Bam Teli

Öldüren de dirilten de O'dur.

                               (NECM/44)

+Resmini gördum.
-Hangi resmi
+Senin bildiğin, inandığın şeyin..
-şeyler...Özneden farklı olanlar; özü gereği olanlar..
+Gerçek mı tüm bu yaşadıklarımız.
-Biz, bir evren hapishanesindeyiz.
+Yaşadığımız şeyin özü bu mu!?
-Çay içer misin...

Bazen çok kelime sarf etmeden de tek kelimeye sığdırılabilir anlatılmak istenenler;
"Dünyamsın"

“Sevgi kusurları yok etmez, onları da kabul eder…”

+Resmini gördum.
-Hangi resmi
+Senin bildiğin, inandığın şeyin..
-şeyler...Özneden farklı olanlar; özü gereği olanlar..
+Gerçek mı tüm bu yaşadıklarımız.
-Biz, bir evren hapishanesindeyiz.
+Yaşadığımız şeyin özü bu mu!?
-Çay içer misin...

Üstat damardan vurmuşsun yine bam teline...
Çay koy, içelim...

Üstat damardan vurmuşsun yine bam teline...
Çay koy, içelim...

Çay iç dostum.cay içelim..

kızıla çalan bir yara büyütüyorum içimin sen yanında
daha dokunmadan ayrılıyor tenimden kabuğu
kanıyorum
bedenim taşımıyor yükümü
s’ağırım gitmelerine.....

KALP" Sevmekten yorulmaz.
"SEVENE" sebep sorulmaz...

Bazılarının yüreğe iyi gelen bir yanı vardı, armağan gibiydiler...

Nedir beni hasretinle yakan...

taş bu ya yerinden oynamaz...
gel zaman git zaman, çok zaman geçer taşın üzerinden...
ne menem bir şey bu zaman:
zamanla
kımıldanır, yuvarlanır, taş taşa çarpar
körlenir köşeleri
erir sivrileri
pürüzler giderilir...
kırıklar ufalanır, fazlalıklar toz olur
giden gider, kumlara karışır, geriye özü kalır...
sakin sessiz demlenir:
taşın olmuşuna çakıl denir...
üstelik
sekmesini de bilir
taşmasını da kıyıya...

taş bu ya yerinden oynamaz...
gel zaman git zaman, çok zaman geçer taşın üzerinden...
ne menem bir şey bu zaman:
zamanla
kımıldanır, yuvarlanır, taş taşa çarpar
körlenir köşeleri
erir sivrileri
pürüzler giderilir...
kırıklar ufalanır, fazlalıklar toz olur
giden gider, kumlara karışır, geriye özü kalır...
sakin sessiz demlenir:
taşın olmuşuna çakıl denir...
üstelik
sekmesini de bilir
taşmasını da kıyıya...

Taş in ogutulmusune toprak..buğdayın ogutulmusune un,her ikisi de yaşam kaynağımız dir... .evimizin ,mezarimizinda başı değil mi taş...taş üstüne taş koymussunuz....

Hangi mekandayız şimdi belli değil, dün var olduğumuz yerlerde bugün başkaları gezer bilmediğimiz.

Taş in ogutulmusune toprak..buğdayın ogutulmusune un,her ikisi de yaşam kaynağımız dir... .evimizin ,mezarimizinda başı değil mi taş...taş üstüne taş koymussunuz....

aslında taş üstüne taş koymaktan ziyade çakıl taşları koyuyorum cebime...
yan yana dizip yollar yapmak için çocukluğuma doğru...
kaya iken çakıl yapan zamanı tersine çevirmek için belki de...
belki de un ufak edip toprak etmek, üzerine de papatya dikmek için...
raylar önemli...çok önemli...
rayları bulmam gerek...

Kelimeler vardır halka anlatılır..."bir tek sen anla" diye ağızdan çıkan sözcükler.bir sözcük söyle yeter. bak, ben onlardan ne destanlar yaratırım.