2016-17 3. Hafta Konusu: İnsanları Tembelliğe / Ataletsizliğe Yönelten Etkenler

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
10 Eki 2016 11:44:18
2016-17 3. Hafta konusu: İnsanları tembelliğe / ataletsizliğe yönelten etkenler nelerdir?

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Konumuzun şu başlıklar altında tartışılması mümkündür:
  • Öğrenmeyi / işleri kolaylaştıran şeyler tembellik için bir etken midir?
  • Sorumluluk duygusunun gelişmiş / gelişmemiş olması tembellik için bir etken midir?
  • Televizyon, internet gibi teknolojik gelişmeler tembellik için bir etken midir?
  • Alışkanlıklar tembellik için bir etken midir?
  • Toplumsal kısıtlamalar (gelenek / görenekler, aile terbiyesi vs.)  tembellik için bir etken midir?
  • Kişiliğin oluşması aşamasında tembelliğin alışkanlık haline gelmemesi için neler yapılabilir?
  • Maddi refahın tembellik üzerinde etkisi var mıdır?

Konu ile ilgili görüşler Milli Eğitim Bakanlığının 2016 yaz semineri için öğretmenlere tavsiye ettiği
Cahil Hoca (Jacques Rancier) 
kitabında mevcuttur.

Önceki haftalar konu ve linkleri :

Eğitim, Öğretim, Eğitimhane Organik Mi Olmalıdır?
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Öğretimde fen ve teknik konularımı yoksa ahlak mı ön planda olmalıdır?
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 10 Eki 2016 11:45:45
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

TANIMLAR
Tembel (sıfat) : İş görmeyi, çalışmayı sevmeyen, çaba göstermekten, sıkıntıdan kaçan (kimse), üşengeç
Tembellik (ya da üşengeçlik), faaliyet yeteneğine sahip olunmasına rağmen efor sarf etmede isteksizlik.
Atalet fizik biliminde "eylemsizlik hali", kişisel gelişim terminolojisinde "amaca yönelik eyleme geçmeme" demektir.

Özlü Sözler
  • Basit bir insanın elinden geleni yapabilmesi, zeki bir insanın tembelliğinden çok daha değerlidir. – Baltasar Bracias
  • Çilesini çekmeye üşendiğin bir davanın mükafatına da asla talip olamazsın.
  • İmkansızlık yalnızca tembellerin sözlüğünde yer alan bir kelimedir. – Napoleon
  • İnsanı vaktinden önce yıpratan birşey varsa o da tembelliktir. – Hz. Ali (r.a.)
  • İnsanın belli başlı iki günahı vardır, öbürleri bunlardan çıkar. Sabırsızlık ve tembellik. Sabırsız oldukları için Cennet’ten kovuldular, tembelliklerinden geri dönemiyorlar. – KAFKA
  • İş göremeyen adama tembel denmez, tembel o adamdır ki, iş görmeye zorlansa elinden bir şey gelir. – Sokrates
  • Tembel bir dimağ şeytanın çalışma odasıdır. – Samuel Smiles
  • Tembeller, tembelliklerini savunmak için şaşırtıcı bir şekilde bahane üretme kabiliyetine sahiptirler. Bahane üretme kabiliyetini geliştirebilen tembeller, tembellik hasletini yenmek için de kabiliyetlerini geliştirebilirler. – Eyyüb Sabri Osmanoğlu
  • Yoksulun tek silahı çalışmaktır. Tembellerin çalışma günü yarındır. – Aziz Nesin
  • Zamanında bir adım atmayan tembel, sonradan yüz adım atmak zorunda kalır. – Giovio
  • Zor bir işi yapması için her zaman tembel bir insanı seçerim.Çünkü o işi yapmanın kolay yolunu bulur. – Bill Gates

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 11 Eki 2016 12:15:20
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Tembellikte bir ironi söz konusudur.
Örneğin, bilgisayar faresinin icadı klavye kullanmaya üşenilmesinin sonucudur.
Uzaktan kumanda, TV'lerde açma / kapama / kanal değiştirme üşengeçliği nedeniyle ortaya çıkmıştır.

Tembellik edebilmenin, ön şartı çalışmaktır.

Bununla birlikte günümüzdeki tembelliği, başkalarının çalışmalarını geliştirmeden kullanmak şeklinde tanımlamak daha uygun olacaktır.

Örneğin, Egitimhane dosyalar bölümündeki çalışmalar Egitimhane üyelerinin azami % 5'i tarafından üretilmektedir.
Kalan % 95'lik kısım bu dosyaları geliştirmeden kullanmakla yetinmektedir.

Dosyaları geliştirmeden kullanan veya yeni dosyalar oluşturmayan bu kesimi tembel olarak tanımlamak daha doğrudur.
Bununla birlikte dosyaları hazırlayanların amaçlarından biri, işlerini kolaylaştırarak, zamandan  tasarruf edip, tembellik yapabilmek istekleridir.


Şu tesbiti yapmak hatalı olmaz sanıyorum.
- Tüm insanlar tembeldir. Tembellik evrenseldir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 12 Eki 2016 11:19:59
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Milli Eğitim Bakanlığının 2016 yaz semineri için öğretmenlere tavsiye ettiği kitaplardan biri olan Cahil Hoca - Zihinsel Özgürleşme Üstüne Beş Ders isimli eserde Joseph Jacotot isimli bir öğretmen tarafından 1818 yılında uygulanan bir yöntemden bahsedilir.
Öğretmen ve öğrencilerin anadilleri farklıdır ve birbirlerinin dilleri hakkında hiçbir şey bilmemektedirler.
Öğretmen öğrencilerine bir kitabın her iki dilde tercümesini içeren (Karşılıklı sayfalardan biri Fransızca diğeri Hollandaca olacak şekilde) bir kitap verir ve kitap hakkındaki düşüncelerini anadilleri olmayan dilde yazılı olarak anlatmalarını ister.
Ortaya çıkan sonuç, birçok Fransız kadar iyi ifade edilen düşünceler...

Yıl 1818, kullanılan araçlar, sözlük ve BİR kitap, süre bir öğretim dönemi (azami 5-6 ay). Öğrenciler öğrendikleri yabancı dilde DÜŞÜNCE ifade edebiliyor.
Günümüzdeki imkanlarla yabancı dilde günlük konuşmaların öğrenilebilmesinin AZAMİ bir kaç hafta içinde mümkün olması gerekir.

Öğrenmede kullanılan materyallerin fazla olması öğrenmeyi olumsuz etkiliyor / tembelliği teşvik ediyor olabilir mi?

Verilen örnekle ilgili ayrıntılı bilgi için:
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 13 Eki 2016 12:31:31
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Bir işi kim yapmalıdır? Bir problemi kim çözmelidir?

Yapılması gereken önemli bir iş vardı ve HERKES, BİRİSİ nin bu işi yapacağından emindi.
Gerçi bu işi HERHANGİ BİRİ de yapabilirdi; ama HİÇ KİMSE yapmadı.
BİRİSİ buna çok kızdı. Çünkü iş HERKES'in işiydi.
HERKES, HERHANGİ BİRİ nin bu işi yapabileceğini düşünüyordu ama HİÇ KİMSE, HERKES in yapamayacağının farkında değildi.
Sonunda HERHANGİ BİRİ nin yapabileceği bir işi HİÇ KİMSE yapmadığı için HERKES, BİRİSİ ni suçladı.

Daha öncede söylediğim gibi "HERHANGİ BİRİ" nin yapabileceği bir işi HİÇ KİMSE yapmadığı için HERKES tembeldir. :)

Evli olan forumdaşlarıma soruyorum : Evlendiğinizde evliliğe hazır mıydınız?
Üniversiteye başladığınızda, üniversiteye hazır mıydınız?
Öğretmenliğe başladığınızda öğretmenliğe hazır mıydınız?
Çocuğunuz olduğunda ebeveyn olmaya hazır mıydınız?

Çocuk sahibi olmayan birinin, ebeveyn olmaya hazır olabileceğinize inanıyor musunuz?

1989 yılında gittiğim bilgisayar kursunda CPU isletim sistemini, GWBasic programlama dilini, Cobol programlama dilini öğrendim.
1990 yılında görev yaptığım bilgisayar kursunda  CPU işletim sisteminin adını duyan yoktu.
Kurslarda basic, cobol, pascal programlama dilleri öğretilirken, üniversitelerde Fortran programlama dili kullanılıyordu.
Bilmeyenler Fortran programlama dilinin daha gelişmiş bir programlama dili olduğunu zannedebilir.
Üniversitedeki öğretim üyeleri yabancı ülkelerde öğrenim gördükleri dönemde fortran programlama dilini öğrenmişlerdi.
Alışkanlıklarından vazgeçmekte zorlandıkları için gelişmiş programlama dillerini öğrenmeye / öğretmeye yanaşmıyorlardı.

Günümüzde Cobol, Pascal, Fortran programlama dillerinin adını bilen bile yok.
Bu kadar suratli değişimlerin / gelişmelerin yaşandığı bir dönemde herhangi bir şeye hazırlıklı olmak mümkün mü?

Önce problem üretilir, çözüm arkadan gelir. Problem ortaya çıkmadan çözüme odaklanmak akıllıca bir yöntem değildir.


Örneğin, okullarda süt, üzüm, tablet dağıtımları ile ilgili bir sürü şey yazıldı.
Yazılanların ne kadarı problem olarak karşımıza çıktı? Çıkan problemlere çözüm üretilmedi mi?
Kuşkusuz halen problemler vardır. Bununla birlikte uygulamalardan VERİM alınamadığı söylenemez.

Uygulamalar başlatılmadan MUHTEMEL problemler için çözüm üretilmeye çalışılsaydı uygulamaların başlatılması mümkün olur muydu?
İnsanlar hazır oluncaya kadar evlenmeselerdi neler olurdu düşünebiliyor musunuz?

Problemle karşılaşmadan (muhtemel) problemi çözmeye çalışmak akıllıca bir yöntem olmadığı gibi problemin çözümünü de başkasından beklemek akılsızlıktır.

Bir okulda yaşanan problemleri çözmesi gereken kimdir?
Problemi yaşayanlar mı yoksa problemi üretenler mi?
Bir öğretmenin sınavda sorduğu soruyu öğretmenin çözmesi mantıklı mıdır?
Sınav sorusu öğrencinin problemidir, öğretmen çözmemelidir.

Öğrenci sınav sorusunu çözemiyorsa kimi SUÇLAYACAĞIZ?
Okuldaki problemler çözülmüyorsa  kimi SUÇLAYACAĞIZ?

Sıkıntı yok, buluruz suçlayacak birini...

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 14 Eki 2016 10:52:42
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.


Çalışma uçup gidebilen bir alışkanlıktır; bırakması kolay, yeniden başlaması zor bir alışkanlık. - Victor Hugo

Alışkanlık, anahtarı kaybolmuş bir kelepçedir. - Amos Parrish

Çok fazla alışkanlık, çok az bağımsızlıktır. - Jonathan Swift

Düşünce ekersin davranış biçersin. / Davranış ekersin alışkanlık biçersin. / Alışkanlık ekersin karakter biçersin. / Karakter ekersin kaderini biçersin. / Ey insan oğlu bilmez misin ne ekersen onu biçersin.

Evliliğin, her şeyi kemiren bir canavarla bıkıp usanmadan boğuşması gerekir: Alışkanlık. - Honore de Balzac

Mademki alışkanlıklar, hayatımızın en ileri gelen hâkimleridir, öyleyse ne yapıp edip iyi birini edinmeye çalışmalıyız.

Güzel davranışlar, alışkanlık haline geldiğinde özen gösterilmemeye başlanır.
Tembellik alışkanlık haline geldiğinde tembellik de çalışma da önemsenmez.
Bugünün işini yarına bırakmak, rutin bir uygulama haline dönüşür.

Geri dönüşümü imkansıza yakındır. Tembelliğin alışkanlık haline gelmemesi / getirilmemesi gerekir.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK