Bir Anı

Çevrimdışı rizab

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.056
  • 2.796
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 2.056
  • 2.796
  • Özel Eğitim Öğrt.
01 Haz 2009 16:30:21

Bir Anı ...

İzmir kurtulmuş, çok tatlı bir yorgunluk, Ankara'ya hareket edecekler...
Trene binerler ve kompartımana çekilirler. Ertesi gün, yaveri, Atatürk'ün
kompartımanının kapısını çalar. Atatürk, yorgun, bitkin bir halde kravatını
yıkamaktadır. Yaveri; 'Paşam bu ne hal, hiç uyumadınız herhalde, niye
böylesiniz?' der. 'Çocuk, kompartımanıma yastıkla battaniye koymayı
unutmuşsunuz. Kolumu yastık yaptım ağrıdı. Setremi yastık
yaptım üşüdüm. Uyumadım kalktım' der. Yaveri; 'Aman paşam! Birimize haber verseydiniz. Hemen size bir yastıkla battaniye getirirdik' der ve bir ülke kurtarmaktan dönen komutan tarihi bir cevap verir; 'Geç fark ettim. Hepiniz en az benim kadar yorgundunuz, hiçbirinize kıyamadım. Önemli olan benim uyumam degil, milletimin rahat uyumasi ..'
 

  ATAMIZ SAYESİNDE ÖYLE RAHAT UYUYORUZ Kİ;

 

Çevrimdışı TAROT

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 151
  • 324
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 151
  • 324
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 04 Haz 2009 11:40:32
paylaşım için teşekürler hocam.Bu parçaları sınıfta dikte çalışması yaparken kullanırız

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 04 Haz 2009 11:48:41
teşekkürler rizap öğretmenim.bu başlıkta Atatürk'ün anılarını paylaşalım bence.
belki onu daha iyi anlarız...

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 04 Haz 2009 11:54:00
Ben de bir anı paylaşmak istedim...

Çankaya'da bir ilkokul açılmıştı. Köşkün çevresinde bulunan bu okulu birgün Atatürk ziyaret etmiş.

Öğretmen tahta başında öğrencilere ders veriyormuş. Cumhurbaşkanı girer girmez saygı işareti vermiş, çocuklar ayağa kalkmış ve oturunuz işaretini verdikten sonra yüzünü tahtaya çevirerek derse devam etmiş. Atatürk, beş on dakika ayakta ders dinlemiş ve çıkarken öğretmen yine aynı ses, aynı eda ile çocukları ayağa kaldırmış ve oturunuz işareti verir vermez derse devam etmiş.

Gazi kapıdan çıkarken yanındakilere:
-Gördünüz mü öğretmeni? Cumhurbaşkanına önem vermedi
demiş ve ilave etmiş:
-İlköğretmen vatanın en hayırlı elemanı. Onlar vatan çocuklarıyla o kadar kaynaşmışlardır ki, adeta çocuklaşmışlardır. Onların gözünde en sevgili öğrencilerdir. Bu öğretmen eğer dersini bırakıp saygısını göstermek için yanıma gelseydi ve çıkarken beni merdivenlere kadar geçirse idi, öğrencileri gözünde küçülür, belki prestijini kaybederdi. Öğrenci gözünde en saygılı, en büyük adam öğretmendir.
demişlerdir.

Asaf İlbay,
Atatürk'ün Hususi Hayatı,
Tan Gazetesi, 08 / 06 / 1949
Tefrika

Çevrimdışı cihan55

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 104
  • 35
  • 104
  • 35
# 08 Kas 2009 10:15:15
paylaşımlarınız için teşekkürler..

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 08 Kas 2009 10:23:22
Kahraman Türk Kadını

Mustafa Kemal İstasyon'dan şehre doğru, bir süre yaya olarak yürüdü. O'nu görmek için sabahtan itibaren yolları dolduran Tarsus’luların arasından neşe ile selamlar vererek, ilerledi. O sırada ansızın bir olayla karşılaştı.

Milli Mücadele'deki çete giysili bir kadın, Atatürk'ün yolunu keserek ayağına kapandı. Gözyaşlarıyla şöyle haykırıyordu:
- "Bastığın toprağa kurban olayım paşam!"
Mustafa Kemal onu yerden kaldırmak için eğilirken kulağına bu kadının Kurtuluş Savaşı’nda cephelerde çarpışmış olan (Adile Çavuş) olduğunu fısıldadılar.

Gözlerinden iki damla yaş düşen Mustafa Kemal, bu güneşten yüzü yanmış kadının elinden tutup ayağa kaldırdı ve ona şöyle seslendi:
- "Kahraman Türk kadını! Sen yerlerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde yükselmeye layıksın."

Çevrimdışı zeynomer

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.619
  • 3.472
  • 3.619
  • 3.472
# 08 Kas 2009 10:32:56
Teşekkürler arkadaşlar elinde başka anı olan varsa yayınlarsa sevinirim.

Çevrimdışı cihan55

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 104
  • 35
  • 104
  • 35
# 08 Kas 2009 12:01:24
anılar çok güzel öğrencilere türkçe dersinde okutmalı,daha varsa yayınlarsanız sevinirim...

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 08 Kas 2009 12:07:03
BÖYLE BİR AĞAÇ YETİŞTİRDİN Mİ?
Bahçe mimarı Mevlut Baysal anlatıyor:
"Çankaya Köşkü'nde, bahçesini yapıyordum. Bir gün Atatürk, yaveri ve ben bahçede dolaşıyorduk. Çok ihtiyar ve geniş bir ağacın Atatürk'ün geçeceği yolu kapadığını gördük. Ağacın bir yanı dik bir sırt, diğer yanı suyu çekilmiş bir havuzdu. Ata, havuz tarafındaki kısma yaslanarak karşı tarafa geçti. Derhal atıldım:
- Emrederseniz derhal keselim Paşam. Bir an yüzüme baktı, sonra:
- Yahu, dedi, sen hayatında böyle bir ağaç yetiştirdin mi ki keseceksin."

Niyazi Ahmet BANOĞLU
 

Çevrimdışı cihan55

  • Çalışkan Üye
  • ***
  • 104
  • 35
  • 104
  • 35
# 08 Kas 2009 12:10:18
tşk..

Çevrimdışı horsaik

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.011
  • 1.410
  • 1.011
  • 1.410
# 08 Kas 2009 12:11:14
paylaşımlar için teşekkürler arkadaşlar.

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 08 Kas 2009 12:13:19
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
tşk..
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]


paylaşımlar için teşekkürler arkadaşlar.

rica ederim arkadaşlar,ilginiz için de ben teşekkür ederim.

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.395
  • 11.764
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 08 Kas 2009 12:15:06
ZÜLÜFLÜ İSMAİL PAŞA
 
iz Harbiye'de okurken bir kış gene böyle çok şiddetli geçiyordu. Mektebin sobaları yanmıyordu. Derdimizi idareye anlatamadık. Arkadaşlar Müdür'e çıkmak için beni seçtiler. Müdür Zülüflü İsmail Paşa... Kendisini görmek için izinler aldım. Huzura çıktık. Evvela Padişah'a, sonra Müdür Paşa'ya dualar ettik. Nihayet soba meselesine geldik. Paşa birdenbire gürledi:
- Soğuk mu? Ne soğuğu? Padişah Efendimizin nimetleri gözünüze dizinize dursun... Görmüyor musunuz sobalar cayır cayır yanıyor... Çıkın nankörler!. Baktık sahiden de müdürün sobası güldür güldür yanıyor. Paşa da buram buram terliyordu. Sıcaktan yakasını açmıştı. Ve sanıyordu ki mektebin tüm sobaları böyle yanmakta... Çocuklar biz Çankaya Köşkü'nde bazen Zülüflü İsmail Paşa gibi kendimizi sakın aldatıyor olmayalım!..

Hikmet BİL
 
   
Bu soruyu kendine sorma cesaretini hangi lider gösterebildi ki ...

Çevrimdışı horsaik

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.011
  • 1.410
  • 1.011
  • 1.410
# 08 Kas 2009 12:30:45
çoğu yöneticilerimiz maalesef Zülüflü İsmail Paşa gibi bakıyor..

Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.851
  • 94.515
  • 10.851
  • 94.515
# 10 Kas 2011 16:32:59
YENİLSEYDİK SORUMLU BEN OLACAKTIM

Bir aralık konu İstiklâl Savaşı'na geldi. Dikkat ettim, Binbaşılar dahil her komutanın hangi birliğe komuta ettiğini, nerede bulunduğunu, -bir gün önce olmuş gibi- hatırlıyordu. O savaş ki araç, gereç, personel kıtlığı bugün güç tasavvur edilirdi. Tümenlere binbaşılar, Kolordulara yarbaylar komuta ediyordu! Fakat, bu kadro canını dişine takmış bir ekipti. Var olmak ya da olmamak bu savaşın sonucuna bağlıydı. 30 Ağustos bu ruh haletinin eseriydi. Böyle bir dramı, hem yazarı, hem baş aktörünün ağzından dinlemek müstesna bir mutluluktu. O anılar Ata'yı coşturdukça coşturuyordu. Anlatmalarında abartma yoktu. Ama bu anlatış öylesine canlı, öylesine plastikti ki, hepimiz heyecandan heyecana sürükleniyorduk. Anlatışlarını şöyle bağladı:
- İşte büyük zafer böyle ortak bir eserdir. Şerefler de ortaktır.

Bu alçakgönüllülük şaheseriyle konunun kapanacağını tahmin ediyorduk. Bu arada

  Atatürk bir duraklama yaptı. Sonra içine dönük, adeta kendisiyle konuşur gibi ilave etti:
- Ama yenilseydik sorumluluk ortak olmayacak yalnız bana ait olacaktı.

Bu belagat karşısında gözyaşımı tutamadım. Tarihin, zaferleri kendine maleden, yenilgileri ise maiyetine yükleyen sahte kahramanlarını hatırladım.

Ord. Prof. Sadi IRMAK

Kaynak: Sadi Irmak, Ord Prof. - Atatürk'ten Anılar, 1978

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK