Alan Değiştiren Öğretmenler Odası (2014)

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 08:59:14
Cuma günü okuldan çıkışta öğrencilerimizden birinin içine şeytan kaçmışcasına deliye döndü. Sınıf kapısında iki anasınıfı öğrencisini tekmeledi, öğretmenimizin elinde 10 cm lik bir çizik, iki sınıf arkadaşının yüzlerinde tırnaklar, yolda karşılaştığı (bir elinde ben tutuyorum, diğer elinde çantası var) ilkokul öğrencilerinde 6-7 tanesine atılan tekme. Altında ne yatıyor diye araştırdık. Evlerinde cenaze var. Abisi ve ablası günü birlik gelip gitmişler. (Onlardan  Aşklarım diye bahsediyor) ayrılığın verdiği hüzün ve eve gidince yalnız kalma düşüncesi. öğleye kadar normal ders yapan öğrenci...... Peşin hüküm vermemek lazım. Bunlar dokunulacak yürekler. Bizlerden ilgi sevgi bekliyorlar. Bizlerin onlar için atacağı her adıma en az iki katı adımla cevap veriyorlar.
  

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 09:03:38
Bu hafta bir taktik denedim.
Her sabah okula gelince içinde bulunduğum psikolojiden bağımsız olarak, gülücükler saçarak öğrencilere günaydın deyip her birini tek tek öpüyorum. yan sınıfa geçip onlara da aynı muamele. 07'den 10'a kadar bu gaz iyi geliyor. 10 dan sonra kraker, çizi, şeker..... gün bitiyor. Cuma günü yaşadığımız talihsizliği saymazsak çok verimli bir hafta geçirdik. Tavsiye olunur.

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 09:07:02
Bizden önceki öğretmenleri öğretilerine saygı duyuyorum. Ama Cuma günü pc yi açtım ve toptan bütün oyunları sildim. Saymadım ama 40 kadar oyun vardı. Öğrenciler saatleri bölüşmüş ve sırayla pc den oyun oynuyorlar. tehdit  ettim olmadı. Ödül verdim olmadı. Kablolarını söktüm ....
Haftaya şok etkisinden sonra yavaş yavaş ders yapıp, arada da fiziksel oyunlar oynamayı planlıyorum hep birlikte. :)

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 09:08:29
En güzel hafta sonları sizlerin olsun. Maalesef Adana'da yağmur var. :(

Çevrimdışı sınıf_felsefe

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 2.322
  • 1.712
  • Lise Branş Öğrt.
  • 2.322
  • 1.712
  • Lise Branş Öğrt.
# 21 Mar 2015 10:41:27
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
En güzel hafta sonları sizlerin olsun. Maalesef Adana'da yağmur var. :(
bir de çiftçilere sormak lazım hocam :D

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 10:50:03
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
bir de çiftçilere sormak lazım hocam :D
Çiftçiler de Allah Allah diyor :)

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 10:57:26
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Sınıf Yönetimi
Özel Eğitimde Sınıf Yönetimi
   Birçok ülkede kaynaştırma uygulamalarının artmasıyla genel eğitim sınıfları gittikçe daha heterojen sınıflar olmakta; sınıf öğretmenleri özel gereksinimli çocuklarla daha fazla karşılaşmak durumunda kalmaktadırlar.
   Sınıf öğretmenleri tüm çocukların gereksinimlerini karşılayabilmek, sınıf ortamındaki her çocuğun en üst düzeyde öğrenmesini, her çocuğun kabul gördüğünü hissetmesini sağlamak için sınıf ortamında, öğretim sisteminde ve sınıf yönetiminde değişiklikler yapmak durumundadırlar.
Etkili Sınıf Yönetimi
   Sınıf yönetimi; tüm öğrencilerin akademik yeterliliklerinin ve kendilerine saygılarının arttığı, istendik sosyal beceriler sergiledikleri ve gittikçe bağımsızlık kazandıkları, başarılı yönetilen sınıflar olarak kabul edilmektedir.
   Etkili sınıf yönetimi, okulda yapılacak olan başarılı her değişikliğin öğretmenin becerileri ve yeteneği ile ilişkilidir.
   Öğretmenin en önemli rolü, iyi düzenlenmiş ve planlanmış sınıf yönetimini temel alan olumlu ve destekleyici ortam yaratmaktır.
Sınıf Yönetimi
   Geleneksel sınıf yönetimi öğrencilerin “iyi” oldukları düzeni açıklamakta; bu düzende öğrencilerin sıralarında sessizce oturarak ödevlerini yapmaları beklenmektedir. Otoriter ve öğrenciyi kontrol etmeyi temel alan bu sınıf yönetimi yaklaşımı gittikçe önemini yitirmekte; bireyin kendisini kontrol etmesini sağlayan önleyici yönetim modelleri önem kazanmaya başlamaktadır. Öğretmenler, idareciler ve öğretim ile ilgili profesyonel kuruluşlar, eski disiplin yaklaşımlarını terk etmekte; olumlu disiplin, girişimci disiplin gibi disiplin yöntemleri, bireyin fırsat verildiği zaman kendini yönlendiren ve yöneten, düşünen, hisseden, problem çözen sosyal bir varlık olduğu düşüncesini temel almaktadır.

SINIF YÖNETİMİ VE BOYUTLARI
   Sınıf yönetimi,eğitim yönetiminin ilk basamağıdır. Eğitim için gerekli birincil kaynaklar olan öğrenci, öğretmen, program, kaynaklar, sınıfın içindedir.
   Eğitim yönetiminin kalitesi, büyük ölçüde  sınıf yönetiminin kalitesine bağlıdır.


   Etkili bir eğitimin değişkenleri arasında en çok yer kaplayanlar sınıf yönetimine ilişkin özelliklerdir:
   Sınıf iklimi,
   etkileşim düzeni,
   iyi ilişkiler,
   öğrenci katılımı,
   davranış düzenidir.




   Sınıf yönetimi, sınıf yaşamının bir orkestra gibi yönetilmesidir.
   Sınıf yönetimi, içinde öğrenmenin gerçekleştiği bir çevrenin oluşturulabilmesi için gerekli olanak ve süreçlerin, öğrenme düzeninin, ortamının, kuralların sağlanması, sürdürülmesidir.

   Sınıf yönetimi, öğretmen ve öğrencilerin çalışma engellerinin en aza indirilmesi, öğretim zamanının uygun kullanılması, etkinliklere öğrencilerin katılımının sağlanmasıdır.
   Sınıf yönetimi, sınıftaki kaynakların, insanların, zamanın yönetimidir.
Sınıf Yönetimi Etkinliklerinin Boyutları
   Sınıf ortamının fiziksel düzeni
   Plan program etkinlikleri
   Zaman yönetimi
   İletişim
   Davranış düzenlemeleri


Sınıf Ortamının Fiziksel Düzeni
   Sınıfın genişliği,sınıf alanının çeşitli etkinliklerin yapımı için bölünmesi, ısı, ışık, gürültü düzenekleri, renkler, temizlik, estetik, eğitsel araçlar, oturma düzeni, öğrencilerin gruplanması akla gelir.
Plan Program Etkinlikleri
   Amaçlar esas alınarak  planların yapılması, kaynakların belirlenmesi, araç sağlama, yöntem seçme, iş ve işlem süreçlerinin belirlenmesi, öğrenci özelliklerini belirleme, gelişimlerini izleme ve değerlendirme, öğrenci katılımını düzenlemedir.
Zaman Yönetimi
   Sınıfın içinde geçirilen zamanın çeşitli etkinliklere dağılımı, zamanın ders dışı ve bozucu etkinliklere harcanmaması, sıkıcılığın önlenmesi, öğrencinin zamanının çoğunu okulda sınıfta geçirmesinin sağlanması, devamsızlığın ve okuldan ayrılmaların önlenmesidir.
İletişim
   Sınıf kurallarının belirlenip öğrencilere benimsetilmesi,sınıf yaşamının kolaylaştırılmasına yönelik öğrenci- öğrenci, öğrenci- öğretmen ilişki düzenlemelerini içerir.
Sınıf Yönetimini Etkileyen Etmenler
   Öğrencilerin özellikleri ve gereksinimleri
   Okul yapısı
   Öğretmenlerin sahip olduğu kişisel geçmiş
Öğrencilerin Özellikleri Ve Gereksinimleri
   Öğrencilerin geldikleri çevrenin öğrenci üzerindeki etkisi ve öğrencilerin gereksinimleri ve yapısı sınıf içi davranışlara yön veren önemli etkenlerdendir.
Okul Yapısı
   Öğrencilerin ait olma duygularını karşılayan ve öğrencileri yaşantıları, kültürleri ile ilişkili olan öğretimsel etkinliklere özendiren okullar, daha olumlu öğrenci davranışına sahip olan okullardır.

Öğretmenlerin Sahip Olduğu Kişisel Geçmiş
   Bir çok araştırma, öğretmenlerin önyargılarının karar vermede önemli rol oynadığını  göstermektedir.Ön yargılarının sınıf durumuna ilişkin yorumları ile bütünleştirerek sınıfta uygulama stratejileri geliştirdikleri belirtilmektedir.
Sınıfın Fiziksel Düzeni
   Sınıf, öğretmen ve öğrenci için öğrenme çevresidir.Sınıf etkinlikleri için farklı düzenlemelerin yapılması gerekir.Sınıfın fiziksel düzenini nasıl olacağı konusunda karar vermek için şu dört anahtarı izlemek gerekir.
Sınıfın Fiziksel Düzeni
   Çok fazla hareketin olacağı alanları belirlemek
   Öğrencinin öğretmeni kolayca görebileceğinden emin olmak
   Öğretim araç-gerecinin kullanımı ve öğrenci gereçlerinin hemen ulaşılabilir olmasını sağlamak
   Öğrencilerin sınıfın bütün sunumlarını ve oyunların kolaylıkla görebildiğinden emin olmak
Sınıf Ortamının Özellikleri
   Çok boyutluluk
   Eş zamanlılık
   Anındalık-çabukluk
   Açıklık
   Uzun sürelilik

Fiziksel Ortamın Etkileri
   Sınıftaki sıra, masa, dolap uzaklık, fiziksel engeller öğretmen-öğrenci arasında psikolojik engel oluşturur.
   Sınıf etkinliklerini yer aldığı ortam, öğrencinin, öğretmenin en yakın çevresi, sürekli etkileyici değişkendir.


   Farklı sınıf yapılarında öğrencilerin davranış değişimine hazır oldukları görülmüştür. Yapılanmış bir sınıf düzeninin daha etkili olduğu belirlenmiştir. İyi bir sınıf düzeni öğrenciyi motive etmekte, öğrenmeyi artırmakta, öğrenilenin hatırlanmasına yardım etmektedir.

Fiziksel Ortamın Değişkenleri
   Sınıftaki öğrencilerin sayısı, duvar ve eşya renkleri, ışık, ısı, temizlik, gürültü düzeyleri, görünüm, sınıftaki fiziksel ortamın öğeleri sayılabilir.
Öğrenci Sayısı
   İlk yıllarda öğrencilerin sayısı az tutulmalı ve gerekiyorsa sınıf düzeyiyle birlikte yükseltilmelidir. Çünkü öğrenci sayısının az olduğu sınıflarda çok sayıda öğretim yöntemi kullanılabilir.
Işık
   Sınıfta ışık doğrudan değil dolaylı gelmeli, doğal aydınlatma yolları kullanılmalıdır. Pencerelerin alanı, güneş ışığından yeterince yararlanmaya uygun olmalıdır.
Isı
   Sınıf ısısının düzenlenmesi ısıtıcı ve soğutucularla ayarlanabileceği gibi öğrenciler de ısı değişimiyle tutarlı olarak giysi değişimi yapabilmelidirler.
Renkler

   Renkler öğrencinin fiziksel ve davranışsal durumunu etkilemektedir. Renk yalnızca duvarlar için değil eşyalar için de önemlidir. Renkler öğrenciye ve mekanların, araçların kullanılış amaçlarına göre de değiştirtmelidir.
Gürültü
   Rahatsız edici, işitmeyi engelleyen, dikkati dağıtıcı, fiziksel ve ruhsal sağlığı bozucu bir etkendir.Sınıf içinden kaynaklanan gürültüyü azaltmanın yolu sınıf kurallarının gürültüyü de içermesi, bu kurallara özenle uyulmasıdır.
Temizlik
   Sınıfta yerlerin, duvarların, pencerelerin,sıra ve masaların temiz olması fiziksel ve düşünsel rahatlık açılarından gereklidir. Öğrenciler sınıfı temiz bulmalı ve temiz bırakmayı öğrenmelidir.
Görünüm
   Sınıf ölçülerinin uyumu, tavanın basık olmaması, duvarların boyalı olması, eşya ve duvarların uyumu, pencerelerin geniş olması oldukça önemlidir.
Fiziksel Ortamın Düzenlenmesi
   Sınıf ustaca düzenlenmiş bir çevre olmalıdır, çünkü davranışı değiştirmenin çok etkili bir yolu, çevreyi değiştirmektir.

Düzenleme yaparken şunlara dikkat edilmelidir:
   Sınıfın ana bölümleri
   Öğrencilerin oturma düzeni
   Sıra- masa düzeni

Sınıfın Ana Bölümleri
   Sınıfın çeşitli bölümleri farklı amaçlar için kullanılabilecek birer köşe oluşturulmalıdır. Öğrenme merkezlerinden yararlanma bir plana bağlanmalı, merkezler yeterli araç- gereç olmalıdır.

   Sınıfın diğer ana bölümleri öğrencilerin oturacağı, toplu veya bireysel etkinliklerde bulunacakları, daha çok sıra masalardan oluşan alanlar, öğretmen masa ve eşyalarının yerleşim alanı araç-gereç dolapları yazı tahtası gibi bölümler de ana bölümlerdendir.
Öğrencilerin Oturma Düzeni
   Öğrencinin sınıftaki yerini belirlemedeki temel kaynaklardan birisi herkesin görme ve işitme kolaylığına sahip olması ve kimsenin birbirini engellememesidir.
Sıra-masa Düzeni
   Öğretmen masası, öğretmenin sınıfın tümünü görebileceği bir yerde olmalı, kontrol derecesi ve istenen yönetim şekline göre, öğrenci etkinliklerinin türü ve öğretmen yardımı dikkate alınarak yer değiştirilmelidir.

   Sınıf düzeni öğrenmeye yardım edici, konu ve yönteme uygun olmalıdır. Öğretmen ve öğrencilerin birbirlerine ve kaynaklara kolayca ulaşmasını kolaylaştırıcı, öğrenci katılımını artırıcı olmalıdır.

   Ders dönemi öncesinde öğretmence fiziksel düzenleniş konusunda şunların yapılması önerilmektedir.
   Lavabo, tuvalet ve oyun alanlarının temizlik ve bakımının sağlanması
   Sınıfın ısınma, aydınlanma düzeneklerinin kullanıma hazır hale getirilmesi

   Sınıf dışından gelecek gürültüye önlem alınması.
   Sınıf alanına uygun sayıda öğrenci seçimi
   Ders araç gereçlerinin belirlenip sağlanması
   Oturma alanı dışında gösteri, canlandırma gibi etkinlikler için boş alan ayrılması

   Sınıfta giriş çıkış değişik etkinlik alanlarının geçiş için öğrenci akış düzeninin kurulması
   Sınıf bölümlerinin ve oturma düzeninin geçici planlarının yapılması
   Öğrenci listesinin sağlanması
Sınıfta Zaman Yönetimi
   Öğretmenler sınıflarını yöneterek eğitim programını yetiştirmekten, öğrencilerin bilgi ve becerilerin geliştirip başarılarını artırmaktan sorumlu kişilerdir.Bu nedenle sınıfı etkili yönetmek için gerekli olan unsurlardan birisi de sahip olduğumuz öğretim süresini israf etmemek ve zamanı iyi kullanmaktır.
Zaman Yönetiminin Önemi
   Öğretmenin zamanı dikkatlice kullanması öğrenciler için daha çok öğrenme fırsatı yaratması anlamına gelir
   Zamanın etkili kullanımı öğretmeni dağınıklıktan kurtarır.
Etkili zaman yönetimine nereden başlamalıyız?
   Zaman yönetimi ile ilgili problemleri çözmek için bir öğretmenin yapması gereken işlerin başında  daha etkili, daha ayrıntılı planlar yapmak gelir.
Zamanı etkili kullanmak için yapılması gereken nelerdir?
   Zamanı etkili kullanmak için bir öğretmenin yaması gerekenler sadece planlarda zamanlamaya yer vermekle sınırlı değildir.
Örnek Olay
   Öğretmen: Şimdi tahtaya yazdığım soruları ders kitabınızdan yararlanarak cevaplayın.

   Öğrenciler kitap sayfalarını çevirerek soruları yanıtlamaya başlarlar.

   Öğretmen : Bir dakika, bir dakika. Herkes dün verdiğim okuma parçasını okudu mu? Kaç kişi okuyamadı? Okumayanlar ellerini kaldırsınlar. Tamam şimdi soruları yanıtlamaya devam edebilirsiniz.

   Öğretmen sınıfta dolaşmaya devam eder. Öğrencilerden birisinin başka bir şeyle ilgilendiğini görür. Yüksek sesle öğrenciyi uyarır. Öğrenciler de uyarılan öğrenciye doğru dönerler.
   Öğretmen: Sadece bir dakikanız kaldı! Herkes önüne dönsün!

   Siz öğrencilerin yerinde olsaydınız ne hissederdiniz?
   Öğretmenin zamanı kullanmaya ilişkin yaptığı hatalar nelerdir?
   Öğretmenin yerinde olsaydınız zamanı daha etkili kullanmak için ne yapardınız?

   Bu örnekte yer öğretmen bir öğretim etkinliğinin tamamlanmasını beklemeden diğer bir etkinlik hakkında konuşarak ve öğrencilerin dikkatini yapılan etkinlikle hiç alakası olmayan bir başka bir duruma çekerek konsantrasyonlarını bozmuş ve zamanı etkin olarak kullanılmamasına neden olmuştur.




   Etkili sınıf yönetiminin şartlarından biri öğrenme ortamlarının fiziksel ve düşünsel yapılarıyla ilgili ön düzenlemelerdir.
Okulun Fiziksel Düzeni
   Okul, bütün yönleriyle öğretim ve öğrenmeye uygun bir mekan olmalıdır. Okul binaları planlanırken sınıfların yanında diğer ortak alanlar da göz önünde bulundurulmalıdır.
Okul Büyüklüğü
   Okulun küçüklüğü ve büyüklüğü öğrenci öğrenmelerini, okuldaki sosyalleşme ve etkileşimi şekillendirmektedir.

Seda hocama teşekkürler.

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 11:00:30
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

bu kurs neyin nesi arkadaşlar?

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 11:08:02
   ZİHİN ENGELLİ BİREYLERDE DİL GELİŞİMİNİN SAĞLANMASINDA ÖĞRETMENLERİN YAPABİLECEKLERİ ÇALIŞMALAR


   Zihinsel engelli veya gelişimsel yetersizliği olan çocukların dil ve konuşma gelişimi ile iletişim kurma sorunları ile sık sık karşılaşıyoruz. Çoğu zaman bu çocuklarla çalışan öğretmenler “ben bu çocukla neler yapabilirim?” sorusunu kendilerine sormaktadırlar.

   Dil gelişimi ve iletişim becerileri bireyde çalışılırken üç aşamada çalışmalar yürütülür. Bu aşamalar:
   Dinleme ve Temel Konuşma İlkeleri
   Konuşma organlarının geliştirilmesi,
   Sözel dilin geliştirilmesi

1. DİNLEME VE TEMEL KONUŞMA İLKELERİ
   Dinleme eğitimi konuşma eğitiminin başlangıcı olarak kabul edilir. Çocuk çevresi hakkındaki tüm bilgileri dinleyerek alır. Dinleme, öğrenmede çok önemli bir kanaldır. Ayrıca çocuğun herhangi bir işitme problemi yoksa; dikkatini çevresindeki nesnelere verebiliyorsa konuşma ve okuma kontrolüne başlamış demektir.

   Öğretmen çocuğa değişik sesler vererek, seslere ilgisini arttırmayı ve bu sesleri dinlemeye çalışmasını sağlar. Şu değişik sesler kullanılabilir.
    Cam bir şişe yarıya kadar su doldurulur. Öğretmen şişenin ağzına dudağını dayayarak şişeye üfler ve çıkan sesi çocuğa dinlettirir. Sonra aynı sesi çocuğun da çıkarmasını sağlamaya çalışır

   ***Plastik bir kutuya önce küçük sonra büyük taşlar doldurulur. Sonra kutuyu sallayarak çıkan sesleri dinlettirir. Ve çocuğunda sesleri çıkarmasını sağlar.

    ***Küçük sünger bir topu öğretmen ritmik olarak masaya vurur. Çocukta aynı şeyi yaparak aynı sesi çıkarmaya çalışır.

   ***Teneke bir kutuya kum doldurulur. Çocuk kutuyu gerek sallayarak, gerekse de vurarak değişik sesler çıkarır. 
   *** Bir teneke kutunun değişik yerlerine vurarak değişik sesler çıkarılabilir.

   ***Öğretmen farklı özelliklerde kağıtları elinde buruşturarak farklı sesler elde eder ve bu sesleri çocuğunda çıkarmasını sağlar.
   

       Sesin geldiği yönü anlamak

   1.Öğretmen çocuğun arkasında durarak herhangi bir ses verir. “ses nereden geliyor sorusunu sorar”.

    Bu alıştırmada çocuk önce sesi dinlemeli ve sonra başını sesin geldiği yöne çevirmelidir.

   2.Öğretmen yukarıdaki nesnelerden birini çocuğun görüş açısından çıkarır ve sonra nesnenin sesini verir. “ne sesi” sorusunu sorar. Çocuk cevap verdikten sonra, “nereden geldi” sorusunu yöneltir. Çocuk cevap vermezse öğretmen yardım eder.

   3.Öğretmen düdük sesini çocuğun başının üzerinden, arkasından, yan tarafından verir. “bak şimdi ses arkanda, bak şimdi ses başının üzerinde gibi açıklamalar yapar.

   4.Bu alıştırmada verilen iki ses üç sese çıkarılır. Öğretmen üç farklı ses verir. Çocuk gözlerini kapar. Öğretmen bir ses verir ve sesin ne sesi olduğunu sorar

   5.Öğretmen çalışmaya başlamadan  önce çocuğun tanıdığı bazı sesleri teyp kasetine kaydeder. Çocuk sesi, köpek sesi, zil sesi vs. Çocuğa her bir sesi ayrı ayrı dinlettirir. Her bir sesin ne olduğunu sorar. Eğer çocuk sesi tanıyamıyorsa sesi öğretmen tekrar dinlettirir.

   6.Öğretmen teybe önceden hızlı ritimde ve yavaş ritimde kaydedilmiş sesleri dinlettirir. Çocuktan bu seslere uygun hareket yapmasını ister. Örneğin hızlı ritimde ellerini daha hızlı alkış yaparken yavaş ritimde daha yavaş alkış yapar. Çalışmanın başında öğretmen çocuğa model olur

Görsel algıyı geliştirmek
   Çocuğun gördüklerini algılayabilmesi, anlayabilmesidir.

   A) Öğretmen ve çocuk karşılıklı dururlar. Öğretmen çeşitli hareketler yapar. Hareketlerin çocuklarında yapmasını ister. Çocuk öğretmenin yaptığı hareketleri yapmaya çalışır. Bu hareketler: kalkmak, oturmak, çömelmek, emeklemek, yürümek, ve bunun gibi kaba motor hareketleridir

   Birinci alıştırmadan sonra gördüğü ve işittiği hareketleri birleştirmesi istenir.

   B.1. Öğretmen “şimdi oturuyorum, sen de otur der” çocuk öğretmeni görür ve sözlerini duyar öğretmenin yaptıklarını yapmaya çalışır.

   B.2. Daha ileri aşamadan öğretmen yalnız emir verir. “otur, kalk, gel, yürü” gibi. Çocuk hareketi yapmaya çalışır.
   
İşitsel algıyı geliştirmek
   Çocuğun kendisine söylenilenleri, çevresindeki sesleri anlayabilmesi, algılayabilmesidir. Bu becerinin kullanılmasıyla çocuk işittikleriyle hareketleri birleştirebilir.
    Çalışma iki aşamada yapılır.
Sözcükler ve kelimelerle yapılan çalışmalar
   1. Çocuğa tek kelimelik emirler verilir. “gel, otur, al” gibi. Çocuğun bu emirleri yerine getirmesi istenir.

   2. Emirdeki kelime sayısı arttırılır “topu bana at, ellerini başının üstüne koy” gibi.

   3. Daha çok kelimeli emirler kullanılır “ellerini başının üstüne koy ve gözlerini kapat, ellerini başının üstüne kaldır ve zıpla” gibi. Emirler daha da çoğaltılarak etkinlik çalışılabilir.

   Bu üç alıştırma mutlaka sıra ile uygulanmalıdır. Çocuk alıştırmanın her aşamasını yavaş yavaş geçecektir. Çocuk geçmesi için zorlanmamalıdır .
Seslerle yapılan alıştırmalar
   Aşağıdaki alıştırmalarda çocuk duyduğu seslerle hareketleri birleştirilmelidir. Ses olarak zil sesi seçilmiştir. Öğretmen ve çocuk yerde karşılıklı otururlar.
   1. Öğretmen sırayla aşağıdaki emirleri verir.

   -  Ben Zil Çalınca Ayağa Kalk,
   -  Zil Çalınca Kollarını Kaldır
   -  Zil Çalınca Ellerini Çırp
   -  Zil Çalınca ayağa kalk, ellerini çırp.

   2. Bu alıştırmada trampet kullanılır. Öğretmen hızlı ve yavaş ritimde trampet çalar. Çocuktan hızlı ritimde koşması istenir. Yavaş ritimde ise ritme göre yürümesi istenir.

Görsel ve İşitsel Algının Birlikte Geliştirilmesi
   Çocuğa beş resim kartı verilir. Kartlarda çocuğun tanıdığı hayvanların resimleri vardır. Çocuğun önüne beş resim konulur. Öğretmen bu hayvanlardan birinin sesini verir ve “hangi hayvan bu sesi verir?” Sorusunu sorar. Öğretmen hayvanların isimlerini söylememelidir.


2. Çocuğa beş resim kartı verilir. Kartlarda çocuğun iyi tanıdığı nesnelerin resimleri vardır. (musluk, saat, zil vs.) Bu nesnelerin çıkardıkları sesler daha önceden teybe alınır. Çocuğa teyipten bir ses dinletilir. Sonra resimlere dikkati çekilerek “bu sesi hangisi verir” sorusunu sorar.

   3.Çocuğa yine çeşitli nesnelerin resimleri verilir. Bu kez nesnelerin isimleriyle nesneleri birleştirilmesi istenir. Top, makas, araba, balık nesneleri kullanılabilir. Hangisi ev, hangisi top gibi sorular sorulur

   4.Yine resimler kullanılır. Bardak, palto, çatal gibi. Nesnelerin resimleri verilir. Bu alıştırmada resimlerin fonksiyonlarıyla ilgili sorular sorulur. “hangisini giyiyorum, hangisiyle yazıyorum” gibi.

İşitsel Algının Geliştirilmesi
1.Öğretmen çocuğun gözlerini bağlar ve çocuğun iyi tanıdığı bir sesi verir. Saat sesi, ayak sesi vb. Olabilir. Çocuğa “bu ne sesi” sorusu sorulur.


2.Öğretmen önce çocuğa farklı sesleri olan üç veya dört enstrüman sesleri gösterir. Bunların seslerini dinletir. “bu davul bak böyle ses verir” şeklinde de açıklamalar yapar. Sonra çocuk arkasını döner ve gözlerini bağlanır. Öğretmen bir enstrümanın sesini veriri ve bu sesin hangi enstrümanın sesi olduğunu sorar.


3.Grup oyunu oynanır. Bir çocuğun gözleri bağlanır. Gruptan başka bir çocuk konuşturulur. Gözleri bağlı olan çocuğa, kiminin konuştuğu sorulur.


4.Öğretmen çocuğa bir öykü anlatır. Öykünün içinde sık sık çocuğun ismi geçmelidir. Çocuk ismini duyduğu zamanlarda “bu benim ismim” der yada el kaldırabilir. Çocuk konuşamıyorsa ayrıca ismini fark ettiğini el kaldırarak da belirtemiyorsa öğretmen çocuğun yüz ifadesine bakar, dikkat eder, çocuğun ismini fark edip fark etmediğini anlamaya çalışır.

   5. Üzerinde çocuğun iyi tanıdığı nesnelerin resimleri olan kartlar hazırlanır. Öğretmen çocuğa bir resmi gösterir ve resimdeki nesnenin ismini yanlış söyler çocuk yanlışlığı fark etmelidir.
     
Görsel Hafızanın Geliştirilmesi
1.Grup oyunudur. Bir çocuk sınıfta kara tahtanın önünde durur. Diğer çocuklar onun kıyafetlerine dikkatlice bakarlar. Öğretmen bu sırada sözel açıklamalar yapabilir. Sonra tahtadaki çocuk dışarı çıkar, öğretmen çocuğun giysilerinde bir değişiklik yapar, ayakkabılarını ters giydirir, düğmelerini açar vb. Tekrar çocuk sınıfa alınır. Diğer arkadaşlarına çocuktaki değişiklikler sorulur.


2.Öğretmen kelime, harf sayı dizisi verir. Çocuk bu kez diziyi tam tersinden tekrar etmelidir. At-ev-okul dizisini, okul-ev-at dizisi olarak tekrar edilir.
   3.Grup oyunudur. Her çocuk bayramda annesinden ne istediğini söyler.
         Birinci çocuk “ben kitap istiyorum”
         İkinci çocuk “ ben top istiyorum”
         Üçüncü çocuk “ ben bir bebek istiyorum” şeklinde isteklerini sıralar. Sonra çocuklar diğer arkadaşlarının ne istediğini hatırlamaya çalışır.

4.Öğretmen masaya üç dört tane oyuncak koyar. Top, bebek, vb. Sonra hep beraber masadan 1,5 metre uzağa giderler. Çocuğa bu masadan “top getir” denir. Çocuk masaya gidip topu almalı ve öğretmenine vermelidir.


5.Bir önceki alıştırmanın devamı şeklindedir. Öğretmen masaya üç dört tane resim koyar. Kartlarda çocuğun kolayca tanıyabileceği resimler vardır. Masadan 1,5 metre uzaklaşırlar ve öğretmen “bana top resmini getir” der. Çocuk masaya gidip top resmini almalı ve öğretmene getirmelidir.


6.Aynı çalışma 1,5 metre uzaklıktan tekrar edilir. Fakat öğretmen bu kez çocuktan iki resim birden ister, “bana top ve ev resmini getir” gibi.

7. Aynı çalışma değişik uygulanır. Resim kartları masanın üzerine yayılmaz. Hepsi bir kutuya konulur. Öğretmen çocuktan istenilen resim kartını bulması ve getirmesini ister.


   8.Öğretmen çocuğa iki aşamalı bir emir verir “topu al, masaya koy” gibi.

   9.Öğretmen çocuğa 8. Alıştırmadaki  gibi bir de vücut hareketi ekler. Önce “zıpla, sonra topu al, masaya koy” gibi.

10.Öğretmen kısa bir öykü anlatır. Anlatılan öyküde her bir kişi tek bir iş yapmalı  “anne yemek hazırlıyordu, “çocuk annesinin yanında oturdu, baba geldi gazetedeki bir öyküyü okumaya başladı, çocuk öyküyü olduğu gibi tekrar etmelidir. Öyküye başlaması anne, çocuk, baba sırasını takip etmesi önemlidir. Cümlelerin yanlışlığı veya bozuk, telaffuzu bu alıştırmada önemli değildir.


   11.Öğretmen çocuklara küçük tekerlemeler, şarkılar öğretir.


   12.Öğ
   retmen küçük öyküler anlatır, çocuktan da anlatmasını ister.

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 21 Mar 2015 11:13:47
Değerli sınıf öğretmeni arkadaşlar; sizlerin alan değişikliğinde kaldığınız kararsızlığı yenmeniz için değerli üniversite hocalarımızın bu konudaki görüşlerini özetleyen bir yazı hazırladım.

Zihin engelliler sınıf öğretmenliğine geçmeden önce lütfen aşağıdaki yazıları okuyun ve ondan sonra karar verin…

 

Özel gereksinimli çocukların eğitimleri isminde de anlaşılacağı gibi özel olarak yetiştirilmiş personelin, özel gereksinimli öğrencilere özel olarak sağlanmasını öngörmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de geniş bir yelpaze altında yer alan özel gereksinimli öğrencilerin özellikleri hem yetersizlik/engel türlerine göre hem de bireysel özelliklerine göre farklılık göstermektedir. Zihin engelliler öğretmenliği programlarında bu özellikler ve uygulanacak özel eğitim programları dört yıla dağıtılmış bir şekilde yoğun olarak verilmektedir. Dört yılın en can alıcı aralığı son iki dönem olarak belirlenmiş ve bu iki dönemde zihin engelliler öğretmeni adaylarının bire bir değerlendirme ve sonrasında bire bir uygulamanın yer aldığı okul deneyimi derslerini tamamlamaları öngörülmüştür.

Özel eğitim alanında hizmet vermeleri öngörülen sınıf öğretmenlerinin zihin engelli bireylere yönelik en ufak bir hazırlıklarının olmaması, davranış değiştirme ve/veya zihin engellilere yönelik uygulamaların yer aldığı öğretim programlarından bihaber olarak hizmet verebileceklerinin öngörülmesi, olası yeni meslektaşlarımızın hiç bilmedikleri bir alanda, özelliklerine dair en ufak bir fikre sahip olmadıkları öğrencilerle karşı karşıya bırakılacak olmasıdır.

Arayan öğretmen arkadaşlarımız yeni meslekleri ve yeni öğrencileri ile ilgili bilgileri bizlerden ‘telefonla’ öğrenmeye çalışmaları da son derece üzücüdür.


Zihin engelli bireyler için hazırlanan eğitim programlarında öğretmenler en ufak ayrıntıları hesaba katarak, çocuklarımızın kendi kendilerine öğrenmedeki sınırlılıklarını göz önünde bulundurarak her adımı hesaplamaktadırlar.

 Ancak bu uygulama ile karşılaşılacak tabloda üzülerek belirtmeliyim ki gerçekten uzak hedefler koymaları kaçınılmaz olan ‘yeni’ sözde zihin engelliler öğretmenlerini bitmek tükenmek bilmeyen problem davranışlar, kopyala-yapıştır bireyselleştirilmiş eğitim programları nedeniyle hiçbir zaman ulaşılamayan hedefler dolayısıyla da ‘Neredeyim ben?’ sorusunu sormaya başlayacak olan tükenmiş ve öğretmenlik mesleğinden soğumuş öğretmenler yığını bizleri beklemektedir.


Eğitimde deneme-yanılma mantığıyla düzenleme yapılamayacağının ilgili yöneticiler tarafından bilinmemesi ülkemizin sıklıkla karşılaştığı sahnelerden biridir. Ancak unutulmamalıdır ki söz konusu değişim özel bir grup için yapılıyorsa bunun yansımaları da son derece özel olacaktır. Zihin engelliler öğretmenlerini diğer öğretmenlerden ayıran temel fark yaptıkları işin gerçekten özveriyle yapılıyor olmasıdır. Şüphesiz tüm öğretmen arkadaşlarımızın yaptıkları iş kutsaldır ancak özel eğitim alanında çalışan öğretmenler ile öğrenci ve veliler arasındaki bağ öğretmen-öğrenci-veli ilişkisinin çok daha duygusal bir formatıdır. Dolayısıyla hem öğrencilerin hem de ailelerinin bu kadar anlam yüklediği bir meslek grubunu deneme-yanılma mantığıyla okullara yerleştirmek ailelerin hem mesleğe, hem meslek elemanı yetiştiren bizlere hem de değerli bürokratlarımıza karşı olan inancını derinden etkileyecektir. Üstelik bu uygulama hem zihin engelli öğrencilerin hem de ailelerin hali hazırdaki durumlarını daha da zorlaştırmaktan başka bir işe yol açmayacaktır.

Bu yanlış uygulamanın diğer boyutu ise hem bölüme girmek için, hem de bölümden mezun olabilmek için emek veren tüm öğrencilerimizin, zihin engelliler öğretmenliği mezunu öğretmen adaylarımızın alın terlerinin görmezden gelinmesi hatta hiçe sayılmasıdır. Bu yanlış uygulama nedeniyle zihin engelliler öğretmenliği mezunu öğretmen adaylarımızın mesleğe ve etik değerlere inancı hızla azaltacağı da aşikardır.

Peki ne yapmalı? Sorunun çözümü hem hizmet öncesi öğretmen yetiştirme politikalarımızın ülkenin ulusal ve evrensel değerlerinin benimsendiği programlara dönüştürmek, hem de hizmet içi diğer bir deyişle görevde öğretmenlerin mesleki gelişimlerinin çağın koşullarına ve ülkenin gereksinimi olan öğretmenlerin yetiştirilmesine bağlıdır.


Hizmet öncesinde tüm öğretmenlik bölümlerinin özellikle de okul öncesi ve ilköğretim sınıf öğretmenliği bölümlerinin özel eğitim bölümlerindeki tüm özel eğitim alan derslerini almaları zorunlu hale getirilerek hizmet içinde/görevde bugün ülkemizin gereksinimi olan özel eğitimci öğretmen ihtiyacının çok daha kısa bir sürede açığının kapatılmasına üstelik branşlar arası geçişlerinin daha esnek, bilimsel ve akılcı uygulamalarla gerçekleştirilmesine yol açacaktır. Bir başka hizmet öncesi fırsat ise eğitim fakültelerimizde uygulanmakta olan çift ana dal ve yan dal uygulamalarının kontenjanlarının arttırılması ve özel eğitim alanında çift anadal yapan öğrenciler için özel eğitim bölümlerindeki tüm özel eğitim alan derslerini almalarının zorunlu hale getirilmesidir.


Hizmet içinde/görevde ise, Milli Eğitim Bakanlığı'nın bugüne kadar ihtiyaca binaen popülist ve bilimsel dayanakları olmayan birkaç haftalık sertifikalı zihinsel engelliler sınıf öğretmeni yetiştirme uygulamasından tamamen vazgeçilmesidir. Bunun yerine iki yıllık (birinci yıl özel eğitim bölümlerindeki tüm özel eğitim alan derslerini almaları, ikinci yıl ise alanda bir yıllık öğretmenlik uygulamasını almaları yolu ile) bir tezsiz yüksek lisans uygulaması ile özel eğitim öğretmeni açığının giderilmesi yoluna gidilmesidir. Nitekim ülkemiz üniversitelerindeki özel eğitim bölümleri bunu yapabilecek güçte ve yeterliktedir.

Yrd. Doç. Dr. Osman ÖZOKÇU
İnönü Üniversitesi
Eğitim Fakültesi
Özel Eğitim Bölüm Başkanı


Alandaki zihin engelliler öğretmenliği açığının kapatılmasına ilişkin bir çözüm yolu olarak sınıf öğretmenlerinin atanması alanda daha sonra telafisi mümkün olmayan bir takım sorunlara yola açacaktır. Ayrıca sınıf öğretmenlerinin bu çocuklara faydalı olmak için değil, köyden kente geçiş için bir aşama olarak kullandıkları bu duruma fırsat verilmiş olması, özel eğitim alanına gönül vermiş üniversite personeli ve sistemde çalışan alan öğretmenlerinde derin üzüntü yaratmıştır. Sorunları, zihinsel engelli çocuklar, aileleri ve alan mezunu öğretmenler açısından ele alarak değerlendirebiliriz.

Zihinsel Engelli Çocuklar
Zihinsel engelli bireylere toplumda bağımsız olarak yaşayabilmeleri için gerekli becerileri kazandırmada özel öğretim yöntemlerinin kullanılması gerekmektedir. Ancak sınıf öğretmenliği formasyonunda buna yönelik dersler bulunmamaktadır. Bu durum bu çocukların hayati önem arz eden bu becerileri öğrenemeden okullardan mezun olmalarına yol açacak önemli bir tehdittir.

Ayrıca, bu öğrenciler için mevcut programlarda uyarlama yapmak, bireyselleştirilmiş öğretim programı hazırlamak ve uygulamak gerekmektedir. Çünkü bu öğrencilerin bireysel özellikleri dikkate alındığında, ancak gerekli beceriler kazandırılabilir. Sınıf öğretmenleri ne bireyselleştirilmiş öğretim programı hazırlamayı ne de uygulamayı bilmemektedirler. Bu durum aynı zamanda ülkemizde kaynaştırma adı altında yapılan ancak yetersizlikten etkilenmiş bireylerle normalleri bir araya getirmekten başka işlevi olmayan düzenlemeler için de önemli bir tehdittir. Yetersizlikten etkilenmiş bireylerin toplum içinde başkalarına muhtaç olmadan yaşamalarını sağlamada da engel teşkil etmektedir.

Aynı zamanda bu durum zihinsel yetersizlikten etkilenmiş bireylerin nitelikli eğitim almadaki yasal haklarını da görünmeyen bir şekilde ortadan kaldırmaktadır.

Sınıf öğretmenleri zihinsel yetersizlikten etkilenmiş öğrencilere karşı reddetme, hiç bir şey öğrenmeyeceği, sınıfta problem çıkaracağı gibi birçok basmakalıp olumsuz bakış açısına sahiptir. Böyle tutumlara sahip olan öğretmenler bu öğrencilere herhangi bir beceriyi öğretmek için hiçbir çaba sarf etmeyeceklerdir. Bu durum zihinsel yetersizlikten etkilenmiş bireyler açısından önemli bir tehdit oluşturmaktadır.

Aileler
Aileler çocuklarının gereksinimlerini kendileri hayattayken bir şekilde gidermektedirler. Ancak en çok endişe yaşadıkları düşünce hayata gözlerini yumduklarında bu çocuklarının ne olacağıdır. Yukarıda sayılan nedenler ailelerin çocuklarının geleceğiyle ilgili endişelerinin artmasına yol açacaktır. Bu endişeler ailelerin kendi psikolojik durumlarını olumsuz yönde etkileyeceğinden ailelerin kendi iş ve toplumsal yaşantılarında verimli olmalarına engel olacaktır. Bu sadece zihinsel yetersizlikten etkilemiş çocuklar açısından değil toplum açısından da önemli bir tehdit oluşturmaktadır. Çünkü ülkemizde zihinsel engelli birey oranı göz ardı edilemeyecek kadar çoktur. Buna aileler ve akrabalarda eklendiğinde olumsuz etkilenen kişilerin oranı daha da büyümektedir.

Özel eğitimde zihinsel yetersizlikten etkilenen çocukların eğitiminde ailelerin rolü büyüktür ve aile eğitimi programlarına katılmaları gerekir. Sınıf öğretmenleri bu programları hazırlama ve uygulama becerilerine sahip değildir.

Alan Mezunları
Alan mezunu öğretmenler zihinsel engelli öğrencilerin eğitimi ve aile eğitimiyle ilgili 4 yıllık bir program çerçevesinde eğitim almaktadırlar. Bu durum bu alanda yetişen öğretmenlerin istihdamı açısından çok büyük haksızlıktır. Yeni mezun olacak öğretmen adaylarının atanma problemlerine de yol açacaktır.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Özel Eğitim Bölüm Başkanı
Yard.Doç.Dr.Serpil Alptekin

 

Aranızda bu işi gönülden severek, araştırarak iyi yapmaya çalışacak arkadaşlar da vardır ancak, kesinlikle kişisel çıkarlar (merkeze gelme vb.) için tercih edilecek bir meslek değil. Büyük sabır gerektirir ve karşınıza çok ağır öğrenciler de çıkabilir. Öfke nöbetleri olan… Bunları sizi korkutmak için söylemiyorum ancak ne iş yapacağınızı da bilmeniz açısından birkaç tane de  örnek video izletmek istiyorum.

İyi düşünün pişman olmayın.

Saygılarımla

Berat ÇELİK

Çevrimdışı clamidia72

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 1.161
  • 1.248
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 22 Mar 2015 11:41:00
Günaydın ardadaşlar.

Çevrimdışı piovere_06

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.166
  • 1.013
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.166
  • 1.013
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 Mar 2015 10:29:28
Arkadaşlar ankarada görev yapanlardan seminer için görev yokluğu alan varmmı?  Varsa nekadar aldınız.? Biz henüz dilekçe yazmadıkça.  Cevabınıza göre yazıcaz yada yapmayacağız.  Teşekkürederim

Çevrimdışı tarıkziya

  • Yeni Üye
  • 2
  • 2
  • 2
  • 2
# 23 Mar 2015 16:00:24
hocam sizi anlıyorum çünkü sakın yanlış anlamayın daha önce çalışanlar hariç gerçekten bu işi bilmeden geçtik ve de kesinlikle böle olacağını hiç düşünmedik. herkesin gönlüne göre olsun ama siz veya biz diyeyim pişmanız diye kimsenin tepki göstermeye hakkı yok.

Çevrimdışı mg75

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 329
  • 231
  • 329
  • 231
# 23 Mar 2015 16:08:23
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Arkadaşlar ankarada görev yapanlardan seminer için görev yokluğu alan varmmı?  Varsa nekadar aldınız.? Biz henüz dilekçe yazmadıkça.  Cevabınıza göre yazıcaz yada yapmayacağız.  Teşekkürederim
hocam harcırah-yollukları alalı çok oldu. seminer zamanı aldığımız imza listeleri, ilden gelen resmi kurs yazısı ve ekinde adınızın bulunduğu liste (valilik oluru) ile başvurup aldık.

Çevrimdışı SERHAN17

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 108
  • 273
  • 108
  • 273
# 24 Mar 2015 08:42:13
herkese günaydın

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK