Eğitim-Bir-Sen, Bakan Ziya Selçuk İle Çözüm Bekleyen Sorunları Görüştü
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede, Öğretmenlik Meslek Kanunu, eğitimcilere yönelik şiddete karşı alınması gereken tedbirler, 3600 ek gösterge ve vizyon belgesinde yer alan taahhütlerle ilgili gelişmeler ele alındı.
Meslek kanunu için daha fazla beklenmemelidir
Ali Yalçın, öğretmenliği hak ettiği noktaya taşıyacak ve kariyer mesleği hâline getirecek, mesleki özerklik sağlayacak, öğretmenlerin özlük haklarını artıracak nitelikte bir meslek kanununun çıkarılmasının zamanının geldiğini hatta geçtiğini ifade ederek, bu konuda her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.
Şiddete karşı caydırıcı nitelikte yasal düzenleme için inisiyatif alınmalıdır
Yalçın, eğitim çalışanlarına yönelik şiddete karşı caydırıcı nitelikte bir yasal düzenleme için Bakanlığın inisiyatif alması gerektiğini, bu sorunun, gündemde olan meslek kanunu çerçevesinde çözülebileceğini, sağlık çalışanları için yapılan düzenlemenin emsal alınabileceğini ve farklı bakanlıklarla iş birliğine gidilerek çözüme dair başlatılan çalışmaların bir an önce sonuçlandırılması gerektiği kaydetti.
3600 ek gösterge konusunda icraat bekliyoruz
3600 ek gösterge konusunun da ele alındığı görüşmede, verilen sözün üzerinden uzun bir zaman geçmesine, Cumhurbaşkanlığı 100 Günlük Eylem Planı’nda ve Bakanlığın vizyon belgesinde de yer almasına rağmen hâlâ somut bir adım atılmamış olmasının eğitimcileri huzursuz ettiğini, bu konuda artık icraat beklediklerini belirten Yalçın, Bakanlıkça siyasi irade nezdinde gerekli girişimlerde bulunulmasını istedi.
İstihdamda güçlük çekilen bölgelerde teşvikler verilmesi, okul yöneticiliğinin profesyonel hâle getirilmesi gibi konularda somut adım atılmalıdır
Bakanlığın, 2023 Eğitim Vizyonu ile eğitim çalışanlarının mesleki geleceğini ve kariyer hedeflerini şekillendirmek noktasında olumlu bir adım attığını hatırlatan Yalçın, vizyon belgesinde yer alan ‘istihdamda güçlük çekilen bölgelerde görev yapan öğretmenlere teşvikler verilmesi, okul yöneticiliğinin profesyonel hâle getirilmesi’ gibi konularda harekete geçilmesi beklentisini Bakan Selçuk’a iletti.
Deprem bölgesinde görev yapan eğitimcilerin çalışma şartlarını kolaylaştıran ilave tedbirler alınmalıdır
Yalçın, 24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen deprem sonucunda, depremden etkilenen bölgelerdeki kamu görevlilerine ilave ödeme yapılmasını memnuniyetle karşıladıklarını dile getirerek, depremden etkilenen Elazığ ili merkez ilçesi ile Malatya ili Kale ilçesinin zorunlu çalışma yükümlülüğü öngörülen hizmet alanı olarak değerlendirilmesi gerektiğini, bu yönde bölgeden yoğun talebin olduğunu ifade etti.
- 5 36
- 05 Mart 2020 00:27 5.769
-
Aktif Haberler
-
kpomcm hocamız demiş ki:
Kurs açan branş öğretmeni 35 TL alırken, kurs açan sınıf öğretmeni 17 TL almaktadır. Branş öğretmeni maaş karşılığı 15 saat girerken, sınıf öğretmeninin ders saati 18'dir. İlk önce bu ayrımın kalkması gerekmez mi? Bu alenen yapılan bir haksızlık değil midir? Bu ve benzeri durumlarla karşılaştıkça ne şevk ne heyecan kalıyor. -
sınıf öğretmenlerinin 18 saat sorununu hiç dile getirmiyorlar
-
Tamam görüştünüz teşekkür ederiz.Ama bunun yansımalarını 3,6,9,12 aylık raporlar halinde sunabilir misiniz?Bakan bey tarih verdi mi?Olur ne zaman olur veya olmaz bunun sebeplerini açıkladı mı?Yav işte bu hristiyan dünyası bu raporlama bu proje yönetimi bu kriz yönetimi işlerinde usta oldukları için dünyayı parmağında çeviriyorlar.
Mesela avustralya.Bir iş yeri sahibi çalışanına mobbing yaparsa tehdir taciz ederse verdiği sözleri tutmazsa...devlet önüne çıkıyor kaç bin dolar ceza ödüyor meslek sertifikası iptal ediliyor. -
Ali Yalçın bu zamana kadar hangi sorunumuza merhem olmuş ki?
-
Bence çözüm bekleyen konuların içine sendika başkanlarının maaşıda eklenmeli, az mı çok mu!, ne kadar bu maaşlar. Mesela ali yalçın ne kadar maaş alıyor.
Kimse ne alaka demesin. Maaş konusu sendikacılık faaliyetlerinde elzem bir konudur. -
siz bunları ilettiniz onlar ne dediler
-
Daha büyük sorunlar bekliyor bizi demek ki... Dünya ya örnek "sendikacılık" anlayışı ile bünyesinde menfaatçi,yıkıcı,pragmatist kim varsa toplayabilen tek oluşumdur...
-
Bu ülkedeki en abes durumlardan birisidir kanımca ''sendikalı olmak''. Çünkü Türkiye'de sendikacılık yoktur.Benden toplanan paralarla sendika ve konfederasyon başkanlarının''güya sendikacılık yapmak için'' il il gezerek lüks otellerde konaklamasına razı olamam.YAŞASIN ÜMİT BE-SEN!!!
-
Kabahat bu sendikanın yöneticilerinde değil bunlara üç kuruşluk menfaati için yetkili kılanlarda.birilerinin koltuk makam ve rahatlık sevdası yüzünden yüzbinlerce eğitim çalışanı mağdur oluyor.
-
Dostlar alışverişte görsün.
-
Senelerdir görüşüyorlar görüşün bakalım.Görüştüklerinin arkasını her hafta soruyor musun zaman vwrebiliyor musun?
-
Şehrimdeki ebs başkanı her seçimlerde milletvekilliğine aday olur.Sen ülkenin sorunu için mi öğretmenlerin sorunu için mi aday oluyorsun.Yurdumdan sadece bir örnek.
-
Bir yerde dolambaçlı cümleler ne kadar çok kullanılıyorsa orada iş yapılmıyor, yapılmayacak demektir.
-
Gerçek sorunların çoğu bu adamlara göre sorun değil demek ki!
Gerçi öğretmenin sorunundan bunlara ne...
Umudumuz dahi yok, öğretmeni bu hale getiren yetkililerden hiç bir şey olmaz.
Bu vebal altında ezilin.. -
Sadece konuşmak için konuşuldu sonra bir kahve içip dağıldılar.
-
geleceğin vekil adayı..
-
Yazıyı okurken esnedim..Sayfayı değiştir...
-
Ve Eğitim-Bir-Sen hiç bir sorunu çözemedi. bir milyon üye sahibiyiz diye ortalarda geziyorlar ama koca bir sıfır.
-
Uzman öğretmenlik ve baş öğretmenlik hususuna hiç değinilmemiş