Kitap Mı Okuyoruz, Kitap Mı Seyrediyoruz?

  9. sınıf fizik dersinde bir parçacığın elektriksel alanlar arasındaki yeri,yönü,hangi alana ilerleyeceği vb. anlatılıyor.9.sınıf... Yani orta 3'ün bir yıl sonrası...Pekiyi aynı öğrenci elektrik ile ilgili kaç deney,kaç uygulama yapmıştır?Bunu hesaplayabilen bir öğrenci evin prizini tamir edebilir mi?Evdeki elektrik sistemi hakkında hangi bilgilere sahiptir?Bunun gibi çok soru sorulabilir.Küçücük parçacığın elektriksel alanını hesaplayabilen bir öğrenci neleri yapamamaktadır? 9. sınıf fizik okuyan öğrenci fizik kitabını seyrediyor mu okuyor mu?

  ABD'de bir lisede anakaraların isimleri soruluyor.Okul-aile birliği sorunun ağır olduğu  gerekçesiyle mahkemeye başvuruyor.Soruyu bilikişinin(bilmez kişi değil)ağır bulmasıyla soru iptal ediliyor.Bizde bunları biz ilkokulda öğretmiyor muyuz?

 Hala geleneksel yöntemleokurum ( sayfalara dokunarak kapağını inceleyerek kitap kokusunu hissederek okuyanlardanım) netten ne gazete ne kitap okumak bana göre değil.Ancak bir vakit bir yerde okuduğum gibi "artık çok kitap alacak zamanım var ama onları okuyacak zamanım yok".nasıl oluyor da oluyor bilmiyorum zaman koşuşturuyor kitaplarım başucumda kalıveriyor uzun zaman..

  9. sınıf fizik dersinde bir parçacığın elektriksel alanlar arasındaki yeri,yönü,hangi alana ilerleyeceği vb. anlatılıyor.9.sınıf... Yani orta 3'ün bir yıl sonrası...Pekiyi aynı öğrenci elektrik ile ilgili kaç deney,kaç uygulama yapmıştır?Bunu hesaplayabilen bir öğrenci evin prizini tamir edebilir mi?Evdeki elektrik sistemi hakkında hangi bilgilere sahiptir?Bunun gibi çok soru sorulabilir.Küçücük parçacığın elektriksel alanını hesaplayabilen bir öğrenci neleri yapamamaktadır? 9. sınıf fizik okuyan öğrenci fizik kitabını seyrediyor mu okuyor mu?

  ABD'de bir lisede anakaraların isimleri soruluyor.Okul-aile birliği sorunun ağır olduğu  gerekçesiyle mahkemeye başvuruyor.Soruyu bilikişinin(bilmez kişi değil)ağır bulmasıyla soru iptal ediliyor.Bizde bunları biz ilkokulda öğretmiyor muyuz?

Öğretmenim yorumlarınız çok güzel.Yorumlarınızdan çoğunlukla bir ders çıkarıyorum.Bizim eğitim sistemimizin bozukluğunu çok güzel açıklamışsınız.Eski bir kitap olan Yahya Kemal Kaya'nın İnsan yetiştirme düzenine yeni bir bakış kitabı eğitimdeki eksikliklerimizi anlatıyor.

  Bir köy ya da çiftliğin üretimi için gerekli matematik bilgisi,bir kasaba,şehir ya da üretim yapan onlarca fabrikanın üretimi için gerekli matematik bilgisi,...

  Acaba bir şehir için gerekli olan matematik bilgisinin kaç milyon katı öğretiliyordur?Şöyle bir düşünelim;orta büyüklükte bir şehrin üretim yapması için gerekli teorik bilginin kaç milyon demeyelim kaç milyar belki de trilyon katı öğretilmiyor mu?(Bir de artık tüm bilgiler int.te var.Ancak bilgilerin nasıl kullanılacağı öğretiliyor mu?Excel ya da basit bir programı kullandığımızda mat. için gerekli olan pek çok şeye ulaşamıyor muyuz?Acaba bilgi çağına çoktan girdik de adı mı konulmadı?)

  Şöyle bir düşünelim...Yurdumuzda herkes iş sahibi olabilmek için öğrenim görüyor değil mi?Pekiyi o halde üreticiler hangi vasıfta eleman istiyorlar?Yıllarca bu tür soruların cevabını bulamadık.Artık bu tür soruların cevabını bulmak istiyoruz.Piyasaya göre öğrenci mi,yoksa kaldırım mühendisi mi?

  Biz öğrenciyken kitap okumamış seyretmişiz maalesef.Bizim çocuklarımız kitap okusun,seyretmesinler.Hakiki okur-yazar olsunlar.

Öğretmenim yorumlarınız çok güzel.Yorumlarınızdan çoğunlukla bir ders çıkarıyorum.Bizim eğitim sistemimizin bozukluğunu çok güzel açıklamışsınız.Eski bir kitap olan Yahya Kemal Kaya'nın İnsan yetiştirme düzenine yeni bir bakış kitabı eğitimdeki eksikliklerimizi anlatıyor.

   Bu kitapla yeni bakış açıları yakalayabiliriz.Teşekkür ederim.

  Ekonomi duayenlerinin kriz öncesi ve sonrası yaptıkları açıklamaları hiç karşılaştırdınız mı?Acaba ekonomi kitaplarında yazılanların hepsi doğru mu?Arz-talep teorisine göreyse her şey biz niye yorumlayamıyoruz?Son krizden sonra ekonomi kitaplarında yazılanların hepsinin doğru olmadığı ortaya çıktı ve dillendirilmeye başlandı.
   
  Son ekonomik krizde zarara uğrayanların zararlarını karşılayabilmeleri için nereye başvurmaları gerekir?

  Sahi biz ekonomi haberlerini okuyor muyuz,seyrediyor muyuz?

200 kusür kitabım vardı. nerdeyse tamamını eş-dost-arkadaşa dağıttım. kitabım çoktu ama okuyacak zamanım yoktu. kitapları evde esir etmektense dağıtıp birilerinin faydalanmasını istedim.

Kitapsız yaşayamayanlardanım. Bir kitap firmasından aldığım ayraçda "insan kitap okur" yazıyordu, her şeyi anlatıyor bu söz bence...

Kitaplarım en iyi öğretmenlerimdir.Bana çok farklı dünyaların kapılarını açıyorlar, okuduğum her kitap bana muhakkak bir şeyler öğretir.

  Şu soruya cevap arayalım:
  Okumak sadece alfabe ile mi yapılıyor?Görsel okuma var mı?Beş duyu organımızdan giden iletiler beyinde okunduğuna göre rakam ve harf görmesek de okuma yapmış olmuyor muyuz?Mesela hava sıcaklığını hissetmek,bir ses duymak vb.okuma mıdır,değil midir?

 Þu soruya cevap arayalým:
  Okumak sadece alfabe ile mi yapýlýyor?Görsel okuma var mý?Beþ duyu organýmýzdan giden iletiler beyinde okunduðuna göre rakam ve harf görmesek de okuma yapmýþ olmuyor muyuz?Mesela hava sýcaklýðýný hissetmek,bir ses duymak vb.okuma mýdýr,deðil midir?

bu mantıktan hareket edersek yaşam hayatı ne derece okuduğumuza baglı olarak anlamlı ya da anlamsız oluyor...

Havadaki değişimi hissederek okumak veya okuduğunu hissedebilmek, yaşam içinde anlamlandırmak...

  Şu 'çok okuyanın bilgili olduğu' görüşünü bir sorgulayalım.Geçmişte çok okuyan bir insan olarak artık okudukça ne kadar cahil olduğumu daha iyi anlıyorum.Yeni bilgiler öğrenmek için uğraştıkça öğrenmem gerekenler arttığı için cehaletim de artıyor sanki.

  Sadece eğitim alanında değil belki de hukuk,ekonomi alanlarında da yazı,eleştiri yazabilecek kadar bilgiye,bakış açısına sahibim.Ama şu da var ki kullanılamayan bilgi hiçbir işe yaramıyor.Bu yaştan sonra merak sarıp lise derslerindeki eksikliklerimi de epey giderdim.Sadece çocuklarıma yarayacak  belki de.

  Ben şunu iyiden iyiye sorgulamaya başladım:İhtiyaç olunca bilgiyi araştırmaya başlamalıyız belki de.Kullanılamayan bilgi gereksiz zaman kaybı oluşturuyor mu?Sizin bu konuda görüşleriniz neler?

  Kitap okumak ile kitap seyretmek arasındaki ince fark:
  Bilgisayarın belleğinde çok geniş bir bilgi kapasitesi var ama programla komutla çalışıyor.Bilgisayar bilgiyi sadece seyredebiliyor.
  İnsanoğlu ise özgür kararlarla bilgisini kullanıyor.İnsan bilgiyi kullanabiliyor.

bekir hocam özümseyip hayatının içine alıp uygulamak gibi mi ,seçtiğimiz kitap uygunsa tabii

Kullanılmayan bilgilerin zaman kaybı olduğunu düşünmüyorum. Bilgiyi kullanmak içinde bir olgunluk gerekiyor yada alışkanlık boyutunda davranışlar..Bilgiyi ihtiyaç anında bulmak, uygululamada bir çok alt bilgiye ihtiyaç duyar ki bununda  anında olması mümkün değil..