Bir Öğretmene Sorulabilecek En Önemli Soru: Neden Öğretmenlik?

Çevrimdışı sebocan

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 32.871
  • 512.407
  • 32.871
  • 512.407
27 May 2017 10:44:48
Öğretmenlik yapıyorum, çünkü bu yolculukta heyecan, neşe ve belirsizlik var.

Arkadaşlarım ve ailem, okullar tatil olmadan haftalar önce sormaya başlar: “O kadar uzun tatilde neler yapacaksın?”

Ne mi yapacağım? Düşündüklerinizden biraz farklı olabilir… Uyuyacağım! Her gün sınıf öğretmeni olmanın yüksek tempolu dünyasına bir ara vereceğim. Oturacağım ve başkalarının konuşmalarını dinleyeceğim ve bir süre kendi sesimi duymayacağım.

Belki şunları da düşünüyor olabilirsiniz…  Sahip olduğum bu zamanın değerini bileceğim ve bir sonraki sömestr için enerji toplayacağım. Yeni projeler ve el becerisine dayalı deneysel öğrenme ile ilgili harika fikirlerim var. Bu yüzden biraz nefes alacağım, arkadaşlarımın ve ailemin tadını çıkacağım ve bu fikirleri planlamak için zaman ayıracağım.

Mesleğe yeni başlayan öğretmenlerin – özellikle ilk senesinde olanların – eminim buna ek olarak bir sürü başka düşüncesi vardır. Bazıları belki de yeni okul yılı başladığından beri ilk kez nefes alacak zaman buluyorlardır. Kim bilir, bazıları öğretmen olma kararlarını bile sorguluyor olabilirler.

Deneyimli ve yeni öğretmenler olarak hepimizin ortak bir noktası var. O da, öğrencilerimizin kalbimize dokunmayı başarmış olması. Uzun süredir sınıflarda olanların daha fazla hikayesi vardır. Yeni öğretmenlerin daha az. Ama hepimizin mutlaka anlatacak hikayesi var.

İşte kendi öğretmenlik maceramda, tüm hayatım boyunca beni asla bırakmayacağını bildiğim birkaç hikaye:

Gerardo, Meksika’daki fakir bir çiftçi topluluğundan geliyordu. Onu büyükannesi yetiştirmişti ve okul masraflarını karşılamak için çok çalışmıştı. 14 yaşındayken Amerika’ya gelmişti. Bir sene içinde İngilizce öğrendi. Benim öğrencimken 11. sınıftaydı. Doktor olmak istediğini biliyordum. En son tıp fakültesine girdiğini duydum.

Melody burslu bir öğrenciydi. Son sınıfta bebek sahibi olmuştu. O yıl tam iki işte birden çalıştı. İnanılmaz iyi bir yazardı.

Miguel bana senenin başında okumayı sevmediğini söyledi. Ona kitap üstüne kitap önerdim. Hepsinin birkaç sayfasını okudu ve sonra devam etmeyi reddetti. Sömestr tatilinden hemen önce okumak için yeni bir kitap seçti. Tatilden sonraki Pazartesi sınıfa geldiğinde, “Bu kitap benim hayatımı değiştirdi. İki kez okudum” dedi.

Jessica, iki küçük kardeşi ve annesi arabalarında yaşıyorlardı. Yaklaşık iki yıl evsiz yaşadılar. Jessica bu süre boyunca her gün okula geldi.

Bazı öğrencilerimin hayatları zorluklarla ve üzüntülerle doluydu. Yine de hepsi müthiş bir dayanıklılık örneği gösteriyorlardı. Üstelik mizah duygularını kaybetmemişlerdi. Ve ben kendi hayatımda bunları bulamadığımda, onlarınki bana daima güç verdi ve devam etmeme yardımcı oldu.

Bir Öğrenci Olarak Öğretmen

Öğretmenliğimin ilk yılında kendimi zihinsel olarak tükenmiş hissettiğim bir anı hatırlıyorum. Bir sabah okulun kapısında “Bunu yapamam,” diye düşündüm. “Ne yaptığımı bile bilmiyorum!” Sonra öğrencilerimi düşündüm. Benim belki de asla yaşamayacağım kadar büyük zorluklar yaşayan ve buna rağmen her gün okula gelen öğrencilerimi düşündüm. “Eğer onlar yapabiliyorsa, ben de yapabilirim.”

Öğretmenlik yaptığım her yeni yılda biraz daha büyüdüm, biraz daha iyi olmaya başladım. Öğretmenlik yapmanın aynı zamanda öğrencilik kimliğini de kucaklamak demek olduğu gerçeğini kabullendim. Nasıl öğrencilerimize açık olmalarını, paylaşmalarını, düşünmelerini ve büyümelerini söylüyorsak, biz öğretmenler de aynı şeyleri yapmalıyız.

Bir Bütün Olarak Çocuk

Meslekte olduğum 20 yıl süresince benim de dayanıklılığım gelişti. Öğretme ve öğrenme ile ilgili felsefeme kararlı bir şekilde tutunmamın da bunda payı var. Üstelik yeni (ve bazen sorgulanabilir) girişimlere ya da öğretmenlere karşı sürekli devam eden politik ve medyatik saldırılara rağmen!

Yıllardır savunduğum felsefeyi şöyle özetleyebilirim: 1) Kalp ve zihin birbirine bağlıdır, bu yüzden her zaman ikisine de hitap et; 2) tüm öğrenciler neyi neden öğrendiklerine dair mantıklı bir açıklamayı hak ederler; 3) Birlikte öğreniriz, birbirimizden soyutlanarak değil; 4) derin ve yansıtarak düşünme büyümemize yardım eder ve öğrenmenin gerekli bir parçasıdır; 5) öğrendiğimiz şeyde kendi yaşamlarımızı ve ilgilerimizi görmeye ihtiyaç duyarız.

Öğretmenlik yapıyorum, çünkü bu yolculukta heyecan, neşe ve belirsizlik var. Sonsuza dek öğrenci kalmak istiyorum. Kalbimi ve zihnimi her zaman sonuna kadar açmak için çabalamak zorunda olan bir öğrenci. Öğretmenlik yapıyorum, çünkü öğretmen olma yolculuğu insan olmanın en iyi yanlarını gerektiriyor.

egitimpedia

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK