Doğadan Çaldığın Yeter!

Doğadan çaldığın yeter!

Doğa, yok olduğunu farketmez; kendi hakkında düşünmez, üzülmez.

Biz UMURSAMALIYIZ; kendimiz için bencilce!

 

...diyorlar ana sayfalarında.

Güzel şeyler yapıyorlar. Hele o degişik yorumlarla çalıp söyledikleri iki muhteşem türkü!

İki büyük ustanın eserlerini öyle içten, öyle hissederek söylemeleri yok mu?

 
 
Divane Aşık Gibi adlı esere 45 doğa aşığı arkadaşımız eşlik etmişler.

DİVANE AŞIK GİBİ (büyük üstad Hasan Tunç)

Divane aşuk gibi da
dolanirum yollarda
Kız senun sebebune
Kaldım İstanbul'larda
 
Boban beni bobamdan da
Bir kerrecuk istesun
Allah'ın emru ilan
Gelinum olsun desin
 
Sar belune belune da
Karadeniz kuşağı
E kiz sen de der misun
alsam ha bu uşağı
 
Yüksek dağun guşuyum da
selviye gonacağum
İste beni bobamdan
vermezse gaçacağum
 
Al şalum yeşil şalum da
dünyayı dolaşalım
Sen yağmur ol ben bulut
Maçka'da buluşalım

 

Maçkalı Hasan olarak bilinen Trabzon doğumlu kemençe sanatçısı, besteci ve türkücü (1912 - 1986).


1912 yılında Trabzon ili Maçka ilçesine bağlı Örnekalan (Mağura) köyünde doğmuştur. 9 yaşında geçirdiği bir kaza sonucu tek gözünü kaybederek kör olmuş, ilkokulu bitirdikten sonra okuyamamış, eşekle kömür taşıyarak ailesinin geçimine katkıda bulunmuştur. 18 yaşında İstanbul'a gelerek babasının yanında yorgancılığa başlamış, ardından müzikteki yeteneği Hamiyet Yüceses tarafından keşfedilince İstanbul Radyosu'na yerel sanatçı olarak girmiştir.Müzik ile geçinmek mümkün olmadığından aynı zamanda Haseki hastanesine girerek 1973 yılında emekli olana dek memur olarak çalışmıştır.

Müzik Yaşamı

1923 Türk Yunan nüfus mübadelesiyle halkının önemli bir kısmı Yunanistan'a gönderilen Maçka köylerinden Mağura'nın halkının tamamı Müslüman olduğu için mübadele kapsamına alınmamıştır. Geleneksel Trabzon müziğinin bu sebepten kesintiz olarak yeşerdiği bu köyde gölerini açan Hasan Tunç 12 yaşında kemençe çalmaya başlamış, kısa zamanda ustalaşmış, yöre türkülerini derleyerek kendinden sonraki kuşaklara ulaşmadan unutulmalarını engellemiştir.

 

Yazı Kaynak : [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Bu muhteşem eseri izlemek için : [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 

Uzun İnce Bir Yoldayım adlı esere de 91 doğa aşığı arkadaşımız eşlik etmiş.

UZUN İNCE BİR YOLDAYIM (büyük üstad Aşık Veysel)

 
Uzun ince bir yoldayım
Gidiyorum gündüz gece
Bilmiyorum ne haldeyim
Gidiyorum gündüz gece
 
Dünyaya geldiğim anda
Yürüdüm aynı zamanda
İki kapılı bir handa
Gidiyorum gündüz gece
 
Uykuda dahi yürüyom
Kalmaya sebep arıyom
Gidenleri hep görüyom
Gidiyorum gündüz gece
 
Kırk dokuz yıl bu yollarda
Ovada dağda çöllerde
Düşmüşem gurbet ellerde
Gidiyorum gündüz gece
 
Düşünülürse derince
Irak görünür görünce
Yol bir dakka miktarınca
Gidiyorum gündüz gece
 
Şaşar Veysel işbu hale
Gah ağlayan gahi güle
Yetişmek için menzile
Gidiyorum gündüz gece

 
Veysel Şatıroğlu veya bilinen adıyla Âşık Veysel (d. 25 Ekim 1894, Şarkışla, Sivas - ö. 21 Mart 1973),

Türk halk ozanı. Avşar boyunun Şatırlı obasına mensuptur.

Sivas ili Şarkışla ilçesinin Sivrialan köyünde çiftçi bir ailenin çocuğu olarak doğan Âşık Veysel, 7 yaşında geçirdiği çiçek hastalığı sonucunda sol gözünü,başka bir talihsizlik sonucuyla da sağ gözünü kaybetti. Babasının, Âşık Veysel'e oyalanması için aldığı sazla önce başka ozanların türkülerini çalmaya başladı.1933 yılında tanıştığı Ahmet Kutsi Tecer'in teşvikleriyle kendi sözlerini yazıp söylemeye başladı.

Âşık geleneğinin son büyük temsilcilerinden olan Âşık Veysel, bir dönem yurdu dolaşarak Köy Enstitüleri'nde saz hocalığı yaptı. 1970'li yıllarda Hümeyra, Fikret Kızılok, Esin Afşar gibi bazı müzisyenler Âşık Veysel'in deyişlerini düzenleyerek yaygınlaşmasını sağladı. Şarkışla'da her yıl adına şenlikler yapılır.

Eserlerinde Türkçesi yalındır. Dili ustalıkla kullanır. Yöntemi gösterişsiz ve nerdeyse kusursuzdur. Yaşama sevinciyle hüzün, iyimserlikle umutsuzluk şiirlerinde iç içeydi. Doğa, toplumsal olaylar, din ve siyasete ince eleştiriler yönelttiği şiirleri de var.

 

Yazı Kaynak : [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 

Bu muhteşem eseri izlemek için : [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 

Doğa oldukça cömerttir; onunla uyumlu yaşadığımız sürece..

bir kızılderili atasözü derki:
   
        "insan toprağa tükürünce kendi yüzüne tükürüyordur aslında"
       
şimdi zaman tersine döndü.yıllardır biz ondan aldık ama artık o bizden alıyor. zaman şimdi tersten işliyor.kurallara uymadık.
                  ve kaybettik

Kır çiçekleri
İthal çim tohumlarına avuç dolusu para verip artık çim ekmesek, tornadan çıkmış halı görünümlü çimleri yeşil tutacağız diye tonlarca su tüketmek zorunda kalmasak, yabancı dediğimiz aslında toprağımızın asıl yerlisi otlarımızı çimlerin arasından ayıklamak için ithal ilaçlar kullanmasak…

Yararlı yabani otlarımızın kökünü kazımasak, ilaç ve çim esaretine yenik düşmesek, hadi para sizin ama su ve doğanın yok olan kaynakları hepimizin, unutmasak…

Bahçelerimizi doğal bitki örtüsüyle koruyup kollasak daha iyi olmaz mı?

Salon ve odalarımıza, meşin muşamba kılıklı ithal süs bitkilerinden koyacağız diye avuç dolusu para harcamasak...

Belki moda olsa, herkes vazolarına kır çiçeği toplar kor! Kimbilir! Belki moda olsa; süs bitkisi yerine kekik, adaçayı, biberiye, nane, papatya, lavanta, karanfil eker herkes!

Evet moda olsa, sarımsak soğan, fesleğen ve mercanköşk ile koruruz evlerimizi börtü böcekten. Aeresollere avuç dolusu para verip bir de kendimizi zehirlemeyiz!

Moda olsa, vazolarımızı taze karabaş otları, gelincik, papatya, lale, reyhan süsler…

Sardunyalara, küpe çiçeklerine, misk-i amber güllerine, hanımelilere, ıtır ve ortancalara ait oldukları itibarı geri versek mi artık?
 



Nurdan Çakır
 
 

Doğa için çal 3 yolda.

Yapılan hazırlıkları fragman şeklinde hazırlamışlar.

Bu ekibe başarılar.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Sabırsızlıkla bekliyorum...

Doğa için çal 3

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Ögrencilerimiz için,agaçlar sitesi,

onlara bu konunun önemini kavratırsak işimiz daha kolaylaşır

Doğa için çal 3 yolda.

Yapılan hazırlıkları fragman şeklinde hazırlamışlar.

Bu ekibe başarılar.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

link kopylaaraken hata yapmışım. tıklayınca hata veriyor .kusura bakmayın. sn sebocan çalışna linki vermiş. teşekkürler.

Sabırsızlıkla bekliyorum...

Doğa için çal 3

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

İmza Kampanyası’na Destek Verin; ‘Gediz Hiroşima Olmasın!’

TEMA Vakfı olarak, Türkiye’de, verimli tarım topraklarımız hep verimli kalsın, bizleri, çocuklarımızı, onların çocuklarını nesiller boyu beslesin, insanımız da bu toprakları koruyarak, doğru yararlanarak hep burada yaşasın istiyoruz. “Ülkemizdeki Tarım Arazilerine Birlikte Sahip Çıkıyoruz .

İmza kapanyasına katılarak ormanlarımızın dolayısıyla doganın yok olmasına
engel olalım arkadaşlar,teşekkürler..

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

"Yere çöp atmayınız." demişti bir öğretmenimiz.. Ve eklemişti; "Toprak kirlenir ve kim ister ebedi istirahatgahında çöpler içinde uyumayı??"..

evet yeter öğretmenler bile çalarken diğer kişileri düşünemiyom

Bizler doğanın sahibi değil, sadece kullanıcılarıyız. ''Doğaya hükmediyoruz'' düşüncemiz çok büyük bir yanılgı.

Doğayı bitiren hiçbir medeniyet varlığını sürdürememiştir. Çünkü insan toprağa bağımlı aciz bir varlıktır. 

Doğa, milyonlarca canlının yaşadığı ve insan dahil hiçbir türe tek başına ait olmayan, ve bu canlılarla birlikte cansız varlıkların tümünü kapsayan aynı zamanda sürekli değişip, yenilenen bir oluşumdur.

Bu yüzden tüm canlılara saygılı olmalıyız.

Dünya'nın geldiği noktaya bakacak olursak, bir ağaç bir insandan daha değerli konuma gelmiştir.

Hem doğadan çalıyoruz hemde doğadan çaldıklarımız doğya geri atıyoruz. Çevre kirliliği böyle bir şey olsa gerek.Her yerde geri dönüşüm ile ilgili çalışmaların yapılması çok mu zor.

Ders kitabında konu vardı .Atıklar geri dönüşüm için ; kağıtlar kağıt kutusuna ,camlar cam kutusuna v.b ee yokki nereye atacak .Böyle mi bilinç oluşturmak gerekiyor.

Kitaptaki başka bir örnek ; Ormanları kesmeyelim ,tamam kesmeyelim ama örnekte verilen resime bakınca elinde balta ile ağaç kesen bir adam .Çok ağaç kesilirse ne olur.Bu cümleyi böyle yazmak yerine ağaç diken adam resmi ve ağaç dikmeye özendirecek bilgiler eklemek çok mu zor ?

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Doğa İçin Çal 3'ün güzel bir fragmanı daha...