Bir Öğretmenin Çığlığı: Çocuklarımız Robota Dönüşüyor

Akıllı cep telefonları ile geçen saatler, sosyal medya bağımlılığı, zararlı içerikler ve yanlış seçilen rol modeller gençlerimizi uçuruma sürüklüyor. Bir nesil sanal ortamda yok olup gidiyor.

İlk zilin çalmasıyla birlikte milyonlarca öğrenci okulun yolunu tuttu. Salgın sonrası çevrim içi eğitime alışan çocuklar, bu süre zarfında internetin bütün iyi ve kötü yanlarıyla tanıştı.

Uzaktan eğitim sürecinde akıllı telefonlarla daha fazla haşır neşir olan gençliği, teknolojinin yol açtığı büyük tehlikeler bekliyor. Bu duruma tepki gösteren genç bir öğretmenin velilere gönderdiği uyarı mektubu gelecek nesilleri bekleyen olumsuzlukları bir bir ortaya koydu.

İşte öğretmenimizin kaleminden dökülen ve dikkate alınması gereken ikazlar:

Okulda geçirdiğimiz süre bir ayı geçti. Şu ana kadar yaptığımız öğrenci görüşmelerine ve okul içi sorunlara baktığımızda çok büyük bir kısmının kontrolsüz ekran ve internet kullanımı ile ilgili olduğunu görüyoruz. Çok sayıda öğrenci yaşına uygun olmayan oyunlar (PUBG gibi) oynuyor, sosyal medya hesapları ile aktif bir şekilde ilgileniyor (Instagram, TiKTok vb.) ayrıca Youtube, Netflix benzeri platformlardan kontrolsüzce uygun olmayan içeriklerde dizi/film ve videolar izliyorlar. Bu tablo çocukları/gençleri daha öfkeli, mutsuz, ilgisiz hâle getiriyor.

Görsel uyarılar sebebiyle sürekli yorgun ve uykusuzlar. Endişe ve korkuları artıyor. Derslere karşı ilgisizlik ve dikkat sorunları yaşıyorlar. Her fırsatta duyguları olmayan bir makine ile etkileşimde olduklarından git gide duyarsızlaşıyorlar. Tam da kimlik arayışı içinde oldukları yaşlarda yabancı bazı müzik grubu akımlarının etkisi altında kalarak kendilerine yanlış rol modeller seçebiliyorlar. K-pop gibi!.. En önemlisi de bütün bu uygulamalar üzerinden şu günlerde en sık karşılaştığımız yaşlarına uygun olmayan cinsel içerikler. Daha önceki yıllarda ergenlikle birlikte 8. sınıflarda nadir gördüğümüz durumlarla şu anda 5-6. sınıflarda bile oldukça sık muhatap kalıyoruz. Okullarda biz bunu fark edene kadar öyle bir noktaya geliyorlar ki savundukları, konuştukları şeyleri değiştirmek oldukça zor oluyor. Geç kalmadan bu tehlikelerin farkında olmanız gerekiyor. 

Akıllı telefonlar ve sosyal medya bağımlılığı çocukları makineye çeviriyor.

Çocuklarınızın;

-Oynadıkları oyunlarda kimlerle neler konuştuğunu biliyor musunuz? Küfür var mı? Zorbalık var mı? 

-Ne kadar oynuyor? Çocuğuma ne gibi bir fayda sağlıyor? 

-Çocuğum ne dinliyor, ne izliyor? İzledikleri dizi ve filmler yaşına uygun mu?

-Youtube’da ne kadar seçici? Karşısına yaşına uygun olmayan içerikte videolar çıkıyor mu?

-Ortaokul döneminde olan bir çocuğun sosyal medya hesabı olmaması gerekirken orada ne içeriklere maruz kaldığının farkında mıyız? (Instagram’da herkese açık bir görselin altındaki yorumlara bakın lütfen. TikTok’un zaten yasaklanması gerektiğini düşünüyoruz. Medyaya yansıyan olaylardan ne kadar tehlikeli olabileceklerini görmüşsünüzdür)

-Akıllı telefonu olmak zorunda mı? Yoksa basit bir telefon da ihtiyacı karşılar mı?

Çocuklarınız yukarıda saydığım şeylere kaptırmış gidiyorlarsa, acaba neden gerçek dünyadan bu kadar kaçıp sanal dünyada olmaya ihtiyaç duyuyor olabilirler? Aranızdaki bağ zayıflıyor olabilir mi? Duygusal ihtiyaçları karşılanmıyor olabilir mi? Çocukların yaşları kaç olursa olsun sevilme, oldukları hâliyle kabul görme, başarılı hissetme, eğlenme, gülme gibi ihtiyaçları vardır. Bu ihtiyaçlar karşılanmadığında, nerede karşılanacağını düşünüyorlarsa oraya yönelirler. Ebeveynleri ile arasındaki bağ kuvvetli ise teknolojik aletler çocuklarımız için bağımlılığa dönüşmeyecektir.

MADDE BAĞIMLILIĞIYLA EŞ DEĞER

Rehber Öğretmen Emre Yıldırım “Kişinin teknoloji başında harcadığı sürenin giderek artması bağımlılığı da artırıyor. Bu da bağımlılığın en büyük belirtilerinden biri. Aynı durum madde bağımlılığında da vardır. Her seferinde daha çok almak isterler. Yapılan araştırmalarda bağımlıların cihaza ulaşamadıklarında olumsuz tepkiler gösterdiğini ortaya koyuyor. Kişi sosyal medyaya giremese, oyun oynayamasa bile zihni hep onunla meşgul oluyor. Son zamanlarda ‘Gelişmeleri kaçırma’ diye bir korku ortaya çıktı. Sosyal medyaya bakamadığı zaman çok önemli şeyler olmuş ve kendisi de bunları kaçırmış gibi hissediyor. Bu durum da bağımlılığı tetikliyor” dedi.

 

Mahmut ÖZAY /

  • 22 0
  • 17 Ekim 2021 17:08 11.557
  • Aktif Haberler
  • Nazlı GÜRZSOY
    19 Ekim 2021 21:45
    5 1
    Şimdi; yıllar önceki, köyden kente zorunlu gibi olan göçlerin, nedeni daha iyi anlaşılıyor zannımca. Kentte insanları güdüm altına almak ve gütmek daha kolay olmuştur...Ver eline telefonu, PC'yi ver coşkuyu ve görmesi gereken kadarını sonra da sür sürüyü sürebildiğin kadar... Maalesef kocaman bir oyunun içindeki piyonlara döndü Dünya, kimse kuklacıya bakmıyor, herkesin gözü kuklada...:(
  • nidelimm
    19 Ekim 2021 20:21
    4 0
    Aynen öyle çocuklarımız maalesef robota dönüşüyor.. Komutsuz çalışmayan bir robota.. Bu robotların üreticileri de maalesef ki öncelikle anneler ve sonrasında babalar... Üzülüyorum bu nesile..
  • delireis
    19 Ekim 2021 18:46
    2 0
    döndü bile
  • php_korsan
    19 Ekim 2021 14:35
    1 0
    Kodlama, robot, yapay zekayi bizim eğitim kurumları yanlış anladılar.Cocuklarin ellerine mBot verip oynattilar.Bu işin temeli önce algoritma ve matematiktir.Tum sınıf seviyelerine göre müfredat yap ver 7 senede Ukrayna gibi yazılım devi olursun.Abd demedim Silikon vadisi demedim.
    Ukrayna...
  • metalmania
    19 Ekim 2021 13:02
    0 0
    robotik kodlama vardı bir dönem , baya da yaygındı ve popülerdi. yapay zeka, transhümanizm vs. gibi konular da zaten sürekli gündemde. Normal yani
  • pinkyy
    19 Ekim 2021 11:09
    5 0
    madem eğitim sistemi ne dövün ne sövün diyor o zaman yaptırım olması okuldan atılma gelsin velide öğrencisini alsın götürsün ne yapacağını kendisi düşünsün
  • alpi61
    18 Ekim 2021 15:44
    12 1
    yeşiledoğru hocamında dediği gibi biz kendimizi paralıyoruz çocuk bişeyler öğrensin diye, veli yine kendini bildiğini yapıyor.. dersime girer anlatır çıkarım, ne bir eksik ne bir fazla.. devletin düşünmediği, anasının babasının çocuğu ben mi düşüneyim..
  • halisane42
    18 Ekim 2021 12:29
    21 0
    Maalesef eğitim sistemi bozuk, resmen eğitmeyin der gibi.
    Aman çocuğun psikolojisi bozulmasın, ne bağırın ne dokunun diyen eğitim sistemi teknoloji için neden yasak koyamıyor?Çocuklar sistem ve aileden yüz buldukça her türlü açığı değerlendirecektir..
  • reeemat
    17 Ekim 2021 21:43
    25 0
    Geçen hafta birinci sınıf öğrencisi kendisini uyaran nöbetçi öğretmene zarar vermeye çalıştı. Velilerin ve öğrencilerin oyuncağı olmuşuz...
  • cihan4444
    17 Ekim 2021 21:10
    25 1
    Okulun, öğretmenin öğrenci üzerinde bir yaptırımı olmadığı sürece, öğretmenin sosyoekonomik konumunun itibarı düştükçe ne aile kaale alır ne de öğrenci öğretmeni.

    Bu işler tamamen velinin bilinçliliğinde, eğitiminde ve duyarlılığında bitiyor artık.
  • php_korsan
    17 Ekim 2021 20:24
    17 0
    Sadece sosyal medya, eğitimin bitmesine yol acmistir.Ben artık hiçbir şey demiyorum. Parası olan özel universiteye oradan Avrupa'ya gider. Olmayan da oturur kadro bekler. Piyasada zaten iş bitmis.
  • enes5838
    17 Ekim 2021 19:55
    52 1
    Öğretmenlerin etkisisin azaltıldığı ir toplumda her nesil yok olacaktır.
    Bir toplum, öğretmene verilen değer kadar ilerler.

    Bizim halimiz ortada. Öğretmenlerin gösterdiği çabayı(bilhassa sınıf öğretmenlerinin ve köyde çalışan öğretmenlerimizin) görmeyenler var. 3-4 maaş alanlardan daha çok yorulan öğretmenler var.
    Hem de maaşından mesleğine bir sürü para harcayarak.
  • yeşiledoğru
    17 Ekim 2021 19:06
    41 0
    Herkes kendi çocuğundan sorumlu, öğretmen olarak velilere söylediklerimin bir önemi yok, söyle söyle herkes bildiği gibi yetiştiriyor.
UYARI: Yayınlanan haberler, Egitimhane.Com'un görüşlerini yansıtmaz. Yazılan yorumlar, onaylanmış olsalar bile yazanın sorumluluğundadır.

Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK