Anketli: Meb'in ' Performans Değerlendirmesi' Uygulamasını Tartışalım!

Sizin de belirttiğiniz üzere öğretmen performansının ölçülmesiyle ilgili bir konu açılmış. Dolayısıyla ayrı bir konu açmaya gerek yoktu. Fikirlerinizi ilgili konu üzerinde paylaşabilirdiniz. İki konuyu birleştiriyorum.

İyi paylaşımlar dilerim.

Birleştirmeyeydin iyiydi

Sen yapılan her değişikliğe hemen atlayıp savunma görevini mi üstlendin?
Bir defa açıkla sen kimsin ve kim oluyorsun?Senin işin yok mu kendi performansını artırmak için uğraşsana.
Burada kale alınmadığını anlayamıyor musun?

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Anladığım kadarıyla performansımdan memnun kalmamışsınız.
Performansımı artırabilmem için bir öneriniz var mı?

Sayın Turgut Kuzan her gün bu okul yolunu kullan öğretmene puan vermek istersen kaç puan verirsin?
Çok değerli bir müfettişimiz vardı. Öğretmenim sınıfta ,öğrencisinin başında ise başımın tacıdır derdi.Allah selamet versin kendisine.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Öğretmen performansı değerlendirirken kullanılacak kriterler arasında böyle bir seçenek olduğunu sanmıyorum.
Bununla birlikte okul yolunu daha iyi hale getirmek için GİRİŞİMDE BULUNMAYAN öğretmenin, öğrencilerini de daha iyi hale getirmek için girişimde bulunmayacağını düşünüyorum.

Sanki eğitimde tek eksiğimiz buydu? Çalışanına bu kadar güvenmeyen bir kurum görmedim de duymadım da. Hep boş işlerle uğraştık uğraşmaya da devam edeceğiz galiba.

Sayın [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] ,

Düşüncelerinize saygı duyuyorum,
birlikte tartışalım isterim.

Birleştirme kurallar gereği oldu sanırım
ama ben yine "Hoş geldiniz" diyeyim.

Selamlar.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Bu başlık altında bakanlığın yaptığı uygulama tartışılıyordu,  öğretmenlerin önerilerinin tartışılmasını arzu etmiştim.
Bu nedenle ayrı konu açmayı tercih ettim.

Bu konuda sadece TEPKİLERE yer veriliyor.
Tartışılabilecek ÖNERİ sunan hiç bir öğretmen arkadaşım olmamış.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] forumdaşım bazı öneriler, yazmışsa da önerilerini kendisi de ciddiye almadığı için üstünkörü ifadeler kullanmış.
Beklentim, bakanlığa sunulabilecek özelliklere sahip bir / birkaç önerinin çıkması yönündedir.

Öğretmenlerin performansı, kurum müdürü, zümre öğretmenleri, zümresi dışındaki diğer öğretmenler, kendisi, veli ve öğrenci olmak üzere 6 kaynaktan değerlendirilecek.
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) 12 ilde pilot uygulaması başlatılan taslak öğretmen performans değerlendirme sistemi, eğitim kalitesini artırmak ve eğitim politikalarına yön verecek veri toplamak amacıyla mesleğin genel yeterliklerine dayalı gerçekleştirilecek.
Bakanlık yetkilileri, başarılı öğretmenlerinin emeklerinin karşılıklarını alacakları ödül sistemi üzerinde de çalışıyor.

Başarıya ödül varsa mutlaka başarısız olanlara!yaptırımda vardır bence..

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.
 
Sizinde belirttiğiniz gibi öğretmen performans değerlendirme sistemi, eğitim kalitesini artırmak ve eğitim politikalarına yön verecek veri toplamak amacını taşımaktadır.
Öğretmenlerin bu uygulamaya karşı çıkması, eğitim kalitesinin artırılmasını istemedikleri,  eğitim politikalarına yön verecek verilerin  toplanmasını istemedikleri şeklinde ALGILANIYOR.

Eğer uygulamaya karşı çıkılacaksa, uygulamanın neden amacına ulaşmayacağına dair kanıtlar / söylemler olmalıdır.
Ben böyle bir söylem duymadım. Diğer bir deyişle uygulamaya karşı çıkanların gerekçelerini anlaşılır bulmuyorum.

Ödül ve yaptırım birlikte uygulanmadığı sürece VERİMLİ bir uygulama olmaz.
Ödüllendirme olduğu gibi, yaptırım olması da doğaldır, olmalıdır. (Havf ve Recâ (Korku ve Ümit)  dengesi)

Anladığım kadarıyla değerlendirme sadece dijital ortamda yapılıyor. Yani ortada maddi bir belge olmayacak.

Diyelim bir öğretmen aslında ortalama 80 puan aldı ama ona dediler ki senin notun 40, o yüzden senin için yer değişikliği uygun gördük, ne olacak?

Siber saldırıların, müdahalelerin olmayacağı garantisi var mı?

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

FARKLI bir yaklaşım için teşekkür ederim.

Bununla birlikte bakanlığın amacının veri toplamak olduğunu hatırlatmak isterim.
Mesajınızdan bakanlığın amacının yer değişikliği olduğu gibi bir anlam çıkıyor.

Bakanlık, değerlendirme yapacak kişilerin nelere dikkat ettiğini, BEKLENTİLERİNİ anlamak istiyor.
Eğitim , öğretim politikalarını bu BEKLENTİLER  çerçevesinde belirlemek istiyor.

Öğretmenlerin, bakanlığın amacını anlayamadıkları izlenimi ediniyorum.

Turgut bey siz şimdiye kadar öğretmenden ne beklediniz neyi bulamadınız? Eğitimdeki tek problem öğretmen performansı mıdır? Sizin çılgınlar gibi savunduğunuz zerre eleştiri getirmediğiniz ( sarı sendika bile zaman zaman yalandan da olsa eleştiri yapıyor) hükümet politikaların hiç mi kabahati yok?

bakanlık öneri istese bunu önce sitemdeki paydaşlarla tartışırdı kurullar kurardı misal 4+4 gibi ,el yazısı,60 aylık 1.sınıf kayıt gibi hiç uzağa gitme diyorsan bir günde değiştirilmeğe çalışılan sınavlar gibi bunların hiçbiri sahadakilere paydaşlara akademisyenlere danışılmadı ve hepsi değişmeğe devam ediyor.Veri toplamak bu şekilde olmayacağını kıymetli meslektaşım sende biliyorsun veriyi de sahaya iner toplarsın maşa başında değil kitapları çankayada hazırlarsın ama ama ağrıda artvinde nigdede ne var bilmezsin 60kişilik sınıflardaşu an 1 okutuyoruz okulumda 14 sube sadece 1.sınıf 60 öğrenci her şube var okulu sen düşün ...bu şekilde olmayan ilçede(ilçe dediysek türkiyenin en kalabalık ilçesi1milyon nüfus) okul yok sen öğretmenin performansını oylat ben 60veliyi doldursam 60 da öğrenciyi doldursam, senden iyi mi olacağım emin ol hocam sen hallet değecek onlarca veli var hele doğuda direk okulda öğretmen halleder çünkü onu isterler şimdi bi rahat bırakında öğretmenlerin üzerinden pirim yapmayın haa benim tek şikayetim bunca azara rağmen hala bir sarı sendikalık varya ona o da stakolm sendromu deyip geçiyorum.

Sayın [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] ,

Öneri istiyorsanız, önce sorunu bir ortaya koyun bakalım. Veya MEB'in bu uygulamayı hangi lüzum üzerine başlattığını açıklayın bize. Bilelim ki en azından "Bu değil, şu olabilir" diyelim.

Şimdi ben size bu uygulamanın niye saçma sapan olduğunu, aslında eğitim sistemin iflasının ilanı anlamına geldiğini anlatayım:

Bakın öğretmenlik, kursuna gidip 3 ay eğitim alarak olunan bir şey değil!
Bunun için en az 4+4+4+4=16 (bazen hazırlık senesiyle birlikte 17) yıl okula gidilmesi gerekiyor.

Bu da yetmiyor tabi; bir de KPSS'de "yarışmak" gerekiyor. Devlet, üniversitelerinin eğitim fakültelerinde yetişen öğretmenleri test ediyor yani. Niye? Üniversitesinin kalitesinden bir şüphesi mi var?

Devam edelim: KPSS'de öğretmenin hem "genel yeteneği" hem de "genel kültürü" ölçülüyor. Bu da yetmiyor ama, bir de üniversitede 4 veya 5 yılda alınan derslerden hazırlanan sorularla AÖBT denilen alan sınavı uygulanıyor.  Niye? Üniversitesinin kalitesinden bir şüphesi mi var?

Bunların hepsini geçip atandınız diyelim! Bu defa 1 dönem boyunca bildiğimiz stajyerlik yapıyorsunuz ki zaten üniversitedeyken staj yapıyorsunuz, o sırada da size bir zümre hocası atanıyor ve dönem sonunda, bu hocayla birlikte bulunduğunu okulun müdürü sizi "değerlendiriyor". Bunu da geçtiniz diyelim. Ondan sonra nihayet derslere girmeye başlıyorsunuz ama hala "aday öğretmensiniz".  Niye? Üniversitesinin kalitesinden ve yapılan onca sınavdan bir şüphesi mi var?

Hala asil öğretmen olamadık, görüyorsunuz! Bu arada ben yazarken yoruldum, bir de bu süreçleri yaşayan öğretmenleri düşünün ve hiç olmazsa 3 saniye empati kurmaya çalışın.

Devam edelim. Sonra adaylığın kaldırılması için de bir sınav yapılıyor. Onu da geçtiniz diyelim... Bir de mülakat var. Mülakatı yapan heyet de size bir not veriyor. İkisinin ortalaması 60 veya üstü olursa nihayet yakanızı bu sınavlardan kurtarıyorsunuz.  Niye? Üniversitesinin kalitesinden ve yapılan onca sınavdan bir şüphesi mi var?

Şimdi söyler misiniz? Tüm bu süreçlerden geçmiş, değerlendirilmekten artık bitap düşmüş öğretmenden siz ve sizin gibi düşünen MEB yetkilileri, daha ne istiyor?

Bu arada o mülakat heyeti var ya, sınavlarda derece yapan kimi öğretmenlere düşük not vererek "eledi", bunu da biliyor musunuz?

İnsanların tepki göstermesi sizi niye rahatsız ediyor? İtiraz etme hakkı yok mu insanların? Koşulsuz biat mı edilsin istiyorsunuz?

Üniversiteleri vaktiyle ona buna peşkeş çektiler, millet bedavadan akademik unvanlar aldı. Sonra işler değişince, hepsi tepelendi, onların yanında akademik olarak yetkin isimlere yol verildi. Şimdi "kadınla tokalaşmak ateşe dokunmak gibidir" diyebilen rektörlerimiz var.

Bu uygulamaya asıl ne zaman lazım biliyor musunuz? Bu rektör ve kafadarlarının sözüm ona yetiştireceği öğretmenlere lazım.

Bu yazılanlardan sonra hala diyeceğiniz bir şey varsa, peşinen söylüyorum, artık yazdıklarınızla ilgilenmeyeceğim.

Selamlar.

Turgut bey çok iyi niyetlisiniz(?!). Amaç veri toplamakmış. Şimdiye kadar izlenen eğitim politikalarında hangi görüş dikkate alınmış da bu verilere göre politika belirleyeceklermiş?
Neymiş efendim bu sistemi eleştirirken yeni bir argüman sunmuyor muşum. Öğretmenin performansı değerlendirilemez Turgut bey. Değerlendirmek için o öğretmenle en az 1 dönem geçirmeniz gerekir ki elinizde veri olsun. Bu şekilde veri toplanmaz. Eve gönderdiğimiz süt formunu bile doğru düzgün dolduramayan, en basit dilekçeyi bile yazamayan veli neyin performansını değerlendirecek ?
Bir gecede kimseye sormadan Sınav sistemi değiştiren, şimdiye kadar yapılan değişiklikleri kimseye sormadan yapan bakanlığın veri toplamak şimdi mi aklına geldi? Haydi diyelim öyle oldu, mevcut anket ile toplanan verilerle herhangi bir eğitim politikası geliştirmeniz mümkün değildir.

Bu sistemin amacını adınız gibi siz de biliyorsunuz. Bu sistemin amacı öğretmenin zaten olmayan itibarını iyice yok etmek, iş güvencesini elinden almaktır. Bu sistemi ancak siz ve sizin gibi öğretmen düşmanları savunur.

Okulumuzdaki arkadaşlar şöyle söylüyorlar. " Veli ve öğrenci nasıl not verecek, bilemezler. Biz onların yerine not veririz."
Kırsal ve kenar mahallelerdeki çoğu okulda öğretmene bu şekilde yaptırım uygulanacak. Teori ve pratik...

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

FARKLI bir yaklaşım için teşekkür ederim.

Bununla birlikte bakanlığın amacının veri toplamak olduğunu hatırlatmak isterim.
Mesajınızdan bakanlığın amacının yer değişikliği olduğu gibi bir anlam çıkıyor.

Bakanlık, değerlendirme yapacak kişilerin nelere dikkat ettiğini, BEKLENTİLERİNİ anlamak istiyor.
Eğitim , öğretim politikalarını bu BEKLENTİLER  çerçevesinde belirlemek istiyor.

Öğretmenlerin, bakanlığın amacını anlayamadıkları izlenimi ediniyorum.

Ben de yazdıklarınızdan, kendinizce aklımızla alay ettiğiniz izlenimine kapılıyorum.

Bakanlık verileri toplayıp toplayıp ne yapacak ya? Öğretmene eğitim semineri mi verecek? Yer değişikliği mi yaptıracak? Biliyorsanız buyurun anlatın. "O değil, bu değil..." Bana o matbu evraklarla (strateji belgesi midir nedir) gelmeyin sakın. Devlette işlerin nasıl yürüdüğüne de anlatmayın.

Karşınızdakinin bir muhakeme yeteneği olduğunu, bilgi alma, bilgiyi yorumla kabiliyetinin olduğunu da aklınızdan çıkarmayın.

Burada sizin gibi düşünmeyen 300'ü aşkın oy vermiş üye var. 15 saniye durup düşünebilir misiniz? "Yahu bu insanlar çocuk değil ki, hepsi öğretmen ve itiraz ediyorlar... Bildikleri, düşündükleri ne ola ki?" diye...

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.

Öğretmen performansı değerlendirirken kullanılacak kriterler arasında böyle bir seçenek olduğunu sanmıyorum.
Bununla birlikte okul yolunu daha iyi hale getirmek için GİRİŞİMDE BULUNMAYAN öğretmenin, öğrencilerini de daha iyi hale getirmek için girişimde bulunmayacağını düşünüyorum.

Niye öğretmen Karayolları Genel Müdürü mü? Yolun yapılması için gitsin dürtüklesin mi yoksa çimdiklesin mi? Devletin kendi köyünden haberi yok mu? O köyün bir muhtarı yok mu? Ayrıca girişim yapmadığından emin olmanızın nedeni, tabiri caizse at gözlüğü takmanız, partizanca birilerinin icraatlarını savunayım derken, hakikatten kopmanız olabilir mi?

Size öğretmenimizin öğretmenliğini sorgulama hakkını kim veriyor ayrıca? İfadeye bakar mısınız?

"Bununla birlikte okul yolunu daha iyi hale getirmek için GİRİŞİMDE BULUNMAYAN öğretmenin, öğrencilerini de daha iyi hale getirmek için girişimde bulunmayacağını düşünüyorum."

Lütfen haddinizi bilerek yazınız. Öyle düşünüyorsanız da içinizden düşünün. Tayyip Erdoğan'ın deyimiyle her düşünüleni söylemek ifade özgürlüğü olarak değerlendirilemez.

Turgut bey hangi ütopyada yaşıyor bilmek isterim. Okul yolunu iyi hale getirmek için girişimde bulunmayan öğretmenmiş. Resmen dalga geçiyor adam

Siz hangi ütopyada yaşıyorsunuz? Yahu tuvaletlere sabun bulamıyoruz, sınıfa boya bulamıyoruz, sıra bulamıyoruz, pano bulamıyoruz, gelmiş okul yolunu iyi hale getirmek için girişimden bahsediyor. Bu bahsi geçenleri de oturduğumuz yerden bekliyoruz emin olun, hiç bir girişimde bulunmuyoruz.
Yukarıda [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] öğretmenimin dediği gibi, öğretmen karayolları müdürü mü?