Osmanlı'yı Anlatalım Mı?

Çevrimdışı mehmet__tc

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.703
  • 2.030
  • 2.703
  • 2.030
# 23 Şub 2011 23:16:57
bizim osmanlı gibi olmamız zor.çünkü osmanlının dine bakışı ile bizimkisi çok farklı.sokağa çıkıp öğretmenler bile nasıl giyiniyor bakın bi de osmanlıya bakın.şimdi bunu alakasını bizim nasıl bu hale geldiğimizi nelerin yerine neleri kaybettiğimizi nelerin yanlış ezberletildiğini anlatmama,ne site müsaade eder,ne insanlar bunu sorgulamaya cesaret eder.onlar bi efsane idi.
 hani fatih kalksa gelse istanbulu bizanslılar almış der gene savaşır diye bi söz var ya.bu sözün üzerine haftalarca düşünelim.niye böyle denmiş anlayalım.herşeyin ilacı burda

Çevrimdışı algac

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 110
  • 292
  • 110
  • 292
# 23 Şub 2011 23:27:30
internetim gittiği için cevap yazamadım sizlere sevgili arkadaşlar... 'içimizdeki düşman''  sözlerini önce kendilerine iade ediyorum.. düşünce özgürlüğüne bi sözüm yok, ayrı başlıkta tartışılmıyor da demiyorum burda gündem olmasına gerek yok diyorum. dönüp sizde bakın  sitenin genel başlıklaırna. mesleki konular paylaşımlardan ibaret.birden :) osmanlıyı anlatalım mıı? oleyyy yuppiiii dercesine...hiç ama hiç gündem değil! bence önemsiz demiyorum yersiz diyorum..
saygılar...

Çevrimdışı pilosnik1881

  • Uzman Üye
  • *****
  • 845
  • 577
  • 845
  • 577
# 23 Şub 2011 23:30:06
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
internetim gittiği için cevap yazamadım sizlere sevgili arkadaşlar... 'içimizdeki düşman''  sözlerini önce kendilerine iade ediyorum.. düşünce özgürlüğüne bi sözüm yok, ayrı başlıkta tartışılmıyor da demiyorum burda gündem olmasına gerek yok diyorum. dönüp sizde bakın  sitenin genel başlıklaırna. mesleki konular paylaşımlardan ibaret.birden :) osmanlıyı anlatalım mıı? oleyyy yuppiiii dercesine...hiç ama hiç gündem değil! bence önemsiz demiyorum yersiz diyorum..
saygılar...

Hocam 'içinizdeki düşman'' bunu iade edebilirsiniz. saygılar

Çevrimdışı algac

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 110
  • 292
  • 110
  • 292
# 23 Şub 2011 23:32:40
 kolay gelsin en çok tıklanan seçilmişsinizz!hoşkalın!
içinizdeki düşmandan sevgilerle...

Çevrimdışı pilosnik1881

  • Uzman Üye
  • *****
  • 845
  • 577
  • 845
  • 577
# 23 Şub 2011 23:33:28

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
masaüstüne güzel gider



Hocam resim ismi çok uzun ayrıca çözünürlük çok az.
hocam

Çevrimdışı kadirkim

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 199
  • 34
  • 199
  • 34
# 23 Şub 2011 23:56:53
Osmanlıyı burada konuşmanın yersiz olduğunu dile getiriyor,acaba osmanlının bilimeyen yönlerini ve yahut bizim daha önce duymadığımız bilgiyi bu başlık altında öğrenmemizin nesi yersiz.Alerjisi olan bu başlığa bakmasın show tv dizisinden öğrensin tarihimizi.  eğitim dışı olarak yorumluyor arkadaş saygı duyuyorum ancak düşüncelerine katılmıyorum.

Çevrimdışı ftmk81

  • Uzman Üye
  • *****
  • 395
  • 900
  • 395
  • 900
# 24 Şub 2011 00:13:01
arkadalar eğitimhaneyi çok seviyorum çünkü öncelikle bir öğretmen sonrada bir vatandaş olarak aradığım bir çok bilgiyi burada buluyorum burada cep telefonları araba markaları cep tel hatları ve daha o kadar çok konu ile ilgili başlık varki ben ilgimi çekmeyen başlığa bakmıyorum bile neden giripte bunu neden açma ihtiyacı duydunuz diye sorayım ki yada dalga geçeyimki bakmazsınız olur biter siz elma sevmiyorsunuz diye elma alan birisine neden alıyorsun diye soruyor musunuz dalga geçiyormusunuz çok basit bir örnekti belki ama anlamamak için direnenlere basit olsun istedim

Çevrimdışı ibrahimkaraman

  • B Grubu
  • 308
  • 653
  • 308
  • 653
# 24 Şub 2011 11:10:12
Hani halk arasında derler ya, “Allah söyletti”, diye.  Tam da öyle oldu işte. Nihayet birileri dilinin altındaki baklayı çıkardı: “keşke biri çıkıp Osmanlı anlatılmaz yaşanır dese, bizi o günlere götürse... “  dedi, birileri de: “Aman dikkat hocam gerici falan derler”, dedi. Eh ne diyelim yani, söyletiyor... Daha ileri giden bir arkadaş; başlığa “içimizdeki düşman” desek daha doğru olur, dedi. Böylelikle niyet de iyice belli oldu.

Baştan beri tartışmanın boyutunun bu yöne gideceğini bildiğim için, burada tartışılmasının doğru olmayacağını söylemiştim. Çünkü bizde tartışma kültürü yok. Farklılıklara tahammül yok. Tekçi bir kültürden geliyoruz. Ya bendensin, ya da düşmansın. Ortası olmaz…

Ben, tarihin yalnız saray yâda saltanat olarak anlatılmasından yana değilim. Böyle bir anlatım, mümkün değil tarafsız olmaz. O dönem halk nasıl yaşardı, yönetim ile ilişkileri nasıldı, bunların da bilinmesi taraftarıyım.  Wikipedi’ye yalnızca, “Osmanlı isyanları” yazdığınızda bir sürü kategori çıkıyor.  Peki, bu isyanlar kendiliğinden mi çıktı ortaya? Bir alt yapısı yok muydu? Onların da bilinmesi, incelenmesi gerekir. Eğer öyle olsaydı, Köroğlu, Dadaloğlu bu güne nasıl gelirdi ve bu gün bile nasıl bu kadar sevilirdi? Tarih böyle anlatılmalıdır. Ama buradaki anlatım, daha çok saray övgüsüne benziyor. Egemenlerin tarihidir bu başka bir şey değil.

Şimdi biz birlikte, bu zihniyetle, bu ülkenin çocuklarını geleceğe hazırlayacağız, öyle mi? Birbirimize, “düşman” diyerek! Yapmayın arkadaşlar… Kullandığımız kavramlara lütfen dikkat edelim.

Bakın Nihal Atsız ne diyordu:

“Yağmur Oğlum;

Bugün tam bir buçuk yaşındasın. Vasiyetnameyi bitirdim kapatıyorum. Sana bir resmimi yadigâr olarak bırakıyorum. Öğütlerimi tut, iyi bir Türk ol!

Komünizm bize düşman bir meslektir. Bunu iyi belle. Yahudiler bütün milletlerin gizli düşmanıdır. Ruslar, Çinliler, Acemler, Yunanlılar tarihi düşmanlarımızdır.

Bulgarlar, Almanlar, İtalyanlar, İngilizler, Fransızlar, Araplar, Sırplar, Hırvatlar, İspanyollar, Portekizliler, Romenler yeni düşmanlarımızdır.
Japonlar, Afganlılar ve Amerikalılar yarınki düşmanlarımızdır.

Ermeniler, Kürtler, Çerkezler, Abazalar, Boşnaklar, Arnavutlar, Pomaklar, Lazlar, Lezgiler, Gürcüler, Çeçenler içerideki düşmanlarımızdır.

Bu kadar çok düşmanla çarpışmak için iyi hazırlanmalı.
Tanrı yardımcın olsun.”

Böyle bir ülkede yaşayan ve her farklılığı da “düşman” gören bir insanın ruh halini düşünebiliyor musunuz? Sizi bilmem ama şahsen ben böyle bir ortamda yaşamak istemem.

“Düşman”sız bir gelecek dileğiyle…

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.482
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.482
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 24 Şub 2011 11:37:05
içimizdeki düşman kelimesini kendi tarihine düşman, kendi tarihinden utanan, kendi tarihine söven, kendi atasına hakaret eden insanlar için kullandım. eğer böyle bir insan değilseniz kimse üstüne alınmasın. buradaki amaç osmanlının güzel taraflarını anlatmak. biz zaten osmanlının hatasız olduğunu iddia etmiyoruz. osmanlı nerede hata yaptı diye bir konu başlığı açalım orada da eleştirelim. 600 sene sürmüş, japonyadan amerikaya kadar izi bulunan bir devlet bu. osmanlı saraydan ibaret değil elbette.osmanlının kendi halkı üstünde hoşgörüsünü geçenlerde bir mcar devlet adamı söyledi zaten: demişti ki; bizi iyi ki osmanlı ele geçirmiş. çünkü kültürümüze hiç müdahale etmedi. anadoluda çıkan isyanları ayrıca değerlendirmek gerek. neden çıkmış amaç nedir? şeyh bedrettin kimdir ne yapmıştır, düşünceleri nelerdir?

burada kimseyi kırmak değildi niyetim. çevremde kendi tarihi ile kavgalı olanları görünce dayanamıyorum. tarihimiz hatasız,kusursuz değil elbette. ama hiç mi güzel şey yaşatmadı osmanlı. yükselme döneminin dünyadaki tek güçlü ülkesiydi. hatalarından dersler çıkarmalıyız ki tekrarlamayalım.

düşman meselesi çok uzadı. farklılıkları düşman olarak görmüyorum. farklı düşünme, kişinin atasıyla dalga geçme, alay etme, hakaret etme hakkı vermez. türkiye içinde yaşayan, bu vatanın ekmeğini yiyen, bu vatanın mutluluğu ile mutlu, üzüntüsü ile üzgün olan her kim olursa olsun kardeşimdir, düşmanım değil.yukarıda yazdığım tanıma uymayanlar lütfen bu sözü üstüne alınmasınlar.  

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.857
  • 1.093
  • 11.857
# 24 Şub 2011 15:31:09
Ne güzel bi temenni: "“Düşman”sız bir gelecek"
inş. gerçek olur. Ancak, düşmansız gelecekte var olabilmek için içinde bulunulan zamanı iyi değerlendirebilmek gerek. Dünyaya yahutta ülkemize bi bakınız ne hâlde. Barış çubuklarını sadece siz yakarsanız çubuğu değil kendinizi yok etmiş olursunuz. Mevcut düşmanları görmezden gelip barış şarkıları söylemekse bilmem ki us işimidir.

Çevrimdışı atabeg

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.230
  • 4.981
  • 3.230
  • 4.981
# 24 Şub 2011 15:44:19
Nasıl anlatayım bilemem ne kadar yazsam birşeyler eksik kalacak.dört yıl okudum halen öğnreniyorum ve bilmediğimiz bildiklerimizin yanında denizde kum gibi birşey.onun için buraya ne kadar yazsam art niyetliler benim yazdıklarım kadar sanacaklar ve küçümseyecekler.
neden osmanlı diye sorulmuş? neden insan büyüklerinin eksiklikleriyle  değil güzel davranışlarıyla övünür/anılmak ister.
bilgi paylaşanlara teşekkür ediyorum.

Çevrimdışı ferdem

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 4.415
  • 27.381
  • 4.415
  • 27.381
# 24 Şub 2011 17:36:22
Ahmet Selim (Yazar)
15 Şubat 2009, Pazar


   
Osmanlı'yı anlamak
Bazı topraklar bazı zamanlarda bazılarınındı. Tarih bu, döne döne akar. Önemli olan şu: Siz o topraklara ne kadar ruh verdiniz, oraların sahibi olmaya ne kadar liyakat kazanmıştınız? Bu sorular, bir manevî, ruhî liyakat coğrafyasının şifreleridir. Osmanlı, yaşatarak yaşadı, yaşayarak yaşattı.


Bir başka devletti Osmanlı. Bazıları sataşıp duruyor ama, akıl sahipleri bunu yapmaz. Osmanlı'nın teşrifatını, protokolünü, terminolojisini ayrıntılarıyla öğrenmek için bile bir ömür yetmez. Kitaplar, ciltler hep yanında olacak! Rehavete kapılırsan mahcup olursun. Eleştirilecek çok şey de bulursun tabii. Fakat o "bütün"e saygı duymaksızın onun "muhteva-mana" azametinden çekinmeksizin bunu yapmaya kalkarsan, çarpılırcasına gülünç olursun. Osmanlı'nın tarihi bu açıdan tehlikelidir! Esasen tarihin kendisinde böyle bir entelektüel tehlike vardır. Bir gün aklına gelip de "ben bu işi de halledeyim" diyerek tarihe balıklama dalarsan, çıkamayabilirsin! Doğan Avcıoğlu ile İdris Küçükömer'in hayatlarındaki son fasılda başına gelen budur.

İlk tarih eğitimi, çocukluğumuzda dinlediğimiz şifahi tarihle başladı. Babam, yakın tarihin canlı şahidi gibiydi. Evdeki tarihin eğitimi, okuldaki de öğretimi. İkisi arasında çelişkiler olması bana ayrıca heyecan veriyordu. Yalnız şöyle bir avantajım vardı; babam, dayatmacı, kalıpçı, katı bir insan değildi. İtiraz üsluplu sorular sorduğumda kızmazdı. Hatta bazen "acaba biraz hak vermek mi lazım?" tereddüdünün yüzünde dolaştığını hissettiğim olurdu. Mesela bir yakın tarih olayı için "müretteptir o" demiş, ben kabullenememiştim. "Tamamı öyle değildir herhalde. O vesileyle bazı tertip ilaveleri de olmuştur herhalde" dediğimde, memnun olurdu, "İyidir böyle sormak!" derdi. Cemal Kutay'ın dergilerini titizlikle okurdum, ama çok güvenmezdim. Mesela yaptığı nakillerde, kendi kelimelerini kullanırdı. "Tespitlemek" bunlardan biriydi. O kelimeyi Cemal Kutay'dan başka kullanan olmamıştır ki, o nakil doğru olsun! Yavaş yavaş, doğruları okumaktan, "doğru okumak" ilkesine geçtim. Sadece doğruları yazan bir kitap, bir eser olamazdı; ama ihtiyatlı ve dikkatli olunursa, her kitaptan faydalanmak mümkündü. Mukayeseli ve ihtiyat rezervli okuyuş en iyisiydi. Sonraları Barkan'ları, Ülgener'leri tanımak da nasip oldu.

Gençleri bırakın, kocaman kocaman unvanlar, etiketler taşıyan kişiler, tarihle oynamaktan büyük bir zevk alıyor. Çünkü tarih alanı, "aksini ispatlayamıyorsan bu iddiayı saygıyla karşılaman ve kabullenmen gerekir" dayatmasına çok elverişlidir. Aksini kim nasıl ispatlayacak? Bir bilim adamı saçma sapan bir iddianın yanlışlığını ispatlama işiyle uğraşır mı? Diyelim ki uğraşmayı göze alan biri çıktı; bilimsel tartışma ortamını nerede bulacak?

Popüler tarihçilik denilen şey, genellikle tarih magazinciliğine benzer. Polemikçidirler, fikrî ve ilmî âdaptan yoksundurlar, "aman bulaşmayalım!" çekingenliğini telkin edici bir tecavüzkârlığa meyyaldirler. Amaçları bilimsel gerçek ve doğru düşünce değil, çocukların oyun hamuru gibi, bazı ideolojik iddiaların içini doldurmak için, girdiği kabın şeklini alan bir istismar hamuru üretmektir. Onlar ciddi kaynaklar ve belgeler göstermekten varestedir; sen onları çürütmek için söylediklerinin, yazdıklarının aksini ispat etmekle yükümlüsün! Aksi sabit olmadıkça her türlü tarihçilik ve araştırmacılık iddiası geçerlidir!

Neler, neler söyleyip yazılmadı "Osmanlı laikti, Osmanlı dine bağlı devlet değildi." "Osmanlı İslam'a zarar verdi." "Osmanlı herkese zulmetti." "Osmanlı feodaliteye izin vermemekle, kapitalizme geçişin oluşmasını engelledi." Her düzeyde, bir sürü kolaycılık yakıştırması. Mevlânâ'daki fil hikâyesi gibi, kim neresine dokunabilmiş, neresini kendince tutabilmişse, Osmanlı'yı ondan ibaret zannetti. Osmanlı hakikati, bütün ihtişamıyla ve vakarıyla, sanki Süleymaniye'nin, Selimiye'nin şerefelerinden onları acı tebessümlerle seyrediyor. "Osmanlı'yı eleştirmeye de övmeye de hakkı yok bizim aydınların" diyesim geliyor. Osmanlı'yı anlayabilmek için; hem kalp ile akledebilmek, hem de akılla hissedebilmek, yani, kendi bütünlüğünüz sırrından, onun büyüklüğünü düşünebilme yolunu aydınlatabilecek bir ışık almak gerekir.

 
okunası bir yazı...

Çevrimdışı ibrahimkiriş

  • B Grubu
  • 1.831
  • 983
  • 1.831
  • 983
# 24 Şub 2011 18:18:27
İbrahim Karaman hocam düşünceleriniz takdire değer. tamamen katılıyorum. ama sizin kadar iyi ifade edemeyeceğimi bildiğim için yazmadım. teşekkür ederim...

Çevrimdışı ferdem

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 4.415
  • 27.381
  • 4.415
  • 27.381
# 24 Şub 2011 18:59:03
Bizim düşüncemiz eskiye dönülsün osmanlı devleti olunsun değildir. Bizim düşüncemiz bizim için gerekli olan her türlü iyi değerleri, fikirleri başka yerde aramaktansa ilk önce tarihimize bakıp onları kötülemeden iyi yönlerini almaktır. elbetr Osmanlıyı kötülemek ve ya övmek Osmanlıya birşey katmaz ve eksiltmez. Keşke yazılanların amacını yorumlarken saptırmasanız sayın hocam. Niyet okuyuculuğu yapmasanız. kısaca insanları yaftalamasanız.
 ABD bile kendi ticaret hukukunu belirlerken Osmanlının lonca teşkilatını incelemiştir. Osmanlı seversiniz veya sevmezsiniz bu sizin sorununuz ancak burnunun ucundaki değerleri, başarıyı görmemek acaba nedir?

Osmanlıda olumsuzluklar yaşanmıştır. hatalı yönleri, yönetimleri olmuştur. olmasa zaten anormal bir durum olurdu.bozulmalar olduğu için yıkılmıştır. ama tam 625 yılda yıkılmıştır. 625 yıl bu insanlar laylaylom yönetmedilerki bu devleti.

Çevrimdışı algac

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 110
  • 292
  • 110
  • 292
# 24 Şub 2011 19:37:25
 bu başlığa yazmamayı daha uygun görmüştüm dünden sonra.bakın sevgili meslektaşlarım;sizin gözden kaçırdığınız ancak ibrahim hocamın yakaladığı küçük ayrıntı asıl olan...seneler önceki osmanlının hoşgörüsü nerde? 2 sözden sonra düşman ilan edilebiliyo insan...benim için düşman ilan edenler de önemlidir tabi..hani tayyip erdoğan ın mübarek'e halka kulak ver demesi gibi.önce bi dönüp kendimize bakalım...sakin ve hoşgörülü olalım arkadaşlar.. bu konunun bu kadar dallanıp budaklanmasına da gerek yok.ayrıca günah çıkartır gibi 'kötü yanı yokmuydu' demiyelim bence. mesele Osmanlıda bile olabilen günümüz çağdaş öğretmeninde az bulunan hoşgörü....
hoşçakalın!

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK