Egitimhane İsminin Değiştirilmesi Teklifi

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Mar 2012 17:27:41
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Konu: "Egitimhane İsminin Değiştirilmesi Teklifi"
Önce başlıkta düzenleme yapınız...
 :-X :-X :-X [başlık yazının içeriği hakkında bilgi vermelidir. sizin yaptığınız haber bülten başlığı gb okuyucunun sadece ilgisini çekmek gibi olmuştur.]

Şimdiye kadar sınıf günlükleri başlıkları altında eğitim üzerine çok şey konuştuk, fikir ve tecrübe paylaşımı yaptık. Ben bu konuda eksik olduğumuzu düşünmüyorum.

Hayırlı akşamlar.

Bu konuyu açılmadan önce tarafımdan eğitim konusunda muhtelif başlıklarla konunun önemine vurgu yapılmıştır.
Benzer şekilde iki arkadaşımın daha eğitim konusu ile ilgili açılmış konular ve mesajları var.
Bu konular ilgi görmediği için konunun önemine vurgu yapacak bir başlık ihtiyacı hissettim.
Konu açıldıktan sonra yazdığım masajda moderatör arkadaşların uygun görmesi durumunda konu başlığını "Eğitim günlüğü" olarak değiştirilebileceğini belirttim.
Egitimhane yönetimi başlık ile ilgili bir problem görmemiş olmalı ki değiştirilmedi.

Başlığın içerik ile ilgisi birinci mesajda belirtilmiştir.

Başlığın değiştirilmesi ile ilgili yazdığım bir mesajda şu hususu belirtmiştim:
Alıntı
Hemen hemen hiçbirimiz eğitim konularının neler olduğu konusunda NET bir fikre sahip değiliz.
Konu ile ilgili tartışmalar çoğaldıkça düşüncelerimiz NETLEŞECEKTİR.
Eğitim Günlüğü şeklinde bir başlık olursa üyeler bu başlığa uygun olduğunu düşündükleri mesajları bu başlık altında yazmaya başlayacaklardır.
Bu şekilde hangi konuların eğitim kapsamına girmiş olduğunuda öğrenmiş olacağız.

Bu ifademe itiraz eden kimse olmadı.
Egitimhane'nin eğitim konularında bir eksiği yoksa eğitim konularının neler olduğunu hangi başlık altında bulabileceğimi söyler misiniz?
Çünkü eksiklik yoksa bilgilerin sınıflandırılmış olması gerekir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Mar 2012 17:31:20
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
egitimhanenin bir marka olma ya da e-dergi, e-bülten çıkarma derdi yok ki.
Hayırlı akşamlar.

Haklısınız. Zaten ben de Egitimhane'nin bu tür dertleri olması gerektiğini anlatmaya çalışıyorum. :)

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
egitimhane çok faydalı bir bilgi paylaşım sitesidir.
Gerek forumları gerek dosya paylaşım sayfaları olsun etkin şekilde kullanılan ve çok faydalı olan bir sitedir.
Bu sitede öğretmenler yazılı sorularını da paylaşıyor.
Öğrencileri ve velileri siteye çekmek, yazılı sorularına da veli ve öğrencilerin ulaşmalarına sebep verir.
egitimhanenin işleyişini bence buradaki öğretmenlerin %90 dan fazlası beğeniyor.

Bu hususa itiraz eden kimse olduğunu sanmıyorum.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Eğitim almak isteyen öğretmenler, zaten Milli Eğitim Bakanlığı'nın MEBBİS sitesindeki hizmet içi eğitim modülünden kurs, seminer vb etkinliklere başvuruyorlar ve eğitimlerini alıyorlar.
Ayrıca eğitimhane sitesinin sınıf günlüklerinde de eğitim adına bilgi paylaşımları yapılıyor. 

Eğitim öğretmenlerle sınırlı veya öğretmenlerin tekelinde olan bir konu değildir.
selim tuna forumdaşım ahlak ile ilgili bir konuda
Alıntı
1-Aile
2-Öğretmen
3-Çevre
Bunlar ahlakı şekillendirir. (Üç Ayak) Bir tanesi az sendelese öteki yardıma koşar.
yorumunu yapmış.
Eğitim içinde aynı durum geçerli değil midir?
Üç ayak işbirliği içinde çalışmazsa, birbirlerinin yaptıklarından haberdar olmazsa ilerleme kaydetmek mümkün olabilir mi?
Bu kadar önemli bir konunun sadece öğretmenler tarafından paylaşılan konularda kalmasının hiç kimseye faydası olmaz.
Eğitim konuları ayrı başlıklar altında tartışmaya açılmalıdır.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Öğretmen olmayan bir kişinin egitimhane sitesinin içeriği ve faaliyetleriyle ilgili gereksiz önerilerine, öğretmenlerin eğitimlerini eleştirmeye, sorgulamaya hakkı yoktur.
Forumda Milli Eğitim Bakanı'nın öğretmen kökenli olması gerektiği yönünde görüş belirten arkadaşlara şu hususu belirtmiştim.
Öğretmenler Bakanlığı şeklinde bir bakanlık olsaydı dediğiniz doğru olabilirdi.
Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlerde dahil halkın bir çok kesimine hitap eden bir kurumdur.
Öğretmen kökenli bir bakan bakanlığı OBJEKTİF YÖNETEMEZ.
Bu durum bakanlığın hizmet verdiği kesimlerden en az birine zarar verecek bir durumu ortaya çıkarır.

Egitimhane üyelerinin büyük bir çoğunluğu, Egitimhane'yi öğretmenler odası gibi görüyor.
Bu durum topulumun diğer kesimlerinden KOPUK bir görüntü oluşturuyor.
Öğretmenler, toplumun diğer kesimlerinden kopmamaya, onları DIŞLAMAMAYA özen göstermelidirler.

Hizmet aldığım her hangi bir kurumdaki hizmet verenleri eleştirme, sorgulama ve önerilerde bulunma hakkım vardır.
Egitimhane hizmet vermek için kurulmuştur.
Eleştiri, sorgulama ve önerilerde bulunmak için açılmış konuları bile mevcuttur.
Bu konulara öğretmenler dışında kimse mesaj yazamaz diye bir uyarı levhasıda yoktur.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Mar 2012 18:12:24
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
ben öğretmenlerin uygulayıcı olduklar için uygulama odaklı olduklarını düşünüyorum.
bu yüzden siteye girildiği zaman :
uygulama örnekleri,
işi kolaylaştıran yol gösteren etkinlikler,
fikir veren  günlükler,
stres attıran komik cevaplar,
güncel konuların
daha çok konuşulması dikkat çekmesi doğaldır diye düşünüyorum.

Hayırlı akşamlar.

Eğitim, öğretimden daha çok UYGULAMA odaklı bir konudur :)
Eğitim konuları da güncel konular arasında yerini almak zorunda.
Çünkü yaşadığımız problemlerin temeli eğitimsizliğe dayanmaktadır.
Güncel konular dediğimiz husus problem teşkil eden olayların konuşulmasıdır.
Eğitim ise çözümlerin konuşulmasını gerektirir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Mar 2012 18:12:59
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
:D muallimhause nasıl :D
önceden sitenin adı t e k m e s   değil miydi?
bence ada takılmayalım sitenin içeriği önemli olan. siz alışveriş yaparken mağazanın adına mı bakarsınız?
yoksa içerideki ürünlere mi?
Hayırlı akşamlar.

Evet, sitemizin eski adı "egitimhane" ti. Şartların değişmesine paralel olarak ismi de değişti.
Şimdide şartların değişmemesi sebebiyle isim değişikliği teklifi getirdim. :)
Haklısınız. Önemli olan sitenin içeriğidir.
İsmine bakıp, sitede eğitim konularını aradım ama bulamadım. Başka bir mağaza mı önerirsiniz?

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Mar 2012 18:13:24
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Hayırrrrrrrrrrrrrrr.....
*********
Hayırlı akşamlar.

Aman tanrım neler görüyorum!!!
Bir öğretmen eğitime Hayırrrrrrrrrrrrrrr..... diyor :)

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Mar 2012 18:13:54
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Arkadaşlarım bırakın ismi ve içeriği olduğu gibi kalsın.
Dediğiniz şekillerde olursa  eğitimhane resmi gazeteye dönüşebilir.
Resmi gazetenin ne kadar takip edildiği de bilinir...
Ama isim için şöyle bir şey önerebilirim MELEKHANE.
O kadar güzel paylaşımlar ve arkadaşlıklar var ki burada....
Hayırlı akşamlar.

Anladığım kadarıyla "yerimizde sayalım" diyorsunuz.
Eğitim konularına ağırlık verilmesi neden sitemizi resmi gazeteye dönüştürsün ki?
Eğitim konuları daha çok hayatın içinden konular değil midir?
Paylaşımların ve arkadaşlıkların güzel olduğuna kimse itiraz etmiyor.
Paylaşımlarda eğitime ağırlık verilmesi gerektiğini savunuyorum.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Mar 2012 18:16:29
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Sayın turgutkuzan eğer öğretmen olsaydınız günlüklerimizi düzenli takip eder ve her sınıf seviyesinin farklı ihtiyacı olduğunu, her sınıf günlüğünde öğrencilerimizle ve onların eğitimiyle ilgili sürekli fikir alışverişi içinde olduğumuzu, bu konuda görüş isteyen her sorunun cevaplandığını, bu sitenin dev bir zümre öğretmenler kurulu olduğunu bilirdiniz.
Öğretmenlik özel bir uzmanlık alanıdır bu yüzden izin verin buradaki öğretmenler eğitimini aldıkları ve tecrübe sahibi oldukları mesleklerini bildikleri gibi devam ettirsinler.
Eğitimin ilk başlaması gereken yerin okul değil aile olduğunu siz sanırım bizden daha iyi bilirsiniz.
Bu ülkede her sorunun tek sorumlusu olarak öğretmenlerin gösterilmesinin toplum olarak en büyük hatamız olduğunu düşünüyorum.
Sizin böyle bir hataya düşmeyecek kadar bilgili ve özenli bir veli olduğunuza eminim.
Siz merak etmeyin bu sitede aktif olarak paylaşımda bulunan öğretmenler çocuklarının eğitimiyle ne yazık ki pek çok öğrenci velisinden daha fazla ilgileniyor. Ayrıca eğitim ve öğretim kavramları sanıldığı gibi birbirinden ayrı değil bütünleşik kavramlardır. Bizim sınıflarımızda yaptığımız her etkinlik temelinde öğrencilerin daha iyi, daha erdemli bireyler olmasını amaçlar. Sizin gözünüzde sıradan bir  ders etkinliği olan örneğin bir grup çalışmasının özünde çocuklarımızın özgüven kazanması, kendini ifade edebilmesi, başkalarını dinleyebilmedi, arkadaşlarının haklarına saygı göstermesi, empati kurabilmesi, kendiyle ve arkadaşlarıyla gurur duyabilmesi gibi pek çok amacı vardır.
Siz gönlünüzü ferah tutun. Biz üstümüze düşeni yapmak için gece gündüz çalışıyoruz. Bu nedenle  sitemiz tam da adının hakkını veriyor bence.
Hayırlı akşamlar.

"dev bir zümre öğretmenler kurulu" tanımlamanız çok güzel.
Peki olması gereken bu mudur?
Alıntı
"Mesleklerini bildikleri gibi devam ettirsinler."
Hemen hemen tüm öğretmenler aynı hataya düşüyor.
Eğitim ve öğretimin tekellerinde olduğuna inanıyorlar.
Öğretmenler toplumun diğer kesimleri ile işbirliğini arttırmadıkça mesleklerini daha iyi yapma imkanı bulamayacaklardır.
Özel okullarda, düzenli olarak velilere seminerler verilmektedir.
Çünkü özel okullar eğitim ve öğretimde veli faktörünün önemini bilmektedirler.
Velilerin desteği olmadan, kendi başarılarını artırmalarının sınırlı olacağının bilincindedirler.
Alıntı
Bu ülkede her sorunun tek sorumlusu olarak öğretmenlerin gösterilmesinin toplum olarak en büyük hatamız olduğunu düşünüyorum.


Bu resimdeki hatayı bulabilir misiniz? başlığıyla açtığım konuda bir karikatüre şu yorumu yazmıştım.

- Olumsuz bir durumda hatalı olan HERZAMAN BİZİM DIŞIMIZDAKİ BİR kişi, kurum veya  yapıdır.
Bu hatayı hemen herkes yapmaktadır.
Halbuki olumsuz durumun sorumlusu hemen hemen hiç bir zaman BİR kişi, kurum veya  yapının değildir.
Karikatürümüzü dikkate alacak olursak,
öğrencimizin derslerinin zayıf olmasında
- VELİNİN
- öğrencinin
- öğretmenin
- Eğitim sisteminin
- Okul idarecilerinin
- Bakanlığın
...
az veya çok payı vardır. Bu durum 1991 de de 2011 de de böyledir.

Bu ülkede her sorunun tek sorumlusu bizim dışımızdaki her hangi biridir. :)
Bu anlayış eğitimsizlikten kaynaklanmaktadır.

Alıntı
Siz merak etmeyin bu sitede aktif olarak paylaşımda bulunan öğretmenler çocuklarının eğitimiyle ne yazık ki pek çok öğrenci velisinden daha fazla ilgileniyor.
Ayrıca eğitim ve öğretim kavramları sanıldığı gibi birbirinden ayrı değil bütünleşik kavramlardır.
Bizim sınıflarımızda yaptığımız her etkinlik temelinde öğrencilerin daha iyi, daha erdemli bireyler olmasını amaçlar.
Sizin gözünüzde sıradan bir  ders etkinliği olan örneğin bir grup çalışmasının özünde çocuklarımızın özgüven kazanması, kendini ifade edebilmesi, başkalarını dinleyebilmedi, arkadaşlarının haklarına saygı göstermesi, empati kurabilmesi, kendiyle ve arkadaşlarıyla gurur duyabilmesi gibi pek çok amacı vardır.

Merak değil endişe ediyorum.
Çünkü öğretmenler bahsettiğiniz kadar eğitim konularına ağırlık veriyorsa ve buna rağmen eğitimsizlikten şikayet ediyorsak, yapmamız gereken daha çok şey var demektir.
Velilerin, eğitim konularında yetersiz olduğu imanıza katılıyorum. Öğretmenler ÖNDERLİK etmedikçe, veliler eğitim konularındaki yetersizliklerinin farkına varmayacaklardır.
Eğitim ve öğretim kavramları konusunda NET bir düşüncem yok. Fakat aralarında FARKLILIKLAR olduğunu biliyorum.
Bu farklılıkların bilincinde olmamızı bir eksiklik olarak görüyorum.

Okullarımızda grup çalışması yapıldığından haberim yoktu.
Varsa bile velilerin bunlardan haberi olmuyor. (istisnalar kaideyi bozmaz.)
Veliler eğitimide içeren uygulamaların neler olduğunu bilmedikleri için, öğretmenleri eğitim vermemekle SUÇLUYOR olabilirler.
Öğretmen - Veli işbirliğini güçlendirmenin önemi burada da ortaya çıkıyor.

Çevrimdışı bekir7133

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.785
  • 9.870
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.785
  • 9.870
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 10 Mar 2012 19:19:17
     Ey Türk aydını bu toprağın insanına ne verdin?Bu toprağını insanının temiz bir kalbi vardı O'nu işleyemedin.
                                Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU
   Cümleleri tam hatırlamasam da anlam buna benzerdi.Şunu demek istiyordu:Bir aydın olarak halkın içine girip onları aydınlatmadınız.

   Şebnem35 öğretmenim bir gün bir çocuğun davranışlarını uzun zaman izlediğinizde çevre faktörünün nasıl etkilediğini çok daha iyi anlayacaksınız.

   turgutkuzan öğretmenimizin söylemek istediği 'Öğretmenler yetersiz kalıyor' demek değildir.'Aksine öğretmen başkalarını yükünü de üstlenerek daha fazla yoruluyor'şeklinde anlarsak daha doğru olur.Zaten böyle olmasaydı o da acımasız bir şekilde eleştirebilirdi.

  Peygamber Efendimiz okuryazar değildi bildiğim kadarıyla.Ama hayatıyla,örnek yaşantısıyla tüm insanlığa ışık tutmuştur.Öğretmenlik mesleğini sadece diploma sahiplaerinden ibaret sayarsak bize kimse inanamaz ve hiç kimseyle işbirliği yapamayız.

  Bence iletişim araçları,hayvanlar,bitkiler,kısacası duyular yolula beyne ulaşan her şey öğretmenlik diploması olmasa da öğretici ve eğitici bir nitellik taşır.Bu yüzden öğretmen arkadaşların yapıcı eleştirileri 'Öğretmen değilsiniz'sözüyle  cevaplamasına  üzüldüm.

Çevrimdışı bekir7133

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.785
  • 9.870
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.785
  • 9.870
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 10 Mar 2012 19:29:29
  Arkadaşlar sendikalarımız başta olmak üzere bizler mutlaka toplumumuzdaki diğer meslek gruplarıyla ve katkı sunabilecek her insanla işbirliği yollarını aramalıyız.

  Bizim özellikle paylaşmamız gereken konu artık yeni neslin giderek ahlâki değerlerden uzaklaşmasıdır.Bu tip konuları diğer meslek gruplarının forumlarına taşıyabiliriz.

  Ben yönetici ve moderatör arkadaşlara şu fikri öneriyorum:Bir konu bulalımve eğitim sitelerine ulaştırıp konu üzerinde herkesin düşünmesini sağlayalım.

  Ayrıca yönetimdeki arkadaşlar,diğer eğitim sitelerindeki arkadaşları davet edelim,sayımız artsın.Hem kendi sitelerine hem de buraya üye olabilirler.Haftada  bir saat süre ayırmaları bile yeterli.Böylece eğitimle ilgili konularda katılım artar.

  Kimi zaman yazarken sert bir üslubu benimsiyorum Umarım kimseyi kırmıyorumdur.

  Başarılar,hoşçakalın.

Çevrimdışı oguzhidiroglu

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 69
  • 1.217
  • Okul Müdürü
  • 69
  • 1.217
  • Okul Müdürü
# 10 Mar 2012 19:35:12
Biz ne kadar anlatırsak anlatalım. Anlatacaklarımız, karşımızdakilerin anlayabildiği kadardır.. İşin özü;
"Cahillerle tartışmayın, ben hiç kazanamadım."
İMAM GAZALİ

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.012
  • 23.159
  • 5.012
  • 23.159
# 10 Mar 2012 19:53:25
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Biz ne kadar anlatırsak anlatalım. Anlatacaklarımız, karşımızdakilerin anlayabildiği kadardır.. İşin özü;
"Cahillerle tartışmayın, ben hiç kazanamadım."
İMAM GAZALİ
Yerinde bir tespit.
Sayın Hocam teşekkür ederim.

Çevrimdışı bekir7133

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.785
  • 9.870
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.785
  • 9.870
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 11 Mar 2012 09:44:22
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Biz ne kadar anlatırsak anlatalım. Anlatacaklarımız, karşımızdakilerin anlayabildiği kadardır.. İşin özü;
"Cahillerle tartışmayın, ben hiç kazanamadım."
İMAM GAZALİ
 Aslında hepimiz cahiliz.Pek çok bilmediğimiz hayali bile aklımıza gelmeyecek bilgi var.Biz çok bilgilinin yanında cahil sayılırız,bizimle de tartışmaz.Sadece sorduğumuz soruları cevaplandırır.

  Her şeyi bilen,mükemmel olan Allah'tır.O'nun merhametiyle iyi bir insan oluyoruz,belki de iyi bir insan olma yolunda ilerliyoruz.

  Allah bütün maddeleri,kainattaki her şeyi bir yazılımla yaratmıştır.Biz bunu anlamasak da yazılımın varlığı ve mükemmelliği zarar görmeyecek ,değişmeyecektir.Biz anlamasak da bu gerçek sanki bizi kuşatmıştır.

  Biz öğretmen olarak elimizden geleni yapalım,Gerisini Allah’a bırakıp tevekkül edelim.Biz öğretmenler olarak çok fedakârlık yapıyoruz zaten.Uzun uzun anlatmaya gerek yok,sanırım.

  Şu anda yapmamız gereken bildiklerimizi,yaşadıklarımızı hatta hatalı uygulama yaptıysak bunun neden ve sonuçlarını paylaşabiliriz.

   Tüm öğretmen arkadaşlara görevinde başarılar dilerim,hoşçakalın.

  

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.676
  • 6.545
  • 16.676
# 11 Mar 2012 10:29:03
Genelde eğitim bireyin davranışlarında, kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak, istenilen yönde değişme meydana getirme süreci (Ertürk, 1984:15) olarak tanımlanmaktadır.

Bu tanıma göre eğitimin kavramını şu ayrıntılara göre ele almak mümkündür:
1. Eğitim bir süreçtir.
2. Bu süreç içinde bireyin davranışlarının istenilen yönde değiştirilmesi amaçlanmaktadır.
3. Davranışlarındaki değişme kasıtlı olarak gerçekleştirilmektedir.
4. Eğitim sürecinde bireyin kendi yaşantısı  esastır.
5. Özet olarak eğitim bir kişide istenilen davranışları değiştirme veya oluşturma sürecidir. (Ertuğrul,H.)

Eğitimin planlılık boyutundan ele alırsak formal(planlı); informal(gelişigüzel) olarak ikiye ayırabiliriz. Okullarımızda her iki eğitim de verilmekte olup hedef dahilinde formal eğitim ön plandadır. Burada sürdürdüğünüz tartışmada öğretimin ağırlıklı olduğunu söylemişsiniz. Eğitim bilimleri ile ilgili biri bilir ki; eğitim, öğretim, öğrenme gb eğitim terimleri birbiri ile ilişki içindedir, bu nedenle öğretimin eğitimden sıyrılamayacağı ortadadır. Eğer konu sadece öğretim olsaydı, öğretmen hiçbir etkileşime girmeden dersi anlatırdı. Kimi zaman dört duvar arasında bile kalsa öğrencinin ve ortamın gerektirdiği davranışlar öğretimin önüne geçmektedir.

Süreklilik açısından ise eğitim iki çeşittir: örgün ve yaygın eğitim. Örgün eğitim okul düzeyindeki eğitimken; yaygın eğitim kişilerin ihtiyaç dahilinde başvurdukları mesleki gelişim, ilgi ve hobilerine yöneliktir. Yine okullarda verilen örgün eğitime bakılacak olursa; 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'nda:
Türk Milli Eğitiminin Amaçları genel ve özel amaçlar şeklinde şu şekilde açıklanmıştır.


I – Genel amaçlar:

Madde 2 – Türk Milli Eğitiminin genel amacı,Türk Milletinin bütün fertlerini,

1. (Değişik: 16/6/1983 - 2842/1 md.) Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı; Türk Milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek;

2. Beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan; yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek;

3. İlgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak;

Böylece bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı, seçkin bir ortağı yapmaktır."

Özel amaçlar Türk Milli Eğitimin temel ilkelerine göre şu şekilde belirlenir:
"a.   Genellik ve Eşitlik: Eğitim kurumları dil, ırk, cinsiyet ve din ayırımı gözetilmeksizin herkese açıktır. Eğitimde hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.

b.   Ferdin ve Toplumun İhtiyaçları: Millî eğitim hizmeti, Türk vatandaşlarının istek ve kabiliyetleri ile Türk toplumunun ihtiyaçlarına göre düzenlenir.

c.   Yöneltme: Fertler, eğitimleri süresince, ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde ve doğrultusunda çeşitli programlara veya okullara yöneltilerek yetiştirilirler. Millî Eğitim sistemi, her bakımdan, bu yöneltmeyi gerçekleştirecek biçimde düzenlenir. Yöneltmede ve başarının ölçülmesinde rehberlik hizmetlerinden ve objektif ölçme ve değerlendirme metotlarından yararlanılır.

d.   Eğitim Hakkı: Temel eğitim görmek her Türk vatandaşının hakkıdır. Temel eğitim kurumlarından sonraki eğitim kurumlarından vatandaşlar ilgi, istidat ve kabiliyetleri ölçüsünde yararlanırlar.

e.   Fırsat ve İmkân Eşitliği: Eğitimde kadın, erkek herkese fırsat ve imkân eşitliği sağlanır. Maddi imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin en yüksek eğitim kademelerine kadar öğrenim görmelerini sağlamak amacıyla parasız yatılılık, burs, kredi ve başka yollarla yardımlar yapılır. Özel eğitime ve korunmaya muhtaç çocukları yetiştirmek için özel tedbirler alınır.

f.   Süreklilik: Fertlerin genel ve meslekî eğitimlerinin hayat boyunca devam etmesi esastır. Gençlerin eğitimi yanında, hayata ve iş alanlarına olumlu bir şekilde uymalarında yardımcı olmak üzere, yetişkinlerin sürekli eğitimini sağlamak için gerekli tedbirleri almak da bir eğitim görevidir.

g.   Atatürk İnkılâp ve İlkeleri ve Atatürk Milliyetçiliği: Eğitim sistemimizin her derece ve türü ile ilgili ders programlarının hazırlanıp uygulanmasında ve her türlü eğitim faaliyetlerinde Atatürk inkılâp ve ilkeleri ve Anayasada ifadesini bulmuş olan Atatürk milliyetçiliği temel olarak alınır. Milli ahlâk ve millî kültürün bozulup yozlaşmadan kendimize has şekli ile evrensel kültür içinde korunup geliştirilmesine ve öğretilmesine önem verilir. Millî birlik ve bütünlüğün temel unsurlarından biri olarak Türk dilinin eğitimin her kademesinde, özellikleri bozulmadan ve aşırılığa kaçılmadan öğretilmesine önem verilir; çağdaş eğitim ve bilim dili halinde zenginleşmesine çalışır ve bu maksatla Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile işbirliği yapılarak Millî Eğitim Bakanlığınca gereken tedbirler alınır.

h.   Demokrasi Eğitimi: Güçlü ve istikrarlı, hür ve demokratik bir toplum düzeninin gerçekleşmesi ve devamı için yurttaşların sahip olmaları gereken demokrasi bilincinin, yurt yönetimine ait bilgi, anlayış ve davranışlarla sorumluluk duygusunun ve manevi değerlere saygının, her türlü eğitim çalışmaların öğrencilere kazandırılıp geliştirilmesine çalışılır ancak, eğitim kurumlarında Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine aykırı siyasî ve ideolojik telkinler yapılmasına ve bu nitelikteki günlük siyasî olay ve tartışmalara karışılmasına hiçbir şekilde meydan verilmez.

i.   Lâiklik: Türk millî eğitiminde lâiklik esastır. Din kültürü ve ahlâk öğretimi ilköğretim, lise ve dengi okullarda okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.

j.   Bilimsellik: Her derece ve türdeki ders programları ve eğitim metotları ile ders araç ve gereçleri, bilimsel ve teknolojik esaslara ve yeniliklere, çevre ve ülke ihtiyaçlarına göre sürekli olarak geliştirilir. Eğitimde verimliliğin artırılması ve sürekli olarak gelişme ve yenileşmenin sağlanması bilimsel araştırma ve değerlendirmelere dayalı olarak yapılır. Bilgi ve teknoloji üretmek ve kültürümüzü geliştirmekle görevli eğitim kurumları gereğince donatılıp güçlendirilir; bu yöndeki çalışmalar maddî ve manevî bakımdan teşvik edilir ve desteklenir.

k.   Planlılık: Millî eğitimin gelişmesi iktisadî, sosyal ve kültürel kalkınma hedeflerine uygun olarak eğitim-insangücü-istihdam ilişkileri dikkate alınmak suretiyle, sanayileşme ve tarımda modernleşmede gerekli teknolojik gelişmeyi sağlayacak meslekî ve teknik eğitime ağırlık verecek biçimde planlanır ve gerçekleştirilir. Mesleklerin kademeleri ve her kademenin unvan, yetki ve sorumlulukları kanunla tespit edilir ve her derece ve türdeki örgün ve yaygın, meslekî eğitim kurumlarının kuruluş ve programları bu kademelere uygun olarak düzenlenir. Eğitim kurumlarının yer, personel, bina, tesis ve ekleri, donatım, araç-gereç ve kapasiteleri ile ilgili standartlar önceden tespit edilir ve kurumların bu standartlara göre optimal büyüklükte kurulması ve verimli olarak işletilmesi sağlanır.

l.   Karma Eğitim: Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastır. Ancak eğitimin türüne, imkân ve zorunluluklara göre bazı okullar yalnızca kız veya yalnızca erkek öğrencilere ayrılabilir.

m.   Okul ile Ailenin İşbirliği: Eğitim kurumlarının amaçlarının gerçekleştirilmesinde katkıda bulunmak için okul ile aile arasında işbirliği sağlanır. Bu maksatla okullarda okul-aile birlikleri kurulur. Okul-aile birliklerinin kuruluş ve işleyişleri Millî Eğitim Bakanlığında çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.

n.   Her Yerde Eğitim: Millî eğitimin amaçları yalnız resmî ve özel eğitim kurumlarında değil, aynı zamanda evde, çevrede, işyerlerinde, her yerde ve her fırsatta gerçekleştirilmeye çalışılır. Resmî özel ve gönüllü her kuruluşun eğitimle ilgili faaliyetleri, Milli Eğitim amaçlarına uygunluğu bakımından Millî Eğitim Bakanlığının denetimine tabidir."

Türkiye’de program geliştirme çalışmalarının öncülerinden Varış (1994), eğitim programını, ''bir eğitim kurumunun, çocuklar, gençler ve yetişkinler için sağladığı, milli eğitim ve kurumun amaçlarının gerçekleştirilmesine dönük tüm faaliyetleri kapsar'' şeklinde tanımlamaktadır.

Eğitim programı: Öğrenene, okulda ve okul dışında planlanmış etkinlikler yoluyla sağlanan öğrenme yaşantıları düzeneğidir.

Öğretim programı: Okulda ya da okul dışında bireye kazandırılması planlanan bir dersin öğretimiyle ilgili tüm etkinlikleri kapsayan yaşantılar düzeneğidir.  

Eğitim konularını buraya taşımamızı istemişsiniz, birbiri içinde anlam bulan iki kavramı ayıramam. Size şunu söyleyeyim: doküman bölümleri tamamen öğretim olsa bile, sınıfta uygulama boyutunda eğitimin gerçekleştiğini söyleyebilirim. Sert bir çizgi değildir eğitim, süreçtir, esnektir, özneldir, nesneldir... ;)

Ben eğitim bilimlerinde yüksek lisans yapan biri olarak öğretimin yanında eğitimin büyük yer tuttuğunu, informal boyutta da öğrenciye bir sürü davranış kazandırdığını düşünüyorum. Eğitim ve öğretim işlerinden anlamayan o kadar insan varsa, bir o kadar da anlayanlar var; müsterih olunuz ...

Çevrimdışı hgramm

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 69
  • 282
  • 69
  • 282
# 11 Mar 2012 12:20:29


Eğitim, öğretimden daha çok UYGULAMA odaklı bir konudur :)
Eğitim konuları da güncel konular arasında yerini almak zorunda.
Çünkü yaşadığımız problemlerin temeli eğitimsizliğe dayanmaktadır.
Güncel konular dediğimiz husus problem teşkil eden olayların konuşulmasıdır.
Eğitim ise çözümlerin konuşulmasını gerektirir.

[/quote]
güncelden kasıt : o anlık ilgilendiren konular , ihtiyaçlar...
eğitim konuşuluyor: günlükleri açın bakın insanlar nasıl da tartışıp, fikir alışverişinde bulunuyor, her konu tartışılıyor.
uygulama odaklıdan kasıt: siteye girdiğim zaman etkinlik, yazılı, uygulama , araştırmaya odaklanıyorum. teorik yazılar yazmak gibi bir derdim olmuyor. eğitim mi? öğretim mi? bu başlığı hatırlamıyorum bile...
yaşadığımız problemin temeli eğitimsizlik? :farklı bir şey söyleyen olmadı ki , eğitim ve öğretim elele gitmek zorunda.
konuşulması gereken konular alt başlıklarda konuşuluyor. öğretmenlerimiz çekinmeden eksik oldukları konuları, güncel problemleri konuşuyorlar.
açılan 1-2 başlığa yorum az geldiği için üzülmeye gerek yok, sitenin adını değiştirmeye de...

Çevrimdışı aydin955

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 54
  • 466
  • 54
  • 466
# 11 Mar 2012 12:53:06
Bence şu anda Türkiye'nin en önemli eğitim sitesi olan Eğitimhane'nin bu gücü,bir çok farklı konuyu bir arada barındırmasından geliyor.Binlerce öğretmen arkadaşımın meslektaşlarıyla bilgilerini,belgelerini,becerilerini,yorum ve görüşlerini paylaşması hele de bunu hiçbir komplekse girmeden ,yüksünmeden yapması ülkem adına son derece olumlu bir gelişmedir.Takip edebildiğim kadarıyla herhangi bir arkadaşımızın en küçük bir isteği bile  çok kısa  sürede karşılanıyor. Bununla birlikte gelişmelerin  takip edilmesi ,forumlar içinde eğitim konusu üzerine kafa yoran ,katkı sağlayan  bölümlerin olduğunu da inkar etmemek gerekir.Bu cümleden olarak açılan bir forum sayfasının ilgi görmemesi üzerine site içersindeki arkadaşlarla ilgili önyargılı davranmak haksızlık olur diye düşünüyorum.Eğitimhane'nin şu anki halini başarılı ve yeterli bulmakla birlikte gelişimi için görüş belirten arkadaşların fikirlerini saygı ile karşıladığımı söylemek isterim.İsim değişikliğine ise sıcak bakmıyorum.Hepinize iyi pazarlar dilerim.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK