Gezegenimizi Çevresel Okuryazarlık Kurtaracak

Sürdürülebilir kalkınma için gereken çevresel bilinç insana yatırımdan, yani eğitimden geçiyor. Sürdürülebilir kalkınma eğitiminin esas amacı ise çevresel okuryazarlığı artırmak

Sürdürülebilir kalkınma gelecek kuşakların ihtiyaçlarını göz ardı etmeden, onların gereksinimlerini de düşünerek bugünün ihtiyaçlarını karşılayabilmek olarak tanımlanıyor. Birleşmiş Milletler de bu tanıma uygun olarak 17 sürdürülebilir kalkınma hedefi belirledi. Bunların arasında temiz enerji ve havaya erişimden, sorumlu tüketim ve üretim gibi küresel ölçekte amaçlar var. Bu hedefleri gerçekleştirmenin en önemli yolu da yine eğitimden geçiyor. Peki eğitimde sürdürülebilirlik için yapılması gerekenler neler? Türkiye'de ve dünyada hangi çalışmalar hayata geçiyor? Dokuz Eylül Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi Müdürü ve Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkmen Töreli konuyla ilgili SABAH'ın sorularını şöyle yanıtladı:
1- Sürdürülebilir kalkınmada eğitimin rolü nedir?
Sürdürülebilir kalkınma için gereken çevresel bilinç ve teknoloji ancak beşerî kaynakların temeli olan insana yatırım yapmaktan geçmektedir. Bu yatırımın en önemli unsuru şüphesiz eğitimdir. Sürdürülebilir kalkınma eğitiminin esas amacı çevresel okuryazarlığı artırmaktır. Böylece yeni yetişen bireylerin çevre bilincini geliştirebiliriz. Öte yandan çevreci teknoloji, ARGE ve inovasyon ancak bu düşünceyle yetiştirilmiş bireyler tarafından gerçekleştirilebilir.
 
ÖZGÜN BİR MODEL OLMALI
 
2- Sürdürülebilir kalkınma için nasıl bir eğitim modeli uygulanmalı?
Eğitim stratejimizi küresel düşünen ve yerel hareket edebilen bireyler yetiştirmek üzere ülkemizin koşullarına, kültür ve alışkanlıklarına uygun bir biçimde geliştirmeliyiz. Herkes için kaliteli eğitime erişim, eğitimde fırsat eşitliği ile mesleki ve yaşam boyu eğitimi sürdürülebilir kalkınmanın temeli sayabiliriz.
3- Küresel olarak çevre sorunları ilk kez ne zaman tartışılmaya başlandı?
Sanayi Devrimi'nden itibaren büyümeye dayalı ekonomik modellerin üretim ve tüketim alışkanlıklarında ortaya çıkardığı yoğunluk ve israf,
 kıt kaynaklara sahip olan dünyamızın artan nüfusla birlikte ihtiyaçlarımıza yetersiz kalacağına dair soruları gündeme getirmiştir. Öte yandan üretim biçimlerinin ve tüketim mallarının çevreye verdiği zarar gittikçe küresel boyutta bir sorun teşkil etmektedir. Geçtiğimiz yüzyılın ikinci yarısına kadar bölgesel olarak ele alınan çevre problemleri günümüzde küresel boyutta ele alınmaktadır. İlk olarak, 1972'de Roma Kulübü Raporu olarak kabul edilen Büyümenin Sınırları adlı kitap halihazırda uygulanan ekonomik büyüme modelinin sürdürülemez olduğuna ve 21'inci yüzyılda küresel çapta çevresel sorunlara sebebiyet vereceğine dikkat çekmiştir.
 
193 ÜLKE İMZALADI
 
4- Konu uluslararası siyasetin gündemine nasıl girdi? Dünyada bu yönde hangi çalışmalar yapılıyor?
1972'de BM tarafından gerçekleştirilen Stockholm Konferansı ile birlikte sürdürülebilir kalkınma uluslararası siyasetin gündemine gelmiştir. 1987'de Brundtland Raporu çevre koruma ve sürdürülebilir kalkınma kavramına ilk kez etraflıca değinmiştir. 1992'de BM Çevre ve Kalkınma Konferansı düzenlenmiş, bu toplantı Kyoto Protokolü ve Paris Anlaşması gibi günümüzde tartışılan sözleşmelerin başlangıç noktasını teşkil etmiştir. 2015'te New York'ta BM Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesi'nde çevresel ve ekonomik hedefler doğrultusunda "2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri" 193 ülkenin imzası ile kabul edilmiştir. Açlık, iklim değişikliği, düşük karbon salımı vb. konular hakkında kararlar alınarak ortak bir zemin oluşturulmuştur.
5- Türkiye'nin sürdürülebilir kalkınma ve eğitim alanındaki politikaları nelerdir?
Eğitimin tüm kademlerinde okullaşma oranlarının artırılması, başta engelliler ve kız çocukları olmak üzere tüm çocukların okula erişiminin ve eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanması, teknolojinin eğitimle entegrasyonunun sağlanması, okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması, nitelikli işgücünün yetiştirilmesinde uygulamalı eğitime ağırlık verilmesi, beceri kazandırma ve meslek edindirme faaliyetlerinin artırılması, hayat boyu öğrenme yaklaşımı çerçevesinde işgücü piyasasıyla uyumu güçlendiren fırsat eşitliğine dayalı kalite odaklı dönüşümün sürdürülmesi, eğitimin finansmanında özel sektörün payının artırılması gibi politikalar uygulanmaktadır.
 
BM'DEN TÜRKİYE'YE ÖVGÜ BİRLEŞMİŞ 
 
Milletler (BM) sürdürülebilir kalkınma hedefleri konusunda Türkiye'ye övgüler yağdırdı. BM Genel Sekreter Yardımcısı ve BM Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (UNITAR) Direktörü Nikhil Seth "Dünyanın hiçbir yeri kalkınma hedefleri konusunda Türkiye kadar bilinçli değil" dedi. Seth dün Bahçeşehir Üniversitesi bünyesinde BM ortaklığıyla kurulan CIFAL İstanbul Gençlik Merkezi'nin açılışına katıldı. Seth, "Sürdürülebilir kalkınma hedefleri belirlenirken ben de tam olarak o sürecin ortasında yer almıştım. Dünyanın hiçbir ülkesinde sürdürülebilir kalkınma hedefleri konusundaki bilinç düzeyi yeterli değil ama Türkiye bu konuda doğru yolda. Özellikle sürdürülebilir kalkınma hedefleri konusunda gençlerin bilinçlendirilmesi hususunda elinden gelen çabaların en iyisini gösteriyor." diye konuştu.
 
GELECEK GENÇLERİN ELİNDE
 
BAU Global Başkanı Enver Yücel de gençlere ne kadar çok yatırım yapılırsa, gelecekte o kadar refah içinde olunacağını belirterek "BM'nin 2030 kalkınma amaçları doğrultusunda biz öncelikle gençlerimizi, çocuklarımızı bilinçlendirmek istiyoruz. Çünkü geleceği çocuklarımız inşa edecek" dedi.
 
 
Ceyda KARAASLAN /
  • 1 1
  • 24 Aralık 2021 12:48 958
  • Aktif Haberler
  • oddo42
    24 Aralık 2021 19:29
    0 0
    Bazılarının anlamadığı şu ki: Bazı insan görünümlülere hiç bir şeyin eğitiminin veremiyorsunuz.
    Katranı kaynatsan olur mu şeker?
UYARI: Yayınlanan haberler, Egitimhane.Com'un görüşlerini yansıtmaz. Yazılan yorumlar, onaylanmış olsalar bile yazanın sorumluluğundadır.

Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK