Bilim Ve Teknoloji Köşesi

Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 22 Eki 2017 00:29:46
Google’dan 40’dan Fazla Dile Çeviri Yapabilen Kulaklık

Herhangi bir dili, öğrenmeye ihtiyaç duymadan, konuşabildiğiniz veya anlayabildiğiniz bir dünya düşünün. İşte bu tam olarak Google’ın Pixel Buds kulaklıklarıyla vaat ettiği gelecek. Bu teknoloji, 4 Ekim tarihinde San Francisco’da gerçekleştirilen bir etkinlikte, Pixel 2 phone ve Google Home Device’lara gelecek olan bir güncellemeyle birlikte tanıtıldı.

Pixel Buds kulaklıkları ciddi şekilde dikkatimizi çekmiş durumda. Otostopçunun Galaksi Rehberi adlı kitabı okuyan herkesin ilk olarak aklına, Babil Balığı gelecektir. Bu kitaba göre Babil Balığı, bir insanın kulağına konulduğunda herhangi bir dili -gerçek zamanlı olarak- anlamasını sağlıyordu.

Bu kablosuz kulaklıklar, Apple’ın Air Pods kulaklıklarından pek de farklı değil. Birbirlerine kablo ile bağlılar ve önlerinde bir dokunmatik panel bulunuyor. Google’a göre, Pixel Buds Google’ın sağlamış olduğu Google Translate teknolojisini kullanarak 40’dan fazla dili çevirebiliyor. Tek yapmanız gereken, sağ kulaklığı tutarak örneğin: “Fransızca konuşmama yardım et.” demeniz. Sonrasında konuştuğunuzda, Buds bunları çevirerek size sesli bir şekilde Fransızca okuyacak. Eğer biri size Fransızca konuşacak olursa, aynı şekilde Buds bunları çevirerek anlamanızı sağlayacak. Bir blog yazısında Google: “Sanki nereye giderseniz gidin yanınızda kendi kişisel çevirmeniniz var gibi.” diyor. Bir gösteri sırasında, neredeyse hiç gecikmesi olmadığı ve sesleri kolaylıkla almaya başladığı açıkça gözlenmişti. Bu kulağa abartı gibi gelebilir fakat, Google Translate şu anda dahi %100 kesinlikte olmasa da çok iyi çeviri yapabiliyor. Benzer teknolojiler geliştiren girişimciler için güzel bir haber olmasa da Google’ın bu teknolojiyi sese anında uygulaması gayet mantıklı denebilir.

Diğer büyük açıklamalarına kıyasla Google, özellikle bunun hakkında gerçekten soğukkanlıydı. Fakat inanılmaz bir şey olacağa benziyor. Herhangi bir ülkede, herhangi bir dili konuşabildiğinizi düşünün. Google bu teknolojiyi sunan ilk isim değildi. Skype ve Pilot adında bir başka start-up da konuşma tercümanları lanse ettiler. Ancak Pixel Buds’ı diğerlerinden ayıran özellikler: gerçek zamanlı, kesin ve uygun fiyatlı olmasıdır. Yalnızca 159 dolardan Kasım ayında satışa sunulacak.

Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 28 Eki 2017 14:52:41
CRISPR 2.0 ile İnsan Genomunda Hassas Genetik Düzenleme Yapılabilecek

Son yıllarda geliştirilen CRISPR gen düzenleme tekniği sayesinde tıptan, ziraata pek çok alanda devrimsel gelişmeler yaşanmaya başlandı. Yeni yapılan iki çığır açıcı bilimsel çalışma sayesinde daha hassas ve etkin bir şekilde binlerce insan hastalığına neden olan DNA mutasyonu güvenli bir şekilde düzeltilebilir.

CRISPR DNA dizinlerindeki istenmeyen harfleri kesip yapıştırarak düzeltmemizi sağlayan aslında bir makas gibidir. Bu sayede tek bir mutasyonun neden olduğu DNA  hasarları düzeltilebilir. Bilim insanları bugüne kadar yaşayan insan hücrelerindeki mutasyonları kolayca silip düzeltemiyordu.

İnsan genomunde 3 milyar baz çifti vardır. Adenin,sitozin, guanin ve timin bazlarının oluşturduğu DNA dizinlerinde 50,000 bilinen genetik mutasyon hastalığa neden oluyor ve bunların 32,000 adeti tek nokta mutasyonundan kaynaklanıyor. Bu tek nokta mutasyonlarının yarısı G-C çiftinin A-T çiftine mutasyona uğramasıyla oluşuyor.

İşte Howard Hughes Tıp Enstitüsü’nden bir araştırma ekibi gerçekten heyecan verici keşiflerden birini gerçekleştirdi. Bilim insanları “baz editörü” adını verdikleri  bir yeni enzim inşa ettiler. Baz editörü sayesinde baz mutasyonları spesifik baz mutasyonlarını geriye çevirmek ya da yeniden yazmak mümkün.

Yan Etki Yok Verim % 50’den Fazla

“CRISPR makas ise, baz editörleri kalem gibidir,” diyor bu yeni inovasyon için David Liu. Ekip ilk deneylerini hemochromatosis adlı genetik mutasyonu başarıyla onararak gerçekleştirdi. İstenmeyen hedef dışı etkiler gözlenmezken, verimin % 50’den fazla olduğu rapor edildi.

 “İnsan tedavisinde baz düzenleme teknolojisini kullanırken zorlandık”, diyor Liu. Broad Enstitüsü ve MIT’den bilim insanları CRISPR’a dair bu ikinci buluşu birlikte başardı. Ekip ilk kez,  doğru olarak insan hücrelerinde RNA baz çiftlerini düzenleyebilecek bir yol keşfetti.

REPAIR adı verilen sistem baz düzenleme üzerine yoğunlaşsa da bu sefer hedef RNA. DNA kalıcı değişimler yerine , RNA düzenlemeleri kısa ömürlü ve tersinir. RNA düzenleme sayesinde diabet ve IBD gibi sağlık problemleri düzenlenebilir. Bu keşif sayesinde tek nokta mutasyonları için tedaviler geliştirilebilecek.

Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 11 Kas 2017 22:22:44
Mısır Keops Piramiti’nde Gizli Oda Keşfedildi

Mısır’ın Büyük Giza(Khufu-Keops) Piramiti’nde yüksek teknolojilerle taramalar yapan bilim insanları gizli bir oda buldu. 19 yy.dan beri yapılan en büyük keşif olduğu söylenen oda sayesinde firavunların yaşamına dair yeni bulgular elde edilebilir. Nature dergisinde yayınlanan bir makalede bilim insanlarından oluşan uluslar arası bir ekip, piramitlerin içinde Büyük Galeri’nin hemen üstünde 30 metre derinliğinde bir boşluk keşfettiler.

Bu boşluğun  amacı halen bilinmese de, piramitlerin mimarisinde böyle boşluklar nadiren bulunuyor. Bazı uzmanlara bu gibi boşluklar yıllardır bilindiğini belirtiyor.

ScanPyramids(Piramit tarama) projesinin kurucularından ve Heritage Innovation Preservation Enstitüsü başkanı Mehdi Tayoubi,”Bu gerçekten önemli. Bu yapı belki birkaç yapının birleşimi olabilir. Belki de diğer bir Büyük Galeri’dir. Ya da diğer bir oda veya pek çok şey anlamına gelebilir.”

Bilim insanları müon adı verilen atomaltı parçacıkları kullanarak kozmik ışın görüntülemeyle daha derinleri görüntülediler. Aynı röntgen görüntüleme gibi daha derinlere bakarak, piramitlerin içini görüntüleyebildiler. Nature dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, disiplinler arası bilimsel bir çalışma yapıldı ve diğer bilim insanları tarafından da onaylandı.

Bu boşlukta hazineler ya da büyük bir boşluğa sahip mezar odaları olma olasılığı olduğunu belirtiyor, Bristol Üniversitesi’nden Mısır Bilimci Aidan Dodson. Bu keşif sayesinde piramitlerin nasıl inşa edildiğine dair bilgiler edinilebilir. “Piramitin mezar odası ve sarcophagusu(lahit) keşfedilse de, bu yeni alan Büyük Galeri’nin üstünde taş ağırlığını azaltmak için boş tutulmuş olabilir,” diyor Aidan.

Aynı zamanda bu piramit M.Ö. 2509 ila 2483 arasında 4 . hanedanlık firavunu Khufu nedeniyle Khufu piramidi olarak da biliyor. Tarama sayesinde bulunan bu boşluğa giden herhangi bir geçit bilinmiyor.

 Araştırmacılar parçacık fiziği teknolojileri kullanarak boşluğu keşfedebildi.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 17 Kas 2017 23:10:21
Büyük Keşif Sayesinde Yaşlanan Hücreler Yeniden Gençleştirildi

Exeter Üniversitesi’nden moleküler genetik profesörü Lorna Harries liderliğindeki bir ekip, yaşlanan hücreleri yeniden gençleştirebilecek devrimsel bir yol keşfetti. Yaşlı hücrelere uygulanacak birkaç saatlik bir tedaviyle, hücreler yeniden bölünmeye başlayarak telomerlerinde de uzama gerçekleşiyor.

Dunhill Medical Trust fonu desteğiyle yapılan çalışmada, yaşlandıkça agresif bir birleşme(splicing) faktörlerine bağlı gen sınıfının kapandığını gösterdi. Exeter Üniversitesi araştırma ekibi, Prof. Richard Faragher ve Dr Elizabeth Ostler ile birlikte çalışarak, birleşme faktörlerinin kimyasallar ile yeniden açılabileceğini gösterdi. Böylece yaşlanan hücreler daha genç gözükmekle kalmayıp, aynı genç hücreler gibi davranarak bölünmeye başlıyor.

Araştırmacıların uyguladığı kimyasallara resveratrol analogları(resveralog) adı veriliyor. Bu kimyasallar kırmızı şarap, bitter çikolata, kırmızı üzüm ve böğürtlen gibi besinlerde doğal olarak bulunuyor. Bu kimyasallar birleşme faktörlerinin yeniden açılmasına yardımcı oluyor. Saatler içinde hücreler yeniden genç hücreler gibi davranmaya başlıyor ve bölünmeye başlıyor.

Organlar Bozulmayacak

Bu keşif sayesinde yaşlanmanın bozucu etkileri olmadan yaşlanmak mümkün olabilecek. Çoğu insan 85 yaşına geldiğinde kronik hastalıklarla; inme, kalp ve kanser tehditiyle karşı karşıya geliyor.

Prof. Harries diyor ki: “Bu insanların tüm yaşamları boyunca sağlıklı kalmalarını sağlamak için ilk adım. Elde ettiğimiz verilere göre, bu kimyasalları kullanarak yaşla beraber kapanan büyük bir gen sınıfını yeniden açabileceğiz.Yani yaşlı hücrelerin fonksiyonlarını onarabileceğiz.”

Exeter Üniversitesi’nden araştırmacı Dr Eva Latorre; “Petri kabında bazı hücrelerin gençleşmeye başladığını görünce gözlerime inanamadım. Bu yaşlı hücreler genç hücreler gibi davranıyordu sihir gibiydi. Deneyi birkaç kez tekrarladım ve her seferinde yeniden gençleşiyordu. Bu araştırmanın potansiyel çıkarımları beni çok heyecanlandırıyor,” diyor.

Yaşla beraber dokularımızda yaşlanan hücreler toplanır ve fonksiyonları olduğu gibi yapamazlar. Bu yaşlanan hücreler genlerin verdiği işleri doğru düzenleyemezler. İşte bu nedenler dokular ve organlar yaşlandıkça hastalıklara daha açık hale gelir. Genler hücrelerin nasıl davranacağını belirleyen mesajı yapar.

Birleşme faktörleri genlerin ful fonksiyon çalışması açısından kritiktir. Örneğin bir gen birkaç mesaj yollayarak yeni kan damarlarının oluşması için emir verse de birleşme faktörleri hangi mesajın yapılacağına karar verir. Yaşlanan hücrelerde birleşme faktörleri giderek azalır ve yaşlılıkla beraber vücudun direncini azaltır.

Yapılan çalışmalarda bu moleküllerde tedavi edilen yaşlı hücrelerde hücreler yeniden gençlik özelliklerini kazandı. Böylece yeniden büyümeye, telomerleri uzamaya başladı. Araştırmanın yaşlanma üzerine önemli etkileri olacağı düşünülüyor.



Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 10 Ara 2017 22:07:37
Canlı Bakterilerden Renk Değiştiren Dövme Basıldı

MIT’den bilim insanları genetiği değiştirilmiş bakteriler kullanarak farklı stimulantlara cevap verebilen canlı dövme geliştirdiler. Elektronik dövmeler ve akıllı mürekkep teknolojileri ile giyilebilir sensör teknolojisinin nasıl heyecan verici bir potansiyeli taşıdığını sergiliyor. Mühendisler birbirinden farklı materyallerle çalışsa da, yaşayan hücreler oldukça ilginç bir kullanım olsa gerek.

İlk adım olarak 3D yazıcının başlığından çıktığında ölmeyecek kadar güçlü hücre duvarlarına sahip bakteriler bulmak gerekiyordu. Ayrıca bakterilerin 3D yazıcıda kullanılacak hidrojellere de uyumlu olması gerekiyordu. Sonrasında geliştirilen teknoloji sayesinde 30 mikron çözünürlüğe kadar inilebiliyor.

3D baskılı bakteri hücrelerinden bir yama yapmak için bakteriler aynı bir ağacın dalları gibi bir elastomer tabakanın üstüne yerleştirildi. Her daldaki bakteri farklı bir kimyasal uyarana cevap verecek şekilde tasarlandı. Örneğin, insan eline uygulanan bu yamadaki bakteriler farklı kimyasallara karşı farklı tepkiler göstererek renk değiştiriyor.

Bu yama ya da dövme oldukça bilim kurgu gibi aslında. Bu sayede genetiği değiştirilmiş bakteriler birbiriyle iletişim kuran transistörler gibi çalışıyor.

Gelecekte bu sayede giyilebilir yaşayan işlem yapan platformların oluşturulması planlanıyor.

Yakın bir zamanda bu teknoloji kullanarak, uyarı yapıştırmaları yapılarak, vücutta gerçekleşen pH, sıcaklık değişkenlerine sinyal üreterek giyilebilir sağlık monitörleri izleyecek teknolojiler geliştirilebilir.

Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 23 Ara 2017 11:27:07
Yaradaki Bakterileri Gösteren El Tipi Cihaz Yapıldı

Özellikle yaraların enfeksiyon kapma olasılığı yüzünden, zararlı bakterilerin gözlenmesi büyük önem taşır. Özellikle açık yaralarda bakteriler görülebilirse, enfeksiyon yayılmadan uygun tedavi ile  yara iyileştirilebilir. MolecuLight i:X adı verilen cihaz bakterileri gerçek zamanlı olarak görüntüleyerek, tedavinin ona göre ayarlanmasını sağlıyor. Doktorlara büyük kolaylık sağlayan cihaz iyileştirme sürecini de hızlandırabilir.

Cihaz yaranın normal ışık altında referans fotoğrafını çekerek başlıyor. Her ne kadar bu fotoğrafta bakteriler görünmese de, bu iyileşme sürecini gösteren bir referans niteliği taşıyor. Işıklar kapatılarak,cihazla yaraya zararsız mor ışık tutularak parlatılıyor. Sağlıklı doku cihazın ekranında yeşil bir ışık yayıyor fakat bakteri oluşumunda kırmızı ışık yayılıyor. Bu cihaz yaranın dış sınırlarını hassas bir şekilde belirleyerek, alanını hesaplayabiliyor ve referans fotoğraf ile zaman içindeki iyileşme sürecinin izlenmesine olanak veriyor.Bu sayede yarada enfeksiyon hızı ve türü kolaylıkla izlenebilir.

Özellikle amputasyon ve iyileşme sürecinde oldukça faydalı olabilir.

Yara Tedavisini 9 Kata Kadar Hızlandırabiliyor

Ayrıca kontrast ajan veya fiziksel kontakt gerektirmediğinden zararsız bir uygulama olarak görülebilir. Sadece bakterileri gözlemekle kalmayıp, doktor gereken tedaviye odaklanabilir. Ayrıca hangi bölgelerin enfekte olduğunu bilerek, bölgedeki bakterinin analizini yapmak için swab alabilir.Kanada Toronto’da klinik denemeler başladı ve standart tedaviye oranla ,yaraların 9 kata kadar daha hızlı iyileşmesini sağladığı rapor edildi.

Şimdiden MolecuLight i:X cihazı Kanada ve Avrupa Birliği’nde kullanımı onaylanırken, ABD’de henüz onaylanmadı.


Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 06 Oca 2018 00:34:11
Tesla Mega Bataryası Elektrik Kesintisinde Anında Devreye Girdi

Güney Avustralya’da Tesla tarafından kurulan mega pil, kömür santralindeki elektrik kesintisinde devreye girerek bir kez daha rüştünü ispatladı. Asıl inanılmaz olan, termik santralin devre dışı kalmasından birkaç milisaniye öncesinde devreye girmesi idi. Tesla şebekeyi stabilize ederek, yedek jeneratörün çalışmasıyla beraber devre dışı kaldı.

 Tesla’nın bu dev 100 MW’lık/129MWh ‘lık lityum iyon pili resmen Aralık’ın başında devreye alındı.Sistem yaz zamanları gerçekleşen bu gibi arızalarda devreye girmek için tasarlandı. Kurulduğu bölgede elektrik enerjisinin % 40’ı rüzgar değirmenlerinden sağlanıyor. Fakat rüzgar esmediğinde , ya da talep karşılanmadığında arıza planlarına ihtiyaç var. Batarya güce ihtiyaç olduğunda şebekeye yeterli gücü sağlıyor.

Yaşanılan termik santral arızasında, batarya şebekeye güç sağlayarak günü kurtarmayı başardı ki;  bu da teknolojinin dünya çapında ne kadar önemli olabileceğini gösteriyor.

Devamlı Yeşil Enerji

Piller yenilebilir enerji de en önemli teknolojiler, bu sayede yeşil enerji kaynakları daha da uygulanabilir hale geliyor. Rüzgar ve güneş enerjisi her daim güvenilir olmadığından, bu güvensizlik bataryalarla çözülebilir. Rüzgar ve güneşin her daim olmadığı zamanlarda sistemlerin stabilitesi bu şekilde kolaylıkla sağlanabilir.

Ayrıca fosil yakıtların kullanıldığı santrallerde de kesintiler olabildiğinden, özellikle sanayi bölgelerinde bu gibi destekler önem kazanıyor. Her ne kadar Tesla bu oyunda tek firma olmasa da en büyük oyuncu olduğunu her daim ispatlamaya çalışıyor.

Sadece büyük santraller değil, ev batarya sistemleri, güneş enerjili tuğlalar gibi projeler sunarak daha yeşil bir dünyaya doğru mantıklı adımlar ortaya koyuyor. Bu son örnek teknolojinin nasıl iyi kullanılabileceğine en iyi örneklerden biri.

Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 11 Oca 2018 22:11:31
Bilim İnsanları Sonar Dalgaları Yansıtan Ultrasonik Bakteri Geliştirdi

1966 yapımı bilim kurgu filmi Fantastic Voyage filminde bir denizaltı mikro boyuta küçültülerek, bilim adamının bedenine enjekte ediliyor ve beynindeki pıhtıyı tedavi ediyordu. İşte bu film halen bilim kurgu olsa da, Caltech bunu gerçeğe dönüştürmek için ses dalgalarını yansıtan bir bakteri geliştirdi. Bu sayede yansıyan ses dalgaları, aynı denizaltılar gibi konumları belirleyebilecek.

Buradaki nihai hedef, hastaya bu tedavi bakterisini enjekte edip, mide hastalıkların tedavisine yardımcı olabilir, ya da tümörleri hedef alan tedaviler geliştirilebilir. Ultrason makineleri ile  tasarlanmış bakterilerle,mikropların lokasyonlarını belirleyerek ,görüntüleri üretebilir. Bu görüntüler sayesinde doktorlar vücutta çalışacakları bölgeyi tam olarak tespit ederek, gerekli tedaviyi uygulayabilir.

“Bakteri hücrelerini ses dalgalarını geri yansıtacak şekilde tasarladık ki,bize aynı bir gemi ya da denizaltı konumu gibi bilgiler yollayabilsin. Bakteriye neredesin diye sorabilelim istedik. Nerdesin ve ne yapıyorsun? Hücreleri görselleştirmek ve konumunu öğrenmek ilk adımımızdı, sonraki adım onlarla iletişim kurmak olacak,” diyor kimya mühendisi Yrd.Doç. Dr. Mikhail Shapiro.

Sonuçlar 4 Ocak’ta Nature dergisinde yayınlandı. Baş yazar Shapiro laboratuarından eski doktora sonrası öğrenci Raymond Bourdeau oldu.

 Aslında bakterileri ilaç gibi  kullanmak yeni bir fikir değil. Daha önce mide rahatsızlıklarını tedavi etmek için hepimizin bildiği gibi probiyotikler vardı. Hatta bazı araştırmalar bakterilerin kanser hücrelerini işaretlemek ve yok etmek için kullanılabileceğini göstermişti. Floresan ile işaretlenmiş bakteriler de takip için kullanılabiliyordu. Fakat mide gibi kalın dokularda bunu yapmak bugüne kadar pek de mümkün değildi.

 Shapiro bu keşfi 6 yıl önce suda yaşayan bakterilerde gaz dolu proteinler üzerinde çalışırken , gaz veziküllerinin ultrason dalgalarını yansıttığını gözlemledi. Sonrasında bu buluşu mide ve fare dokularında deneyerek görüntüleme yaptı.

Ekibin sonraki hedefi E. Coli ‘ye bu genleri aktararak gaz üretmelerini sağlamaktı.Fakat bazı engellere takıldılar. Anabaena flos-aquae bakterisinde gaz vezikülleri üreten genleri izole ettiler.

Yine başaramadılar. Fakat sonunda iki türü birleştirince çözüme ulaştılar. Artık E.coli gaz vezikülleri üretebildiğinden ultrason görüntülemede kullanılabiliyor.

Araştırmacılar bu teknolojinin geliştirilmesi gerektiğini ve insanlarda geliştirilmesi için yıllar gerekiyor.

Çevrimdışı el_se

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.102
  • 29.328
  • 3.102
  • 29.328
# 19 Oca 2018 00:54:28
Telefona Dönüşebilen Akıllı Saat Şaşırtıyor

Yeni geliştirilen bir akıllı saat aynı transformers gibi anında cep telefonuna dönüşebiliyor. Ayrıca diğer akıllı saatler ekranı küçük olmadığı için gibi, ayrıca çok daha kullanışlı. Bu sayede akıllı telefonunuza geçmek için harcadığınız zamandan tasarruf edebiliyor ya da çok fazla materyal taşımamız oluyorsunuz. Shell adı verilen bu mobil cihaz hem akıllı saat , hem akıllı telefon özelliği taşıyor. Techradar’a demeç veren James Peckham, “Aynı akıllı saat gibi gözükse de , kolunuzdan çıkardığınız anda iki metal kolu açılarak hoparlör ve kulaklığa dönüşüyor.  Böylece normal bir telefon görüşmesi yapabiliyorsunuz.”

Bu akıllı saat kolunuza taktığınızda saat, yuvasından çıkardığınızda anında telefona dönüşen enteresan bir icat.

4G, GSM, GPS, WiFi ve Bluetooth özelliğinin yanı sıra Commando adı verilen bir ünite ile anında 8 kanallı bir telsize dönüşüyor. Ayrıca haber göre 12 MP’lik görüntü sabitleme özellikli 360 derece dönebilen bir kamera ünitesine sahip olacak.

Ayrıca şirket popüler akıllı saat modelleri için WiFi ve Bluetooth içeren ilave edilebiliyor.

Mekanik Acil Durum Şarjı

Asıl ilginç olan ise telefonun bu metal kollarını hareket ettirerek, kinetik enerji ile şarj edebilmeniz. Sanki jeneratörlü fenerler gibi telefonun kollarını sıkarak yeniden şarj edebiliyorsunuz.

Proje Indiegogo’da 31 Ocak’tan itibaren fizibıl hale gelecek. Tasarımlar bitti, prototipler hazırlandı. Shell şimdi indiegogo ‘dan gelecek desteklere bakıyor.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK