Sınıf İçi Oyunlar

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 18 Ağu 2009 19:16:38
ÇİZGİDE OYNANAN OYUNLAR

HENDEK  ATLAMA
Birbirine paralel olmayan iki çizgi çizilir. Bir ucun açıklığı 50 cm, diğerinin ise 2 metre kadardır. Öğrenciler tek sıralı derin kolda dizilir. Çocuklar önce dar yerden atlamaya başlarlar. Atlayanlar sona kadar devam ederler. Atlayamayanlar yeniden kendilerini denerler.

İTFAİYECİ
Birbirlerinden 15 metre uzaklıkta paralel iki çizgi çizilir. Bütün öğrenciler çizginin biri üzerinde, yüzleri diğer çizgiye dönük olmak üzere yer alırlar.  Karşı çizginin biraz gerisinde "İtfaiyeci" bulunur. Öğrencilerin hepsine 1'den 4'e kadar numara verilmiştir. Örneğin İtfaiyeci ; "Yangın ! Yangın ! 1 numaralı istasyon " diye bağırır. Bir numaralar karşı çizgiye kadar koşup geri dönerler. Diğer gruplar da bu şekilde çağırılır. Bazen itfaiyeci ; "  1 numaralı istasyon " diye bağırır. Bir numaralar karşı çizgiye kadar koşup geri dönerler. Diğer gruplar da bu şekilde çağırılır. Bazen itfaiyeci ; " Yangın ! Yangın ! Alarm var !" diye bağırır. O zaman bütün öğrenciler karşıya kadar koşup geriye dönerler.

E S İ R   A L M A   V E   V E R M E
Oyuncular karşılıklı iki sıra olur. Aralarında 7-8 metre mesafe vardır. Her sıra sağdan numara sayar. A sıranın bir numarası karşıya gider. O sıranın önünden geçerken bir kişinin herhangi bir yerine dokunur ve yakalanmadan kendi sırasına doğru kaçar. Kendisine dokunulan oyuncu bunu öbür sıranın hizasına kadar kovalamaya başlar. Eğer oyuncuyu yakalarsa, yakalanan oyuncu B sırasına esir olarak gider, o sıranın en sonuna eklenir. Dokunulmadan kaçarsa B sırasındaki kovalayan oyuncu esir olur ve A sırasının en sonuna eklenir. Belli bir süre sonra hangi sıra daha fazla ise o taraf oyunu kazanı

HAYVANAT BAHÇESİ
Bütün öğrenciler eşit olarak iki gruba ayrılırlar. Aralarında 4-5 metre mesafe olacak şekilde karşılıklı iki paralel çizginin üzerinde, yüzleri birbirlerine dönük olarak dizilirler. Bir grup kendilerine ( kendi aralarında seçerek ) bir hayvan ismi alır. Diğer gruba doğru yaklaşırlar. İki -üç adım kala ismini aldıkları hayvanın taklidini yapmaya başlarlar. Karşı taraftan herhangi bir oyuncu bunun hangi hayvan olduğunu tahmin ederse, hayvan ismi alan grup kendi çizgilerini geçinceye kadar kaçar, hayvanın ismini bilen grup kovalar. Yakalananlar, yakalayan gruba geçer. Oyun sıra ile devam ettirilir.

KÖPEKLER VE TOP
Bütün çocuklar gruplaşır, birer köpek ismi alırlar. Örneğin ; Finolar, Buldoklar, Çobanlar, Av köpekleri vb. hepsi bir çizgi üzerinde sıralanarak tek sıralı safta toplanırlar. Bir çocuk bir voleybol topu alır, bir grup köpeğin ismini çağırarak topu ileriye doğru yuvarlar. O ismi alan köpekler , topun arkasından tutmak için koşarlar. Kim önce topu yakalarsa, o atıcı olur ve oyun böylece devam eder.

BAHÇE YARIŞI
Başta bir lider olmak üzere bütün oyuncular bir çizgi üzerinde toplanırlar. Liderde bir top vardır. Diğer çocuklar gruba yaklaştırılıp 3-4 sebze ismi verilir. ( Biber, lahana, domates, havuç ) Lider topu sahaya doğru yuvarlarken ismi konmuş sebzelerden birini çağırır. Bu isimdeki sebzeler topu yakalamak üzere koşarlar. Kim önce topu yakalarsa liderle yer değiştirir. Diğerleri ilk yerlerine gelir, lider yeniden oyunu tekrarlatır.

TAVŞAN KOŞ
Çocuklar, tavşanlar ve tilkiler olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Tavşan grubunun başına bir "Anne Tavşan" seçilir. Tilkilerin kenarda bir evi olur ve bu civarda tilkiler saklanır. Anne tavşan çocuklarını geziye çıkarır ve tilkilerin evine doğru ilerler. Anne tavşan tilkilerin evine iyice yaklaştığı ve onların farkına vardığı zaman ; "Koş Tavşan, Koş ! " diye bağırır. Tavşanlar da evlerine doğru koşmaya başlarlar. Yakalananlar tilki olur. Oyun bir kaç defa böyle devam eder.

TOP OYUNU
Çocuklar, sayısı kadar gruba ayrılırlar. Her gruba bir top verilir. ( şimdi bir grubun nasıl oynayacağını izleyelim ) Her grupta 7 kişi olduğunu kabul edelim. 6 kişi bir çizgi üzerine dizilir ve 7 numaralı öğrenci bunların 4-5 adım ilerisinde onlarla yüz yüze gelecek şekilde yerini alır. 7 numaralı oyuncuda top vardır. Bu topu sırasıyla 1,2,3,4 diye sayarak en baştaki oyuncuya atar. O da tekrar 7 numaralı oyuncuya atar. Bu atıp tutma sırasında topu oyuncu tutamazsa en arkaya geçer, sıradaki oyuncu onun yerine geçer.
Not : Bu mesafe yakın görülürse uzatılabilir.

SENİ TUTABİLİR MİYİM ?
Bir öğrenci lider olur ve çizginin üzerinde durur. Diğerleri sarı, kırmızı, siyah, beyaz renklerini alırlar. Renk ismi alanlar liderden 4-5 metre mesafede dağınık olarak dururlar. Çocuklar seslenir ; "Ali seni tutabilir miyiz ?" Lider ;"Eğer beyazsanız ?" der. Beyazlar Ali'yi ( Yani lideri ) tutmak için koşarlar. Hangisi önce Ali'ye dokunursa o lider olur ve oyuna böylece devam edilir.


HOPLA MİDİLLİ
Bütün çocuklar bir çizgi üzerinde sıralanır. İçlerinden birisi Midilli olur. Midilli iki ayağı ile hoplaya hoplaya bir kaç adım ileri giderken, diğerleri de onu taklit ederek takip ederler. Birden bire Midilli "Dur" der ve gerideki çizgiye kadar arkadaşlarını kovalayarak onları vurmaya çalışır. Yakalananlar, Midilli'nin yardımcısı olur ve bir dahaki seferde onlarda arkadaşlarını vurmaya çalışır. En son kalan oyuncu bir dahaki oyun için Midilli olur.

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 18 Ağu 2009 19:19:30
KURALLI OYUNLAR

1-   Bu Kim Oyunu
Çocuklar, yarım halka biçiminde ( yere ta da iskemleye ) otururlar.
Öğretmen sorar :
"-Ben kara gözlü, kıvırcık saçlı bir kız görüyorum; kim bu ?"
Çocuklar, öğretmenin bakmakta olduğu çocuğa bakarak, sorduğu kızın kim olduğunu bulurlar, adını söylerler.
Aynı oyun, çocukların aşağıda gösterilen başka özellikleri sorularak da oynanır :
a)   Göz renkleri ve biçimleri ( mavi, kahverengi, yeşil, kara, ela, iri, küçük…vb )
b)   Yüz biçimleri ( yuvarlak, uzun…vb )
c)   Saç rengi ve biçimi ( kara, sarı, kahverengi, kıvırcık, düz, dalgalı ; uzun, kısa…vb )
Bu tür oyunlar, usandırmamak koşuluyla, arkadaşlarının çeşitli özelliklerini ( ve bu arada renkleri ) çocuklar öğreninceye kadar sürdürülür.

2-   Dokunma Oyunu
Bu oyun kolaydan zora doğru üç aşamada oynanmalıdır. Çocuklar, her üç aşamada da, tere yada iskemlelere, yarım ay biçiminde oturtulurlar.
a)- Öğretmenin göstermesiyle
Öğretmen, elini kendi başına koyar, çocuklara "başına dokun" der, çocuklar, öğretmene öykünürler, ellerini kendi başlarına dokundururlar. Aynı oyun "eline dokun", "dizine dokun", "kulağına dokun"…vb. sözlerle sürdürülür.
b)- Öğretmen göstermeden
Dokunma oyunu bu kez, öğretmenin söylediği yerlere kendisi dokunmadan oynanır. Öğretmen buyruk verir, çocuklar yaparlar.
c)- Şaşırtma yapılarak
Çocuklar, öğretmenin "dokun" dediği yerleri iyice öğrendikten sonra, aynı oyun, bu kez de şaşırtmacalı olarak oynanır. Öğretmen, kimi kez söylediği yere dokunur ; kimi kez de başka yere dokunur. Örneğin; kendisi," kendi koluna dokunurken, çocuklara "başına dokun" der. Çocuklar ( öğretmenin kendi koluna dokunarak yaptığı şaşırtmacaya kanmadan ) kendi başlarına dokunabilmelidirler.
   Doğal ki, bütün çocuklar doğru yere şaşırmadan dokunmayı yapabilirler. Kimi doğru, kimi yanlış yapabilir. Bu durumda ise gülüşmeler olur, neşeli bir ortam oluşur. Oyuna başka başka zamanlarda, çocuklar şaşırmadan yapıncaya kadar yinelenebilir.

3-   Dörtlü Dokunma Oyunu
Dörtlü dokunma oyunu."başımız-omzumuz-dizimiz-ayağımız" sözleri söylenerek ve söylenen yerlere dokunularak oynanır. Oynayış sırasında devinimler gitgide hızlandırılabilir. Bu hızlandırma sırasında çocukların soluk almaları güçleşeceğinden, sözcükleri söylememeleri istenir, bunun yerine öğretmen söyler, çocuklar yapar. Bu uygulama biçimiyle oyun, aynı zamanda, kolay beden eğitimi işlevi de görür.

4-   Zıp Zıp Zıpla Oyunu
Çocuklar oyun alanında, aşağıda gösterilen sözleri tekerleme gibi söylerler ve belirtilen devinimleri tekerlemeye uyarak yaparlar.
Zıp zıp zıpla    ( tek ayakla zıplanır )
Hop hop hopla    ( iki ayakla hoplanır )
Top top topla   ( Son iki hecede yere çömelinir. )

5-   Çevir Salla Oyunu
Çocuklar yere otururlar. Öğretmen aşağıda gösterilen sözleri söyler, devinimleri yapar. Çocuklar da, aynı devinimleri, öğretmene öykünerek yaparlar.
Başını çevir, çevir   ( başlar soldan sağa, sağdan sola çevrilir )
Başını salla, salla      ( Başlar sağa-sola, öne-arkaya sallanır )
Kolunu çevir, çevir   ( kollar önden arkaya, arkadan öne çevrilir )
Kolunu salla, salla   ( kollar, aşağıya indirilir, avuçlar yere birbirine koşut olarak önde tutulur, soldan sağa, sağdan sola sallanır, sonra da yine iki kol birbirine koşut olarak, ön tarafta bir daire çizecek biçimde sallanır. )



6-   Büyü Büyü, Küçül Küçül Oyunu
Çocuklar ayakta durur. Öğretmen, aşağıda sözleri söylerken, çocuklar bu sözlere göre devinimler yaparlar. Önce büyü büyü, sonra da küçül küçül oyunu oynanır.
      Büyü büyü
      Kollarını yukarıya kaldır
Daha çok kaldır, daha çok kaldır
Ayak parmaklarının ucuna bas
Daha çok yüksel, daha çok yüksel
Büyü büyü kocaman ol, büyü büyü kocaman ol…
( Çocuklar en çok yükseldiklerinde, ara vermeden küçül küçül oyununa geçilir )
Küçül küçül
Kollarını indir
Çömelerek büzül
Daha çok büzül, daha çok büzül
Küçül küçül, minicik ol…

7-   Kim Yok Oyunu
Çocuklar yere oturtulur. İçlerinden birini ebe seçerler. Ebe başını öğretmenin kucağına koyar, gözlerini yumar. ( çocuk gözünü, bir başka yerde de yumabilir ) Öğretmen, ebeye sezdirmeden, bir çocuğu işaretle dışarıya çıkartır. Ebe gözlerini açar; Öğretmen ebeye "Kim yok ?" diye sorar. Çocuk bilirse ebelikten kurtulur. Adı bilinen çocuk ebe olur. Ebe, üç ad saydığı halde bilemezse yeniden ebe olur, yumulur.

8-   Rengi Nedir Oyunu
Bu oyun çocuklara renkler öğretildikten sonra oynanır. Renkleri pekiştirme, dikkati arttırma oyunudur.
Öğretmen, küme halindeki çocuklara, üstlerindeki giysilerin, duvarların, kitap kaplarının, blokları, araç-gereç ve oyuncakların vb. renklerini sorar, çocuklar söylerler. Bunlar içinden, özellikle 4-5 nesnenin rengine dikkat çeker.
Daha sonra çocuklar bir ebe seçerler. Ebe yumulur, Öğretmen ebeye, "Ali'nin kazağının rengi nedir ?" diye sorar. Ebe bilirse ebelikten kurtulur, alkışlanır. Bilinen çocuk ebe olur. Ebelik bilinceye kadar devam sürer.
"Rengi nedir ?" sorusunu, öğretmen yerine herhangi bir çocuk da sorabilir. Ebe değiştikçe, soran çocuk da değişebilir. Soran çocuk da ebe gibi seçimle belirlenebilir.

9-   Hangisi Yok Oyunu
Üniteye uygun birkaç nesne, varsa bir masanın üzerine ( yada oyun alanına ) konulur. Her biri çocuklara "Bunun adı nedir ?" diye gösterilerek sorulur. Çocuklar her nesnenin adını söylerler, yinelerler.
İçlerinden biri ebe seçilir, dışarı çıkarılır. Ebe dışarıdayken, nesnelerden birisi saklanır. Ebe içeri çağırılır. "Demin burada bulunan nesnelerden hangisi yok ?" diye sorulur. Bilirse ebelikten kurtulur, kurtulan çocuk, bir başka çocuğu ebe seçer. Oyun böylece sürer.

10-   Ses Tanıma Oyunu
Öğretmen oyun alanına bir kaç çalgı getirir.( flüt, melodika, mandolin, bağlama, akordeon, keman…vb.)
Bu çalgıları birer birer çalarak ( adları, biçimleri ve sesleriyle ) çocuklara tanıtır. Çocukların öğrendiklerini saptadıktan sonra, bir çalgıyı alır, çalar ve çocuklara sorar "Bu ses hangi çalgının sesidir ?"… Çocuklar yanıtlarlar.
Ancak öğretmen, soru sormak için çalgıyı çalmadan önce ( bir paravanın yada kukla sahnesinin arkasına ) saklanır. Çocuklar çalgıyı görmezler. Sesinden tanımaya çalışırlar.
   Bu oyun daha sonra, her çocuğa ayrı ayrı sorularak da oynanmalıdır. Aynı oyun, teybe alınmış çalgı sesleriyle oynanabileceği gibi, hayvan seslerini tanıtmak amacıyla teybe alınacak hayvan sesleriyle de oynanmalıdır.

11-   Ben Kimim Oyunu
Çocuklar yarım halka biçiminde otururlar. Bir ebe seçerler. Ebenin gözleri kapatılır. Öğretmenin işaret ettiği bir çocuk kalkar, gelip ebeye sorar : "Ben kimim ?" der. Ebe, soran çocuğu, sesinden tanırsa, ebelikten kurtulur, soran çocuk ebe olur. Ebe bilemezse, ebeliği sürer. Başka çocuk sorar.
Bu oyun hayvan seslerini tanıtmak amacıyla da oynanır. Soran çocuk, bir hayvan sesi çıkarır, "Ben hangi hayvanım ?" diye sorar. Öteki kurallar aynıdır.

12-   Tatmadan Bul Oyunu
Öğretmen çocuklara, bir yiyeceğin tadını ve özelliklerini söyler. Bunun adını bulmalarını ister. Bulan çocuk alkışlanır. Bu oyun, çocukların tanıdıkları çeşitli yiyecekler tanımlanarak da oynanır.
   Örneğin: "Sarı kabuklu, sulu, çekirdekli, tadı ekşi, çaya, çorbaya, salataya sıkılır; bunun adı nedir ?"diye sorulur. "Limon" olduğunu bilen çocuklar alkışlanır. 
 

 
 

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 18 Ağu 2009 19:21:48
EĞİTSEL OYUNLAR

ÖRDEK VE KAZ  
Bir çocuk kaz olur ve gözleri bağlanır. Diğerleri dağınık biçimde yere otururlar. Oturanlardan biri ördektir. Ördek vak vaklar ve kaz onu sesinden kim ve nerede olduğunu bulmaya çalışır.

EN SEVDİĞİM MEYVE  

Çocuklar yerde halka şeklinde otururlar. Öğretmen bir çocuğun adını söyler ve topu ona atar. Çocuk topu tutar ve en sevdiği meyvenin adını söyler. Başka bir arkadaşına topu atar ve oyun sürer.

KAR TANELERİ  
4–5 öğrenci rüzgâr olur. Diğerleri kar taneleridirler. Rüzgâr grubu kol kola girerek kar tanelerine doğru üfler. Kar taneleri rüzgârın estiği yöne doğru savrulurlar.

METEOR ÇARPMASI  

Bir çocuk meteor olur. Diğerleri ise ikili gruplar halinde ya da tek başına binaları canlandırırlar. Meteor, önceden belirlenmiş bir alanda (uzay) serserice bir süre dolaştıktan sonra atmosfere yani binaların olduğu bölüme gelir. Binalara çarpmaya başlar. Meteor binaları yıkmaya çalışırken binalar ise sıkı durup yıkılmamaya çalışırlar. En sona kalan bina diğer oyunda meteor olur.
UZAYLI KONUŞMASI  
 
Gönüllü iki çocuk seçilir. Çocuklar uzaylı rolündedirler. Kendi aralarında uzaylı diliyle saçma sapan konuşurlar. Konuşurlarken kelimelerin anlamları belli değildir ama hayret, kızgınlık, sevinç, hüzün, yorgunluk vs. duyguların vurgularının verilmesi önemlidir.

GARSON
Sınıfta uygun bir boş alan açılır. Sandalye ve masalarla iki kişiye eşit olanak ve engeller sağlayacak kafe ortamına benzeyen bir parkur hazırlanır. Sayışmaca ile iki çocuk garson seçilir. Ellerine üzerinde şişe veya bardak olan birer tepsi verilir. Parkurun sonunda ise kafe sahibi patronun masası vardır. Garsonlar, parkurdaki engelleri aşarak ve gidiş güzergâhını izleyerek şişeyi veya bardağı düşürmeden patrona siparişini götürürler. Düşürürlerse siparişi tekrar tepsiye koyarak devam ederler. Patrona önce ulaşan alkışlanır.

GİYSİ GİYDİRME

Çocukların palto, atkı, eldiven, bere, yelek gibi giysilerinden bolca alınır ve oyun alanına konur. Bir manken ve bir giydirici olarak iki grup sayışmaca ile seçilir. Müzik başladığında hiç hareket etmeyen mankenleri giydiriciler oyun alanındaki giysilerle giydirmeye başlarlar. Giysiler tükendiğinde oyun biter ve mankenlere giydirilen giysi sayısı karşılaştırılır. En fazla giysi giydiren grup alkışlanır.

NE SESİ?  
 (taşıtlar)
“Ne sesi?” oyunu için masalara geçilip, sandalyelere oturulur. Çocuklar gözlerini, masaya yatarak kapatırlar. Bu sırada, onlara çeşitli taşıt sesleri dinletilir. Bu seslerin hangi taşıta ait olduğunu tahmin etmeleri istenir. Sesler hızlı yavaş, ince–kalın vb. şekillerde çıkarılarak, oyun zenginleştirilir.

EL-ÇIRPMA
  
Çocukların isimlerini “el-çırpma” ritmi ile söyleme çalışmaları yapılır. Her çocuğun isimi sıra ile el çırparak söylenir (As-lı... Zü-be-yir gibi).

SICAK – SOĞUK

Bir çocuk ebe seçilir, sınıftan çıkarılır. Küçük bir oyuncak sınıfta bir yere saklanır. Ebe geri çağrılır. Ebe, oyuncağın bulunduğu yere yaklaşınca çocuklar sıcaklamış gibi; uzaklaşınca üşümüş gibi davranırlar. Ebe bu ipuçlarıyla oyuncağı bulmaya çalışır.

DEVE CÜCE PİRE KENE

Öğretmenin yönergelerine göre deve denildiğinde, ayağa kalkılır. Cüce denildiğinde oturulur. Pire denildiğinde küçücük olunur. Kene denildiğinde zıplanır. Şaşıran oyundan çıkar.

MA-ZÜ-Fİ-A-ZE

Çocuklar sınıftaki hayvan desenli halının üzerinde karışık dururlar. Öğretmen “ma” dediğinde maymuna, “zü” dediğinde zürafaya, “a” dediğinde aslana, “fi” dediğinde file, “ze” dediğinde zebraya geçerler. Açıkta kalan oyundan ayrılır.
Çocuklar sınıf içinde dağınık yerleşirler. “Hop hop hoplarız, Zıp zıp zıplarız,Akşam olunca erken yatarız”    şarkısını söyleyerek zıplarlar ve yere kapanırlar. Öğretmen bir çocuğun üzerini bir örtü ile örter. Çocuklar ayağa kalkarlar ve kimin üzerinin örtülü olduğunu bulmaya çalışırlar.

YAĞMUR- ŞİMŞEK- RÜZGÂR- DOLU

Her kelime için bir devinim atanır. Öğretmenin verdiği yönergeye uygun olarak çocuklar doğru hareketi yaparlar. Şaşıran oyundan çıkar.

ESKİ MİNDER
  
Eski minder yüzünü göster,
Göstermezsen bir poz ver
Güzellik mi, çirkinlik mi?
Havuz başında heykellik mi?
Yoksa başka bir şey mi?
Şarkının sözlerine uygun hareketlerle oyun oynanır.

SANA KİM VURDU?

Bir ebe seçilir. Ebe yere etrafını görmeyecek şekilde oturur. Diğer çocuklar ebenin çevresini alır. Biri ebenin sırtına hafifçe vurur. Sonra ebe gözlerini açar ve ona kimin vurduğunu tahmin etmeye çalışır.

EMİR KOMUTA

Öğretmen ardışık birkaç sözel emir verir. Çocuk, yönergeleri aklında tutup doğru sırayla uygular. ( Özen, ayağa kalk, üç kere zıpla, Meltem’i yanağından öp, yerine otur gibi…)

ENERJİN VAR MI?  
 Müzik eşliğinde çocuklar tüm enerjilerini harcamak istermişçesine hareket ederler. Kural bir an bile durmamaktır. En sona kadar dayanabilen çocuk alkışlanır ve günün en enerjik çocuğu seçilir.

BÜYÜ-KÜÇÜL

Öğretmen “büyü büyü büyü” dedikçe çocuklar bedenleriyle büyürler, “küçül küçül küçül” dedikçe bedenleriyle en küçük hali alırlar.

EŞİNDEN UZAK DUR

Sınıf ikili gruplara ayrılır. Müzik eşliğinde dans edilirken birden müzik durur ve eşler sınıf içinde birbirinden en uzak yere gitmeye çalışırlar. Öğretmen çiftleri tek tek kontrol ederek birbirine en uzak yerde bulunan çifti tespit eder, çift alkışlanır.

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 18 Ağu 2009 19:24:04
UYKUCU HOROZ
Tüm çocuklar yumurta olup, yere otururlar. Uyur gibidirler ve gözlerini açmazlar. Öğretmen tek tek başlarına dokunur. Başına dokunulan çocuk, sessizce kalkar ve öğretmenin peşinden gelir. Son çocuk kalana kadar, öğretmen çocukların başlarına dokunarak kaldırır. Sona kalan çocuğun etrafında sessizce halka olunur. Ve birden, “uykucu horoz, uykucu horoz kalk artık!” diye bağırırlar. Uykucu horoz arkadaşlarını yakalamaya çalışır.

MİKROP
Sayışmacayla seçilen çocuk mikrop olur. Arkadaşlarına dokunarak onlara hastalık bulaştırmaya çalışır. Diğerleri de mikroptan kaçmaya çalışırlar. Hastalık kapan çocuk, hasta rolü yaparak yere oturur. En sona kalan çocuk diğer oyunda mikrop rolünü alır.


ÇORAPLAR - AYAKKABILAR
Sınıf iki eşit gruba ayrılır. Oyun alanının bir başına ve bir de sonuna ikişer daire çizilir. Çocuklar çoraplarını çıkarıp ilk daire içine koyarlar. İkinci dairenin içine de ayakkabılarını koyarlar. Yarışma başlayınca çocuklar sırayla ilk önce ilk daireye giderek çoraplarını, ikinci daireye giderek ayakkabılarını doğru bir şekilde giyerek, sıranın arkasına geçer, yerini arkadaşına bırakır. Oyun her çocuk yarışana kadar devam eder.


DUDAK OKUMA
Çocuklar öğretmeni rahatlıkla görebilecekleri biçimde otururlar. Öğretmen ses çıkarmadan sadece dudaklarını oynatarak bir şeyler söylerken çocuklar da öğretmenin ne söylediğini anlamaya çalışırlar.


NE SESİ?
“Ne sesi?” oyunu için masalara geçilip, sandalyelere oturulur. Çocuklar gözlerini, masaya yatarak kapatırlar. Bu sırada, onlara çeşitli sesler dinletilir. (Anahtar sesi, alkış, tef, kapı açma vb.) Bu seslerin neye ait olduğunu tahmin etmeleri istenir. Sesler hızlı yavaş, ince–kalın vb. şekillerde çıkarılarak, oyun zenginleştirilir.


BÜYÜ-KÜÇÜL
Öğretmen “büyü büyü büyü” dedikçe çocuklar bedenleriyle büyürler, “küçül küçül küçül” dedikçe bedenleriyle en küçük hali alırlar.


MEKTUP VAR
Çocuklar halka olurlar ya da dağınık biçimde yerleşirler. Bir ebe seçilir. Ebe, elindeki zarfla halka dışında dönerek**“mektup var, mektup var “**diye bağırır. Zarfı bir arkadaşının arkasına bırakır. Arkasına zarf bırakılan çocuk, “postacı, zarfını düşürdün!” der ve yağ satarım oyunundaki gibi kovalamaca başlar.


ŞAPKA
Çocuklar halka olurlar. Bir şapka müzik eşliğinde kafadan kafaya dolaşır. Müzik durduğunda şapka kimdeyse bir şarkı söyler.


YUVARLANMA
Çocuklar 3-4’lü gruplara ayrılarak, halı üzerinde yuvarlanmaları söylenir. Oyun başlangıcında onlara “Şimdi kendinizi bir lastik top olarak düşünün ve sizi birisi yuvarlıyor” ifadesi kullanılarak oyuna başlanır. Oyun bitiminde çocuklara sorular yöneltilip(top gibi yuvarlanırken neler hissettin, seni kim yuvarlıyordu, nereye gidiyordun, nasıl bir toptun, hangi renkteydin? vb.) duygu ve düşünceleri dinlenir.


SU TAŞIMA YARIŞI
Sınıf iki gruba ayrılır. Her gruba bir bardak ve kova verilir. Sıra ile bardakları doldurup, karşıdaki kovaya boşaltmaları söylenir. Kovasını ilk dolduran grup, oyunu kazanır


BONCUK TOPLAMA “Boncuk Toplama” oyununda çocuklar ikili eş yapılır ve ellerine birer plastik bardak verilir. Halı üzerine renkli boncuklar serpiştirilir. Çocuklar boncukları toplayıp, bardağa koyarlar. Bardağını boncukla ilk dolduran, oyunu kazanır.


MISIR PATLATMA
Çocukların halka olup, yere çömelmeleri istenir. Öğretmen mısır patlatmak için yapılan işlemleri hikâyeleştirerek anlatır. Çocuklar da anlatılanları, hareketlerle gösterirler. Mısırlar patlamaya başladığında öğretmen “pat” diyerek, ayağa kalkar ve çocukların da aynı şekilde ayağa kalkması söylenir. Öğretmen bazen onları yanıltmak için “pat” demeden ayağa kalkar. Öğretmenle birlikte ayağa kalkanlar, yanıldıkları için oyun dışı kalırlar.


GÖRMEDEN GÖZLÜK TAKMA
Büyükçe bir adam başı çizilir. Çocuklara bu adamın iyi göremediği ve gözlüğe ihtiyacı olduğu belirtilir ve hazırlanmış gözlük resmini uygun şekilde yerleştirmeleri istenir. Çocuklar sıra ile gelirler ve gözleri kapalı olarak, resme gözlük yerleştirmeye çalışırlar. Arkadaşları da sözel yönergelerle ona yardımcı olurlar.


1, 2, 3, 4, BOM!
Çocuklardan 1–10 arası sayıları sayarken**5 ve 10 yerine “bom” demeleri istenir. Her çocuk sayı saymaya teşvik edilir, gerekli durumlarda yardım edilir.


KİM YOK OYUNU
Çocuklar yere oturtulur. İçlerinden birini ebe seçerler. Ebe başını öğretmenin kucağına koyar, gözlerini yumar. ( çocuk gözünü, bir başka yerde de yumabilir ) Öğretmen, ebeye sezdirmeden, bir çocuğu işaretle dışarıya çıkartır. Ebe gözlerini açar; Öğretmen ebeye "Kim yok ?" diye sorar. Çocuk bilirse ebelikten kurtulur. Adı bilinen çocuk ebe olur. Ebe, üç ad saydığı halde bilemezse yeniden ebe olur, yumulur.


PANDUF EŞLEME
Çocuklar oyun alanında yerde otururlar. Tüm panduflar ortaya toplanır. Panduf çiftleri birbirinden ayrılarak karışık bir görüntü oluşturulur. Sayışmaca ile iki çocuk seçilir. Başla komutuyla müzik eşliğinde çocuklar pandufları eşleştirerek kendi alanlarına biriktirirler. Panduflar tükenince her iki çocuğun da birikimi sayılır. Fazla eşleştirme yapan alkışlanır.[/align[/align]

AYNA OYUNU
Bir çocuk "ayna" olur. Başka bir çocuk da karşısına geçer, ayna olan çocuğun yaptığı devinimleri öykünerek aynısını yapar. Güldürücü devinimler çocukların daha çok hoşuna gider. Nasıl devinimler yapılacağı konusunda çocuk özgür bırakılmalıdır. İstenirse, bir çocuk ayna olduğunda, tüm çocuklar karşısına geçip onun devinimlerini öykünmeyle yaparlar.


GÜLME OYUNU
Çocuklar halka olurlar, bir ebe seçilir. Ebe eline bir top alır, topu havaya atar. Top yere düşünceye kadar bütün çocuklar gülerler. Top yere düşünce bütün çocuklar susarlar. Top havadayken gülmeyen, yada top yere düşünce susmayan çocuk, oyun dışı kalır.
Bu oyunda topu yukarı atacak çocuk bulunamazsa, ebenin görevini öğretmen üstlenir.


BONCUK TOPLAMA“Boncuk Toplama” oyunu için, sınıftaki çocuklar üçerli gruplara ayrılır. Gruptaki çocuklara renkleri kırmızı, sarı ve mavi olan birer bardak verilir. Halı üzerine büyükçe bir daire çizilerek, içine kırmızı, sarı, mavi boncuklar, karışık olarak dökülür. Gruptakiler bardaklarının rengindeki boncukları, tek tek hızla toplayıp, dökmeden gelerek, belirlenen kavanoza boşaltırlar. İlk tamamlayan oyunu kazanır. Oyun diğer grupların da aynı şekilde oynamasıyla sona erer.

ALİ KUTUDA
Bütün çocuklar sıra aralarındaki boşluklarda ayakta dururlar. Öğretmen ; "Ali kutuda." dediği zaman herkes çömelik vaziyet alır. "Ali kutudan çıktı." deyince herkes ayağa kalkar. Öğretmen bu tempo ile giderken bazı komutlarda değişiklik yapar. Bu değişiklikte yanlış yapanlar yerlerine otururlar. En sona kalan sınıfın birincisi olur.

EŞYA VE YER
Bütün çocuklar sıralarında otururlar. Öğretmen bunlardan 6-8 tanesini çağırarak yazı tahtasının önünde yüzleri arkadaşlarına dönük olarak tutar ve hepsine bir isim verir. ( Örneğin ; Renkler, Kuş isimleri, Şehir ismi veya oyuncak isimleri gibi ) Bundan sonra oturanlar sıralarının üzerine başlarını koyarak gözlerini kaparlar. Öğretmen tahtadakilerin yerlerini değiştirir. Bundan sonra herkes bakar, bir kaç gönüllü istenir. Bu gönüllüler arkadaşlarının yer ve isimlerine göre onları tekrar dizerler.

SİNCAP VE CEVİZ
Bütün öğrenciler yerlerinde otururlar. Bir öğrenci sincap olur ve ceviz olarak eline silgiyi alır. Diğer öğrenciler, başlarını sıralarının üzerine koyarlar ( Uyuyormuş gibi ). Yanlız bir elleri, avuçları açık olarak yandadır. Sincap, cevizle arkadaşlarının arasında dolaşırken, Cevizi ( Silgiyi ) bir arkadaşının eline bırakır ve yerine oturmak üzere kaçar. Yerine ulaşıncaya kadar yakalanamazsa kurtulur. Eline ceviz konulan öğrenci sincabı yakalayamazsa kendisi bir sonraki oyun için sincap olur.

KİM SAKLADI
Bütün öğrenciler yerlerinde otururlar. Bir öğrenci kara tahtanın önüne getirilir. Diğerlerine arkası dönüktür ve gözlerini kapatır. Diğer bir çocuğu sınıfta bir yere saklar veya dışarı çıkarırlar. Öbür çocuklar da yerlerini değiştirerek karışık otururlar. Bundan sonra tahtada bekleyen öğrenciye  "Kim saklandı ?" derler. Gözlerini yuman çocuk arkasını dönerek kimin dışarıya çıktığını veya saklandığını bulmaya çalışır. Bulamazsa ebe değiştirilir ve böylece oyun devam eder.
 
ÜÇ KÜÇÜK KUZU
Bir çocuk ( Büyük Kurt ) sınıfın önünde ve ayaktadır. Diğerleri yerlerinde oturmuştur. Kurt, sıraların arasında dolaşır. Üç küçük kuzunun ellerine vurur ve yine sınıfın önüne gelerek ; "hurr, hurr" der. Bu kelimeler ile birlikte ellerine vurulan üç kuzunun yerlerini değiştirmesi gerekir. Kurt da bu kuzulardan birinin yerine oturmaya çalışır. Ayakta kalan kuzu bir sonraki oyun için Kurt olur. Oyun böylece devam eder.

MEYVE SEPETİBir öğrenci sınıfın önünde durur. Diğerleri yerlerinde otururlar ve hepsine 4 çeşit meyve ismi verilir. Öndeki öğrenci " Elmalar " deyince adı elma olanlar ayağa kalkar, yerlerini değiştirir. Bu arada ayaktaki oyuncu kendine bir yer bulmaya çalışır. İkincide başka grup meyve ismini söyler. Bu kez de bu meyveler yer değiştirir. Eğer ebe " Meyve Sepeti " derse her cins meyvenin yerlerini değiştirmesi gerekir.

KARŞILA VE GEÇ
Öğretmen sınıfın önünde ve ortadadır. İki elinde birer silgi veya fasulye torbası tutar. Sağ ve sol gerisinde iki öğrenci vardır. İşaret verildiğinde bu iki öğrenci öğretmenin elindeki silgileri alır ve sıraların yanında koşuya başlar. Bu öğrenciler arkada karşılaşırlar. Öğretmene silgiyi önce getiren oyunu kazanır.

BEKÇİ KÖPEĞİBir yere bir cisim ( Nesne ) konur. Yanında gözleri kapalı bir bekçi köpeği durur. Diğer öğrencilerden birisi sessizce nesneyi oradan almaya çalışır. Eğer köpeğin haberi olmadan onu alabilirse, bir dahaki oyun için "Bekçi Köpeği" olur. Eşya alırken köpek farkına varırsa "hav hav" diyerek arkadaşını yakalar. O zaman yeni bir bekçi köpeği seçilir.

AVCI ADAM
Bir lider seçilir. Bu lider, herhangi bir yöne doğru yürür ve " Kim benimle ördek ( Ayı,Tilki, Geyik ) avlamaya gelir ?" der. Bütün çocuklar arkasına dizilir ve aynı şekilde lider (avcıyı) izlerler. Avcı dönüp hepsini görünce silahını onlara çevirir ve " Bumm " der. Bunun üzerine ayaktaki çocuklar koşarak kendi yerlerine otururlar. Kim yerine önce oturmuşsa bir dahaki sefere o lider ( Avcı ) olur

FASÜLYE TORBASINI BULMA
 Çocuklar elleri arkada olmak üzere omuz omuza bir daire yapar. Bir çocuk ortadadır. Birisine bir fasulye torbası verilir. Dairedeki öğrenciler bunu elden ele verirler. Ortadaki öğrenci fasulye torbasının nerede ( kimde ) olduğunu bulmaya çalışır. Eğer tahmini çok uzun sürerse başka bir oyuncu ile değiştirilir.
   

Çevrimdışı tarkan555

  • Bilge Üye
  • *****
  • 13.941
  • 16.311
  • 13.941
  • 16.311
# 18 Ağu 2009 19:27:54
teşekkürler murat hocam paylaşımınız için

Çevrimdışı a.badem

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 8.475
  • 19.403
  • Okul Müdürü
  • 8.475
  • 19.403
  • Okul Müdürü
# 28 Ağu 2009 02:44:06
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Öğretmenim belki verdiğim link işinize yarar. Bir bakın istersniz.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

teşekkürler baba_can öğretmenim, kitabı temin ettim. Ev ve sınıf etkinlikleri antolojisi kitabını öğretmen arkadaşlara tavsiye ederim.

Çevrimdışı kirsehir

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.952
  • 12.249
  • Okul Öncesi Öğrt.
  • 10.952
  • 12.249
  • Okul Öncesi Öğrt.
# 28 Ağu 2009 02:51:48
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
teşekkürler baba_can öğretmenim, kitabı temin ettim. Ev ve sınıf etkinlikleri antolojisi kitabını öğretmen arkadaşlara tavsiye ederim.


evet öğretmenim çok güzel bir kitap..ben de tavsiye ederim. gerçi ben daha almadım ama....

Çevrimdışı boran_12

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.441
  • 4.107
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.441
  • 4.107
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 29 Ağu 2009 16:18:06
En başından başlayarak yani "zuhalöğretmen" olmak üzere bütün paylaşımlarını esirgemeyen bütün arkadaşlara ayrı ayrı teşekkür ederim. Emeklerinize ve yüreklerinize sağlık...

Çevrimdışı HANİSESİMGE

  • Yeni Üye
  • 1
  • 0
  • 1
  • 0
# 11 Eyl 2009 18:08:25
çok teşekkürler...

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 11 Eyl 2009 18:17:50
Farklı oyunlar

Çevrimdışı ogrtmn35

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 17.412
  • 177.324
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 17.412
  • 177.324
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 11 Eyl 2009 20:49:47
bu oyunlar çok güzel sağolun öğretmenim bu sene bayağı donanımlı bşalıyacağız inşallah ....çok teşekkürler...

Çevrimdışı oza1968

  • Aktif Üye
  • **
  • 4
  • 830
  • 4
  • 830
# 12 Eyl 2009 11:57:29
Hocam ellerinize sağlık çok güzel oyunlar.Paylaşımlarınız için çok çok teşekkürler.

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 13 Eyl 2009 03:54:14
Eğitsel Oyunlar - Bu Kim Oyunu

Bu Kim Oyunu Çocuklar, yarım halka biçiminde ( yere ta da iskemleye ) otururlar.
Öğretmen sorar :
"-Ben kara gözlü, kıvırcık saçlı bir kız görüyorum; kim bu ?"
Çocuklar, öğretmenin bakmakta olduğu çocuğa bakarak, sorduğu kızın kim olduğunu bulurlar, adını söylerler.
Aynı oyun, çocukların aşağıda gösterilen başka özellikleri sorularak da oynanır :
a) Göz renkleri ve biçimleri ( mavi, kahverengi, yeşil, kara, ela, iri, küçük…vb )
b) Yüz biçimleri ( yuvarlak, uzun…vb )
c) Saç rengi ve biçimi ( kara, sarı, kahverengi, kıvırcık, düz, dalgalı ; uzun, kısa…vb )
Bu tür oyunlar, usandırmamak koşuluyla, arkadaşlarının çeşitli özelliklerini ( ve bu arada renkleri ) çocuklar öğreninceye kadar sürdürülür.

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 13 Eyl 2009 03:55:55
Çocuklarımız İçin Eğitici Parmak Oyunları..

--------------------------------
ÇAL KAPIYI
Çal kapıyı (Alına vurularak kapı çalma hareketi yapılır)
Bak pencereden (Gözlerin önünde parmaklar gözlük gibi birleştirilir.)
Çevir mandalı (Baş ve işaret parmağı ile burun bükülür)
Gir içeriye (İşaret parmağı ile ağız gösterilir.)
Al bir sandalye (Kulak memelerinden biri tutulup çekilir.)
Otur şuraya (Diğer kulağın memesi çekilir.)
Nasılsın? Bugün Ayşe, Fatma (Bir elle çene tutulur)

KARDEŞİMİN TOPU
Kardeşimin bir topu var (İki elin bütün parmakları karşılıklı birleştirilerek top yapılır.)
Yumuşacık, yuvarlak (Parmaklar esnetilir.)
Bir de çekici var (Bir el yumruk yapılıp sallanır)
Bak vuruyor yavrucak (İki el yumruk yapılır, üst üste vurulur.)
Borazanı düt..düt.. diye.
Öttürür de öttürür. (Eller boru gibi yapılıp, ağza götürülür.)
Bazen de ceee yapıp,
Herkesi güldürür. (İki el ile yüz kapanıp, açılır.)

ALİ İLE AYŞE
Ali ile Ayşe karşılıklı evlerde oturuyorlarmış. (Baş parmaklar avuç içinde yumruk yapılarak, yumruklar karşılıklı tutulur.)
Bir gün Ali evden dışarı çıkmış. (Baş parmak yumruk içinden dışarı çıkartılır.)
Tepeye tırmanmış, tepeden aşağı inmiş.(El yukarı kaldırılıp, indirilir.)
Sağına bakmış, kimse yok. (Baş parmak sağa doğru hareket ettirilir.)
Soluna bakmış kimse yok. (Baş parmak, sola doğru hareket ettirilir.)
Önüne bakmış, arkasına bakmış, kimse yok. (Baş parmak öne ve arkaya doğru hareket ettirilir.)
Canı sıkılmış, evine geri dönmüş. (Baş parmak avuç içinde saklanıp, yumruk yapılır.)
Ertesi gün Ayşe evden dışarı çıkmış. (Diğer elin baş parmağı yumruk içinden dışarı çıkarılır. )
Tepeye tırmanmış, tepeden aşağı inmiş. (El yukarı kaldırılıp, aşağı indirilir. )
Sağına bakmış, kimse yok. (Baş parmak sağa doğru hareket ettirilir.)
Soluna bakmış, kimse yok. (Baş parmak sola doğru hareket ettirilir.)
Önüne bakmış, arkasına bakmış kimse yok. (Baş parmak öne ve arkaya doğru hareket ettirilir.)
O da evine girmiş. (Baş parmak, avuç içinde saklanıp, yumruk yapılr.)
Bir başka gün Ali ve Ayşe aynı anda dışarı çıkmışlar. (İki elin baş parmakları, yumruk içinden dışarı çıkartılır.)
Tepeye tırmanmışlar, tepeden aşağıya inmişler. (İki el, yukarı kaldırılıp, indirilir)
Arkalarına, önlerine bakmışlar kimse yok. (İki el yana doğru hareket ettirilir.)
Yanlarına bakmışlar kimse yok. (İki el yana doğru hareket ettirilir.)
Diğer yana bakmışlar, birbirlerini görmüşler. (İki elin baş parmağı karşılıklı tutulur.)
Nasılsın Ali? İyiyim Ayşe demişler. (Baş parmaklar karşılıklı hareket ettirilir.)
Birbirlerini yanaklarından öpmüşler. (İki baş parmak birbirine değdirilerek öpme hareketi yapılır.)
Elele tutuşup, oynamaya gitmişler. (Baş parmaklar birbirine yapıştırılır, diğer parmaklar oynatılır.)

AÇIP-KAPA
Açıp-kapa, açıp-kapa ( Avuçlar dışa dönük eller iki kez açılıp kapanır.)
El çırpalım, biraz da oynayalım. (Eller çırpılır, daha sonrada parmaklar havada şıklatılır.)
Açıp kapa, açıp kapa (eller açılıp, kapatılır.)
Kucağına koy (Eller kucakta kavuşturulur.)
Yavaş yavaş parmakların tırmansın (Parmaklar göğüsten yukarı doğru yürütülür.)
Ağzını da aç ama (Ağız açılır.)
Sakın elini koyma (Eller arkaya saklanır.)

PARMAK KAÇ
Baş parmağım, baş parmağım nerdesin? (İki el arkaya saklanır.)
Buradayım (İki elin baş parmağı önde karşılıklı tutulur.)
Nasılsın efendim? ( Bir elin baş parmağı diğer baş parmağa doğru eğilerek hareket ettirilir.)
Teşekkür ederim. (Diğer baş parmak hareket ettirilir.)
Parmak kaç, parmak kaç (Önce sağ el, sonra sol el sıra ile arkaya saklanır.)
İşaret parmağım…
Orta parmağım…
Yüzük parmağım…
Serçe parmağım…şeklinde parmak oyunu tamamlanır.

ŞAP ŞAP
Şap şap diye, elleri çırparım. (Eller iki kez çırpılır.)
Pat pat diye, başlara vuralım. (Sırayla başın iki yanına vurulur.)
Haydi sessizce, kolumuzu saralım. (Kollar kavuşturulur.)
Elleri çırpalım. (İki kere eller çırpılır.)
BİR KUŞ VARMIŞ
Bir kuş varmış.
Baş parmak tutmuş. (Sağ elin baş ve işaret parmağı ile sol elin baş parmağı tutulur.)
İşaret parmağı kesmiş. (Aynı hareket yapılarak işaret parmağı tutulur.)
Orta parmak pişirmiş. (Orta parmak tutulur, daha sonra yemek karıştırma hareketi yapılır.)
Yüzük parmak yemiş. (Yüzük parmak tutulur, sonrasında yeme hareketi yapılır.)
Serçe parmak gelmiş. (Serçe parmak tutularak sallanır.)
Hani bana, hani bana demiş.

BEDENİM
El çırpmak için iki elim var, (iki el çırpılır.)
Koklamak için burnum, (koklama hareketi yapılır.)
Düşünmek için başım, (baş sallanır.)
Nefes almak için ciğerlerim, (nefes alınır.)
Görmek için gözlerim, (gözler gösterilir.)
İşitmek için kulaklarım var, (kulaklar gösterilir.)
Benim işte böyle,
Güzel bir bedenim var. (beden gösterilir.)

ÖRDEK AİLESİ
Bu baba ördek, (baş parmak gösterilir)
Bu anne ördek, (diğer eldeki baş parmak gösterilir)
Bunlar da yavrular, (Elin diğer parmakları gösterilir)
Vak, vak diyorlar, (iki el üst üste konulur, gaga yapılır)
Derede yüzüyorlar.( yüzme hareketi yapılır)
Bir balık görünce, (el alına konularak, izleme hareketi yapılır)
Yakalayıp yiyorlar.( eller hızla vurulup, yakalama ve yeme hareketi yapılır)

İNSANLAR
Uzun insanlar, kısa insanlar (El ile uzun kısa hareketleri yapılır.)
Mutsuz insanlar, mutlu insanlar, (Yüz mimikleri ile ifade edilir.)
Şişman insanlar, zayıf insanlar, (Şişman ve zayıf hareketleri yapılır.)
Hızlı gidenler, yavaş gidenler, (Hızlı, yavaş parmaklarla gösterilir.)
Tembel insanlar, çalışkan insanlar.(Beden hareketleri ile canlandırılır.)

VÜCUDUM
Baş, gövde, bacaklar, (Vücudun bölümleri sırasıyla gösterilir.)
Hepsi benim vücudumda var. (Vücut bütün olarak gösterilir.)
Ona iyi bakarım,
Her gün spor yaparım.( Kollar omuz hizasında açılıp kapanır.)
Yararlı besinlerle, (Yeme hareketi yapılır.)
Vücuduma sağlık katarım. (Pazular gösterilerek güçlü olma hareketi yapılır.)

SAĞ EL, SOL ELİşte sağ elim, havaya kaldırırım (Sağ el yukarı kaldırılır.)
Bu da sol elim gökyüzünü tutarım. (Sol el yukarı kaldırılır.)
Sağ el, sol elime bakar, (Eller karşılıklı tutulur.)
İşte böyle “şap şap" yapar. (İki kez alkışlanır.)

İKİ EV
Tepede iki ev var,(İki el yumruk yapılır öne uzatılır.)
Bu evde Ayşe oturur, ( Sağ el yumruk yapılır öne uzatılır ve baş parmağı çıkarılır.)
Bu evde Fatma oturur, (Sol el yumruk yapılır öne uzatılır ve baş parmağı çıkarılır.)
Bir gün Ayşe evden çıktı, (Sağ elin baş parmağı gösterilir.)
Tepeye tırmandı, (Eller yukarı kaldırılır.)
Tepeden aşağıya indi. (Eller aşağıya indirilir.)
Bir o tarafa, bir bu tarafa baktı. (Sağ elin baş parmağı sağa sola hareket ettirilir.)
Fakat kimseleri göremedi,
Küçük evine girdi, (Sağ elin baş parmağı avuç içine saklanır.)
Ertesi gün Fatma evinden çıktı, (Aynı sözler ve hareketler tekrarlanır.)
Bir başka gün Ayşe ve Fatma, (İki elin baş parmakları kaldırılır.)
Evlerinden çıktılar.
Tepeye tırmandılar,tepeden indiler, (Eller yukarı aşağı hareket ettirilir.)
Ve birbirlerini gördüler.(Baş parmaklar karşılıklı tutulur.)
Ayşe Fatma’ya “Günaydın, nasılsın? dedi.
Sonra kol kola girdiler
Ve okula gittiler.
(Sınıftaki çocukların isimleri kullanılarak, değişiklik yapılabilir. )

ARI
Camda kocaman bir arı (Eller yuvarlak yapılır.)
Halka halka, sarı sarı, ( Baş ve işaret parmakları ile halka yapılır)
Onu bir tutmalı, (Yakalama hareketi yapılır.)
Boynuna ip takmalı, (Parmaklardan biri tutulur ve bağlar gibi yapılır.)
Dolaşıyor, dolaşıyor, (Parmak havada dolaştırılır.)
Çıkmak için uğraşıyor.
Ay ay anneciğim elimi arı soktu, ( İşaret parmağı ile iğne batırma canlandırılır.)
Ya… ben sana demedim mi ? (İşaret parmağı ile ikaz işareti yapılır.)
Arı çıkar.

DEDEMİN GÖZLÜKLERİ
Dedem uyurken (uyuma hareketi yapılır)
Gözlüklerini yitirmiş (Baş ve işaret parmağı ile yuvarlak gözlük yapılır ve arkaya saklanır.)
Aramış, taramış, (Sağa, sola bakılır.)
Bir de bakmış…(Saklanmış olan gözlük yuvarlakları, gözlük gibi başının üzerine konulur.)
Başının üstünde
Yaşlılık işte…(Eller açılarak, baş iki yana sallanır.)
ÖRÜMCEK KARDEŞ
Örümcek kardeş duvara, (Parmaklar üst üste konur, serçe parmaktan başlanarak parmak uçları oynatılır.)
Tırmandı tırmandı,
Yağmur yağdı yağdı, (Parmaklarla yağmur yağması hareketi yapılır.)
Örümcek kardeş ıslandı, (Eller büzülüp, çene altına yapıştırılır.)
Güneş açtı açtı, (Kollar yarım daire şeklinde, yukarıda açılır.)
Örümcek kardeş kurudu,
Yavrularını toplayıp
Uykuya daldı. (Avuç içleri birleştirilip, yanağa konur.)

PENCERE
Odamda küçük bir pencere var (İki el yan yana açılıp, kapatılır.)
Kolunu çevirip açarım (Açma hareketi yapılır.)
Penceremden başımı uzatıp (Baş hafifçe öne uzatılır.)
Sağa sola bakarım. (Baş sağa, sola hareket ettirilir.)
Penceremin önünde temiz hava alırım. (Kollar yana açılıp nefes alınarak ciğerler şişirilir.)
Akşam olunca kapatır, (Kapatma hareketi yapılır.)
Yatağıma yatarım. (Uyuma hareketi yapılır.)

ASKERLER
Askerler hep dizi dizi. (Parmaklar açılarak eller yan yana konulur.)
Nöbet bekler.
Bazen çırpar ellerini, (Eller çırpılır.)
Şarkı söyler.
Bir de ufacık, (Bir elin yumruğu sıkılır ve işaret parmağı kaldırılır, öteki el açık olarak üstüne konur.)
Şemsiyesi var.
Gece olunca da,
Beşiğinde yatar.(Sol el sağ kola bebek gibi konup, sallanır.)

ATLAR
Atlar yavaş yavaş ormanda gidiyor, (Eller dizlere vurulur.)
Atlar hızlandı, (Eller dizlere hızlı hızlı vurulur.)
Taşlığa geldi, (Eller göğse vurulur.)
Çimenliğe geldi, (Avuç içleri birbirine sürtülür.)
Bataklığa geldi, (Ağızdan, dil damağa vurularak lak lak diye ses çıkarılır.)
Atlar patikadan atlıyor, (Eller havaya kaldırılıp, hızla dizlere doğru indirilerek, vurulur.)
Hooop güm.

YEŞİL ŞİŞE
Beş yeşil şişe sallanıyor, (Baş parmak açılarak, el sallanır.)
İçlerinden biri, pat düştü yere.(Bir parmak kapatılır.)
Dört…
İçlerinden biri, pat düştü yere.(İki parmak kapatılır.)
Üç…
İçlerinden biri, pat düştü yere.(Üç parmak kapatılır.)
İki…
İçlerinden biri, pat düştü yere.(Dört parmak kapatılır.)
Bir…
İçlerinden biri, pat düştü yere.(Beş parmağın tamamı kapatılır.)
Hiç yeşil şişe sallanmıyor.(Baş olumsuz anlamda yanlara sallanır.)

MİKROP
Mikrop çıkmış yürümüş, yürümüş…(Sağ elin baş parmağı sol kol üzerinde yürütülür.)
Bir evin açık kapısından içeri girmiş. (Avuç ortasına gelinir.)
Bir de bakmış merdivenler var,
Başlamış çıkmaya. (Parmaklardan çıkılır.)
Üst kata çıkınca, kapıyı vurmuş. (Elin üst kısmına diğer elle vurulur.)
Tak… tak… kim o ? (Çocuk sesi verilir, sağ baş parmak sallanır.)
Ben. Bay mikrop. (Sağ elin baş parmağı mikroptur.)
Ne istiyorsun? (Çocuk sesi verilerek diğer baş parmak sallanır.)
Seni hasta etmeye geldim. (Mikrobun sesi verilir.)
Yaa… Beni hasta edemezsin. (Hayır anlamında baş iki yana sallanır, işaret parmağı saklanır.)
Bol bol uyudum, (Uyuma hareketi yapılır.)
İyi gıdalarla beslendim, (Eller ağza götürülerek yeme hareketi yapılır.)
Temiz bir çocuğum, (Vücut gösterilir.)
Aşı da oldum, (İşaret parmağı ile, iğne yapma hareketi yapılır.)
Beni hasta edemezsin. (Baş iki yana sallanır.)
Ben gidiyorum. (Mikrop merdivenlerden ıh, ıh diye parmaklardan indirilir.)
Annesi sabunlu su ile temizlik yapıyormuş,
Mikrobun ayağı kaymış, yuvarlamış, (Yuvarlanma hareketi yapılır.)
Kendisini kapının dışında bulmuş. (Eller sallanarak dışarıyı gösterme işareti yapılır.)

BEŞ KÜÇÜK SİNCAP
Beş küçük sincap ağaçta duruyor, (Tüm parmaklar dik, avuç açık tutulur.)
Şişman olan kalkıyor aşağıya bakıyor, (Baş parmak aşağı doğru tutulur.)
İkincisi yanına koşuyor, İşaret parmağı ile baş parmak birleştirilerek daire yapılır.)
Üçüncüsü fındıkları kırıyor, (Parmak şıklatılır.)
Dördüncüsü ağaçta sallanıyor, (Yüzük parmağı ileri geri oynatılır.)
Beşincisi onlara el sallıyor. (El sallanır.)

MİSAFİR
Tık, tık, tık, (Sol el yumruk yapılarak, sağ elin baş parmağına vurulur.)
Kim o, kim o ? (Sağ elin baş parmağı hareket ettirilir.)
Konuk geldi, konuk, (Sol elin baş parmağı hareket ettirilir.)
Ne istiyor konuk ? (Sağ elin baş parmağı hareket ettirilir.)
Bir yatacak yer. (El başa konulur, baş hafifçe yatırılır.)
Dur babama sorayım,
Baba, baba (Sağ elin baş parmağı işaret parmağına değdirilir.)
Efendim, efendim. (Sağ elin işaret parmağı hareket ettirilir.)
Konuk geldi, konuk. (Sağ elin baş parmağı hareket ettirilir.)
Ne istiyor konuk? (Sağ elin işaret parmağı hareket ettirilir.)
Bir yatacak yer. (El başa konulur, baş hafifçe yatırılır.)
Söyle içeri gelsin. (El ile kapı açma hareketi yapılır.)
Allah rahatlık versin. (İki el yanağa konur ve baş hafifçe yatırılır.)

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 13 Eyl 2009 03:56:21
ELLERİM
Bir elimde beş parmak (Bir elin parmakları açılır.)
İnanmazsan say da bak (Parmaklar birer, birer sayılır.)
Bir, iki, üç, dört, beş,
Beş de öteki elim, (Diğer elin parmakları gösterilir.)
On etmez mi şekerim. (Tüm parmaklar gösterilir.)

BEŞ DUYUMUZ
Görmek, koklamak, tad almak (Organlar sırasıyla gösterilir.)
İşitmek ve dokunmak,
Bunlar benim beş duyum. (Beş parmak kaldırılır.)
Adlarını hiç unutur muyum? (Baş iki yana sallanır.)
Gözlerimle görürüm etrafımı, (Etrafa bakılır.)
Kulaklarımla işitirim sesleri, (Kulak memeleri tutulur.)
Aman şşş… sakın! (İşaret parmağı dudağa götürülüp, sus işareti yapılır.)
Kardeşim uyuyor bakın. (Uyuma hareketi yapılır.)
Burnumla güzel kokuları alırım, (Derin, derin nefes alınır.)
Mutfağa gider bakınırım. (Etrafa bakılır.)
Dilimle yiyeceklerin tadına bakarım. (Dil öne uzatılır.)
Acı yiyice oo… yaparım. (Bir el ağza götürülür, yanma taklidi yapılır.)
Derimle hissederim. (Bir elle, diğer elin üstündeki deri tutulur.)
Yanaklarım en yumuşak yerim, (İki elle yanaklar tutulur.)
İşte beş duyumu saydım, (Beş parmak kaldırılır.)
Siz de unutmayın sakın. (İşaret parmağı sallanır.)

AMBULANS
Ambulans yoldan geçiyor, (Araba sürme hareketi yapılır.)
Dadi dadi, yol istiyor. (Kornaya basma hareketi yapılır.)
Hemen arabanı sağa çek, (Elle sağ taraf işaret edilir.)
Ambulansa yol ver.
Ambulans hızla gidiyor.( Hızlı sürme hareketi yapılır.)
Hasta doktora yetişiyor. (Kollar bağlanır.)

HOROZ
Bu benim horozum (Sağ elin baş parmağı gösterilir.)
Bu da tavuğum. (Sağ elin baş parmağı göstertilir.)
Bunlar da civcivlerim. (İki elin kalan tüm parmaklarını oynat.)
Bunların hepsi de benim. (Eller ile kişi kendisini gösterir.)
Bahçemdeki kümeste yaşıyorlar. (İki el çatı gibi yan yana konulur.)
Sabahları horozumun ötüşüyle uyanırım. (Uyanma hareketi yapılır.)
Tavuğumun yumurtasını alırım. (El yumurta tutar gibi yapılır.)
Annem pişirir ben yerim. (OKUNMUYOR)

ON PARMAK
Benim on parmağım var, (İki elin parmakları gösterilir.)
Hepsi benim. (Eller parmaklar göğüste kavuşturulur.)
Sımsıkı kapar, (Her iki el yumulur.)
Kocaman açarım, (Ellerin parmakları açılır.)
Birbirine kavuşturur,(Eller kavuşturulur.)
Arkama saklarım, (Eller arkaya saklanır.)
Yukarı kaldırır, (Kollar yukarı gerilerek kaldırılır.)
Aşağı indiririm, (Kollar bedenin iki yanına sarkıtılır.)
Sonra kucağımda dinlendiririm. (Eller rahat biçimde kavuşturulur, kucağa konur.)

SAAT
Kolumdaki saat, (Bilek gösterir.)
Tık tık, tık tık ses çıkarır. (Baş çok hafif sallanır.)
Masadaki saat, (Parmaklar kenetlenip, kollar ileri doğru itilir.)
Tik tok, tik tok yapar. (İşaret parmağı sağa-sola sallanır.)
Duvardaki saat. (İşaret parmağı ile duvar gösterilir.)
Ding dong, ding dong der. (Baş iki yana sallanır)

VÜCUDUMUZ
Gürbüz bir parmak (Baş parmak gösterilir)
Ne hoştur sayı saymak
İşte bunlardan iki (iki parmak gösterilir)
İkinin var iki teki.
Şimdi üç oldular, azıcık çoğaldılar
Dört oldular bunlar bakın
Beş kardeş ne güzeldir,
Hepsi de bir eldedir
Bunlar oldu altıparmaklar ne çoğaldı
Altı bir daha yedi, daha sayma bitmedi
Bunlar da sekiz kardeş
Hepsi ikiz kardeş
Şimdi dokuz oldular, parmaklar çoğaldılar.
Parmaklar on oldu,
Eller parmakla doldu.

ON PARMAK
Benim on parmağım var (iki parmak gösterilir)
Sağ elimde beş parmak (sağ elin 5 parmağı gösterilir)
Sol elimde beş parmak (sol elin beş parmağı gösterilir)
Ben onlarla her şey yaparım (iki el açılarak göğüs üzerine konur)
Sayı sayar
Yazı yazarım (parmak ile havada yazı yazılır)
Birbirine kavuşturur (kollar birbirine bağlanır)
Arkamda saklarım (eller arkaya saklanır)
Yukarı kaldırır (eller yukarı kaldırılır)
Aşağı indirir (eller aşağı indirilir)
Yorulunca kucağımda dinlendiririm (eller dizler üzerine konur )

KURBAĞA KARDEŞ
Beş küçük kurbağa oturuyor (bir parmak avuç içine saklanır)
Biri yüzmeye gitti kaldı dört (dört parmak gösterilir)
Biri suya atladı kaldı üç (üç parmak gösterilir)
Üç küçük kurbağa biz ne yapalım dediler
İkisi suya atladı kaldı bir (bir parmak gösterilir)
Bir kurbağa “pek eğlenceli�? diyerek suya atladı (suya atlama hareketi yapılır)
Hiç kurbağa kalmadı (parmakların hepsi avuç içine saklanır)

BEŞ KÜÇÜK SİNCAP
Bir, iki, üç, dört, beş (parmaklar tek tek açılır)
Beş küçük sincap ağaçta duruyor (parmaklar avuç içine sıkılır)
Birinci küçük sincap “ben ne görüyorum�? dedi. (baş parmak açılır)
İkinci küçük sincap “ben tüfek görüyorum�? dedi (işaret parmağı açılır)
Üçüncü küçük sincap “hadi kaçalım�? dedi (orta parmak açılır)
Dördüncü küçük sincap “ben korkuyorum�? dedi (yüzük parmağı açılır)
Beşinci küçük sincap “ağaçta oturalım�? dedi (küçük parmak açılır)
Bum! Tüfek patladı. Sincaplar kaçtı (eller çırpılır ve arkada saklanır)

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK