meselesi, eski Türkiye'nin “Kalkınmada Öncelikli Yöreler” olarak tanımlanan bölgelerinde mukim Mağdurlarını “finanse etmekten usanmış” olmasıydı, İstanbullular, uzun yıllar boyunca sömürüldüklerini, kazançlarım paylaşmaya zorlandıkları için Metropollerine gerekli yatırım yapamadıklarını, eğitim, sağlık hizmetlerini asrın gerektirdiklerine uygun seviyeye çıkaramadıklarını iddia etmişlerdi.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 02 Oca 2018 10:19:02
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Aşırı düzenlilik, tutumluluk, düşgücünden yoksunluk, tekdüzelik, inatçılık matematikçiler için çok yararlı hatta olmazsa olmaz kişilik özellikleriymiş.
Bunlar, matematiği ve matematiksel düşünceyi olabildiğince yalın, olabildiğince düzenli kılmak için şart olan psikolojik yapının unsurlarıdır diyor.

...

1991'de Japonlar iki milyar dolarlık, hepsi kırçıl mühendisliğin ürünü, akıllı ev aletleri ihraç ettiler, Batı birbirine girdi.
Güney Kore devreye girdi, kendi fuzzy derneklerini kurdu, Japonya'ya rakip oldu.
Singapur, Malezya, diğer Güney Asya ülkeleri üniversitelerinde kırçıl mantık okutuyorlar.
Hindistan'ın dünya çapında yedi kırçıl teorisyeni var.
1989'da Çin'de on binden fazla öğrenci kırçıl teorisi okuyordu.
Kırçıl matematik ve mühendislik üzerine ondan fazla yayın vardı.
Çinliler, kırçıl mantığı askeri alanlarda da uyguluyorlar.
Buda kazandı.
Einstein, 'Tanrı, zar atmaz!' derken haklı görünüyor.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 02 Oca 2018 10:19:47
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Belleğime kazınan cümle bu: 'Dünyaya dair olup da %100 doğru ya da %100 yanlış olduğu kanıtlanmış tek bir veri yoktur!'

'Batı zihniyetini şekillendiren, parametrelerini, doğru-yanlış cetvellerini tanzim eden, eski Yunan.

Demokritos'un kâinatı atomlar ve boşluktan ibaret.
Eflatun'un dünyası keskin üçgenlerle dolu.
Aristo'nun mantığı akkara kurallarla.
Aristo'yu izleyen kuşaklar, aklı ve kâinatı onun mantığl ve bilimsel eğilimleri doğrultusunda algılamaya devam ediyorlar.
Çağdaş bilim, matematik, mantık ve kültür, dünyanın akkara olduğu ve bu niteliğinin değişmezliği esasına dayalı.
Ağzımızdan çıkan her hüküm doğru ya da yanlış.
Her yasa, her yönetmelik, her kural kesin.

Dijital bilgisayarın 0/1 sistemi, siyah-beyaz dünya görüşünün zaferi!

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 02 Oca 2018 10:20:45
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Giritli yalancı, bütün Giritlilerin yalancı olduklarını söylediğinde yalan söylemişse yalan söylememiş, yalan söylememişse yalan söylemiş olur.

...

Saçaklı mantığın tek bir kuralı var; akla yakınlık.
Bir şey akla yakınsa doğrudur.
Saçaklı mantık, Batı mantığının bittiği yerde başlar.

...

Aristo mantığıyla ilişkim hiçbir zaman iyi olmamıştı.
Küçücük yaşlarımdan itibaren, 'Mantıklı ol! Mantığım kullan!' denildiğinde -ve hemen her zaman dayımdı bunu diyen- azarlanıyormuşum gibi bir duyguya kapılır, sinirlenirdim.
Mantıklı olmak, hazzetmediğim bir kalıba zorlanmaktı, cezaya kalmak gibi bir şeydi.
Ama 'Akıllı ol!' ya da 'Aklını kullan!' Bakın, bunlar öyle değildi!
Aklımı büyük bir keyifle kullanmaya her zaman hazırdım.
Aklım bana aitti de, mantığım değildi sanki!

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 03 Oca 2018 10:59:07
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Alev Alatlı'nın Schrödinger'in Kedisi 1 (Kabus) isimli eserinden alıntılar :

Ben, üçüyle de geçinebiliyor olmayı kemiksizliğime veriyor, eziliyordum.
Aralarındaki düşmanlığın ne kadar komik olduğunu anlayabilmem için,
bir, matematiğin bile kesin olmadığını,
iki, dünyaya dair olup da %100 doğru ya da %100 yanlış olduğu kanıtlanmış tek bir olgu olmadığını,
üç, olguların her zaman saçaklı veya muğlak olduklarını,
dört, her şeyin bir derece meselesi olduğunu öğrenmem gerekiyormuş!

...

Hayatta en hakiki mürşid bilim olamaz, çünkü bilim yanlış!


 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK