Dün öğrencilerimden bahçelerinden topladıkları çiçekler,birazını kullandıkları kurşun kalemler gibi bir kaç hediyeden ayrı öyle bir hediye geldi ki.
Öğrencilerden biri sabah sırada dedi ki:"Öğretmenim ben dün eve giderken çok düşündüm ve size çok lazım bir hediye aldım."Sınıfa girdik.Gururla hediyesini getirdi.Elinde bir palamut vardı.Bu ne dedim."Öğretmenim evinize sincap girmesin diye bunu getirdim.Gördünüz mü size dedim.Nasıl çok lazım bişey ama değil mi?"
Palamutu aldım,teşekkür edip öptüm.Dışarı çıkınca da gülmekten öldüm.Öğretmenlik hayatımın en ilginç ve en düşünceli hediyesi oldu.
Öğretmenim kendi içindeki kocamancık dünyasında kim bilir ne kadarda yer edinmiştir o sincabın zararları. Ama anlamlı bir hediye.
Benim öğrencilerimde bir tanesi hediye alamamış. Alamadığı için üzgün, her nekadar teselli ettiysemde. 4. derste sürekli bir resimle uğraşıyor. Kendisini bir kaç defa uyarmama rağmen hala devam ediyor. En sonunda vardım yanına tam kızacaktım (hatta sesli bir şekilde "kızııııım" çıkmıştı bile):
-Öğretmenim bu sizin için.
Aslında resimi bana yapıyormuş. O kadar utandım ki
Benim için en anlamlı hediye bu resimdi