Topyekûn Eğitim Reformu

İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi açılışında konuşan Erdoğan, “Geçtiğimiz 18 yılda her alanda tarihi eserlere ve hizmetlere imza attığımızı ama eğitim ve öğretimde, kültürde arzu ettiğimiz ilerlemeyi sağlayamadığımızı düşünüyorum. Önceliğimizi aileden başlayarak eğitim öğretim hayatları boyunca evlatlarımızı hakkıyla yetiştirmek olarak değiştirmemiz şarttır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi Açılış Töreni’ne katılarak, bir konuşma gerçekleştirdi.

Üniversitenin banisinin Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜRGEV’in okul öncesinden üniversiteye, yurttan bursa kadar geniş bir yelpazede yurt dışına kadar uzanan hizmetleriyle eğitim alanında Türkiye’nin en önemli markalarından biri hâline geldiğini kaydetti.

İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi’nin hem gerisindeki felsefi birikim, hem mimarisi, hem donanımı ile gerçekten iftihar verici bir eser olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, külliyenin Mimar Sinan’dan alınan ilhamla, örnek bir eser olarak vücuda getirildiğini söyledi.

“SİYASİ BAĞIMSIZLIĞIN DA EKONOMİK BAĞIMSIZLIĞIN DA TEMELİNDE FİKRİ BAĞIMSIZLIK YATAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, üniversitenin ismini aldığı İbn Haldun’un dünyada sosyoloji ilminin kurucusu olduğunu ve kendisini bunu “umran ilmi” olarak tarif ettiğini anlatarak, “Hayatı; Tunus, Cezayir, Fas, Endülüs, Mısır gibi coğrafyalarda ilimle, yöneticilikle geçen İbn Haldun, bu tecrübelerini ‘Mukaddime’ adıyla bildiğimiz eserinde insanlığın istifadesine sunmuştur. Bu büyük âlim, insanlığa en büyük katkısı olan ‘umran ilmi’nin amacını, daha önce olup bitmiş olan ile daha sonra olacakların anlaşılması gayreti şeklinde tanımlıyor. Esasen bu çerçeve, İbn Haldun Üniversitesi’nin üzerine inşa edildiği değerleri de özetliyor” dedi.

“Batı dünyası, tıptan sosyolojiye kadar pek çok alanda ilhamını bizim köklerimizden almıştır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Buna karşılık biz, kendi köklerimizi tamamen unutarak veya dışlayarak, onun türevlerini esas kabul etmek suretiyle, iki asırdır kendimize yol ve yön bulmaya çalışıyoruz. Bir başka ifadeyle fikri bir buhranın içinde çırpınıyoruz. Hâlbuki siyasi bağımsızlığın da ekonomik bağımsızlığın da temelinde fikri bağımsızlık yatar. Osmanlı’dan cumhuriyete ülkemizin bu süreçte yaşadığı tartışmaların merkezinde hep geleceğimizi nerede arayacağımız sorusu yatmıştır. Rönesans’ın ardından, fikri ve teknolojik olarak atak yapan batı dünyasının, hak ve adalet tanımadan hızla yükselen baskın gücü, bu sorunun sağlıklı bir şekilde tartışılmasına imkân vermemiştir. Sonuçta, ülke ve millet olarak kendimizi, kontrolsüz bir batılılaşma fırtınasının içinde bulduk. ‘Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek’ için çıkılan yolun, en sığından, en bayağısından, en çarpığından bir batı taklitçiliğine dönüşmüş olması, Cumhuriyetimizin en büyük kaybıdır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her dönemde bu fikri sancıyı yaşayan, tartışmayı ve arayışı sürdürmeye çalışan dava insanlarının çıktığını, ancak bunların sesi ve üretiminin, kayıtsız şartsız batıcılığı savunan zihniyetin faşist dayatmaları karşısında yetersiz kaldığını ifade etti. Türkiye’nin siyasi, ekonomik, askerî olarak yeniden kendine güvenini kazandığı son yıllarda ise bu tür tartışmaların, arayışların, gayretlerin daha adil şartlarda yürümesine imkân verildiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah Türkiye, bu fikri tartışma zenginliğini, kendisi, dostları ve tüm insanlık için hayırlı bir inkişafla neticelendirecektir” ifadesini kullandı.

“MEDENİYET TASAVVURUMUZU LAYIKIYLA HAYATA GEÇİREMİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükûmet olmakla muktedir olmanın, muktedir olmakla iktidar olmanın arasındaki farkın ayrımına işaret ederek, gerçek iktidarın fikri iktidar olduğunu vurguladı. Fikri iktidar yolunun zor ve zahmetli bir süreç olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Şahsen bu konuda kendimi biraz mahzun hissediyorum. Samimi bir muhasebeyle, geçtiğimiz 18 yılda her alanda tarihî eserlere ve hizmetlere imza attığımızı, ama eğitim ve öğretimde, kültürde arzu ettiğimiz ilerlemeyi sağlayamadığımızı düşünüyorum. Okullarımızda milyonlarca öğrencimiz eğitim-öğretim görüyor, ama çoğu alanda hepimizi mutmain edecek düzeyde yetişmiş insan gücüne sahip değiliz. Genç bir nüfusa sahibiz, ama medeniyet tasavvurumuzu layıkıyla hayata geçiremiyoruz. Medyamız, en modern altyapıya sahip, ama bizim sesimizi ve nefesimizi yansıtmıyor. İlimde, sanatta, kültürde hep benzer sıkıntılarla karşı karşıyayız. En haklı olduğumuz konularda bile dünyaya kendimizi anlatamıyoruz. İşte bunun için de fikri iktidarımızı hâlâ tesis edemediğimiz kanaatindeyim. Hiç kimsenin bu fikri iktidar arayışından rahatsız olmaması gerekiyor. Bu arayışın sona ermesi, bir ülkenin ve toplumun felaketi demektir. Tam tersine bu arayışa herkesin destek vermesini, katkı sağlamasını bekliyoruz.  Fikri iktidarı siyasi kadrolar değil, ilim, sanat ve hikmet insanları inşa eder. Siyasi kadrolar ancak onlara ihtiyaçları olan zemini sağlar. Dolayısıyla, bu konudaki sorumluluğun bir kısmı bize aitse, önemli bir kısmı da ilim ve fikir adamlarımıza aittir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önüne konan çerçevenin körü körüne fanatikliğini yapanın kendine de ülkesine de medeniyetine de hayrı olmayacağını dile getirerek, taklitçiliğin mevcudun ardından gitmek olduğunu, asıl olması gerekenin ilhamını gelenekten alan yenilikçilik olduğunu kaydetti.

“NE BİNLERCE YILLIK BİRİKİME SIRTIMIZI DÖNECEĞİZ NE DE MODERN DÜNYANIN SUNDUĞU İMKÂNLARI REDDEDECEĞİZ”

Dünyanın bilimde, teknolojide, kültürde, sanatta geldiği yeri toptan reddedecek, görmezden gelecek kadar gerçeklerden kopuk olmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim derdimiz ve arayışımız başkadır. Dünyadaki hâkim fikri anlayışın ve fiili düzenin sadece ardından giderek kendimize çok daha ileri bir medeniyet inşa edemeyeceğimize inanıyoruz. Geçmiş ve mevcut tüm medeniyetlerin birikimini kullanarak, hepsinin de ötesine geçmenin gayreti, kararlılığı ve üretkenliği içinde olmamız gerekiyor. Tek vazgeçilmezimiz inancımızın naslarıdır; onun dışındaki her şeyi geleceği kucaklayacak şekilde yeniden yorumlamak, yeniden üretmek mümkündür” diye konuştu.

“Ne insanlığın, milletimizin ve inancımızın binlerce yıllık birikimine sırtımızı döneceğiz, ne de modern dünyanın sunduğu imkânları reddedeceğiz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendimizi mevcut şartlara hapsederek, fikri tüketicilikten öteye geçemeyiz. Biz, her alanda olduğu gibi, fikri alanda da üretici olmanın gayreti içindeyiz. Geleceğe bırakacağımız en kıymetli mirasın fikri bakımdan üretken nitelikli insan olduğu inancıyla, bu doğrultuda var gücümüzle çalışmayı sürdüreceğiz” sözlerine yer verdi.

“YAPMAMIZ GEREKEN, MEDENİYET BİRİKİMİMİZE VE HEDEFLERİMİZE UYGUN NESİLLER YETİŞTİRMEKTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin kuru kuruya batıcılık saplantısı yanında, yine aynı kaynağın ürünü pek çok sapkın ideoloji ve akımın zehrine de maruz kalmış bir ülke olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: “Fikri iktidarımızı, kökü ve ruhu itibariyle bize ait olmayan bir medeniyete kaptırmamızın sebebi, bu sapkın akımların önlerinin bilinçli bir şekilde açılmasıdır.  Fütüvvet ehli bir nesil yerine amorf bir nesil yetiştirme gayreti, ülkemize ve milletimize oldukça pahalıya mal olmuştur. Geçmişten bugüne yaşadığımız nice acıların, döktüğümüz nice gözyaşlarının, çektiğimiz nice sıkıntıların gerisinde kuşaklar boyunca maruz kaldığımız bu fikri istila gerçeği vardır. Oysa karşımızda, bizim yetiştirmeye çalıştığımız nesillerin çok daha donanımlıları, çok daha etkinleri mevcuttur. Öyleyse yapmamız gereken, kendi medeniyet birikimimize ve hedeflerimize uygun nesiller yetiştirmektir. Türkiye’nin, 2053 vizyonunun ana fikrini bu konu oluşturmalıdır.”

Türkiye’nin geçmişten bugüne eğitim-öğretim sisteminin çocuklara sadece maddi bilgi yükleme üzerine kurulu olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretime ağırlık verilirken eğitim kısmının ihmal edildiğini, medyanın etkisiyle aile dâhil, geleneksel eğitim yapılarının gücü azalırken de yerine daha iyisinin konulamadığını anlattı.

“DEĞİŞİM SIRADAN BİR MÜFREDAT TADİLATININ ÖTESİNDE, TOPYEKÛN BİR EĞİTİM-ÖĞRETİM REFORMUNU GEREKTİRİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Evlatlarımızın zihin ve gönül dünyalarındaki boşluk da, batı merkezli popüler kültür ürünleriyle veya sapkın akımların hezeyanlarıyla doldurulmuştur. Bunun için önümüzdeki dönemde önceliğimizi, aileden başlayarak eğitim-öğretim hayatları boyunca evlatlarımızı hakkıyla yetiştirmek olarak değiştirmemiz şarttır. Bu değişim, sıradan bir müfredat tadilatının ötesinde, topyekûn bir eğitim-öğretim reformunu gerektirir” şeklinde konuştu.

Okul öncesinde ve ilkokulda tek ihtiyacın, değerlerini iyi bilen, inancına, kültürüne, tarihine, diline sahip çıkan, ailesine ve topluma karşı sorumluluklarını özümsemiş insanlar yetiştirmek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ortaokul dönemini, çocuklarımızın zihni ve fiziki kabiliyetlerini keşfetmeye, onları geleceğe doğru alanlarda hazırlamaya yönelik bir anlayışla şekillendirmeliyiz. Lise dönemini, artık ruhu zenginleşmiş, kendini tanımış, yapabileceklerini bilen gençlerimizin somut alanlara yönelecekleri bir eğitim-öğretim süreci olarak tasarlamalıyız. Yükseköğretimi ise ön lisansından lisansına, yüksek lisansından doktorasına kadar her safhasıyla, milletimizin fikri iktidarının üretim merkezleri hâline dönüştürmeliyiz. Bunu başardığımızda, tıpkı geçmişte yaptığımız gibi, kendimizle birlikte tüm insanlık için aydınlık bir geleceğin kapısını açmış olacağımızdan şüphe duymuyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni öğretim yılının hayırlı olmasını dileyerek konuşmasını tamamladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, İbn Haldun Üniversitesi Külliyesi’nin açılış kurdelesini kesti.

 

T.C. Cumhurbaşkanlığı

  • 11 87
  • 20 Ekim 2020 09:15 19.378
  • Aktif Haberler
  • 10minutes
    24 Ekim 2020 12:54
    3 0
    Gelecek reformda öğretmenlerin sosyal hakları ile alakalı köklü değişiklikler olacaktır. Bence çok sevinmeyin (tamamen sözleşmeliye dönüş, performans sistemi yada tamamen ücretli öğretmenlik vs.)

    Eğitim sisteminde tek suçlu var : Öğretmen! Bu hep böyledir, değişmez.
  • ayselaysel
    24 Ekim 2020 09:40
    3 0
    Söyle bir yazıyı yorumları baştan sona okudum.Reform kelimesi bir çok meslektaşımı sevindirmiş.Ama kastedilen reform anladığımız reform olur mu tartışılır?

  • dejaay
    23 Ekim 2020 12:12
    7 1
    Bu kez eğitimi toptan kaldıracaklar. Belli oldu.
  • pinkk
    23 Ekim 2020 08:54
    10 1
    sanırsam iktidara yeni geldiler
  • emir3417
    23 Ekim 2020 07:05
    11 0
    Bazı arkadaşlar reform denilince eğitimde sistemin değişeceğini sanıyorlar.Hani bu bakan gelincede sevinenler olmuştu.tekrar söylüyorum.bahsedilen reform öğretmenlerle ilgili...başka değişiklik beklemeyin...
  • ali_turan_24
    22 Ekim 2020 12:20
    7 6
    Zorunlu eğitim kaldırılmalı.
  • olcaytoh
    22 Ekim 2020 09:48
    3 19
    Ahlaki ve vicdani olarak batı, bizi 100 e katladı. Önü alınamaz şekilde de farkı açıyorlar.
    Diyen hocamız,doğru ,bosna da o vicdanı gördük,Avrupa nın göbeğinde.Yunanistan ın ,İtalya nın botlardaki göçmenleri ölüme terk ederken gördük.Ermenistan ın sivilleri vurmasıyla gördük o AHLAKI VE VİCDANI.
  • olcaytoh
    22 Ekim 2020 09:36
    2 19
    Ahlaki ve vicdani olarak batı, bizi 100 e katladı. Önü alınamaz şekilde de farkı açıyorlar.
    Diyen hocamız,doğru ,bosna da o vicdanı gördük,Avrupa nın göbeğinde.Yunanistan ın ,İtalya nın botlardaki göçmenleri ölüme terk ederken gördük.Ermenistan ın sivilleri vurmasıyla gördük o AHLAKI VE VİCDANI.
  • alpi61
    22 Ekim 2020 07:42
    16 1
    Unexpected hocam; bu arada dedesinin mezar taşını bile okuyamayan adam bu sene çocuğunu Robert Kolejine yazdırmış :)
  • irish
    21 Ekim 2020 22:30
    27 5
    Biri de batının değerlerine köhnemiş diyor.
    Bir yerlerden ezberlenmiş klişe sözler bunlar.
    Ahlaki ve vicdani olarak batı, bizi 100 e katladı. Önü alınamaz şekilde de farkı açıyorlar.
    Batıyı örnek olan kore, singapur, japonya, çin eğitimde aldı yürüdü.
  • hknhc
    21 Ekim 2020 21:43
    6 1
    Bütün öğretmenler sözleşmeli olsun sorun çözülür. (Bizimkilerin hayali ve fikri.)
  • Unexpected
    21 Ekim 2020 15:46
    20 28
    Dedelerimizin mezar taşındaki yazılari bile okuyamiyoruz. Boyle olmaz.
  • php_korsan
    21 Ekim 2020 15:03
    14 2
    Yük,ek ders, reform...bu işin sonunda temiz iş çıkacak
  • TABAK
    21 Ekim 2020 13:47
    4 49
    Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı, eğitimle ilgili reformdan bahsediyor, haberin kalitesi sorgulanıyor!
    Esas çarpı atanlar sorgulanmalı değil mi?
  • emir3417
    21 Ekim 2020 11:09
    38 3
    Bu reform işi öğretmene patlar...görün bakın
  • mtdemirci
    21 Ekim 2020 07:07
    35 2
    Ve fatura öğretmene kesilir...
  • necip767
    21 Ekim 2020 03:19
    14 5
    İlkokullar tekrar sabahçı, öğlenci olmalıdır.
  • Oguz8
    21 Ekim 2020 00:35
    13 3
    Değişmesi gereken o kadar şey var ki. Sıfırdan kurmak daha kolay olurdu. Çarpıklıklar silsilesi oluşması için tohumlar ekilmiş bu ülkeye.
    Allah bu ülkeyi kendi yoluna çevirsin.
  • hasanasd
    21 Ekim 2020 00:21
    24 3
    1. Öğretmene kurul adı altında angarya işler vermeyin. Zaten müdür ne dese o oluyor.
    2. Okula, çalışan annelerin çocuklarına bakıcılık yapmaları için okulda kalma süresini sürekli uzatmayın. 15 dakika teneffüs olayından vazgeçilmeli, derler 30 dakika yapılmalı ve öğlen arasını kaldırın.
    3. Müfredatı bilgi yığını haline getirmekten vazgeçin. Okulu deneyim edinme merkezi haline getirin. Sportif faaliyet dışında çocukları yarıştıran her türlü etkinliği yasaklayın.
    4. Müsait olan okullarda teneffüs vaktini öğretmene bırakın. Köyde çalıştım 9 yıl ve teneffüs vaktini çocuklarla belirliyorduk. Bazı dersleri 60dk. bazılarını da 20dk. işliyorduk ve herkes çok mutluydu.
  • pembali
    20 Ekim 2020 23:31
    32 1
    Sınıfta kalma veli insiyatifinde;
    İlkokulda bile hiç bir yaptırım yok öğrenci kafasına göre derse aylarca gelmiyor;
    ne değişecek acaba veli 3 sene olmuş benim çocuğun öğretmeni sen misin diyor
    okul kültürü oturmamış bizde bir kere
    70li 80li yılların öğrenci videolarını izleyin o yokluğa rağmen eğitim olarak, okul sevgisi, gerekse saygı olarak şimdiki bizde 10 kat daha iyiler. Acaba neden
  • TABAK
    20 Ekim 2020 23:08
    5 52
    Cumhurbaşkanımız özetle, Milli ve manevi değerlerini özümsemiş, köhnemiş batının değerlerine değil irfanına kapı açan bir reformdan bansediyor. Yorumlar ve çarpılar yine her zaman oldğu gibi belli kalıplar...
  • nursima
    20 Ekim 2020 22:53
    10 2
    Sorunlardan biri de cinsiyetçi yaklaşımlar da bulunan insanların bu meslekte olması.
  • bezgin1
    20 Ekim 2020 22:50
    14 1
    Sosyal Bilgiler kitabında başarı öyküleri ile ilgili yabancı bir tasarımcıyı örnek vermişler: Adı Carlos Tiscar. Çocukluğunda yeteneklerini keşfetmiş,tasarımlar yapmış falan filan. Fakat en sonda ailesinden bahsettiğinde;babasının teknik harita çizimi yaptığı,annesinin de iç mimarlık ve dekorasyona meraklı biri olduğundan bahsediyor. Yorumu sizlere bırakıyorum. Türkçe,fen Bilimleri,Matematik kitaplarını incelediğimizde ne kadar sığ ve baştan sağma hazırlandıklarını görüyoruz. Daha biz ders kitaplarını hazırlama konusunda gelişme kaydedememişiz. Her şeyin en iyisini batıdan alıyoruzya hani peki eğitimle ilgili en iyi şeyleri neden batıdan almıyoruz. Heee kusura bakmayın. Milli Eğitim Bakanlığı'ydı değil mi.
  • zekirdek
    20 Ekim 2020 22:03
    27 4
    allah rızası için birisi şu 5+3+3 sistemine dönülmesi gerektiğini anlatırmı devlet ricaline...
  • Ayaz_Gezer
    20 Ekim 2020 21:50
    17 11
    Harf inkilabindan tutun da tevhidi tedrisatin sorgulanmasına kadar gider bu iş.Bu yönde bir çalışmanın olacağını düşünüyorum.Bir gecede bütün kanunlar çıkar.Ertesi gün farklı bir ülkeye uyaniriz.Turkiyede bu da olmaz diye birşey yok hele günümüzde.
  • emir3417
    20 Ekim 2020 21:49
    1 12
    Okulda yaşanan bir olayda arkadaşımın yaptığı espriyi yazdım.birçok kişi çarpı yapmış.Öğretmenlik mesleği ülkemizde kadınlara uygun bir meslek olarak bilinir.diğer ülkelerde de durum böyledi r belki.ama gerçekte bakıyorsunuz genelde erkek öğretmenler hep gündemde olur ya da yaptıklarıyla ilgi çeker, basında yer alır hatta genelde erkek öğretmenlerle ilgili filmler çekilir.arkadaş espri yaptı ama ben ciddi ciddi bu konuyu düşünmeye başladım
  • huseyinyesilot
    20 Ekim 2020 20:29
    59 4
    Zorunlu eğitime son verip derhal 5+3+3 sistemine gri dönülmeli.
    Serbest etkinlikler gibi dersler kökten kaldırılmalı.
    Sınıfta kalma geri gelmeli ancak veliye danışarak değil öğretmenin kararıyla olmalı.
    Okullara müdür olmak için en az 15 yıl,müdür yardımcısı olmak için en az 10 yıl öğretmen olarak çalışma zorunluluğu getirilmeli .Ayrıca idareciler ÖSYM tarafından yapılacak olan yazılı sınavla belirlenmeli.
    İster idareci olsun ister öğretmen olsun bir okulda 8 yıldan fazla çalışamamalı,
    5.sınıflar tekrar ilkokullara verilmeli,
    Sınıf öğretmenlerinin maaş karşılığı 15 saate düşürülmeli,
    Tüm öğrencilere ücretsiz ders kitabı dağıtımına son verilerek, sadece fakir aile çocuklarına verilmeli.
    Bursluluk sınavlarında öğretmen çocuklarına tanınan %15 kontenjanın geri getirilmesi .Malumunuz %5’e düşürdüler.
    Sendikalara toplu görüşme değil,toplu sözleşme hakkı verilmeli,
    Öğretmenlere çalıştığı her 10 yıl için 1 yıl yıpranma payı getirilmeli,
    Öğretmen maaşı 900 dolar olmalı,
    Sınıf öğretmenlerinin yan alanlarına geçme ile uzman ve başöğretmen olma hakkı tekrar verilmeli,
    Tüm okul girişlerinde özel güvenlik olmalı okula geliş ve gidişlerde de polis ve jandarma olmalıdır.
  • blue38127
    20 Ekim 2020 20:22
    45 3
    Velimi üzeni bende üzerim anlayisindan,öğrenci merkezli eğitimden,ücretsiz kitaplar ve yapilan yardımlardan vazgectigimizde ve sınıfta kalma geri geldiğinde cağ atlayacağız emin olun.
  • nazifer5180
    20 Ekim 2020 20:06
    49 2
    Bende bir şey söylemek isterim...
    Okumak istemeyenleri de lütfen zorla okutmaya çalışmayın ne olur...
  • gökcebogaz55
    20 Ekim 2020 19:39
    12 2
    Aklıma şu fıkra geldi:
    üç tel saçı olan biri berbere gitmiş. Berber sağa tararken biri kopmuş, sola tararken diğeri kopmuş. En sonda müşteri demiş bir tane kaldı bırak o da dağınık kalsın...
  • zafre34
    20 Ekim 2020 19:11
    6 11
    Reformun özünde yeni neslin kötüye gittiği var özellikle ortaokullarda düzenleme görünüyor. Muhtemelen ortaokulları imam hatip yapabilirler.
  • nadir.009
    20 Ekim 2020 19:10
    23 2
    1.sinif ogretlerinin ek ders haksızlığın giderin.2-butun öğretmenlerin ek ders ücretlerini arttırın.3-mudurleri başarılı öğretmenlerden seçin.4 eğitimde sendikayı kaldırın.5 tüm okullara mevcuda göre ödenek verin.6 tarafsız olarak okulllari denetleyin.7 öğretmenin arkasında olun değer verin 8-liyakatsiz insanları makamlardan koruyun. Gerisi çok rahat gelecektir.
  • php_korsan
    20 Ekim 2020 19:05
    4 10
    Kafanızı yormayın bunda temiz iş çıkacak
  • irish
    20 Ekim 2020 17:31
    25 0
    En büyük reform,
    Sınıf mevcutlarını 20' nin altına düşürmektir.
  • mahmutocak42
    20 Ekim 2020 17:26
    57 2
    Öğretmene 25 yıl önceki yetkilerini verin 2 ayda bütün sistem çağ atlar.
  • kaynarca87
    20 Ekim 2020 17:12
    41 1
    sürekli reform arama çabası ama geriye dönüp de nerde hata yaptık dememeleri aslında yeni reformlardan da bir şey olmayacağının garantisidir. eğitim kadrosu reform istemiyor artık. güne sürekli acaba ne olacak tedirginliği ile başlamak bizleri çok yordu. zaten alım gücümüz iyice düşmüş öğretmen evini geçindirme derdine duçar olmuş bari kafamızı karıştırmayın artık.
  • Petrucci
    20 Ekim 2020 16:47
    32 1
    2023'e kadar öğretmen maaşı ile asgari ücret neredeyse eşit noktaya gelir. "Okumasaydın o kadar, kim sana öğretmen ol dedi?" derler.
  • tarkan555
    20 Ekim 2020 16:31
    19 2
    4+4+4 reformu ile sınıf öğretmeni mezunu iken kendimi ortaokul öğretmenliğinde buldum :)
    Yeni yapilacak Reformla şube mudurluğü gorevi hususunda ;
    Gereğini arz ederm
  • smyi
    20 Ekim 2020 16:08
    9 3
    Tüm okullar özelleşecek, tüm öğretmenler sözleşmeli olacak.
  • AASSDDFFGG
    20 Ekim 2020 15:52
    11 1
    Bu haberin altında sadece 30 x olmuş ben 3 haneli rakamlar beklerdim. Biz öğretmenlerle herkes dalga geçer oldu. Maaşımı söylemeye utanır oldum.
  • necip767
    20 Ekim 2020 15:41
    11 2
    Ne yapılacağını profesöre,doçente sormayınız sorarsanız da adamlara ayıp olmasın kabilinden sorunuz .En doğru bilgi ve ne yapılmalı sorusu bence bizzat öğretmene sorulmalı. EBA üzerinden fikirler toplanıp bir karara varılırsa daha rasyonel olur diye düşünüyorum.Zira bizler aynı zamanda büyük oranda veliyiz de.
  • bahcetka
    20 Ekim 2020 14:52
    6 77
    Cumhurbaşkanımızdan böyle bir müdahale bekliyorduk zaten.İnşallah yapacağı reformlarla eğitimi toparlayacaktır.Şimdiden hayırlı uğurlu olsun.
  • ufukbey
    20 Ekim 2020 14:15
    48 4
    Reform istiyorsan önce liyakatsiz atanan okul müdürlerinin işine son vermeliyiz .Ordu komutanina guvenmezse tabiki başarı olmaz.
  • meralyıldız
    20 Ekim 2020 14:15
    24 2
    Bu duruma getiren kim?Yönetici atamalarından tutunda A'sından Z'sine......
  • faul
    20 Ekim 2020 14:09
    20 2
    2000 yılından önce mahallemizdeki liseden kredili sistemde 2,5 yılda mezun oldum.O zamanki halimle Şu an liseyi 4 yıl okuyan öğrencilerin %90 ını cebimden çıkarırım.Denenmedik şey bırakmadılar ama hiç birinde öğretmeni dikkate almadılar sonuç ortada..İşini yürütenlerin zaten umrunda olmadı..Onlar hangi okula idareci olsam derdindeydi..Ben vicdanen üzerime düşeni yapıyorum, gerisi pek de umrumda değil artık.Okulları babasının çiftliği gibi görenler ve buna izin verenler oldukça da umrumda olmayacak.
  • sopar
    20 Ekim 2020 14:05
    29 1
    Yazılacak çok şey var ama. Gelde yaz bakalım.
  • Petrucci
    20 Ekim 2020 13:53
    10 1
    Yapılacak bir şeyin daha öncekinden iyi olma ihtimali sıfır. O yüzden daha fazla bozmayın. Zamanı gelince düzeltilir.
  • ahudeniz
    20 Ekim 2020 13:35
    54 7
    Atatürk ün eğitim politikasını uygulamaktan başka yol var mı?
  • ashker
    20 Ekim 2020 13:12
    29 5
    Aaaa! Neden eğitimde istenilen başarıyı elde edemedik? Kim yaptı ki acaba? Sorumlusu kimse hemen ortaya çıksın!
  • adaletlazım
    20 Ekim 2020 13:02
    50 1
    1) 1+5+3 geri gelmeli.
    2)sınıfta kalma geri gelmeli
    3)sınıf öğretmenlerinin maaş karşılığı 15 saate düşürülmeli.
    4) beden resim müzik gibi beceri derslerinin notla değerlendirilmesi kaldırılmalı.
    5) dersler 30, teneffüsler 15 dakika olmalı.
    6) Yöneticiler işinin ehli olmalı.
    7) 1.siniflar merkezi kurayla belirlenmeli.
    Daha çok madde var ama aklıma ilk gelenler bunlar.
  • ayd_murat
    20 Ekim 2020 12:54
    3 3
    Eğitim şart.
  • ruzgarneo
    20 Ekim 2020 12:39
    33 4
    15 yıllık meslek hayatımda geçen her gün daha da geriye gidince Reform deyince aklıma şunlar geldi; ilkokul 3 yıla düşüyor, düz yazı yerine çivi yazısı geliyor, özür grubu tayinleri kalkıyor, sınıf öğretmenleri atandıkları yerde emekli oluyor, ek ders kalkıyor, maaşlar askeri ücretle eşitleniyor, öğretmenler sabah 8 de başlayıp akşam 6 da mesaiyi bitiriyor, hafta içi 6 gün oluyor, 19.00 dan sonra canlı ders, 7/24 saat veli sorunları ile ilgili psikolojik destek ve danışmanlık hizmeti , hafta sonu tatili sadece pazar oluyor, yaz tatili öğretmene kalkıyor bunun yerine mesleki gelişme kursları geliyor, öğretmenler sadece eğitim öğretim işlerinde değil boşta kaldıklarında sağlık, temizlik vb. işlerde de kullanılıyor... aklıma şimdilik bunlar geldi. ALLAH (c.c) yar ve yardımcımız olsun.
  • adaletlazım
    20 Ekim 2020 12:38
    18 1
    1+5+3 Tam destek
  • daktilo38
    20 Ekim 2020 12:14
    40 1
    Reform diye 657yi kaldırmasınlar yeter...
  • kaansaatci
    20 Ekim 2020 12:12
    17 2
    Galiba 1+5+3 geliyor
  • evrimcan
    20 Ekim 2020 12:06
    42 5
    70 yıl öncesine gidip, günümüze uygun modernize edilmiş Köy Enstitülerini tekrar açarsak en büyük reformu yapmış oluruz.
  • öğretmen1934
    20 Ekim 2020 11:57
    32 1
    Reform değil itibar isitiyoruz. Bakalım şapkadan ne çıkacak. Olumlu birşeyler olmayacağı kesin.
  • m_aslan
    20 Ekim 2020 11:56
    15 1
    Ben artık ne demek istendiğini anlamıyorum, ne sağlık bakanının açıklamalarını ne sayın cumhurbaşkanının bu son açıklamasını tam olarak anlayamadım... Covid miyim yoksa? Kafam çorba gibi. Yoksa son günlerde her gün farklı bir uygulamaya geçildiği haberleri sebebinden mi?
  • zeus87
    20 Ekim 2020 11:55
    34 1
    87 doğumlu bir öğretmen olarak şunu söyleyebilirim ki, bizim dönemimizde ilkokuldan ortaokula ya da ortaokuldan liseye geçişlerde Anadolu liseleri için sınav olurdu ve gerçekten hak eden öğrenciler o liselere girerdi. Ayrıca liselerdeki süper lise dediğimiz hazırlık okuyan öğrenciler iyi İngilizce öğrenirlerdi. O sistemdeki öğrencilerden o liselerde okuyan öğrenciler şu an ülkenin her yerinden başarılı olarak çalışmaktalar. Aslında bizim tutmuş bir sistemimiz vardı. Onu geliştirerek uygulamalıyız. Çocukların hayatı sınav olmasın diye sınav karşıtları olabilir ama bizim ülkemizin, ülkeyi ileriye taşıyabilecek iyi yetiştirilmiş kişilere ihtiyacı var, onun için de seçme şart. İyileri de diğerlerinin arasında köreltiyoruz maalesef.
  • loveishope
    20 Ekim 2020 11:48
    55 2
    Nereden başlasam ki yazmaya acaba.
    - 4+4+4 getirilmesi doğru değildi. ( ve bu süreçte hiçbir eğitimcinin görüşü alınmadı )
    - Liyakattan uzak bir düzenle okullara okul yöneticileri yerleştirildi.
    - Öğretmenlere özlük hakları ve maddi konuda dişe dokunur hiçbir iyileştirme yapılmadı. Hep fedakar olmaları beklendi. Oldular da ama emeklerinin karşılığını maddi ve manevi olarak hiçbir zaman alamadılar.
    - Öğretmen itibari ayaklar altına alındıkça alındı. Buna dur diyen olmadı.
    - Okullarımızı akıllı tahtalarla donatmayı belki başardık fakat öğrencilerimize bir günde 6 saat, 7 saat hatta liselerde 9 saat ders dayatarak sürekli yarıştırdık sürekli. Bunlar yetmez gibi hafta sonu da okullarda kurs vererek bu çocukların hafta sonlarını (oyunlarını, hobilerini, eğlencelerini) elinden aldık.
    - Okullar arasında bile ayrımcılık yapıldı. İmam Hatipler öz evlat, diğerleri üvey evlat muamelesi görmeye başladı.
    ve dahası..
    Yine de umut etmek güzel şey.
    Umarım yapılan yanlışlar objektif olarak gözden geçirilir ve daha kaliteli bir eğitimin temellerini beraber atarız.
  • ozersin85
    20 Ekim 2020 11:18
    35 1
    Reform mu? Öğretmene eski itibarını ve yetkisini verin yeter .
  • CetinK
    20 Ekim 2020 11:16
    16 1
    Sonu sürprizli filmler gibi yaşıyoruz artık.
  • spidercont
    20 Ekim 2020 11:11
    13 2
    İnşaat şirketlerine öğrenci garantili okullar ihalesi yolda sanırım.
  • hayber_38
    20 Ekim 2020 11:00
    7 2
    Yeni bir sınav mı geliyor
  • php_korsan
    20 Ekim 2020 10:55
    33 2
    ek dersler kalksın herkesin maaşına ortak 2 bin TL zam konsun.Reform önce öğretmenden başlamayacak ise ki evet hiç bir kıymeti yok
  • aretias28
    20 Ekim 2020 10:47
    24 2
    Eğitimde kötüyü geride bıraktık,daha kötü bir eğitim bizi bekliyor..
  • php_korsan
    20 Ekim 2020 10:45
    34 1
    öğretmene de bir ayar verilecek kesin.Yük kelimesi boşuna değildi
  • mışmış
    20 Ekim 2020 10:33
    46 4
    4+4+4 eğitim reformuydu. Bir nesli yok ettiniz.
  • carpediem03
    20 Ekim 2020 10:32
    41 1
    Eğitimde reform, öğretmenin itibarını, yetkilerini ve maddi durumunu düzenlemekten geçer. Haricinde yapılacak reformlar tutmadı, tutmayacak. Önce öğretmen mutlu olacak.
  • alpi61
    20 Ekim 2020 10:29
    54 1
    İlk adım olarak, öğretmene değer vermekle başlanılabilir..
  • sevmelek
    20 Ekim 2020 10:21
    57 1
    Yapacağınız en büyük reform artık reform yapmayı bırakmak olmalıdır.
  • sarkat
    20 Ekim 2020 10:20
    18 3
    Sene ortasında yapmasalar bari
  • Unexpected
    20 Ekim 2020 10:19
    6 14
    Ay hadi inşallah.
  • hazer
    20 Ekim 2020 09:34
    6 8
    çalışılan bir proje var galiba
  • KUTLU
    20 Ekim 2020 09:27
    81 3
    'ne zaman eğitimde başarılı olamadık diye reform yapsalar eğitim olduğundan daha geriye gidiyor. Bırakın reformu 20 yıl öncesine dönün yeter bence.
UYARI: Yayınlanan haberler, Egitimhane.Com'un görüşlerini yansıtmaz. Yazılan yorumlar, onaylanmış olsalar bile yazanın sorumluluğundadır.

Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK