Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk "Yaşayan Okullar Projesi" tanıtım toplantısında 'Okul dört duvar değildir' diyerek, Hababam Sınıfı’nda Mahmut Hoca’nın öğrencilerine söylediği “Okul sadece dört yanı duvarla çevrili, tepesinde dam olan yer değildir” sözünü anımsattı. “İnsanın şahsiyetini zenginleştiren şahsiyetli binalar yapmak için buradayız” diyen Bakan Selçuk, konuşmasının ardından projeye destek olan mimarlık ofisleri yetkililerine plaket hediye etti. İnşa edilecek yeni okulların tanıtıldığı stantları gezdi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, İstanbul’daki Sultanahmet Mesleki Teknik ve Anadolu Lisesi'nde gerçekleşen "Yaşayan Okullar Projesi" tanıtım toplantısına katıldı. Toplantıya İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Muhiddin Gülal, proje okullarının bulundukları illerin valileri, belediye başkanları ve il milli eğitim müdürleri ile projeye destek veren mimarlık ofislerinin yetkilileri katıldı. Tanıtımı yapılan projede konuşan Bakan Selçuk şu ifadelere yer verdi:
'SONSUZ HAYALLER KURDUM'
"Bugün, benim çok ayrı bir mutluluğum var. Çünkü çok eski yıllardan beri okul mimarisi konusunda özel olarak çalışıp, sonsuz hayaller kuran bir arkadaşınızım ve hep okulların içinin nasıl olması gerektiği konusunda, çeşitli varsayımlar üzerinde, akademik çalışmalar, akademik sohbetler ve bazı projeler yapma imkânımız da oldu. Bugün yine bu hayalimizi gerçekleştirmek için tam da keşke dediğimiz şekilde bir mimari atılımın içindeyiz ve bu mimari atılımı, böyle bir binada yapıyor olmanın ayrı bir lezzeti var. Ayrı bir sevinci var. Biz biliyoruz ki, insan-mekân ilişkisi bizim psikolojimizi, antropolojimizi, sosyolojimizi kısaca mutluluğumuzu çok etkiliyor. Ve bu konuda da çocuklarımızın, öğretmenlerimizin mutluluğunu destekleyecek bir ortam oluşturmak hayati bir önem taşıyor.
OKULLARIMIZI GÜZELLEŞTİRMENİN PEŞİNDEYİZ
Yükseköğretim hariç 12-13 yılımız bu mekanlarda geçiyor. Ve böyle bir mekânda, çocukların her gün soluduğu havanın, yaşadığı atmosferin onun hayatında nasıl iz bırakmasını istiyorsak, öyle bir çaba gerekiyor ve bugün o çabanın içindeyiz. Varlık amacı öğrenciler olan okullarımızı güzelleştirmenin peşindeyiz.
OKUL DÖRT DUVAR DEĞİLDİR
Okul dört duvardır diye düşünmedik. İdeal okul nasıl olmalıdır, zamanın ruhunun geliştirdiği atmosfer nasıl oluşturulmalıdır sorusunu en başta mimar arkadaşlarımızla birlikte cevaplamaya çalıştık. Yaşayan okul projesiyle çocuğun günlük ihtiyaçlarını doğal olarak karşılayabileceği ve orada olmaktan mutluluk duyacağı bir ortam oluşturmaya gayret ettik.
TMSF’YE ESPRİLİ GÖNDERME
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk konuşması sırasında TMSF Başkanı Muhiddin Gülal’a esprili bir gönderme yaparak, “Bir fısıltı duydum. Bu okullardan bir tanesini TMSF başkanımız üstlenmiş” dedi. Bakan’ın sözleri gülüşmelere neden oldu.
İSTANBUL’DA OKUL İNŞASINA HAZIR 77 ARSA
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da programda bir konuşma yaptı. Yerlikaya, "Elimizde 77 tane sorunsuz arsamız var. Buradan İstanbullu hemşerilerimize sağ elin verdiğini sol elin farkına varmayacak titizlikte olan hayırseverlerimize, hemşerilerimize duyurmak istiyoruz. Biz bu arsalarımızı en kısa zamanda hayırseverlerle buluşturmak istiyoruz. Daha önce yapılanlardan farklı olarak ‘Yaşayan Okullar’ projesinin en güzel ilk uygulamasının da bu 77 arsada olmasını istiyoruz" dedi.
TÜRKİYE’NİN DÖRT KÖŞESİNE YENİ OKUL
15 mimarlık ofisinin gönüllü olarak destek verdiği 23 proje, köy okullarından, yoğun kent nüfusundaki okullara kadar, ülkenin farklı ihtiyaçları göz önünde bulundurularak hazırlandı. Yaşayan Okullar Projesi ile İzmir’den Mardin’e, Bursa’dan Erzurum’a kadar Türkiye’nin dört bir yanında, yaklaşık 150 bin metrekarelik alanda 450 derslik ile 150 bin öğrenciye hizmet verecek okullar inşa edilmesi planlanıyor. Okullar derslikler, spor alanları ve bahçenin yanı sıra inşa edildiği bölgenin fiziki ve kültürel özelliklerini de barındıracak tesisler şeklinde tasarlandı.
İŞTE O PROJELERDEN BAZILARI:
Özel Eğitim Mesleki Eğitim İş Okulu – Bursa Doç. Dr. Deniz Aslan (Mimar): Bu bir özel eğitim okulu. Velilerin doğrudan doğruya bu işin bir parçası olduğu okullar. Çünkü veliler koridorda yaşıyorlar. Yani her an bir şey olabilir her an bir sorun yaşanabilir falan diye. Biz velilerle başladık. Velilere bir veli akademisi tasarladık. Onların da eğitime ve öğrenme şekillerine katılmalarını sağladık. Ayrıca çok ciddi tarımsal bir bölge. Kendi bahçesinden yeme içmeyi bu işin bir parçası haline getiriyoruz. Özel eğitim öğrencilerinin meslek edinecekleri bir okul olacak.