Öğretmenlere Kıyafet Uyarısı: “Serbest Kıyafetin De Bir Ölçüsü Var”

 

 

Beraberinde İl Milli Eğitim Müdürü Dr.Şaban Karataş ile birlikte ilk olarak Ordu Lisesi’ne geçen Vali Seddar Yavuz, burada okul yöneticileri tarafından karşılandı.

 

Okul bünyesinde müzeye dönüştürülen alanda incelemede bulunan Vali Seddar Yavuz, daha sonra bir sınıfa girerek, öğrencilerle söyleşide bulundu. 

 

Öğrencilere, “bir sıkıntınız, bir isteğiniz var mı? Okul ve yurt hizmetlerinden memnun musunuz?” diye soran Vali Yavuz, öğrencilere bazı tavsiye ve nasihatlerde de bulundu.

 

Öğrencilere, “kendinizi hayata iyi hazırlamalısınız” diyen Vali Yavuz, “Bu yıllarınızı en güzel şekilde değerlendirmelisiniz. Derslerinizi, hayatta en çok sevdiğiniz işi yapar gibi yapın. Bir şeyi çok isterseniz, mutlaka başarılı olursunuz. Sizler, almış olduğunuz eğitim-öğretimle, hem kendinize, hem de insanlığa faydalı olmalısınız. Felsefeniz, hem ülkemiz, hem de dünya için faydalı birey olmalıdır. Sevdanız, Türkiye olsun. Türkiye’nin gelişmesine nasıl bir katkım olur diye dertlenenin. Dünyaya ve olaylara karşı bakış açınızı değiştiriniz. Neden? Niçin? gibi soruları kendinize sormalısınız” dedi.

 

Vali Yavuz, sınıfta bir öğrencinin, öğretmenlerin kendilerine daha çok sevgi ve şefkatle yaklaşması gerektiğini ifade etmesi üzerine “Öğretmenlerimiz, öğrencilerimizi bir anne-baba şefkati ile sevmelidirler. Öğretmen-öğrenci ilişkilerinde sevgi ve saygı ilişkisi mutlaka kurulmalı. Türkiye’de sevgi ve şefkat açığı var. Bu da öğretmen-öğrenci ilişkilerine yansıyor. Sevgi ve saygı içinde eğitim seviyemizi yükseltmemiz gerekir” diye konuştu.

 

Vali Yavuz, sınıflarda öğrencilerle buluşmasının ardından okulun öğretmenler odasında, okul yöneticileri ve öğretmenlerle toplantı yaptı.

 

 

Vali Seddar Yavuz, Ordu Lisesi’ni ziyaret ve incelemelerinden sonra Boztepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne geçti. Burada da okul yöneticileri tarafından karşılanan Vali Seddar Yavuz, okulun derslik ve iş atölyelerini gezerek, yürütülen eğitim faaliyetleri hakkında bilgi aldı.

 

Derslik ve iş atölyelerinde öğrencilerle söyleşide bulunan Vali Yavuz, öğrencilerden kendilerini geliştirmelerini istedi. Öğrencilere, “güzel sanatlarla, sporla, kültürel faaliyetlerle meşgul olmalısınız” diyen Vali Yavuz, “Boş zamanlarınızı iyi değerlendirin. Hobiniz olsun” diyerek, bazı tavsiyelerinde bulundu. 

 

Vali Yavuz, derslik ve iş atölyelerinde öğrencilerle yaptığı söyleşinin ardından okulun öğretmenler odasında, okul yöneticileri ve öğretmenlerle bir toplantı gerçekleştirdi.

 

 

Vali Seddar Yavuz, Boztepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ziyaretinin ardından, Karacaömer mahallesi TOKİ Konutları alanında bulunan Mehmet Akif İnan İlkokulu-Ortaokulu’na giderek, ziyaret ve incelemede bulundu.

 

Burada da okul yöneticileri tarafından karşılanan Vali Seddar Yavuz, okulun ilkokul bölümündeki bir sınıfına girerek, öğrencilerle söyleşide bulundu. Öğrencilerin imza isteğini kırmayan Vali Seddar Yavuz, sınıftaki öğrencilerin defterlerine imzasını attı.

 

Vali Yavuz, diğer okullarda olduğu gibi burada da okulun toplantı salonunda, okul yöneticileri ve öğretmenlerle toplantı gerçekleştirdi.

 

 

Okul ziyaretlerinde yaptığı toplantılarda, okul yöneticileri ve öğretmenlere seslenen Vali Seddar Yavuz, “Ülkemizin en önemli varlığı, en değerli beşeri sermayemiz çocuklarımızdır. Çocuklarımızın hayata en iyi şekilde hazırlanması, milli ve manevi değerleri ile bezenmesi, bizim en çok arzu ettiğimiz şeylerden bir tanesidir. Türk eğitim sisteminin amacı da budur” dedi.

 

 

Öğretmenlerden, gençlere sahip çıkmalarını isteyen Vali Yavuz, “Sizlerden ricam şudur; gençlere sahip çıkın. Gençleri lütfen daha çok sevin. Türkiye’deki sorunun, sevgisizlik sorunu olduğunu, sevgi ve şefkat açığı olduğunu düşünüyorum. Bu durum, davranışlarımızı da çok ciddi olumsuz etkiliyor. Evimizde sevgi ve şefkat açığı var. Eşler arasında var, toplumda var, sokakta var. Kendimizle barışık değiliz, iç huzurumuz yok. İç huzurumuz olmayınca da dış huzurumuz olmuyor. Biz bu sorunu çözemediğimiz sürece, diğer sorunlarımızı çözemeyiz” diye konuştu.

 

 

En saygı duyduğu meslek grubunun öğretmenler olduğunu dile getiren Vali Yavuz, “Daha önce de söyledim, şimdi de söylüyorum! Benim en çok sevdiğim, en saygı duyduğum meslek grubu sizsiniz. Sizlerle olan bağımızın her zaman güçlü olmasını arzu ediyorum. Sevgi ve saygıya dayalı bir ilişki düzeni olsun istiyorum. Sizlerin herhangi bir sorunu olduğunda, kapım sonuna kadar sizlere açık. Okul yöneticilerimiz, öğretmenlerimizin işlerini nezaket ve zarafet çerçevesi içinde halledecekler. Daha önce de söyledim, öğretmenler sanatçıdır. Sanatçılarınızı incitmeyeceksiniz. Moral ve motivasyon sağlayacaksınız ki, derslerde performansları yüksek olsun. Bunu her yerde söylüyorum, laf olsun diye de söylemiyorum” şeklinde konuştu.

 

 

Vali Seddar Yavuz, öğretmenlerin topluma örnek olması gerektiğine de vurgu yaparak, “Öğretmenlerimiz, öğrencilerin ve toplumun rol modelidir. Toplumda saygın bir yeri vardır. Bu saygınlığını ve öğretmenlik mesleğinin itibarını korumak, her öğretmenin vazifesidir. Maalesef üzülerek söylüyorum ki, bazı öğretmenlerin giyim tarzları, ne öğrenci üzerinde, ne de toplumda bir saygı uyandırmıyor. Sınıfta sohbet ettiğim öğrenci, ‘öğretmenin sokaktaki vatandaştan farkı olmalı’ diyor. Bu durum sürdürülebilir değil. Buna bir çeki düzen vermeliyiz. Özgürlük kavramını doğru algılayıp, uygulamıyoruz. Kuralsızlık, kural haline gelmiş. Eğitim kurumlarımız adım adım anarşiye doğru gidiyor. Bir ay yıkanmamış, yırtık kot pantolonla derse giren öğretmen, öğrencisine ne verebilir? Nasıl bir saygı uyandırabilir?  Her şeyden önce insanın kendisine bir saygısı olmalı. Öğretmen pejmürde bir kıyafetle okula gelmemeli. Serbest kıyafetin de bir ölçüsü ve sınırı olur. Serbest kıyafet uygulaması suiistimal boyutuna varmış durumda. Bunun bir de toplumsal kabul boyutu var. Türk toplumu, bu tip bir öğretmen istemiyor. Atalarımız bile, ‘insanlar kıyafetleriyle karşılanır, fikirleriyle uğurlanır’ demişler. Onun için bundan sonra bu kıyafet meselesine daha çok dikkat edeceğiz” dedi.

 

Vali Seddar Yavuz, toplantılarda ayrıca, ekonomik yoksunluk içinde bulunan ailelerin çocuklarının tespit edilmesi, parçalanmış aile çocukları ile daha yakından ilgilenmeleri, psikolojik destek ihtiyacı olan çocukların tespit edilmesi, okuldaki rehberlik hizmetlerinin daha aktif olması, okul ve öğrenci güvenliği konusunda görevlendirilen koordinatörlerle işbirliği içinde olmaları, konularında öğretmenlere uyarılarda bulundu.