İyide ben bir sayfa yazdırmıyorum ki! 5 dakika teftiş esnasında ona hece denk geldi. Deftere bakmadı çocuklara okutmadı. Nerden böyle bir kanıya varıyor ki! Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Kimse bana okuma yazma öğretiminde şu doğrudur bu yanlıştır demesin. Şartlar önemli. Ben bakın çocuklar bu nane hadi cümle içinde kullanalım desem bana öyle bakarlar. Ayrıca bütün setlere kitaplara yardımcı kaynaklara bakın önce hece verilip kelime yapılır sonra cümle içinde kullanılır. Ses temelli cümle yönteminin mantığı budur. Adam gelmiş 5 dakika o an kelime var diye biz kötü öğretmen mi olduk. Ayrıca sizin yazınızdan da ben şunu anladım. Müfettişe kızıyorsunuz ama siz gerçekten kötüsünüz kabul edin.
Kabul ediyorum ben kötüyüm ama 28 çocuktan 22si n sesine kadar okuyor. Çelişki yok mu?
Merhaba Arkadaşlar ve de Merhaba " suatin " Öğretmenim ! Sizi eleştirme veya da yargılarcasına bir söylem kullanamam . Buna hiç kimsenin de hakkı olamaz .... Çünkü bazılarının , özgürlük kavramına ve de sözcüğüne bile dayanamayanların ; ne yazık ki , hayranı oldukları bu zulüm sisteminden , biz eğitim emekçilerine yansıyan 5 dakikalık bir yargısız infazdır yaşadığınız....Çoğu kez hepimiz de yaşarız , bir şekilde benzerlerini ....Atalarımız tam da bu günler için söylemiştir...." İt ürür , kervan yürür ." diyerekten , bizlere de yol göstermişlerdir....Sınıfınızı
n ustası sizsiniz , kim ne derse desin ; İsterseniz binlerce kez , isterseniz binlerce sayfaya , neyi nasıl yazdırıp öğreteceğinize , siz karar verip uygulayacaksınız ....Kalem özgürlük ister ....Kalemse öğretmenin elinde , dilidir özgürlüğün....Çiçek çiçek dökülürken beyaz yapraklara....Taşır baharın renklerini.....Yüreklerin dilini , sevincini....Minicik tomurcuk ellerde bir sevinç , bir sevgi....Her gün açar , yeniden açar özgürlüğün gülleri....Bu dizeleri sizin için yazmaya çalıştım öğretmenim....Saygılarımla...
.