Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Yüreğinize keder, kaleminize dert düşmesin..

Sağolasın cnmm.
Rabbim senin güzel gören gönlüne hüzün vermesin.

.

Düğün alayı gibi gecenin ıssızlığı
Terkedilen tüm  bu dumanlardan
Ayrılmıyor mutsuzluk refleksleri
Biz evet biz diye isim taktığımız
Güneşin uykusunu bekleyen
İlk fırsatta daha güzele öykünen
Ritmi bozulmuş haz akbabaları
Uçuşur daracık zihin aralarında
Tak ne isim takarsan onu söyle
Gece ve sonrası elbet gündüz
'Cahildim dünyaya kandım' renginde
Bahane balonları uçurmaktayız...

Gözlerim uzak gözlerinde ela..
Bakışındaki buhurun ikindisi anısına..
Sensizlik benim son fısıltılı yazım
Yüreğimi senden tutup da buluta yazdım
Açtım rüzgarlarla aramı hoyratça
Kımıldadı günler geceler kış kisvesinden
Büyüdüm yüreğinde....büyüttüm seni
  Sen sevmelerde büyülü dokunuş..
  Sen benim umudumun gizli öznesi
  Sen bulup da aradığım...
             dağarcığımdaki saklı bahçem
  Sen üşüyen yanlarımın yangını..
        bırak dağılmış özlem anılarımı...

Gülerken ağlayabileceğin,
Ağlarken gülebileceğin bir hayat var.
Yolları elem döşeli,kahır köşeli..
Hep yarına koşmak isterken,
Düne takılan ayakların yorgun.
Kaderin ağlarını çizgiler örerken,
Bir göz,bir kulağa dargın.
Yağmur kadar bereketliyken yaşların,
Onu taşıyamayan yüreğin solgun.
Dün;kement olmuşken sınava,
Keşkeler meydan kurmuş davana.
Bir yol  var seçilecek;
Heves mi,nefes mi?
Güzel dediğimiz onca varlık
Yoksa esir eden kafes mi?

Gülerken ağlayabileceğin,
Ağlarken gülebileceğin bir hayat var.
Yolları elem döşeli,kahır köşeli..
Hep yarına koşmak isterken,
Düne takılan ayakların yorgun.
Kaderin ağlarını çizgiler örerken,
Bir göz,bir kulağa dargın.
Yağmur kadar bereketliyken yaşların,
Onu taşıyamayan yüreğin solgun.
Dün;kement olmuşken sınava,
Keşkeler meydan kurmuş davana.
Bir yol  var seçilecek;
Heves mi,nefes mi?
Güzel dediğimiz onca varlık
Yoksa uçuruma iten heves mi?

Yüreğine sağlık canım.

önce köprüden geçtim
İncecik...
sonra başaklar arasında bi'gelincik..
tren sarsarak geçerken raylardan
evet ;
uçuruyorduk acıları
sarsıcı
bulaşıcı
en saf bilinçle...
o çocuk koşarken anne kucağından
gerçeğe,
biz çoktan varmıştık
yıldızlı geceye..
ellerim fesleğen,
yüzüm hüzün,
gün düğüm...
bir kördüğümdü gördüğüm
ve altındaydık aynı mavi göğün....

yüreğinize sağlık

Sevdik diye mi
Yoksa yeni mi
Hicran?..

Gün kararmasa
Kolay aslında sevdan..

Dünleri hasretle bitirdik
Yarınımız belirsiz
Cümlelerimin sabrı, insanların hatrı yok
Mantık kör , sevgiler sağır olmuş gölgelerin karanlığında
Bir yanlış tüm doğruları götürmüş ömür takviminden..
Sebebli sebebsiz her şeye ağlıyoruz
Kalem ben...kağıt sen......
Parçalanmaktan....
Yenilmekten...
Kaybetmekten...
Ve dönmemek üzerine....
Hayatla ölüm arasında sıkışıp kalmışız...

.

Vakit öldüren ıvır zıvır işlere gömdüm yüreğimi
Acısı yakmasın canımı
Olanca mutsuzluğun içinde bir umut ışığı yanmışken gözlerimde
Kalbimin derin karanlığına gömmemeliyim kendimi
Kuyruğunu kovalayan kedi misaliyim
Acılarımı kovaladıkça daha çok acının içine düşüyorum
Doğup büyüdüğüm kentin sokaklarına saklıyorum hüznümü
Santimlerce birikmiş karda yıkadım ben bu gece gönlümü
Ayaza çekmişim
Hissizleşmişim
Hayati kararların kavşağında
Çıkmaz sokakta yol alır gibiyim
Öylesine benle meşgulümki
Silinmişim izim kalmış sanki
Umutsuzluğun mutsuzluğun şiiri bu
Gecenin kör vaktinde
Uyku kaçkını gözlerle
Yarım yamalak karaladığım
Üfleseler uçmaya hazır
Radika çiçeği gibi
Parçalarımı savurmuşum dört yana
Yapmamışım tatbikini
Hazır tek bir hücrem yok
Birleşmeye değer görmüyorum kendimi
İnsan  ne yaşar da
Solar bu kadar
Yaşam damarlarından akıp giderken
Nasıl da gitmez gül yüzüne
Yüreğine kan
Soba ateşinin tavandaki yansısında huzur bulan ben
Boğulmuşum sığ sularda
Herkes mi yalnız hisseder kendini
Kimse kimseyi anlamaz sana bana göre
Anlaşılmayı beklerken tüketmişiz anlayanları
Ben hesaplaşmasından dalmışım sosyolojik tespitlere
İnsan çare bulamazken kendine
Akıl vermek mi git işine.
Dedim ya günlük işler oyalar oldu beni
Söküğünü dikemeyen terzi
Kendi resmini yapamayan ressam gibiyim
Öylece yanıbaşında duran ama gerçekten tanıyamadığın...
"Zor zamanlardan kalemime akanlar. "

Vakit öldüren ıvır zıvır işlere gömdüm yüreğimi
Acısı yakmasın canımı
Olanca mutsuzluğun içinde bir umut ışığı yanmışken gözlerimde
Kalbimin derin karanlığına gömmemeliyim kendimi
Kuyruğunu kovalayan kedi misaliyim
Acılarımı kovaladıkça daha çok acının içine düşüyorum
Doğup büyüdüğüm kentin sokaklarına saklıyorum hüznümü
Santimlerce birikmiş karda yıkadım ben bu gece gönlümü
Ayaza çekmişim
Hissizleşmişim
Hayati kararların kavşağında
Çıkmaz sokakta yol alır gibiyim
Öylesine benle meşgulümki
Silinmişim izim kalmış sanki
Umutsuzluğun mutsuzluğun şiiri bu
Gecenin kör vaktinde
Uyku kaçkını gözlerle
Yarım yamalak karaladığım
Üfleseler uçmaya hazır
Radika çiçeği gibi
Parçalarımı savurmuşum dört yana
Yapmamışım tatbikini
Hazır tek bir hücrem yok
Birleşmeye değer görmüyorum kendimi
İnsan  ne yaşar da
Solar bu kadar
Yaşam damarlarından akıp giderken
Nasıl da gitmez gül yüzüne
Yüreğine kan
Soba ateşinin tavandaki yansısında huzur bulan ben
Boğulmuşum sığ sularda
Herkes mi yalnız hisseder kendini
Kimse kimseyi anlamaz sana bana göre
Anlaşılmayı beklerken tüketmişiz anlayanları
Ben hesaplaşmasından dalmışım sosyolojik tespitlere
İnsan çare bulamazken kendine
Akıl vermek mi git işine.
Dedim ya günlük işler oyalar oldu beni
Söküğünü dikemeyen terzi
Kendi resmini yapamayan ressam gibiyim
Öylece yanıbaşında duran ama gerçekten tanıyamadığın...
"Zor zamanlardan kalemime akanlar. "

Hoşgeldiniz öğretmenim..kaleminize yüreğinize sağlık, çok güzel ...

Vakit öldüren ıvır zıvır işlere gömdüm yüreğimi
Acısı yakmasın canımı
Olanca mutsuzluğun içinde bir umut ışığı yanmışken gözlerimde
Kalbimin derin karanlığına gömmemeliyim kendimi
Kuyruğunu kovalayan kedi misaliyim
Acılarımı kovaladıkça daha çok acının içine düşüyorum
Doğup büyüdüğüm kentin sokaklarına saklıyorum hüznümü
Santimlerce birikmiş karda yıkadım ben bu gece gönlümü
Ayaza çekmişim
Hissizleşmişim
Hayati kararların kavşağında
Çıkmaz sokakta yol alır gibiyim
Öylesine benle meşgulümki
Silinmişim izim kalmış sanki
Umutsuzluğun mutsuzluğun şiiri bu
Gecenin kör vaktinde
Uyku kaçkını gözlerle
Yarım yamalak karaladığım
Üfleseler uçmaya hazır
Radika çiçeği gibi
Parçalarımı savurmuşum dört yana
Yapmamışım tatbikini
Hazır tek bir hücrem yok
Birleşmeye değer görmüyorum kendimi
İnsan  ne yaşar da
Solar bu kadar
Yaşam damarlarından akıp giderken
Nasıl da gitmez gül yüzüne
Yüreğine kan
Soba ateşinin tavandaki yansısında huzur bulan ben
Boğulmuşum sığ sularda
Herkes mi yalnız hisseder kendini
Kimse kimseyi anlamaz sana bana göre
Anlaşılmayı beklerken tüketmişiz anlayanları
Ben hesaplaşmasından dalmışım sosyolojik tespitlere
İnsan çare bulamazken kendine
Akıl vermek mi git işine.
Dedim ya günlük işler oyalar oldu beni
Söküğünü dikemeyen terzi
Kendi resmini yapamayan ressam gibiyim
Öylece yanıbaşında duran ama gerçekten tanıyamadığın...
"Zor zamanlardan kalemime akanlar. "

Yüreğinize sağlık...çok güzel bir şiir ile dönmüşsünüz...

Hoşgeldiniz öğretmenim..kaleminize yüreğinize sağlık, çok güzel ...

Çok teşekkür ederim hoşbulduk.

Yüreğinize sağlık...çok güzel bir şiir ile dönmüşsünüz...

Teşekkürler hoşbulduk, yazamadığım bir dönemdi nedense. Ben de özlemişim Güzel şiirlerle buluşmak dileğiyle...