Kahramanmaraş Depremi

Bir Vali,
“Memurlar, işçiler bir aylık maaşlarını almasınlar, N’olcek ki !?” demiş.
1. Memurlar kadar maaşından vergi kesilen yok!
2. Araba, telefon alırken ederinden fazla vergi veriyoruz zaten.
3. Makam aracını sat önce.
Biz yardım ederiz de sizlerin gözünü nasıl doyuracağız!

Bir Vali,
“Memurlar, işçiler bir aylık maaşlarını almasınlar, N’olcek ki !?” demiş.
1. Memurlar kadar maaşından vergi kesilen yok!
2. Araba, telefon alırken ederinden fazla vergi veriyoruz zaten.
3. Makam aracını sat önce.
Biz yardım ederiz de sizlerin gözünü nasıl doyuracağız!

Sayın Vali için hayat hoş. Aldığı maaşı neye harcıyor acaba? Elektrik,su,telefon,doğalgaz ... faturası ödüyor mu? Kira veya ev kredisi ödüyor mu? Bindiği arabanın kredisini, yakıtını, bakım ücretlerini ödüyor mu? gittiği lokantalarda ücret ödüyor mu?.... Sayın Valim , önce bunları öde gel sonra “Memurlar, işçiler bir aylık maaşlarını almasınlar, N’olcek ki !?” cümlesini vatandaşa kullan.

Bir Vali,
“Memurlar, işçiler bir aylık maaşlarını almasınlar, N’olcek ki !?” demiş.
1. Memurlar kadar maaşından vergi kesilen yok!
2. Araba, telefon alırken ederinden fazla vergi veriyoruz zaten.
3. Makam aracını sat önce.
Biz yardım ederiz de sizlerin gözünü nasıl doyuracağız!

Sürekli para istenecekse biz niye vergi veriyoruz 🤔

Atatürk'ün Samsun İstiklâl Ticaret Okulu’nda öğretmenlere hitaben yaptığı konuşmadan:

Dünyada her şey için; uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir; fendir. İlim ve fennin dışında rehber aramak dikkatsizliktir, bilgisizliktir, yanlışlıktır. Yalnız ilmin ve fennin yaşadığımız her dakikadaki devrelerinin olgunlaşmasını kavramak ve yükselişini zamanla izlemek şarttır.

Başımıza ne geliyorsa bilimden uzaklaşmaktan geliyor. Naci Görür, Celal Şengör bir gününü bir de saatini söyleyemediler depremin ama ne dedilerse oldu. Bilime kulak vermeliyiz. Depreme bir şey yapamayız, engelleyemeyiz ama ona karşı yapabileceğimiz tek şey faylardan uzağa yerleşmek veya binaları yıkılmayacak şekilde inşa etmek...

Bir Vali,
“Memurlar, işçiler bir aylık maaşlarını almasınlar, N’olcek ki !?” demiş.
1. Memurlar kadar maaşından vergi kesilen yok!
2. Araba, telefon alırken ederinden fazla vergi veriyoruz zaten.
3. Makam aracını sat önce.
Biz yardım ederiz de sizlerin gözünü nasıl doyuracağız!

  Bir de bunlar var. Sayıları her geçen gün daha da artıyor. Yazık!

yaşayacağım zorlukları göze alarak seve seve 1 aylık maaşımı bağışlarım
ama vali oturduğu devlet lojmanına emlakçıların belileyeceği değer üzerinden kira ödesin yeterki, makam aracının benzinini de cebinden koysun

yaşayacağım zorlukları göze alarak seve seve 1 aylık maaşımı bağışlarım
ama vali oturduğu devlet lojmanına emlakçıların belileyeceği değer üzerinden kira ödesin yeterki, makam aracının benzinini de cebinden koysun

bu arada valilerin lojman kesintisi yokmuş özel idare tarafındn karşılanıyormuş

Konak, yemekler, ulaşım, ikramlar hepsi beleş.

Bir deprem yorumu: 'İçinde sır olan bir olay gibi geliyor bana'
 
İçinde sır yok 41000 can öldü.

Bir deprem yorumu: 'İçinde sır olan bir olay gibi geliyor bana'
 
İçinde sır yok 41000 can öldü.

Bu zekaya sahip kişileri çözemiyoruz ya, o bir sır olabilir. İnsanlar enkaz altında insanlık enkaz üstünde öldü. Daha ne kadar kötü olabiliriz diye düşünmekten korkar olduk. Çünkü daha kötüsü her gün çıkıyor.

Bu zekaya sahip kişileri çözemiyoruz ya, o bir sır olabilir. İnsanlar enkaz altında insanlık enkaz üstünde öldü. Daha ne kadar kötü olabiliriz diye düşünmekten korkar olduk. Çünkü daha kötüsü her gün çıkıyor.

ayne

Arkadaşlar depremzede öğretmenlere yönelik tayin yapılma durumu hiç konuşulmuyor farkında mısınız?

Arkadaşlar depremzede öğretmenlere yönelik tayin yapılma durumu hiç konuşulmuyor farkında mısınız?

😔

Depremden etkilenen vatandaşlarımıza vefalı olan yardımsever insanlarımıza sonsuz teşekkürler.

Gördüklerim, yaşadıklarını anlatanlardan duyduklarım sonucunda şok üstüne şok yaşıyorum. Depremzede kavramının yanına “depremzade” kavramını yerleştirmekten büyük bir utanç duyuyorum. Biz ne ara bu kadar ahlaksızı yetiştirdik inanamıyorum. Gerçekten mağdur olanları tenzih ediyorum, gözümüzün içine baka baka aptal yerine koyarak mağdur edebiyatı yapanlar var. Sadece bir örnek vereyim evlerinde bebek hatta küçük çocuk olmadığı halde evine 2 balya çocuk bezi, 1 palet su yığdıran, aşevinde dağıtılan yemeği beğenmeyip döken (yemek sırasına dibi derin tencereyle girmesini biliyor ama) insanların olması çok üzüntü veriyor. Kendisine 2 ekmek verildiğinde bana bir tane yeter diyerek ikinci ekmeği almayan insanımız da var çok şükür.

Elindeki tek varlığı parmağındaki yüzüğü bozdurup parasını bağışlayan “Nene Hatun” neslini de gördük.

Durup durup üzerinde düşünülecek çok şey var. Çok ilginç zamanlar yaşıyoruz.