Öğretmenlikten Bıktım Dedirten Şeyler

Uyardıkça gülen öğrencileri gördükçe
Bitiyorum artık

12. Sınıf öğrenci sene başından beri dersle alakası yok, ya uyur, ya konuşur, ya devamsız.. Diyor ben anlattığınızdan birşey anlamıyorum..Dersi doğru düzgün dinleyen 5-6 öğrenci ne sorsan cevap veriyor. Çıkmış soruları yapıyor. Öğrencinin zorla okulda tutulması yani zorunlu eğitim yüzünden bıktım. Akademik başarı gösteremeyen öğrencilere yazık değil mi? Bu çocuklar erkenden mesleğe yönlendirilse, 18 yaşında liseyi bitiriyor, meslek yok, akademik başarı yok, ortada kalıyor..

Bugün benim de sınandığım bir gündü. Bu sene gelen sıkıntılı 4. sınıf öğrencisi var. 4 haftadır ağlıyor her şeye. Velisini okula çağırdım . Anne baba birlikte gelmişler. Kadın bacaklarını uzatmış, beni umursamadan laf sayıyor. Çözüm üretelim diyorum. Size çözüm sunamam dedi. Kalkıp derse girdim.
  Eski öğrencinin annesi aradı akşam da. Hocam ders içerisinde çocuklara kızmasanız olur mu? Oğlumda travma oluşsun istemiyorum. Kızmam da şu: İngilizce dersinde uçak yapman gerekir miydi? Öğretmene saygısızlığı sana yakıştıramadım...

Son yazılanları görünce herkeste aynı durumların yaşandığını fark ettim. Bu öğrenciler git gide zor çocuk oluyorlar. Hele velileri daha da zor..
Diyorlardi bir öğrenci insanı emekli ettirir. Ben isterdim ama emeklilik hakkim yok😬

En son derste de öğrencim bana, öğretmenim annem dedi ki biz yarın Siirt'e gideceğiz. Öğretmen haftasonu ödevini şimdiden versin.  Kime nasıl selam yollaycağımı şaşırdım...

Bana da yeni Nakil öğrenci geldi. 1. Sınıf.  Prensesimiz önceki okulun duvarını beğenmediği için okulunu değiştirmiş ailesi. Fıkra bu kadar.

Düzelmez bu isler arkadaşlar..nasil olacak bilmiyorum..bu şekilde nasıl devam ederiz..

Ek dersin tamamını benzine vermek.
Ögle arasında ne yiyeceğinin derdine düşmek. Sürekli cepten yemek.
Ek dersi cebinden verdiğini düşünen müdürler yüzünden dyk açamamak, ders alamamak.
Başkalarının gönlüne uygun ders programları yüzünden okula daha fazla gün gitmek.
Amaçsız, şımarık öğrenciler için boşa nefes tüketmek.

+Eğitim öğretimle, öğretmenlikle uzaktan yakından alakası olmayan bakanların her şeyi öğretmenden daha iyi biliyormuş gibi açıklamalar yapması ve öğretmeni sürekli algılarla kamuoyunun önüne atması.

Kim ne derse desin

12. Sınıf öğrenci sene başından beri dersle alakası yok, ya uyur, ya konuşur, ya devamsız.. Diyor ben anlattığınızdan birşey anlamıyorum..Dersi doğru düzgün dinleyen 5-6 öğrenci ne sorsan cevap veriyor. Çıkmış soruları yapıyor. Öğrencinin zorla okulda tutulması yani zorunlu eğitim yüzünden bıktım. Akademik başarı gösteremeyen öğrencilere yazık değil mi? Bu çocuklar erkenden mesleğe yönlendirilse, 18 yaşında liseyi bitiriyor, meslek yok, akademik başarı yok, ortada

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

12. Sınıf öğrenci sene başından beri dersle alakası yok, ya uyur, ya konuşur, ya devamsız.. Diyor ben anlattığınızdan birşey anlamıyorum..Dersi doğru düzgün dinleyen 5-6 öğrenci ne sorsan cevap veriyor. Çıkmış soruları yapıyor. Öğrencinin zorla okulda tutulması yani zorunlu eğitim yüzünden bıktım. Akademik başarı gösteremeyen öğrencilere yazık değil mi? Bu çocuklar erkenden mesleğe yönlendirilse, 18 yaşında liseyi bitiriyor, meslek yok, akademik başarı yok, ortada kalıyor..

Kim ne derse desin. Okumayacak çocuk 1.sınıfta belli oluyor. Böyle çocukları okuma yazmaya geçirip direkt çırak yapacaksın. Meslek öğrensinler. 12 yıl hem kendilerine zulüm hem de sınıfta diğer ders dinleyecek çocuklara zulüm. Var sınıfımda da böyle çocuklar. Okuyacak çocukları bırakıp bunlarla sinirlerimizi yıprattığımızla kalıyoruz. Bu yanlış uygulamadan elbet bir gün dönülür de biz görebilir miyiz bilmem. Orası meçhul

Milli Eğitimin düşüncesizce uygulamaları yüzünden veliler ve öğrenciler okula ve öğretmene göre değil, öğretmenler veliler ve öğrencilere göre şekil alacak vaziyetine geldik.

Bugün 8. sınıfların katında nöbetçiydim. Her teneffüs, teneffüste dışarı çıkmayan, ders zili çalınca da içeri girmeyen, okumakla ilgisi olmayan (sınıf içinde yaptıklarını anlatmaya gerek görmüyorum. Hepimiz bu tipleri biliyoruz) sadece resmiyette öğrenci olan çocukları zapt etmek için uğraşıp durdum. Eve geldim ve sesim kısılmaya başladı. Muhtemelen yarın sesim kısılmış olacak. Bakanlık acilen zorunlu eğitim ve disiplin konusunda ki kararlarını gözden geçirmez ise okumak isteyen öğrencileri de kaybedeceğiz.

Bugün 8. sınıfların katında nöbetçiydim. Her teneffüs, teneffüste dışarı çıkmayan, ders zili çalınca da içeri girmeyen, okumakla ilgisi olmayan (sınıf içinde yaptıklarını anlatmaya gerek görmüyorum. Hepimiz bu tipleri biliyoruz) sadece resmiyette öğrenci olan çocukları zapt etmek için uğraşıp durdum. Eve geldim ve sesim kısılmaya başladı. Muhtemelen yarın sesim kısılmış olacak. Bakanlık acilen zorunlu eğitim ve disiplin konusunda ki kararlarını gözden geçirmez ise okumak isteyen öğrencileri de kaybedeceğiz.

Galiba bugün hepimiz benzer şeyler yaşamış ve düşünmüşüz. İçi boş reklamlar, dostlar alışverişte görsün'cüler oldukça bu ülke 100 yıl düzelmez. Olan öğretmene oluyor. Yahu öğretmenlikten idareciliğe çıkan da özünü unutuyor! Napcaz biz

Sınıfta tekrarı olmalı. Buna veli değil, o sınıfın öğretmeni çocuğun davranışından , ödev düzenine, ders başarısına kadar herşeyini değerlendirip karar vermeli ve sınıfta bırakmalı. İlkokulda da veliye sormadan öğretmen kurul kararıyla 1 hafta uzaklaştırma cezası gibi durumlar olmalı.Bunlar olmalı çünkü...
Çok iyi, efendi, öğrenmek için gelen çocukları tek tek kaybediyoruz. Bir yandan bu şımarık çocukları adam etmekle uğraşırken, bakanlık uzman-uzman değil gibi bir ünvan işini ortaya atarak velilere de ayrı bir fırsat verdi. Yok diyorlar ama daha şimdiden başladı.Yarın kazandı kazanamadı diye dalga geçecekler. Sınıf değiştirmeceler mutlaka olacak.
Artık gözüm parada değil sadece huzurlu bir sabah ve hayat istiyorum.Dışarda öğlene kadar simit de satar, hafta sonları gider ev boyarım. Ama giderek veli kontrolündeki bu eğitim sisteminde devam etmek istemiyorum.

Aynen hocam eskiden olduğu gibi bütün enerjimi öğrencilere harcamak istiyorum. Bıktım veli ile uğraşmaktan. Veliyle toplantıdan toplantıya muhatap olsak işler daha iyi yuruyecek

Hocam böyle düşünceler komik ve samimiyetsiz geliyor.

Elma ağacınin dibine armut mu düşüyor?

😏