Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı okulönceci26

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.626
  • 18.853
  • Okul Öncesi Öğrt.
  • 3.626
  • 18.853
  • Okul Öncesi Öğrt.
# 19 Tem 2011 00:36:22
DESEM Kİ ...

Desem ki vakitlerden bir Nisan akşamıdır ,
Rüzgarların en ferahlatıcısı senden esiyor ,
Sende seyrediyorum denizlerin en mavisini ,
Ormanların en kuytusunu sende gezmekteyim ,
Senden kopardım çiçeklerin en solmazını ,
Toprakların en bereketlisini sende sürdüm ,
Sende tattım yemişlerin cümlesini .

Desem ki sen benim için ,
Hava kadar lazım ,
Su kadar mübarek ,
Nimettensin ,nimettensin !

Desem ki ...
İnan bana sevgilim inan ,
Evimde şenliksin , bahçemde bahar ,
Ve soframda en eski şarap .
Ben sende yaşıyorum ,
Sen bende hüküm sürmektesin .
Bırak ben söyleyeyim güzelliğini ,
Rüzgarlarla , nehirlerle, kuşlarla beraber .
Günlerden sonra bir gün ,
Şayet sesimi fark edemezsen ,
Rüzgarların , nehirlerin , kuşların sesinden ,
Bil ki ölmüşüm .
Fakat yine üzülme , müsterih ol ,
Kabirde böceklere ezberlettim güzelliğini ,
Ve neden sonra
Tekrar duyduğun gün sesimi gökkubbede ,
Hatırla ki mahşer günüdür ,
Ortalığa düşmüşüm seni arıyorum ...

Cahit Sıtkı TARANCI

Çevrimdışı muhars

  • Uzman Üye
  • *****
  • 531
  • 3.605
  • 531
  • 3.605
# 19 Tem 2011 02:11:43
          HAN-I YAĞMA

Bu sofacık, efendiler - ki iltikaama muntazır
Huzurunuzda titriyor - şu milletin bayâtıdır;
Şu milletin ki muztarib, şu milletin ki muhtazır !
Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır

Yiyin, efendiler yiyin; bu hân-i iştihâ sizin;
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin !
Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir;
Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir?
Şu nâdi-i niam, bakın kudumunuzla müftenir !
                                              

                                 Tevfik Fikret

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.556
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.556
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 19 Tem 2011 10:40:54
KOŞMA

Bir daha o fırsat geçer mi ele?
Dün gördüm, bugün de göresim geldi!
Gülüşü o kadar hoştu ki hele,
Lebinden koncalar düresim geldi!

Hem küçük, hem güzel, hem de utangaçtı,
Gözleri gözümden daima kaçtı,
Saçları ne güzel, ne ipek saçtı,
Öpüp okşayarak öresim geldi!

Yüzü benziyordu bahar ayına,
Kaşları can yakan aşkın yayına,
Hasretle kapanıp hâk-i pâyına,
Yüzümü, gözümü süresim geldi!

Yusuf Ziya ORTAÇ


Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 19 Tem 2011 12:58:10
                 SENİ ARIYORUM..     

Bu şehrin bütün sokaklarına sinmiş yalnızlığım
Sensizliğin köşe başındayım
Avuçlarımda kırık dökük pişmanlıklar
Avuntusuz çıkmazlara doğru yürüyorum
Bütün umutsuzluğuma inat
Yine seni arıyorum...

Dudaklarımda bildiğin o ıslık
Sokak lambalarına sığınıyorum
Hafiften bir yağmur ağlıyor benimle
Bir deli rüzgar saçlarımda
Yalnızlıktan üşüyorum
Bulamayacağımı bile bile
Yine seni arıyorum...

Anlatacak nelerim var bir bilsen
İçimde ihtilaller kopmuş
Kendimi sürgüne verdim
Mutluluğum çoktan iflas etmiş
İtiraza hakkım yok biliyorum
Beni savunmak sana düştü
Seni arıyorum...

Yarım kalmış şiirlerim gibisin
Yaşanmamış çocukluğumsun anılarımda
Öylesine eksiğim sensiz
Öylesine sahipsiz
İşte bütün umutlara havlu attım gidiyorum
İçinde geç kalmışlığın çaresizliği
Çocuklar gibi ağlıyorum
Ve gel gör ki her damla gözyaşımda
Yine seni arıyorum...
                           AHMET SELÇUK İLKAN

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 19 Tem 2011 13:00:11
          SENİ ARIYORUM
Şimdi bir an dönerek gerilere, hani
Bir zamanlar beni ölesiye yaşatan
Ellerimi bırakıp sevecen ellerini
Çevremi sımsıcak bir sevgiyle kuşatan
Seni arıyorum

Bir deniz hıçkırıyor ta içimde, dinle
Giderek yalçın kayalar, kumlar eriyor
Şimdi başbaşayım bir kıyıda kendimle
Ve bende var ettiğin o ben can veriyor
Seni arıyorum

Gülerdin bir zamanlar güneş batmazdı
Baştanbaşa bir gül bahçesiydi ortalık
Renkler ya mavi, ya penbe, ya beyazdı
Oysa şimdi ne yana baksam karanlık
Seni arıyorum

Varsın ama yoksun. yanımdasın, değilsin
Gözlerim boşuna deliyor geceleri
Tek seni bir kez daha görebilmek için
Daldırıp ellerimi benden içeri
Seni arıyorum

Ellerim içimde bir kan gölüne batıyor
Bağırıyorum kimseler duymuyor sesimi
Dişlerim hırsla dudaklarımı kanatıyor
Ve senden uzakta verirken son nefesimi
Seni arıyorum

Bu son aldanışım, son yıkılışım olacak
Gelsen de boş artık gelmesen de, ben yokum
Yine de son bir ümit kırıntısıyla, bak
O herşeyi yitirdiğim anda bulduğum

                                         Ümit Yaşar Oğuzcan

Çevrimdışı yiğidoğ

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 43
  • 363
  • 43
  • 363
# 19 Tem 2011 15:37:33
       :)  ÇOCUĞUM  :)

Benim küçük eşkıyam, yavru ceylan
Bu zayıf kolların, bacakların
Gün geçtikçe büyür, kuvvetlenir
Dalları gibi ağaçların
Öyle bir fırla ki sokaklara
Gölgen yetişemesin
Duvar diplerine seril uyu
Vücudun güneşlensin
Çiçekleri kokla
Rüzgârı çek ciğerlerine
İşlesin körük gibi
Aydınlık pencereler yanarsa
Öyle ışıl ışıl yansın gözlerin
Rüzgâr gibi, yelken gibi ol
Şehri inletsin türkülerin
Bak dünyamız da güzel, ay ışığı da
Geceler de gündüzler de güzel
Gel hep beraber büyüyelim
Ağacığım gel
Benim küçük eşkıyam, yavru ceylan!
Bu zayıf kolların, bacakların
Bir gün gelir büyür, kuvvetlenir
Dalları gibi ağaçların

Cahit Kulebi

Çevrimdışı Eğitimci35

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.562
  • 91.099
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.562
  • 91.099
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Tem 2011 17:21:33
SENDE AŞKLARIMI TEMİZE ÇEKTİM

ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda
yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim

imrendiğin, öfkelendiğin
kızdığın ya da kıskandığın diyelim
yani yaşamışlık sandığın
Geçmişim
dile dökülmeyenin tenhalığında
kaçırılan bakışlarda
gündeliğin başıboş ayrıntılarında
zaman zaman geri tepip duruyordu. Ve elbet üzerinde durulmuyordu.
Sense kendini hala hayatımdaki herhangi biri sanıyordun, biraz daha
fazla sevdiğim, biraz daha önem verdiğim.

Başlangıçta doğruydu belki. Sıradan bir serüven, ratsgele bir ilişki
gibi başlayıp, gün günden hayatıma yayılan, büyüyüp kök ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda
yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim

imrendiğin, öfkelendiğin
kızdığın ya da kıskandığın diyelim
yani yaşamışlık sandığın
Geçmişim
dile dökülmeyenin tenhalığında
kaçırılan bakışlarda
gündeliğin başıboş ayrıntılarında
zaman zaman geri tepip duruyordu. Ve elbet üzerinde durulmuyordu.
Sense kendini hala hayatımdaki herhangi biri sanıyordun, biraz daha
fazla sevdiğim, biraz daha önem verdiğim.

Başlangıçta doğruydu belki. Sıradan bir serüven, ratsgele bir ilişki
gibi başlayıp, gün günden hayatıma yayılan, büyüyüp kök salan ,
benliğimi kavrayıp, varlığımı ele geçiren bir aşka bedellendin.
Ve hala bilmiyordun sevgilim
Ben sende bütün aşklarımı temize çektim
Anladığındaysa yapacak tek şey kalmıştı sana
Bütün kazananlar gibi
Terk ettin

MURATHAN MUNGAN-"YANLIZ BİR OPERA" ŞİİRİNDEN BİR BÖLÜM

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.556
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.556
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 19 Tem 2011 17:24:19
ÇAKIL

Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar

Seni düşünürken
Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır
Deliler gibi dönmeğe başlar
Döndükçe yumak yumak çözülür
Çözüldükçe ufalır küçülür
Çekirdeği henüz süt bağlamış
Masmavi bir erik kesilir ağzımda
Dokundukça yanar dudaklarım

Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde.


Bedri Rahmi EYUBOĞLU


Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.861
  • 1.093
  • 11.861
# 19 Tem 2011 17:49:26
 
   h.n.a.

DOKUZLAMA

Gök yeleli Bozkurtlar, kutlu ülkü erleri!
Atsız Yabgu önünde dizleyin yağız yeri!

Üçbin yılın süzdüğü temiz duru bir pınar
Ya Üçoktur ya Bozok, o da bizlerden biri,

Uçup gitti Cennete, hak Yalavaç katına,
Ordan Özge menzil yok, ne ileri ne geri.

Gidişi bir faninin burdan göçüşü değil,
Sanki Hıtay üstüne Tanrıkut'un seferi...

Kaldırdak dokuz tuğu tam hedefe yönelttik
Tanık olsun yıldızlar, bu Aralık gökleri!

Ilgar ile yürüyen şu tümenler onundur...
Bilekler katı pulat, pençeler iri iri...

Narası yankılanır hala karşı dağlarda,
Sıyra-kılıç, dört nala, bu Çiçi'nin askeri...

O bir Ural havası Türk illeri üstünde,
Daha bin yıl solunur göğüslerden içeri.

Gök yeleli Bozkurtlar, kutlu ülkü erleri!
Atsız Yabgu önünde dizleyin yağız yeri!

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.139
  • 24.248
  • 5.139
  • 24.248
# 19 Tem 2011 20:11:46
ŞİMDİKİ ZAMAN ÇEKİMİNDE BİR MAHKUMA MEKTUP

Sana bu mektubu bir gece yarısında yazıyorum
Azatlığın zirvesinde sohbete dalmış yıldızlar
Zühre bir aşkı tutturmuş Bâbil’ de kalan
Zavallı dünya habersiz, zavallı dünya sağır
Bir Hârût’la Marut bir de ben dinliyorum
Derken kayıp gidiyor yıldızlardan birisi
Bir intikam fişeği gibi saplanıyor karanlığın karnına
Senin namına yıldızları kıskanıyorum.
Kim bilir kaç ışık yılı uzakta
Öfkeyle kollarını çeviriyor yalancı fecir
İmanım gibi biliyorum vakit asılmak vaktidir
Ve taksim gazinolarında trahomlu şairler
Mısra arıyorlar masaların altında
Kanını içiyorlar bilmeden “Cennet atları” nın
Ben yurdumun en sert tütününden bir sigara sarıyorum
Dumanı ciğerlerime değil iliklerime çekiyorum
Ne kadar ürkek ceylan varsa Asya çöllerinde
Domaniç yaylasında ne kadar dizginsiz at
Başlıyorlar koşmaya kılcal damarlarımda
Sıcak solukları yalarken alnımı
Toynaklarını hissediyorum alyuvarlarımda.

Sana bu mektubu evimin balkonunda yazıyorum
Sağ elimi koyuyorum tam yüreğimin üstüne
Çankaya yokuşunda söylediğimiz marşı duyuyorum
Ulu kayalar parçalanıyor beynimin bir yerinde
Bir yerinde demirden dağlar eriyor
Atlas yelkenli gemileri unutmuş birkaç levent
Viski kokulu bulvarlarda yavaş yavaş ölüyor
İstediğin o seccadeyi hemen gönderiyorum
Üstünde Kabe resmi ve anamın duaları var
Ve bildiğin sebeplerden ben gelemiyorum.
Yine biliyorsun ki , Sevmedim ülküden başkasını
Başı dumanlı dağları, dolunayı, ufukları
Bir de Çankaya yokuşunda rüzgara tutulmuş saçlarını
Önce Allah, sonra genlerim şahit.
Sevgimi üçbin yıl sonra doğacak torunuma yolluyorum
Trahomlu şairler doğruluyorlar masaların altından
Elleri fahişelerin karanlık saçlarında
Benim kalemimden kan değil süt damlıyor
Geceler boyu böyle geleceği emziriyorum
Kahrolayım sevmedim ülküden başkasını
Bir de seni çok seviyorum

Dilaver Cebeci

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.139
  • 24.248
  • 5.139
  • 24.248
# 19 Tem 2011 20:17:43
AŞK MEKTUBU VIII

Ben sevda bölüğünde kıdemli bir askerim
Hizmetim sanadır ey tacidarım
Canı bir emanet bilir taşırım
Bir ırmak delirir geceleri
Bir yıldız kayar ötelerden
Bir bulut geçer Ay’ın önüne
Birden üşürüm
Ve seni daha çok düşünürüm
----Kokunu en sevdiğim güle veriyorsun! ...

Hangi şekle dönüşürsen dönüş
Hangi kılığa girersen gir
Bilirim ne kadar gerçeksin, ne kadar düş
Gönlüm bir şahindir takarım peşine
Bulur seni saklandığın yerde
Tutar elinden – eteğinden
Bana getirir
----Sen kendini kolay ele veriyorsun! ...

Sarmal bir sevdayla yaşarken aynalar derbendinde
Bir Aslıhan oluyorsun, bir Leylâ
Beni de mahkûm ediyorsun değişim sürecine
Bir Kerem oluyorum, bir Mecnûn
Dağlara, çöllere vuruyor içimdeki vâveylâ
Firar ettiğimi bilmiyor bölüğüm
Kırık gönlümde kırk düğüm
----Adımı dile veriyorsun! ...

İçimde ebedî bir sürgünlüğü yaşarım
Hangi gezegende insem rastlarım izine
Dişlerim beyaz kirazlar gibi hep birden sızlar
Ve gülümserim dişçinin elindeki demir kerpetene
Biraz daha fazla bakabilmek için yüzüne
Bir kaya yuvarlanır boşluğa
Kimse bir anlam veremez bendeki hoşluğa
----Sense yakıp külümü yele veriyorsun! ...

Ben sevda bölüğünde kıdemli bir askerim
Terhis olsam gidecek bir yerim yok
Yüreğimden başka silah taşımam
Bütün adresleri iptal ettim
Benim senden özge gerçek yârim yok
Bir hakkuşu öter geceleri
Aşk, mektup yazmaya zorlar beni
----Sense yeri – göğü sele veriyorsun! ...

Bahattin KARAKOÇ

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.139
  • 24.248
  • 5.139
  • 24.248
# 19 Tem 2011 20:21:42
TAKVİMDEKİ DENİZ

Hasreti denizlerin,
Denizler kadar derin.
Ve o kadar bucaksız.
Ta karşımda yapraksız
Kullanılmış bir takvim.
Üzerinde bir resim;
Azgın, sonsuz birdeniz.
Kaygısız, düşüncesiz,
Çalkanıyor boşlukta
Resimdeyse bir nokta;
Yana yatmış bir gemi,
Kaybettiği alemi
Arıyor deryalarda.
Bu resim rüyalarda
Gibi aklımı çeldi,
Bana sahici geldi.
Geçtim kendi kendimden,
Yüzüme o resimden,
Köpükler vurdu sandım.
Duymuş gibi tıkandım,
Ciğerimde bir yosun.
Artık beni kim tutsun.
Denizler oldu tasam,
Yakar onu bulmazsam
Beni bu hasret dedim
Varırım elbet dedim.
Bir ömür geze geze
Takvimdeki denize.
Ne var bana ne oldu
Odama nasıl doldu
Birden bire bu meltem
Ve dalgalandı perdem
Havalandı kağıtlar.
Odamda kıyamet var.
Ah yolculuk yolculuk
Ne kadar baygın soluk
O gün bizde betbeniz
Ve ne titrek kalbimiz.
Ve eşyamız ne küskün.
Yola çıktığımız gün
Bir sıraya dizilmiş
Gözyaşlarını silmiş,
Bakarlar sinsi sinsi
Niçin o anda hepsi
Bir kuş gibi hafifler
Arkandan geleyim der
Niçin o güne kadar
Dilsiz duran ne kadar
Eşya varsa dirilir
Yolumuza serpilir
Ufak böcükler gibi
Gezer onların kalbi
Üstünde döşemenin
Gizli bir didişmenin
Saati çalar o an
Birden bakar ki insan
Herşey karmakarışık.
Ayırmak olmaz artık
Bir kalbi bir taraktan
Ve kalb ağlayaraktan
Çekilir geri geri
Terkeder bu mahşeri.
Bu mahşerin içinden
O gün ben de geçtim ben,
Nem varsa evim, anam,
Çocukluğum, hatııram,
Ve ne sevdalar serde
Bıraktım gerilerde
Kaçar gibi yangından.
Rüzgarların ardından
Baktım da süzgün süzgün
Kurşun yükünü gönlün
Tüy gibi hafiflettim.
Denize hicret ettim.
 
Necip Fazıl KISAKÜREK

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.139
  • 24.248
  • 5.139
  • 24.248
# 19 Tem 2011 20:30:49
UNUTMA!

Yetmiş gün bir öksüz gibi yaşadın;
Annenin gittiği günü unutma!
Senin için kendini harcayan kadın,
Unutulmaz oğlum, onu unutma...

Mezarı olursa koy birkaç çiçek,
Babanın rüyası olunca gerçek.
İstersen dünyada her şeyden el çek;
Bayrağı, ırkını, dünü unutma!

Anneni konuştur getirip dile;
Anlatsın nasıldı çektiğim çile.
Gurbette tükenip dönmesem bile
Unutma oğlum hiç, beni unutma!

Hüseyin Nihal ATSIZ

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.275
  • 16.913
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.275
  • 16.913
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 19 Tem 2011 20:38:29
Dudak Payı

Çay bardağında
Bırakılan dudak payı
Kadar bile
Uzak kalamam
Gözlerine

Yakın olsun isterim
Ellerime ellerin
Yanındaki beton binaya
Yaslanması gibi
Köhne bir evin

Seni bir çivi
Gibi çaktım
Çünkü beynime
Ve toplayıp
Bütün kerpetenleri
Attım denize

Sunay Akın

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.275
  • 16.913
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.275
  • 16.913
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 19 Tem 2011 20:39:05
Sevgilim Yoksa Sen?

Hiçbir yerinde yok asaletin ibresi
Sesinde kamaşmasında tensel bir büyünün
Atlas hani libas ve kuytu bakışlı mavi gözlerin
Sanki hepimize bütün şiirleri hala fısıldayan
Bir eski büyük şairmiş gibi
Aşk bir erken didişme bir sorgu sualmiş de
Mezbele ve yaralıymış eski yaraların yeniden kanamasından
Hiçbir yerde yok asaletin ibresi
Bir adamın yüzünde ya da yalana çok benzeyen
Bir doğru sözünde belki.....
Saçlarının çevriminde ıslak bir beyaz kadının
Yüksek rakımlı göllerin buzul saflığında
Ve kokusunda çiçeklerinin kanirej’in
Elbet şiir olacak şairin tesellisi
Ve en kötüsü bile işe yarayacak aşklaşmaların
Yazana değilse bile okuyana faydalı
"bak aynı başına gelmiş adamın benim başıma gelen"
O da üzülmüş aynı benim gibi ....
Benimki daha acıklı değil onunkinden,
Fiyakalı değil onun acısı benimkinden..
Sade güzel olan kelimeler..
Sade kelimeler...
Kelimeler....
Sen aşka aşıksın müsaitsin gördüğünü abartmaya
Biz olsa olsa bir müddet aşklaştık aşkım aşık olmadık
Bir elim sana uzanır, öteki berikinin zaten elinde
Bırak yoluma gideyim bildiğimce
Yabancısı olduğum bir şey değil yabancılar
Baktım yerlisi yabancısı aşağı yukarı hepsi benzer erkekler....
Eğer bir söz, bir ses bekliyorsan bu adamdan
İçinde hiç gönderme isteği bulunmayan bir git
Lazımsa eğer...
İşte orada duruyor...
Ağzımın bir yerinde...
Almak ister misin dilini sokup aklıma
Sana ait olan herşeyi bir nefeste
Bir göz yumma anında
Bir soğuk telefon konuşmasında
Geri alabilir misin?
Seni benden geri alabilir misin?
Kovabilir misin beni senden?
Sevgilim..
Yoksa sen,
Sevgilim olmayabilir misin?..
 
Yılmaz Erdoğan 

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK