Sınıf Öğretmenlerinin Maaş Karşılığı Da 15 Saat Olsun.

Kanayan Yara: Ek Ders Adaletsizliği


‘’Arkası gelmez dertlerimin bıktım illallah’’ yıl sonu müsamerelerinde öğrencilerin vazgeçilmez şarkısının giriş sözleri. Ne zaman sınıf öğretmenlerinin sorunlarıyla alakalı bir şeyler konuşulsa aklıma bu sözler gelir. ‘’Biri biterken öbürü de başlar vermesin Allah’’ diye dua eder gibi devamını getiririm. Nereden nereye?

Öncelikle şu hususu belirtmekte fayda görüyorum; hiç kimsenin aldığı ek derste veya ücrette gözümüz yoktur. Bu yazıyı yazmaktaki tek amacım haksız olan bir uygulamaya dikkat çekmektir.

Konumuza dönecek olursak, sınıf öğretmeninin saymakla bitmeyecek arkası gelmez dertlerinden biri de ek ders adaletsizliğidir.

Bunu örneklerle açıklayalım.

Bir sınıf öğretmenine, haftalık 30 saatlik dersi tamamladıktan sonra 18 saat maaş karşılığı, 12 saat ek ders, 3 saat hazırlık ve planlamadan toplamda haftada 15 saat ek ders yazılır.

Bir branş öğretmenine, haftada 30 saatlik dersini tamamladıktan sonra 15 saat maaş karşılığı, 15 saat ek ders 2 saat rehberlik ve her 10 saate 1 ders fazla yazılarak 30 saate 3 saat tekabül eder ki toplam 20 saat ek ders yazılır.

Örneğin Kasım 2014’te haftada 30 saat derse giren sınıf öğretmeni ve branş öğretmeninin ne kadar ek ders ücreti aldığını Teog sınav ücretini ve egzersizleri eklemeden ayrı ayrı hesaplayalım.

Bu ay içerisinde haftada 30 saate giren sınıf öğretmeni kendisine yazılan 60 ek ders karşılığında 512 TL ek ders ücreti almaktadır.

Yine aynı ay içerisinde haftada 30 saat derse giren bir branş öğretmeni kendisine yazılan 80 ek ders saati karşılığında 682,66 TL ek ders ücreti almaktadır.

Bu adaletsiz dağılıma, alınan sevklerde sınıf öğretmeninin 7 saatinin kesilmesine karşın branş öğretmeninin sadece o gün gelmediği saatlerin kesildiğini eklersek damlanın taşırdığı bardakta tsunami etkisi yaptığı aşikardır.

Yapılan iş aynı, girilen ders saati aynı ama hesap aynı değil. Sonuçta birinin ücreti daha az diğerinin daha fazla…

Eşit işe eşit ücret uygulaması, hakkaniyet, adalet bunun neresindedir? Bulabilen beri gelsin.

Sınıf öğretmenlerine ne gözle bakılıyor? Bu üvey evlat muamelesi nedendir? Anlayan beri gelsin.

Beklentimiz şudur, bu adaletsizliği ortadan kaldıracak düzenleme bir an önce yapılmalıdır.

Çaresi çok basit. Ek ders yönetmeliğinin 5. Maddesinin b fıkrasında geçen ‘’Okul öncesi ve sınıf öğretmenleri haftada 18 saat ders okutmakla yükümlüdürler’’ cümlesinde değişiklik yaparak sorun çözümlenir.

‘Bize de bir gün kader güler güler inşallah’’ mı ‘’ Böyle gelmiş böyle gidecek korkarım vallah’’ mı?

Göreceğiz

Seçim yaklaşırken bol keseden vaatlerde bulunan ama emeklilik yaşını düşüreceğim diyemeyen siyasiler gibi bizim hakkımızı savunuyormuş gibi yapan sendikalarda aynı hiç bir farkı yok
       Ayrıca branş öğretmenlerinin bizden daha fazla ekders alması tamamen saçma zaten.... kötü öğrenci olunca sınıf öğretmenine suç bulan ben dersime girerim alan alır almayan kendi bilir diyen sınıfını sahiplenmeyen branş öğretmeni ile sınıf öğretmeninin ekders adaletsizliğine çözüm bulmayan sendika olmaz olsun

Neyin tartışmasını yapıyorsunuz değerli öğretmen arkadaşlarım. Öğretmeni ve Öğretmenliği itibarsızlaştıranlar kendileri değil mi? Tutup da burada bir birimizi kırmaya gerek yok. Evet konuyu açan arkadaşım bu durumda bir kamuoyu oluşturmak için açmıştır ama inanın buradaki yazdıklarımızı bizde başka okuyan yok. Adamların yüzlerine söylüyoruz almıyorlar. Ben de bir sınıf öğretmeni olarak çok severek başladığım mesleğimden soğumaya başladım. Ama bu işimin hakkını vermiyorum anlamına gelmez. Aldığımız ekdersin yetersiliğinin yanına maaşları da yazmalıyız. 10 yıllık öğretmenim maaşım çocuk yardımıyla 2274 tl. Lise mezunu okuldaki hademenin ise 2650 tl. düştüğümüz halleri görün.
Bu mübarek günde herkese iyi kandiller dilerim. Öğretmenin toplumdaki eski saygınlığının verilmesini ve ekonomik yönden maaş ve ekderslerinin düzeltilmesini temenni ederek herkese iyi tatiller dilerim.

Kanayan Yara: Ek Ders Adaletsizliği


‘’Arkası gelmez dertlerimin bıktım illallah’’ yıl sonu müsamerelerinde öğrencilerin vazgeçilmez şarkısının giriş sözleri. Ne zaman sınıf öğretmenlerinin sorunlarıyla alakalı bir şeyler konuşulsa aklıma bu sözler gelir. ‘’Biri biterken öbürü de başlar vermesin Allah’’ diye dua eder gibi devamını getiririm. Nereden nereye?

Öncelikle şu hususu belirtmekte fayda görüyorum; hiç kimsenin aldığı ek derste veya ücrette gözümüz yoktur. Bu yazıyı yazmaktaki tek amacım haksız olan bir uygulamaya dikkat çekmektir.

Konumuza dönecek olursak, sınıf öğretmeninin saymakla bitmeyecek arkası gelmez dertlerinden biri de ek ders adaletsizliğidir.

Bunu örneklerle açıklayalım.

Bir sınıf öğretmenine, haftalık 30 saatlik dersi tamamladıktan sonra 18 saat maaş karşılığı, 12 saat ek ders, 3 saat hazırlık ve planlamadan toplamda haftada 15 saat ek ders yazılır.

Bir branş öğretmenine, haftada 30 saatlik dersini tamamladıktan sonra 15 saat maaş karşılığı, 15 saat ek ders 2 saat rehberlik ve her 10 saate 1 ders fazla yazılarak 30 saate 3 saat tekabül eder ki toplam 20 saat ek ders yazılır.

Örneğin Kasım 2014’te haftada 30 saat derse giren sınıf öğretmeni ve branş öğretmeninin ne kadar ek ders ücreti aldığını Teog sınav ücretini ve egzersizleri eklemeden ayrı ayrı hesaplayalım.

Bu ay içerisinde haftada 30 saate giren sınıf öğretmeni kendisine yazılan 60 ek ders karşılığında 512 TL ek ders ücreti almaktadır.

Yine aynı ay içerisinde haftada 30 saat derse giren bir branş öğretmeni kendisine yazılan 80 ek ders saati karşılığında 682,66 TL ek ders ücreti almaktadır.

Bu adaletsiz dağılıma, alınan sevklerde sınıf öğretmeninin 7 saatinin kesilmesine karşın branş öğretmeninin sadece o gün gelmediği saatlerin kesildiğini eklersek damlanın taşırdığı bardakta tsunami etkisi yaptığı aşikardır.

Yapılan iş aynı, girilen ders saati aynı ama hesap aynı değil. Sonuçta birinin ücreti daha az diğerinin daha fazla…

Eşit işe eşit ücret uygulaması, hakkaniyet, adalet bunun neresindedir? Bulabilen beri gelsin.

Sınıf öğretmenlerine ne gözle bakılıyor? Bu üvey evlat muamelesi nedendir? Anlayan beri gelsin.

Beklentimiz şudur, bu adaletsizliği ortadan kaldıracak düzenleme bir an önce yapılmalıdır.

Çaresi çok basit. Ek ders yönetmeliğinin 5. Maddesinin b fıkrasında geçen ‘’Okul öncesi ve sınıf öğretmenleri haftada 18 saat ders okutmakla yükümlüdürler’’ cümlesinde değişiklik yaparak sorun çözümlenir.

‘Bize de bir gün kader güler güler inşallah’’ mı ‘’ Böyle gelmiş böyle gidecek korkarım vallah’’ mı?

Göreceğiz