İlkokuma Yazma Günlüğü

Çevrimdışı son_maviumut

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 120
  • 203
  • 120
  • 203
# 06 Mar 2015 23:26:06
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Abovv ogretmenim 3 saat matematik ben bile kaldiramam ... ben hayat b. Turkce turkce matematik o kadar son 2 ders resim muzik beden vs.
Öğretmenin onlar istiyor yapmayı ama bir ders anlatıyorum diğer ders sürekli birlikte ornek yapınca zevkli geçiyor fakat unutuyorlar ayrıca her gün hayat bilgisi resim oyun tabiki yapiyoruz

Çevrimdışı paycicek

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 06 Mar 2015 23:36:37
Merhaba zümrelerim. Aşağıdaki yazıyı çok beğendim, paylaşmadan edemedim:

Finlandiya & Türkiye eğitim sistemleri arasındaki 15 fark

1- Biz okula başlama yaşını altı bezli döneme çekmeye çalışıyoruz. Finlandiya’da ise zorunlu okula başlama yaşı 7.

2- Türkiye’de çocuklar birkaç sokak ötedeki okullarına bile mutlaka servisle gidiyor. Finlandiya’da ise çocuklar birinci sınıftan itibaren okula yürüyerek veya bisikletle gidiyorlar. Özel durumlar haricinde çocuklar okula aileleri tarafından götürülmüyor.

3- Bizde müfredat ve ders kitapları eğitimin baş aktörleri olarak biliniyor. Eğitim kalitesindeki zayıflık genelde bu ikisinin suçu olarak görülüyor. Ama Finlandiya’da çok basit bir müfredat var ve pek değişmiyor. Öğretmenler okutulacak kitapları kendileri seçiyorlar ama yine de ortalıkta pek ders kitabı gözükmüyor. Yani Fin eğitim sisteminde ders kitapları bırakın aktör olmayı, figüran bile değil. Figüranların başrol oynadığı ülkemiz eğitim sisteminden gişe hasılatı beklemek bu yüzden bir hayal.

4- Türkiye’de birinci sınıf öğrencilerinin velileri “Bizim çocuk bugün Matematikten 90 aldı,” diye gururla gezebiliyor. Resmiyette not verilmiyor olsa bile öğretmenler sağ olsunlar kendi inisiyatiflerini kullanarak büyük bir özveriyle testler hazırlıyor ve çocukları sınav dolu bir geleceğe hazırlıyorlar. Ama Finli öğrencilere okulun ilk altı yılında asla not verilmiyor. Buradaki öğrenciler ilk olarak 16 yaşına geldiklerinde ülke genelinde bir sınava giriyorlar.

5- Türkiye’de öğrencilere çöp attırsanız ertesi gün muhtemelen velileri okulu basıp olay çıkarır. Ama Finlandiya’da öğrenciler okulun tüm işlerini nöbetleşe sistemde birlikte yapıyorlar. Yani Fin okullarında hizmetli yok, tüm işler öğrenciler tarafından yapılıyor. Böylece sorumluluk duyguları gelişiyor.

6- Finlandiya’daki okullar öğrencilerin rahat edebileceği şekilde tasarlanıyor. Sınıflarda yaparak-yaşayarak öğrenme modeline uygun alanlar mevcut. Binaların fiziksel özellikleri öğrencilerin evdeymiş gibi rahat etmelerini sağlayacak şekilde düşünülüyor. Türkiye’de ise her şeye hazır olan öğrenciler yıllardır komutla rahatlıyor. “Beni rahatta dinleyin” diye bağıran müdürün karşısında ne kadar rahat olunursa tabi…

7- Türkiye’deki özel okullarda ders saati 8. Ama yetmediği için okul çıkışında etütler, hafta sonu kursları ve özel derslerle bu sayı günde 12-14 bandını yakalıyor. Finlandiya’da ise günlük ortalama ders saati 4. Dünya eğitim ligindeki sıralamamıza baktığımızda, nitelik ve nicelik kavramlarının ne kadar önemli olduğu gün yüzüne çıkıyor.

8- Türkiye’de bütün öğretmenler kendilerini mesleğin zirvesinde görüyor. Sınav sonuçları kötü geldiğinde genelde öğrenme güçlüğünden bahsediliyor. Öğretme güçlüğü çeken öğretmenlerin durumu hep sümen altı ediliyor. Bu yüzden mesleki gelişimle ilgili düzenli bir çalışma yok. Finli öğretmenler ise haftada en az 2 saat hizmet içi eğitime katılmak zorunda.

9- Türkiye’de, “Hiçbir şey olamazsa, bari öğretmen olsun,” mantığı devam ediyor. Ama Finlandiya’da öğretmenlik mesleği toplumun en gözde mesleklerinden bir tanesi! Öğretmenler master derecesi olanlar arasından seçiliyor. Lise mezunları arasında öğretmenlik için müracaat edenlerin ancak yüzde onu öğretmen yetiştirme programına kabul ediliyor.

10- Ülkemizde öğretmen olabilmek için sınavdan geçer puan almak yeterli. Finlandiya’da ise öğretmen olabilmek için üç aşamalı bir testten geçmek zorundasınız. Bu aşamalar arasında mülakat, ders anlatma gibi bölümler de var. Ülkemizde heykeltıraş olmak isteyenlere bile özel yetenek sınavı uygulanırken, etten kemikten gerçek insanı şekillendirecek olan öğretmenlerin çoktan seçmeli sorularla mesleğe kabul edilmesi kabul edilebilir bir şey değil.

11- Finlandiya’da öğretmenlerin gelir düzeyi oldukça iyi. Kendi mesleği haricinde bir iş yaparak ek gelir elde etmeye çalışan öğretmen yok denecek kadar az. Bizde de ek gelir için bir şeyler yapmayan öğretmen yok denecek kadar az. Çünkü aldıkları maaş faturalara bile yetmiyor. Öğretmenlerin fatura ödemek için başka şeylerle uğraşması neticesinde oluşan durumun faturasını da bütün millet ödüyor.

12- Türkiye’de en başarılı öğretmen en çok ödev verendir anlayışı hala devam ediyor. Ama Finlandiya’da öğrencilere ödev verilmiyor. Öğrenmenin yeri okul olarak görülüyor. Bu yüzden Finlandiya’da akşamları çocuğunun proje ödevi için kartona boncuk dizen veli yok.

13- Finlandiya’da hiçbir babayiğit resim dersinden öğrenci alıp matematik çalıştıramıyor. Bizdeyse öğrenciler matematik dersinde sıkılıp defterlerine resim yapıyor. Sonra matematik öğretmeni çocuğu resim dersinde yakalayıp matematik çalıştırmaya götürüyor. Döngü bu kadar kısırken, sistemin üretken bireyler yetiştirmesini beklemek tabi biraz zor oluyor.

14- Bizim sınıflarımızda eğer bütün öğrenciler yerlerinde oturuyor ve ses çıkmıyorsa, o sınıfın öğretmeni övgü alıyor. Ama Finlandiya’da durum tam tersi… Eğer bir sınıftan hiç ses çıkmıyorsa, öğrenciler sıralarında oturuyor ve hiç kalkmıyorlarsa o öğretmen soruşturmaya alınıyor. Çünkü Fin eğitim sisteminde ders anlatan bir öğretmen yok. Hep birlikte etkinlik yapan sınıflar var. Bu yüzden Fin okullarındaki sınıflarda, “Ayakta gezinme evladım, otur yerine,” sözü pek duyulmuyor.

15- Finlandiya’daki okulların kantinlerinde su, süt ve meyveden başka hiçbir şey yok. Bizdeyse işin suyu çıkmış durumda. Her teneffüs fıstıklı çikolata yiyen çocukları 8 saat sırada oturtmaya çalışmak öğretmenler için büyük imtihan! Belki de bu yüzden teneffüste sınıflardan hızlı boşalma rekoru bizde.

Çevrimdışı abdil7

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.694
  • 3.985
  • Okul Müdürü
  • 2.694
  • 3.985
  • Okul Müdürü
# 06 Mar 2015 23:43:49
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Merhaba zümrelerim. Aşağıdaki yazıyı çok beğendim, paylaşmadan edemedim:

Finlandiya & Türkiye eğitim sistemleri arasındaki 15 fark

1- Biz okula başlama yaşını altı bezli döneme çekmeye çalışıyoruz. Finlandiya’da ise zorunlu okula başlama yaşı 7.

2- Türkiye’de çocuklar birkaç sokak ötedeki okullarına bile mutlaka servisle gidiyor. Finlandiya’da ise çocuklar birinci sınıftan itibaren okula yürüyerek veya bisikletle gidiyorlar. Özel durumlar haricinde çocuklar okula aileleri tarafından götürülmüyor.

3- Bizde müfredat ve ders kitapları eğitimin baş aktörleri olarak biliniyor. Eğitim kalitesindeki zayıflık genelde bu ikisinin suçu olarak görülüyor. Ama Finlandiya’da çok basit bir müfredat var ve pek değişmiyor. Öğretmenler okutulacak kitapları kendileri seçiyorlar ama yine de ortalıkta pek ders kitabı gözükmüyor. Yani Fin eğitim sisteminde ders kitapları bırakın aktör olmayı, figüran bile değil. Figüranların başrol oynadığı ülkemiz eğitim sisteminden gişe hasılatı beklemek bu yüzden bir hayal.

4- Türkiye’de birinci sınıf öğrencilerinin velileri “Bizim çocuk bugün Matematikten 90 aldı,” diye gururla gezebiliyor. Resmiyette not verilmiyor olsa bile öğretmenler sağ olsunlar kendi inisiyatiflerini kullanarak büyük bir özveriyle testler hazırlıyor ve çocukları sınav dolu bir geleceğe hazırlıyorlar. Ama Finli öğrencilere okulun ilk altı yılında asla not verilmiyor. Buradaki öğrenciler ilk olarak 16 yaşına geldiklerinde ülke genelinde bir sınava giriyorlar.

5- Türkiye’de öğrencilere çöp attırsanız ertesi gün muhtemelen velileri okulu basıp olay çıkarır. Ama Finlandiya’da öğrenciler okulun tüm işlerini nöbetleşe sistemde birlikte yapıyorlar. Yani Fin okullarında hizmetli yok, tüm işler öğrenciler tarafından yapılıyor. Böylece sorumluluk duyguları gelişiyor.

6- Finlandiya’daki okullar öğrencilerin rahat edebileceği şekilde tasarlanıyor. Sınıflarda yaparak-yaşayarak öğrenme modeline uygun alanlar mevcut. Binaların fiziksel özellikleri öğrencilerin evdeymiş gibi rahat etmelerini sağlayacak şekilde düşünülüyor. Türkiye’de ise her şeye hazır olan öğrenciler yıllardır komutla rahatlıyor. “Beni rahatta dinleyin” diye bağıran müdürün karşısında ne kadar rahat olunursa tabi…

7- Türkiye’deki özel okullarda ders saati 8. Ama yetmediği için okul çıkışında etütler, hafta sonu kursları ve özel derslerle bu sayı günde 12-14 bandını yakalıyor. Finlandiya’da ise günlük ortalama ders saati 4. Dünya eğitim ligindeki sıralamamıza baktığımızda, nitelik ve nicelik kavramlarının ne kadar önemli olduğu gün yüzüne çıkıyor.

8- Türkiye’de bütün öğretmenler kendilerini mesleğin zirvesinde görüyor. Sınav sonuçları kötü geldiğinde genelde öğrenme güçlüğünden bahsediliyor. Öğretme güçlüğü çeken öğretmenlerin durumu hep sümen altı ediliyor. Bu yüzden mesleki gelişimle ilgili düzenli bir çalışma yok. Finli öğretmenler ise haftada en az 2 saat hizmet içi eğitime katılmak zorunda.

9- Türkiye’de, “Hiçbir şey olamazsa, bari öğretmen olsun,” mantığı devam ediyor. Ama Finlandiya’da öğretmenlik mesleği toplumun en gözde mesleklerinden bir tanesi! Öğretmenler master derecesi olanlar arasından seçiliyor. Lise mezunları arasında öğretmenlik için müracaat edenlerin ancak yüzde onu öğretmen yetiştirme programına kabul ediliyor.

10- Ülkemizde öğretmen olabilmek için sınavdan geçer puan almak yeterli. Finlandiya’da ise öğretmen olabilmek için üç aşamalı bir testten geçmek zorundasınız. Bu aşamalar arasında mülakat, ders anlatma gibi bölümler de var. Ülkemizde heykeltıraş olmak isteyenlere bile özel yetenek sınavı uygulanırken, etten kemikten gerçek insanı şekillendirecek olan öğretmenlerin çoktan seçmeli sorularla mesleğe kabul edilmesi kabul edilebilir bir şey değil.

11- Finlandiya’da öğretmenlerin gelir düzeyi oldukça iyi. Kendi mesleği haricinde bir iş yaparak ek gelir elde etmeye çalışan öğretmen yok denecek kadar az. Bizde de ek gelir için bir şeyler yapmayan öğretmen yok denecek kadar az. Çünkü aldıkları maaş faturalara bile yetmiyor. Öğretmenlerin fatura ödemek için başka şeylerle uğraşması neticesinde oluşan durumun faturasını da bütün millet ödüyor.

12- Türkiye’de en başarılı öğretmen en çok ödev verendir anlayışı hala devam ediyor. Ama Finlandiya’da öğrencilere ödev verilmiyor. Öğrenmenin yeri okul olarak görülüyor. Bu yüzden Finlandiya’da akşamları çocuğunun proje ödevi için kartona boncuk dizen veli yok.

13- Finlandiya’da hiçbir babayiğit resim dersinden öğrenci alıp matematik çalıştıramıyor. Bizdeyse öğrenciler matematik dersinde sıkılıp defterlerine resim yapıyor. Sonra matematik öğretmeni çocuğu resim dersinde yakalayıp matematik çalıştırmaya götürüyor. Döngü bu kadar kısırken, sistemin üretken bireyler yetiştirmesini beklemek tabi biraz zor oluyor.

14- Bizim sınıflarımızda eğer bütün öğrenciler yerlerinde oturuyor ve ses çıkmıyorsa, o sınıfın öğretmeni övgü alıyor. Ama Finlandiya’da durum tam tersi… Eğer bir sınıftan hiç ses çıkmıyorsa, öğrenciler sıralarında oturuyor ve hiç kalkmıyorlarsa o öğretmen soruşturmaya alınıyor. Çünkü Fin eğitim sisteminde ders anlatan bir öğretmen yok. Hep birlikte etkinlik yapan sınıflar var. Bu yüzden Fin okullarındaki sınıflarda, “Ayakta gezinme evladım, otur yerine,” sözü pek duyulmuyor.

15- Finlandiya’daki okulların kantinlerinde su, süt ve meyveden başka hiçbir şey yok. Bizdeyse işin suyu çıkmış durumda. Her teneffüs fıstıklı çikolata yiyen çocukları 8 saat sırada oturtmaya çalışmak öğretmenler için büyük imtihan! Belki de bu yüzden teneffüste sınıflardan hızlı boşalma rekoru bizde.
İsveç yada İsviçreydi 9 sınıf aynı sınıfta eğitim öğretim görüyor bizim ülkede varmı böyle bir sınıfta derse girecek baba yigit ben kendi adıma okuyunca 4 sınıf bir arada agır diyordum ama demiyorum artık

Çevrimdışı ulkum

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.157
  • 4.688
  • Türk Dili ve Ed.
  • 3.157
  • 4.688
  • Türk Dili ve Ed.
# 06 Mar 2015 23:47:13
Payçiçek öğretmenim bu yazı ne güzel de özetlemiş bizi

Çevrimdışı paycicek

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 06 Mar 2015 23:51:03
Abdil öğretmenim, Amerika diye biliyorum ben de. Özellikle bizim birleştirilmiş sınıflardan etkilenip deneysel bir uygulama grubu oluşturmuşlardı diye anımsıyorum. Gerekçeleri de şuydu: "Eğitimin temel amacı bireyi yaşama hazırlamaktır. Birey de topluma çıktığında sadece yaşdaşları ile değil, her yaş grubundan toplum üyesiyle karşılaşmakta. Bu durumda eğitimin temel hedefi gereği her yaş grubu bir arada olmalı". Ancak uygulamanın devam edip etmediği konusunda bilgi sahibi değilim.

Evet Ulkum öğretmenim, sahiden de mesleğimizin özeti olmuş.

Çevrimdışı abdil7

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.694
  • 3.985
  • Okul Müdürü
  • 2.694
  • 3.985
  • Okul Müdürü
# 06 Mar 2015 23:57:42
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Abdil öğretmenim, Amerika diye biliyorum ben de. Özellikle bizim birleştirilmiş sınıflardan etkilenip deneysel bir uygulama grubu oluşturmuşlardı diye anımsıyorum. Gerekçeleri de şuydu: "Eğitimin temel amacı bireyi yaşama hazırlamaktır. Birey de topluma çıktığında sadece yaşdaşları ile değil, her yaş grubundan toplum üyesiyle karşılaşmakta. Bu durumda eğitimin temel hedefi gereği her yaş grubu bir arada olmalı". Ancak uygulamanın devam edip etmediği konusunda bilgi sahibi değilim.

Evet Ulkum öğretmenim, sahiden de mesleğimizin özeti olmuş.
süpermeni beklerken belgeselini izledinizmi bilmiyorum ama amerika olmadıgına eminim isvicre kantonlarındaymış amerikan egitim sisteminin tükenmişliğini gözler önüne seriyor

Çevrimdışı paycicek

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 06 Mar 2015 23:59:59
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
süpermeni beklerken belgeselini izledinizmi bilmiyorum ama amerika olmadıgına eminim isvicre kantonlarındaymış amerikan egitim sisteminin tükenmişliğini gözler önüne seriyor

Ne yazık ki izlemedim öğretmenim. Öneriyorsanız ilk fırsatta izlerim. Yine bulduğum ilk fırsatta ben de bakayım kaynaklarıma, yukarıda söz ettiğimiz uygulamanın coğrafyası belki de yanlış kalmıştır hatırımda.

Çevrimdışı abdil7

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.694
  • 3.985
  • Okul Müdürü
  • 2.694
  • 3.985
  • Okul Müdürü
# 07 Mar 2015 00:01:26
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Ne yazık ki izlemedim öğretmenim. Öneriyorsanız ilk fırsatta izlerim. Yine bulduğum ilk fırsatta ben de bakayım kaynaklarıma, yukarıda söz ettiğimiz uygulamanın coğrafyası belki de yanlış kalmıştır hatırımda.
mutlaka izleyin hocam yine egitimhanede dönmüştü galiba bu belgeselin muhabbeti ona istinaden izlemiştim

Çevrimdışı paycicek

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.512
  • 15.210
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 07 Mar 2015 00:08:45
Süpermen’i Beklerken” filmi ABD ile ilgili pek çok ön yargıyı yıkıyor. Özellikle de eğitim alanında “ABD’yi neden örnek almamalıyız?” sorusunun cevabı bu belgeselde veriliyor.

ABD’de 8.sınıfa geçen öğrencilerin ancak %30‘u Matematik ve diğer temel derslerde yeterlilik gösterebiliyor. Dünya genelindeki sıralamalarda ise ABD’deki öğrencilerin elde ettiği sonuçlar 30 ülke arasında 25. olmaya yetiyor.

Devlet okullarına kaydolan öğrencilerden %40′ı okulu bırakıyor. Okulu bırakanları çoğunluğu ise yaptıklarından dolayı ya hapishaneye ya da mezarlığa gidiyor.

1970′lere kadar ABD’deki eğitim sisteminin Dünya’da rakibi yoktu. Ancak son 40 yılda eğitim o kadar kötüleşti ki her yeni Başkan’ın öncelikli meselelerinden birisi haline geldi. 1970′de öğrenci başına 4.000$ bütçe ayrılırken şimdi 10.000$ ayrılıyor ancak bu yeterli gelmiyor. Çünkü daha iyi okulların yanında daha iyi öğretmenlere ve daha iyi performans değerlendirmesine ihtiyaç var.

Bu belgesel ABD’deki eğitim sisteminin sorunlarını ve bu sorunların üstesinden gelmeye çalışan bir grup öncü insanı konu ediyor (Bill Gates‘de bu kişilerden birisi).

Sizce bu kadar sorunlu bir ülkenin bize yeni eğitim sistemleri ve okullar getirmeye çalışması saçma değil mi? Peki bizim yabancı okulları ve yabancı eğitim sistemlerini bu kadar sevmemize ne demeli?

Sanırım bu belgeselden söz ediyorsunuz. İlk fırsatta izleyeceğim öğretmenim, teşekkürler.

Çevrimdışı srpl zkn

  • Aktif Üye
  • **
  • 16
  • 59
  • 16
  • 59
# 07 Mar 2015 00:32:27
İyi geceler zümrelerim.Okuyup yazacaktık ikinci dönem rahat edecektik.İkinci dönem başladı daha çok yoruluyorum.Türkçe defterini kullanmayı öğret,matematik defterini kullanmayı öğret,matematik konuları yığılmış,bi taraftan okuma bayramı telaşı,23 Nisan hazırlıkları off off yazarken yoruldum...

Çevrimdışı hafız ahmet

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.068
  • 20.093
  • Okul Müdürü
  • 4.068
  • 20.093
  • Okul Müdürü
# 07 Mar 2015 05:30:31
Hayırli sabahlar zümrelerim..

Çevrimdışı sarnıç

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 8.385
  • 127.429
  • 8.385
  • 127.429
# 07 Mar 2015 06:37:52
Hafta sonundan tüm arkadaşlara hayırlı sabahlar.

Huzurlu bir hafta sonu olması dileğiyle...

Çevrimdışı rinogest

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 558
  • 2.441
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 558
  • 2.441
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 Mar 2015 06:57:48
Günaydın ,iyi tatiller!

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.749
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 Mar 2015 07:12:42
Günaydın arkadaşlar .

Mutlu sağlıklı bir hafta sonu olması dileği ile...

Çevrimdışı 44cumahoca44

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.542
  • 67.613
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 3.542
  • 67.613
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 Mar 2015 07:27:59
günaydın arkadaşlar, iyi hafta sonları.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK