Çocuklar Okuma Yazma Öğrenmede Neden Zorlanıyor?

Hem birinci sınıfı okutan öğretmenlerden hem de çocukların velilerinden “çocukların sesleri ve heceleri çabuk unuttuğu, sesleri ve heceleri birleştirmede zorlandıkları, cümle kuramadıkları” yönünde çok sık mesajlar alıyorum. Bu konuda ne yapmaları gerektiği konusunda sorular soruyorlar?

Diğer tüm etkenleri bir kenara bırakarak sorunun esasını teşkil eden 2 hususu açıklayacağım:

1. Okumaya Başlıyorum kitapları incelendiğinde kitaplarda birçok hata ve eksiklik olduğu ve bunun çocuğun öğrenmesini zorlaştırdığı görülüyor. Kitapta bir sesi kavrattıktan sonra o sese ilişkin anlamlı veya anlamsız tüm heceler tek sayfada veriliyor. Oysa hece tablosu gibi bir hece ezberletme yönteminin yanlış olduğunu her eğitimci bilir. Tek heceyi bile öğrenmede zorlanan çocuğun karşısına 16 hece birden koyup öğrenmesini beklemek doğru bir yaklaşım değil. Kitaptaki bu yöntem yanlıştır.

Olması gereken nedir?

Bir ses kavratıldıktan sonra hece oluşturma aşamasına geçilir. Bir hece oluşturulduktan sonra bu hece okutulup yazdırılır. Bundan bir kelime oluşturulur, o kelime okutulup yazdırılır. Daha sonra da bu kelimeyle bir cümle oluşturulur. Cümle okutulup yazdırılır. Böylece çocuk o heceyi iyice pekiştirir. Bundan sonra yeni heceye geçilir.

2. Birinci sınıfa devam eden çocuklar somut işlem dönemindedir. Bu nedenle tüm dersler gibi okuma yazma öğretirken sesler öğretildiğinde kartonlara yazılarak somutlaştırılmalıdır. Heceler oluşturulduğunda yine kartonlara yazılarak sınıfa asılmalı. Kelime ve cümle oluşturma çalışmaları yapılırken bunlar yan yana getirilerek kelime ve cümleler oluşturulmalıdır. Oluşturulan heceler arttıkça yer kalmaz ise özellikle işlek heceler görülür şekilde asılı olmalı diğer heceler ihtiyaç duyulduğunda konulmalıdır. Çözümleme yönteminde sınıflarda fişlikler olurdu. Fişler kesilerek kelime, hece ve sese ulaşılırdı. Çocuklar için de küçük fişler olur, çocuklar bunlarla okulda ve evde çalışırlardı. Şimdi yöntem tam tersine çevrildi. Ses, sesten, hece, kelime ve cümle oluşturup asmamız gerekiyor ama maalesef sınıflarda asacak yerler kaldırıldı. Bu yanlış. Her sınıfta mutlaka ses ve hecelerin asılacağı yerler olmalı.

Evdeki çalışmalarında da anne babalar ses ve heceleri kartonlara yazarak çalışma yapmalıdır.

Bu konuda açıklamamın yer aldığı videoyu Evde Eğitim sayfamdan veya youtube kanalından izleyebilirsiniz. Nasıl çalışma yapmanız gerektiğini açıkladım.

Doğan CEYLYAN
Maarif Müfettişi
İlk Okuma Yazma Öğretimi Formatörü

 

Video 1- tıklayınız...

Video 2: tıklayınız...

Youtube Kanalı:  EvdeEgitim

 

Egitimhane.com

  • 10 1
  • 14 Kasım 2017 19:46 11.220
  • Aktif Haberler
  • raul
    16 Kasım 2017 04:19
    2 0
    baska bir onerim de eger cocuklar 60 - 72 ay arasinda 1. sinifa baslayacaklar ise 1. sinifta okuma yazma egitimi olmamali. 1. sinifta cok basit sesi hiasetmeye yonelik bir program hazirlanmali.
  • raul
    16 Kasım 2017 04:14
    1 0
    bana gore okula baslamada ögrenci 72 ayini tamamlamis olmali. 72 ayini tamamlayip da hala daha somut islemler di emi ozelliklerini sergilwyemeyen ogrenciler icin de soz hakki sinif ogretmeninde olmali sinif ogretmeninin gorusuyle
  • yar
    15 Kasım 2017 20:17
    1 0
    valla ortaokula gden öğrencilerde de anlayarak okuma,okudugunu anlatamama gibi sorunlar var.ilk gün neşe ile gelen 1.sınıf öğrencileri sisitemin altında ezilip mutsuz bireyler haline geliyor...sadece 9 haftada ..evet arkadaşlarımın dediği gibi 1 yıla yayılmalı okuma yazma ...sonunda amaç okur yazar olup kitap okuyan bir nesil gelmeli...bırakın okumayı alışkanlık haline getirecek nesilleri hece yazmak istemeyen onlarca öğrenci var....yazık valla yazık bu vatanın çocuklarına....
  • sinar
    15 Kasım 2017 18:33
    4 1
    İlkokuma - yazamaya cümlelerle başlamalı.
    İlk bir kaç cümle emir ve nesnesiz olmalı. (Oyunla, Al. At. Tut. Koş. ...)
    Daha sonra bu cümlelere özne katılmalı. (Ali at. Ömer at. Ayşe tut. Ela tut.
    Üçüncü aşamada "Ali'ye/Ayşe'ye al/at/tut, diyoruz; ama ne alsın?" diyerek merak uyandırıp cümlelere önce resimle, sonra resmin adı ile nesne katmalı. (Ali ekmek al. At Ayşe at. Ayşe topu at. Ela topu tut. ...)
    Birkaç cümlede bir metin oluşturmalı ve bu metinler ayrı bir deftere yazılmalı ya da yazdırılmalı; zaman zaman okutulmalıdır.
    Dördüncü aşamada cümle kavramı pekişmiş, parmak kasları gelişmiş olacak ve daha farklı cümleler yazabilecekler ve kolay öğrenebileceklerdir. Bu yöntemle öğrenciler farklı cümlelerdeki aynı kelimeleri, farklı kelimelerdeki aynı heceleri kendi kendilerine sezecekler, zorlanmadan okumaya geçeceklerdir.
  • garamemed
    15 Kasım 2017 12:59
    2 1
    Hala kitap gelmeyen okullar ve 4+4+4 sisteminden dolayı okula başlama yaşının düşmesidir.
  • smyi
    15 Kasım 2017 10:55
    1 0
    kitaplar konusu en önemlisi. kitap çok yetersiz.
  • zekirdek
    15 Kasım 2017 09:38
    4 0
    ve çoçukla erken yaşta okula geliyo yetiştirilme tarzı yanlış olunca iç çatışma bocalama yaşıyo şuan bir çok sınıfta 4.sınıf dahil okuma yazma bilmeyen öğrenci var homojenlik kayboldu öğretmenler isteksiz eski durumlar yok yani relax olun akışına bırakın bence
  • zekirdek
    15 Kasım 2017 09:35
    5 0
    öğretmen işin dörtte biridir yarısı kalıtım diğer dörrte birde aile ve evdeki durumdur ve malesef geriye gidiyoruz her sene .
  • bedesten
    15 Kasım 2017 09:10
    6 0
    Sayın Doğan Bey'in görüşlerine aynen katılıyorum. Ben 24 yıllık öğretmenim. Önceleri okuma yazma öğretimini biz öğretmenler yapardık. Şimdi bizlere yardımcılar çoğaldı. Başta öğrenci velileri ve anne babalar tarafından küçüğün öğretmeni tayin edilen büyük ağabey ve ablalar. 1. sınıf çocuğu bir karmaşa içinde. Anne farklı bir ses, baba farklı bir ses kardeş farklı bir ses . Öğretmende yanlışları düzeltme mücadelesinde. Eskideki her sey yanlıştı anlayışı ile yola çıkan devrimci yöneticilerimizde doğru olanı da değiştirip yerine yanlış uygulamaları getirince öğretmenlik böyle bir duruma düştü. Kolaylıklar dilerim.
  • carpediem03
    15 Kasım 2017 08:37
    8 1
    Sistemin adı ses temelli cümle yöntemi.
    Ama sistemin uygulanışı ne hikmetse ses temelli hece yöntemi oluyor. Doğan hocama katılmakla birlikte şimdiye kadar 4 kere 1. Sınıf okutmuş bir öğretmen olarak hep ses temelli cümle yöntemi kullandım.
    Heceler üzerinde fazla durmadan işlek 1-2 heceden sonra direkt şu tarzda, tekerleme gibi, akıcı, basit cümle ve metinler verdim

    E, e, e
    La, la, la
    Ela, Ela, Ela

    Ela elma al (elma resmi)
    Ela armut al (armut resmi)
    Ela .... al
    Ela .... al
    Al Ela al
    Ela ... al

    Şeklinde. Öğrencilerin çoğu ilk başta bu tekerlemeyi ezberlemiş olsa da çocukta başarma duygusunu pekiştiriyor. Öğrenci okuyorum, başarabiliyorum psikolojisi ile daha çok motive olup, daha çok çabalıyor.
    İlkokuma yazmada yapılan en büyük hatalardan biri zorlama hece ve kelimelerle öğrenciyi bıktırmak. 4 harf verip Alaattin yazan kitaplar gördüm. Çocuk bunu okuyamıyor diye kendini paralayan öğretmen ve veliler gördüm.
    Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır herkese saygım var, hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın öğrenciyi bıktıran, yıldıran, başaramıyorum, yapamıyorum, okuyamıyorum psikolojisine sokan çalışmalardan uzak durmak gerek.
    Cümle ve metinler çocuğun dünyasına hitap etmeli diye düşünüyorum.

    Telefondan yazdığım için kopuk kopuk olmuş olabilir umarım meramımı anlatabilmişimdir.
  • aysegulo
    14 Kasım 2017 23:51
    3 0
    Doğan hocam üniversitede İlk okuma Yazma ders hocamızdı.Kendisinden çok şey öğrendim.Çocuk ne kadar somutluk görürse o derece öğreniyor.
    Evet evde ilgilenilmeyen çocuk malesef ki geride kalıyor.Programa kitaba çok çok bağlı kalmanın gerekmediğini esneklik ilkesini kullanarak planlarımızda değişiklikler yapabileceğimzi düşünüyorum.
  • kafu
    14 Kasım 2017 23:39
    19 0
    OğuzİNAN hocam demişsiniz ki "Çocuklar okuma yazmada zorlanmıyor. Veliler çocuklara okuma yazma öğretimi için 1 yıl verildiğini anlamada, öğretmenler birbirleriyle yarışmamaları gerektiğini anlamada zorlanıyor. "

    fakat devletin yaptığı planda, programda 2. dönem her çocuğun okuma yazmaya geçtiğini varsayarak metinlerle zenginleştirilmiş Türkçe kitabı var ve bu gösteriyor ki çocukların okuma yazma için sadece 4 ayı var. (Bunu ben demiyorum devlet diyor) (ayrıca size kesinlikle katılıyorum)
  • cbci
    14 Kasım 2017 23:06
    7 4
    çözümleme yöntemiyle 3 kere 1. sınıf okuttum. ben de hiç zorlanmadım, çocuklar da zorlanmadı. en geç nisanda herkes okumaya geçiyordu. bu sistemde bırakın nisanı 2. sınıfta bile zorla öğrenen var. çözümleme yöntemi geri gelmelidir.
  • muhsinveahsen
    14 Kasım 2017 21:08
    4 0
    tablet , bilgisayar , akıllı tahta kullanımı
  • OğuzİNAN
    14 Kasım 2017 21:01
    40 0
    Çocuklar okuma yazmada zorlanmıyor. Veliler çocuklara okuma yazma öğretimi için 1 yıl verildiğini anlamada, öğretmenler birbirleriyle yarışmamaları gerektiğini anlamada zorlanıyor.
  • serdarsa48
    14 Kasım 2017 20:19
    8 0
    Yıllardır gayet istikrarlı bir şekilde sistem değişmeden aynı program uygulandığı için olabilir mi? !!!!!!
UYARI: Yayınlanan haberler, Egitimhane.Com'un görüşlerini yansıtmaz. Yazılan yorumlar, onaylanmış olsalar bile yazanın sorumluluğundadır.

Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK