Neşet Ertaş Ve Mahsuni Şerif Hakkında Paylaşmak İstedikleriniz

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 27 Oca 2013 19:36:39

    Çoğunluğun sandığının aksine Neşet Ertaş' a Bozkırın tezenesi lakabını Yaşar Kemal değil Erdoğan Atakar vermiştir:
"Bir gün, arkadaşlarımızdan biri Unkapanında çalışan bir arkadaşından aldığı bir mektubu getirdi. Yugoslavyanın bir mapusanesinden yollanmış, plakcısına bir ricasını ileten bir mektup. Mektubun altındaki imza Neşet Ertaştı. Yaşar Kemal in bir kitabını alıp yanlış hatırlamıyorsam,Üç Anadolu Efsanesi ön sayfasına bozkırın büyük tezenesine geçmiş olsun yazıp imzaladım:Erdoğan Atakar, sonra da öbür arkadaşlarım imzaladılar, yani Erdal Taşçıoğlu ve Ömer Köseli ve Nejat Kutsal ve Hüseyin Atasoy Yolladık kitabı Yugoslavyanın mapus damına. Aradan bir süre geçtikten sonra Ertaştan bir mektup aldık; teşekkür edip, İstanbul cennetinde buluşmak üzere diye bitiriyordu. Aradan uzun bir süre geçti. Ses soluk çıkmadı Ertaştan.
 Bir gün gazetelerde bir ilan çıktı; Neşet Ertaş Çakıl gazinosunda. Bir sepet çiçek yolladık ilk akşamında programın. Bozkırın Büyük Tezenesi, İstanbul Cennetine Hoşgeldin yazılı bir kart iliştirdik. Altında aynı imzalar: Erdoğan, Erdal, Ömer, Nejat, Hüseyin. Akşam da soluğu Çakılda aldık. Geç vakit sahneye çıktı. Perde açıldığında sağ yanında bizim çiçek sepeti duruyordu. Eğildi, mikrofona, aranızda dostlarım var, ilk türküyü onlar için okuyorum diyerek bir uzun havaya girdi. Bizim masada herkes ayağa fırlamış, çığlık çığlığa Program sonunda gidip onu kuliste buldum; ertesi buluşmak üzere sözleştik."
15.Temmuz.2000
 Erdoğan Atakar

Kaynak turkusokagi.com

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 27 Oca 2013 20:18:52
     Ömrünün 30 senesini yurtdışında geçirip, neden 16 sene önce İzmir’den ev aldığını, neden 3 sene önce İzmir’e yerleştiğini… Çoğunuzun ilk kez okuyacağı, şu şiirinde anlatmıştı.
 
Gezdim tüm dünyayı gördüm
 Güzel İzmir sana geldim
 Benim şirin güzel yurdum
 Güzel İzmir sana geldim
 
Güzelsin asil duruşlu
 Medenisin hoşgörülü
 Olduğun gibi içli dışlı
 Güzel İzmir sana geldim
 
Gönüllere ışık saçan
 Unutamaz görüp geçen
 Gariplere kucak açan
 Güzel İzmir sana geldim
 
Kimdir necidir sormayan
 Kimseyi hakir görmeyen
 İnsanlıktan ödün vermeyen
 Güzel İzmir sana geldim
 
Nice yıllar çok uzağım
 Seni seviyor yüreğim
 Güzel yurdum, son durağım…
 Güzel İzmir sana geldim
                       Kaynak: Kemalistler.org/Yılmaz Özdil


Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 23 Mar 2013 12:35:29
"Gurbet elin gariplerdir yolcusu,
  Dolar yüreğine onun hasret sancısı.
  Aman beyler garip olan gülemez,
  Gariplik derdini çekmeyenler bilemez."

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 11 Tem 2013 12:44:53
...

Çevrimdışı omeruslu06

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.920
  • 61.778
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.920
  • 61.778
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 11 Tem 2013 13:56:48
öldükten sonra  değerli oldular   çok yazık  çocukluğumuz  babamdan dolayı  Neşet  Ertaş   dinleyerek geçti. İyi ki de dinlemişiz.. Birden aklıma   bir  türküsü   dolanır   dinlemezsem  rahat  edemem. Neşet ustaya   da  sanatçı deniyor   şimdiki magazinci soytarılara da sanatçı deniyor yazık çok yazık. 

Çevrimdışı evgi-47

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 956
  • 5.482
  • 956
  • 5.482
# 19 Tem 2013 15:43:59
...

Çevrimdışı KARDELEN33M

  • Aktif Üye
  • **
  • 9
  • 77
  • 9
  • 77
# 01 Ağu 2013 01:29:02
TÜRKÜ BABANIN HAYAT DESTANI ŞİİRİ

Bin dokuzyüz otuzsekiz cihana
Kırtıllar köyünde geldin dediler
Babama Muharrem, anama Döne
Dediysen Ata’yı bildin dediler

Dizinde sızıydı anamın derdi
Tokacı saz yaptı elime verdi
Yeni bitirmiştim üç ile dördü
Baban gibi sazcı oldun dediler

O zaman babamdan öğrendim sazı
Engin gönül ile Hakk’a niyazı
O yaşımda yaktı bir ahu gözü
Mecnun gibi çölde kaldın dediler

Zalım kader devranını dönderdi
Tuttu bizi İbikli’ye gönderdi
Babam saz çalarken bana zil verdi
Oynadım meydanda köçek dediler

Anam Döne İbikli’de ölünce
Tam beş tane öksüz yetim kalınca
Beşimiz de Perişan olunca
Babamgile burdan göçek dediler

Yürüdü göçümüz Tefleğe doğru
Bu hali görenin yanıyor bağrı
Üç aylık çoçuğun çekilmez kahrı
Bunlara bir ana bulun dediler

Yozgat’ın Kırıksoku Köyü’ne vardık
Bize ana yok mu diyerek sorduk
Adı Arzu dediler bir ana bulduk
İşte bu anadır buldun dediler

En küçük kardaşı kayıp eyledik
Onun için gizli gizli ağladık
Üstelik babamı asker eyledik
Yine öksüz yetim kaldın dediler

Zalım kader tebdilimi şaşırttı
Heybe verdi dalımıza devşirtti
Yardım etti Yerköy’üne göçürttü
Biraz da burada kalın dediler

Yerköy’den Kırıkkale’ye geldik
Babam saz çalarken biz çümbüş aldık
Kırşehir’e varınca kemanı çaldık
Aferin arkadaş çaldın dediler


Yarin aşkı ile arttı hep derdim
Babamı bir yere dünür gönderdim
Başlık çok istemişler haberin aldım
İstemiyor yarin seni dediler

Kırşehir’de yedi sene kalınca
Düğün düzgün hepsi bize gelince
Burada herkese yer daralınca
Ankara’ya gider yolun dediler

Ankara’da (sünnetçi) Veysel Usta’yı buldum
Epeyce eğleştim, evinde kaldım
Yüz lirayı verip bir yatak aldım
Etti isen böyle buldun dediler

Bir ev kiraladım münasip yerde
Kaldı kavim kardaş hep Kırşehir’de
Bu aşk hançerini vurdu derinde
Çaresini bulamazsan ölün dediler

Yarin aşkı ile döndüm şaşkına
Arada içerdim yarin aşkına
Canan acımaz mı garip dostunaBuna da içeriye alın dediler

Bu hasretlik duygusu Türkü babanın sanatına olumlu etki yaparak, memleketin taşına,toprağına, insanına hasret ve özlemle dolu pek çok türkünün doğmasına sebep oldu.
Ana vatanımsın, baba yurdumsun
Ozanlar diyarı şirin Kırşehir
Uzak kaldım gurbet elde derdimsin
Hasretin bağrımda derin Kırşehir.

Feleğin yazdığı kara yazıynan
Çok yürüdüm bağrımdaki sızıynan
Kara kaşlarıynan, kara gözüynen
Aşık etti beni birin Kırşehir

Gerçekten de “gönül” kelimesinin Ertaş’ın şahsi lügatinde çok özel bir yeri var. O adeta, tıpkı Yunus gibi, Hacı Bektaş-i veli gibi kendisini”gönüller yapmaya” adamış biri... “gönül”ün geçmediği türküsü yok dense yeri...

Şu garip halimden bilen işveli nazlım
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen
Tatlı dillim, güler yüzlüm, ey ceylan gözlüm
Gönlüm hep seni arıyor neredesin sen

Bir başka türküsünde:

Küstürdüm gönlümü güldüremedim
Baharım güz oldu yazım kış oldu
Gönüle yarini bulduramadım
Baharım güz oldu, yazım kış oldu
Diye dert yanar.

Bir türküsünde babası Muharrem Ertaş’ı “gönül delisi” olarak niteler:

Sazını çalarken kendinden geçen
Gönülden gönüle kapılar açan
Aşkın dolusunu nefessiz içen
Gönül delisini neyledin dünya

Muharrem Babaya ağıt

Uzak yoldan geldim hasretim için
Hani nerde babam Muharrem nerde
Yaralı bülbülüm ses vermez niçin
Yüreği yanığım o kerem nerde

O garip gönüllüm, dertli bakışlım
Feleğin elinde sinesi taşlım
Yüreği yaralım, gözleri yaşlım
Gönül evi yıkık, viranım nerde

Fetholurdu feryadını dinleyen
Feryadı içinde derdin anlayan
Kuşlar gibi viranede ünleyen
Ecinnice deli boranım nerde

Okula gidemedim bu dert benimdi
Hemi benim derdim, hem babamındı
Hemi babam, hemi öğretmenimdi
Garibim dersimi verenim nerde
NEŞET ERTAŞ

NEYLEDİN DÜNYA

Ay dost deyince yeri göğü inleten
Muharrem ustaydı bunu dinleten
Gönül kırmazıdı bilerekten, bilmeden
İnsan velisini neyledin dünya

Sazını çalarken kendinden geçen
Gönülden gönüle kapılar açan
Aşkın dolusunu nefessiz içen
Gönül delisini neyledin dünya

Garibim babamdı Muharrem Usta
Bilirim aşıktı sevdiği dosta
“sazımın emaneti...” diyen en son nefeste
Sazın ulusunu neyledin dünya,
NEŞET ERTAŞ

Çevrimdışı KARDELEN33M

  • Aktif Üye
  • **
  • 9
  • 77
  • 9
  • 77
# 01 Ağu 2013 01:34:33
Ah yalan dünyada,yalan dünyada, yalandan yüzüme gülen dünyada... Bu unutulmaz sözlerin sahibi Ozan, Kırşehir Abdalı, Bozkırın Tezenesi, Türkü Baba yani Neşet Ertaş !!!

Çevrimdışı fraktal33

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.349
  • 6.439
  • Matematik Öğretmeni
  • 3.349
  • 6.439
  • Matematik Öğretmeni
# 11 Nis 2014 23:44:45
Neşet ERTAŞ bıkmadan usanmadan dinlediğim şahane bir ses

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK