Eğitimhane Sağlık Köşesi

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.239
  • 16.843
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.239
  • 16.843
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 18 Ağu 2010 14:08:53
İftar ve sahurda asitli içecek içmeyin

18 Ağustos 2010 13:45

Ramazan ayında uzmanlar sağlıklı beslenme konusunda uyarılarına devam ediyor. Diyetisyen Emine Sezgin, sahura kadar mutlaka 2,5-3 litre su tüketilmesine işaret ediyor. Orucun su ile açılmasını öneren Sezgin, kola ve gazlı içeceklerin iftarda ve sahurda tercih edilmemesini dile getiriyor.

Sezgin, yaptığı yazılı açıklamada iftar ve sahurda yağlı yiyeceklerden kaçınılması gerektiği uyarısında bulunuyor. Gün boyu sıvı tüketilmemesi nedeniyle bunu dengelemek için iftarda sıvı ve posalı yiyeceklerin tercih edilmesi gerektiğini söyleyen Sezgin, iftarda etin yağsız ve ızgara şeklinde tüketilmesini öneriyor. Çorba ve salatanın iftar sofralarından eksik edilmemesi gerektiğini dile getiren Sezgin, sahura kadar mutlaka 2,5-3 litre su tüketilmesine işaret ediyor. Orucun su ile açılmasını öneren Sezgin, kola ve gazlı içeceklerin iftarda ve sahurda tercih edilmemesini dile getiriyor. Orucu bir bardak su ile açtıktan sonra yemek aralarında su takviyesi yapılmasını öneren Sezgin, yemek öncesi fazla su tüketilmesinin mide şişkinliğine ve şeker düşmelerine neden olabileceğini söylüyor.

Tatlı tüketiminde ise baklava, şöbiyet gibi ağır tatlılardan uzak durulmasına işaret eden Sezgin, dondurma gibi sütlü hafif tatlıların tercih edilmesini söylüyor. Gün boyu aç kalan mideye iftarda aşırı yükleme yapılmamasının altını çizen Sezgin, tatlının yemekten bir iki saat sonra tüketilmesi gerektiğini belirtiyor. İftar sonralarının vazgeçilmezi olan çayın yemekten en az bir saat sonra içilmesinin altını çizen Sezgin şunları söylüyor:" Çayı en az iftardan bir saat sonra içelim ki vücudumuz demir emilimini sağlasın."

"SAHURDA MEYVE TÜKETİMİ SUSUZLUĞU AZALTIYOR"

Yağlı yiyeceklerden sahurda da kaçınılmasını dile getiren Sezgin şunları söylüyor: "Türk geleneğinde sahurda hamur işi tarzı yiyecekler tercih ediliyor. Aslında tuzlu ve hamurlu yiyecekler su ihtiyacını daha çok arttırır. Kahvaltı tarzı, protein değeri yüksek olan yiyecekler tercih edilmesi gerekiyor. Mesela haşlanmış patates, yumurta, fırında yapılmış yiyecekler ve yoğurt tüketilebilir."

Yaz meyvelerinin oruç sırasında susuzluğu birazda olsa önleyeceğinin altını çizen Sezgin, sahurda çayın da harareti keseceğini ve çay içilebileceğini dile getiriyor. Ayrıca Sezgin sahurda karpuz, kavun veya armut gibi sulu meyvelerin tercih edilmesini tavsiye ediyor.

"ORUÇ DİYET OLARAK DÜŞÜNÜLMEMELİ"

Orucun diyet olarak düşünülmemesi gerektiğini belirten Sezgin, oruç tutulurken metabolizmanın ve beslenme alışkanlığı çok değiştiğini ifade ediyor. Şeker hastalarının kesinlikle oruçtan uzak durması gerektiğini kaydeden Sezgin, çok uzun süre aç kalındığı için hamilelerin ve tansiyon hastalarının da oruç tutmamasını sözlerine ekliyor.

Cihan Haber Ajansı

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.239
  • 16.843
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.239
  • 16.843
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 18 Ağu 2010 14:10:10
Organik tarım yönetmeliği yenilendi

18 Ağustos 2010 14:00

- Kısmen veya tamamen genetiği değiştirilmiş organizmalardan (GDO) elde edilen, GDO içeren veya GDO'lardan oluşan gıda, yem, gıda katkı maddesi, bitki koruma ürünleri, gübreler, toprak düzenleyiciler, tohumlar, mikroorganizmalar, hayvan sağlığı için kullanılan ürünler ve hayvanlar, organik tarımda kullanılamayacak.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, AB mevzuatındaki değişikliklere uygun olarak, Organik Tarımın Esasları ve Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliği yeniledi. Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlanan yönetmeliğin bazı hükümleri bugün yürürlüğe girerken, bazı hükümleri 3 ay sonra, bazı hükümleri de 2 yıl sonra yürürlüğe girecek.

Yönetmelik, ekolojik dengenin korunması, organik tarımsal faaliyetlerin yürütülmesi, organik tarımsal üretimin ve pazarlamanın düzenlenmesi, geliştirilmesi, yaygınlaştırılmasına ilişkin usul ve esasları belirliyor. Gıda veya yem olarak kullanılan mayalar da yönetmelik kapsamına alınırken, yönetmelik, her türlü bitkisel, hayvansal ve su ürünleri üretimi ile kullanılacak girdilerin organik tarım metoduna uygun olarak üretilmesi veya temini, gıda veya yem olarak kullanılan mayalar, orman ve doğal alanlardan organik tarım ilkelerine uygun olarak ürün toplanması, bu ürünlerin işlenmesi, ambalajlanması, etiketlenmesi, depolanması, taşınması, pazarlanması, kontrolü, sertifikalandırılması, denetimi ile cezai hükümlere ilişkin teknik ve idari hususları düzenliyor.

Organik tarımın genel kurallarının yeniden belirlendiği yönetmelik uyarınca, kısmen veya tamamen GDO'lardan elde edilen, GDO içeren veya GDO'lardan oluşan gıda, yem, gıda katkı maddesi, bitki koruma ürünleri, gübreler, toprak düzenleyiciler, tohumlar, mikroorganizmalar, hayvan sağlığı için kullanılan ürünler ve hayvanlar organik tarımda kullanılamayacak. Gıda ve yem olmayan organik dışı ürünleri kullanan müteşebbisler, satıcıdan tedarik edilen ürünün GDO'lardan ya da GDO'lar tarafından üretilmiş ürünlerden üretilmediğini, Satıcı Beyannamesi ile teyit edecek.

-TOPRAKSIZ ORGANİK TARIM YOK-

Organik bitkisel ve hayvansal üretim kurallarının belirlendiği yönetmelik uyarınca, organik tarımda, topraksız tarıma izin verilmeyecek, bitkisel üretimde kimyasal yöntemlerle elde edilmiş azotlu gübreler kullanılamayacak.

Yönetmelikte, organik tarımda, bitkisel koruma ürünü kullanımı, sulama ve hasat kuralları da ayrıntılı olarak düzenleniyor.

Organik hayvansal üretim, bakım, besleme şartları ve kesim sürelerinin de belirlendiği yönetmeliğe göre, konvansiyonel olarak yetiştirilmiş aynı tür hayvanlar, organik olarak yetiştirilen hayvanlar ile aynı anda merada olamayacak, organik yem ve konvansiyel yem aynı ünitelerde hazırlanamayacak.

Yönetmelikte, organik arı, su ürünleri, deniz yosunu, çift kabuklu yumuşakçalar üretimi şartları da düzenleniyor.

-CEZAİ YAPTIRIMLAR-

Yönetmelikte, organik tarımda kontrol, sertifikasyon sisteminin işleyişine ilişkin esaslar, yetkilendirilmiş kuruluşların çalışma esasları, müteşebbisin sorumlulukları, denetim uygulamaları ve cezai yaptırımlar, AB mevzuatına göre yeniden düzenlendi.

Kanuna aykırı hareket eden müteşebbislere ve yetkilendirilmiş kuruluşlara verilecek idari para cezaları, il müdürlüğünün teklifi veya bakanlığa yapılan şikayete bağlı olarak veya bakanlığın doğrudan tespiti halinde, bazı yaptırımlar, doğrudan bakanlık, bazı yaptırımlar mahallin mülki amiri tarafından uygulanacak.

ANADOLU AJANSI

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.239
  • 16.843
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.239
  • 16.843
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 18 Ağu 2010 14:11:07
'Kırmızı göz' hastalığının çaresi: Hijyen

18 Ağustos 2010 12:30

Son günlerde yayılan 'kırmızı göz' hastalığıyla ilgili uzmanlar uyarılarına devam ediyor. Hastalığın salgın halinde büyük bir soruna dönüşebileceği uyarısında bulunan uzmanlar, "Bunu engellemenin en önemli yolu; hijyendir." görüşünü dile getiriyor.

Memorial Şişli Hastanesi Göz Merkezi'nden, Op. Dr. Mustafa Temel, pek çok hastalıkta ortaya çıkabilen ama özellikle yaz aylarında gözde enfeksiyonlara neden olan bakteri ve virüslerle kendini gösteren 'kırmızı göz' hakkında bilgi verdi. Temel, hastalığın belirtilerinin; kanlanma, yanma ve kaşıntı olduğunu ifade etti. Temel, "Özellikle yaz aylarında ortaya çıkan alerji ve enfeksiyonlar, gözlerde kanlanma ve yanma gibi şikayetlere neden olmaktadır. "Kırmızı göz" olarak adlandırılan hastalığa çoğu zaman virüsler veya bakteriler neden olmaktadır. Aşırı sıcaklar nedeniyle de, bu mikroplar hastalığın bir salgın haline dönüşmesine zemin hazırlamaktadır." dedi.

HAVUZ SUYU, GÖZDE ENFEKSİYONA NEDEN OLUYOR

Vücut direncinin düşük olduğu kansızlık, diyabet, ileri zayıflık, zayıf hijyen şartları gibi durumların enfeksiyona yakalanma olasılığını artırdığını kaydeden Temel, "Enfeksiyon da, gözde kızarıklık ve kaşıntı gibi belirtiler ile 'kırmızı göz'e zemin hazırlamaktadır. Aşırı sıcakların yaşandığı bu dönemde, hastalarda enfeksiyonun bütün belirtileri artmaktadır. Sulanma, kızarıklık, çapaklanma, kapaklarda şişlik, yanma, batma, kaşıntı, ışıktan rahatsızlık, en çok görülen belirtilerdir. Hastalığın ortaya çıkmasında deniz-havuz teması, ortak malzeme kullanımı, yakın temas önemli yer tutmaktadır. Lens kullanımı da hastalık riskini artırır. Özellikle renkli lensler ya da lenslerin uyurken çıkarılmaması, kontakt lens kullanımı da risk faktörleri arasında yer almaktadır." diye konuştu.

ENFEKSİYON RİSKİNE KARŞI: HİJYEN

Op. Dr. Temel, hastalığa karşı alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı: "Enfeksiyon söz konusu olduğunda başkalarına bulaşmayı önlemek açısından temizliğe dikkat etmek, elleri sık sık yıkamak, ortak malzeme kullanmamak çok önemlidir. Ortak kullanım alanlarında hijyene dikkat etmek gerekir. Tedavide duruma göre antibiyotikli damlalar ve merhemler, suni gözyaşı damlaları, antialerjik damlalar, gerekli durumlarda kortizonlu damlalar, bazen sistemik ilaçlar kullanılmaktadır. Ancak bilinçsiz ilaç kullanımından kaynaklanan sorunlar kesinlikle göz ardı edilmemelidir. Gerekli olmayan bir durumda kortizon kullanımı, hastalığı tedavi etmeyeceği gibi artmasına neden olarak, görme kaybı gibi sonuçlara da yol açabilir."

Cihan Haber Ajansı

Çevrimdışı gulsahumit

  • Uzman Üye
  • *****
  • 776
  • 741
  • 776
  • 741
# 18 Ağu 2010 16:09:55
beren72 öğretmenim söylediğiniz karışımı yapmayı düşünüyorum.Dün taşı kırdırdım ve inanılmaz acı çektim ona rağmen hala düşüremedim.Bitse artık şu çilem

Çevrimdışı ertugdogan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.608
  • 12.141
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.608
  • 12.141
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ağu 2010 16:34:38
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Öğretmenim size geçmiş olsun.Bende yrn taşı kırdırmaya gidicem yüksek ses dalgalarıyla kıracaklarmış.Korkmuyor da değilim.Umarım çok ağrım olmaz.
hocam yüksek ses dalgalarıyla ben taş kırdırdım,ama maalesef bir kaç seans gitme gerekiyor,taşın büyüklüğüne göre değişiyor,karnınız aç tok farketmiyor,karşıda ekranda taşı hemen görünüyor ve çekiçle taş kırar gibi sesi (aynen öyle)nokta vuruş yapılıyor,vuruşu 1000-2000-3000 gibi sayı verilip makinayı bırakıyorlar,hocam sizi korkutmak istemem ama ben acı hissettim,ama bazıları hiiiiç acı falaln hissetmeden yatıyorlardı,yüksek bir yere çıkarıyorlar jölemsi bir şey sürülüyor,çok zor yaaaaaa,taş belli küçüklüğe gelince mesaneye düşüyor zaten,önce kırıntıları düşüyor sonrasında büyük parça,idrarda kan olabilir,korkmayın,sonuçta böbrek tahrip olmuyor değil,
lazerlisi yok mu bunun tıp çok ilerledi,
böbrekteki büyük taş çok sessiz ve hareket etmediği içinde ağrı yapmaz,bunun için yanınızda kim gidiyorsa bu makinaya o da girsin derim,rica edince makinaya koyup bakıyorlar,ücret bile almıyorlar,çünkü çok farklı bir makina ne var yok büyük ekranda görnüyor,

Çevrimdışı ertugdogan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.608
  • 12.141
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.608
  • 12.141
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ağu 2010 16:45:49
beren hocam size yürekten katılıyorum,şeytanın kulağına kurşun şu an bulunduğumuz yerde çok faydalı bir dağ suyu içiyoruz,bu su için istanbuldangelip millet sıraya giriyor,çok güzel bir su,evde çeşme susyu içmiyoruz,3 yıldır allahaşükür hiiiiç problemim yok,,
çok zor,
bende ayrıca avakado suyu içmiştim 5 litre ama birde bana sorun ne su ama,balıkesirde baharatçılarda 5 litrelik bidonlarda satılırdı,
çok zor çok
çok selamr

Çevrimdışı infermo

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.045
  • 2.655
  • 2.045
  • 2.655
# 18 Ağu 2010 16:47:48
benimde babamda var,kasalarca bira içti,daglara su toplamaya gitti,kırdırdı ama nafile tekrar tekrar ürüyor.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ağu 2010 17:48:24
Sivrisinekten bulaşan virüs!
Komşu'nun başı fena halde dertte!
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ağu 2010 19:05:19
İstanbul'da göz salgını alarmı
17 Ağustos 2010 Salı 15:02
İstanbul'da son bir hafta içinde göz iltihabı şikayetiyle hastaneye başvuranların sayısı önceki haftalara göre 3 kat arttı.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı debasos

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.584
  • 2.778
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 1.584
  • 2.778
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ağu 2010 19:13:08
bende hemoroit vardı...böğürtlen kökü ve ballı kudret narı ile kurtuldum hem ağrıdan hem kanamadan...böğürtlen kökünü kaynatıp sabah aç karnına bir bardak içiyoruz..kudret narını ise sabah akşam bir çay kaşığı yiyiyoruz..

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 18 Ağu 2010 19:16:43
ORUÇ TUTANLARIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN HUSUSLAR

Sahur ve iftarda birden bire çok yemek yemenin sağlık için tehlikeli olduğunu unutmayın.

İftarda ve sahurda hafif yemekler yiyin.

Tıka basa doymadan sofradan kalkın.

Özellikle kalp ve tansiyon hastası iseniz, hamurlu, tuzlu ve kızartma türü yiyeceklerden uzak dursun.

Mide rahatsızlığı olanlar asit giderici ilaç kullansın.

Oruç döneminde vücutta şeker, sodyum, kalsiyum ve fosfat düşeceği için bunların telafisini yapın.

Sahurda hazmı kolaylaştırıcı, lifli gıda içeren yiyeceklerden tüketin, kızartma ve baharatlı yemeklerden ise uzak durun.

Bol sıvı gıda alın, gazozlu içeceklerden uzak durun.

Halsizlikten kurtulmak için tuzlu ve bol sıvı gıdalar (portakal ve meyve suları vs) tüketin.

İnsülin kullanan, sık sık şekeri düşen ve ciddi organik rahatsızlıkları olanların oruç tutmamaları tavsiye olunur.

Ramazan ayını fırsat bilerek sınırlı ve düzenli yemek yemeği alışkanlık haline getirin.

Çevrimdışı debasos

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.584
  • 2.778
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 1.584
  • 2.778
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 18 Ağu 2010 19:17:05
Havuzlardaki Tehlike Gözlere zarar veriyor..
Son haftalarda etkisini gösteren sıcaklarla birlikte havuz ve klima kullanımı arttı. Bakımına dikkat edilmeyen havuzlar ve filtreleri düzenli olarak değiştirilmeyen klimalar ise “konjonktivit” adlı ciddi bir göz rahatsızlığına yol açıyor.
Dünya Göz Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doktor Akın Banaz’a göre son iki haftada “konjonktivit” şikâyetiyle gelen hasta sayısında belirgin bir artış var.
Doktor Banaz’ın verdiği bilgiye göre hijyenik olmayan havuzlar ve filtreleri düzenli olarak değiştirilmeyen bakımsız klimalar bu göz rahatsızlığına sebep oluyor.

Bulaşıcı bir virüs
Gözlerde batma ve yanma hissi, sulanma ve kızarıklık gibi belirtilerle ortaya çıkan “konjonktivit”in mutlaka doktor kontrolünde ilaçla tedavi edilmesi gerektiğini belirten doktor Banaz, şöyle konuştu:
“Konjonktivit, bulaşıcı bir hastalıktır. Kolaylıkla bulaşabilir. Fiziki temas yoluyla bulaşır. Aynı havlunun kullanılmasından, el sıkışmaktan ve bu tür herhangi bir fiziki temas yoluyla bulaşabilir. Özellikle çocuklara çok çabuk bulaşır ve hızlı bir şekilde yayılır. Bu rahatsızlıktan korunmak için bakımı iyi yapılmış havuzlar kullanılmalı. Hijyene çok dikkat edilmeli. Klimaların da bakımlarının yapılması, filtrelerinin düzenli olarak değiştirilmesi gerekir. Hasta olan kişiyle fiziki temastan ve ortak eşyaları kullanmaktan kaçınmak gerekir.”

TATİLCİLER ANTALYA’DA ODADAN ÇIKAMIYOR
Antalya’da yüzde 92’lere varan nem nefes aldırmıyor. Gündüzleri, plaj ve havuzlarda serinlik arayan tatilciler, geceleri de sokağa çıkmıyor, klimalı odalardan çıkmıyor. İşyerlerinde ve evlerde aralıksız çalışan klimalar ise trafoları patlatıyor.

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Ağu 2010 15:03:08
Kenelere karşı bire bir
19 Ağustos 2010 Perşembe
Keneleri vücuttan kolayca çıkartan kart giderek yaygınlaşıyor...
[url]http://www.bugun.com.tr/haber-detay/114309-kenelere-karsi-bire-bir-haberi-ref-f5haber.com.aspx[/url

keneyi çıkartmak çözüm değil  10 gün çok kritik.enfeksiyon hastalıklarına gidip mutlaka kan tahlili yaptırın

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.692
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 19 Ağu 2010 17:26:45
TARİHİN EN BÜYÜK ZEHİRLİ YUMURTA PANİĞİ

19 Ağustos 2010 17:18

ABD, belki de yıllardır yaşanan en büyük yumurta zehirlenmesi vakası ile karşı karşıya. Amerika'da salmonella virüsü taşıdığı gerekçesiyle 380 milyon yumurta toplatıldı. İşte ayrıntılar...
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.316
  • 223.620
  • 28.316
  • 223.620
# 19 Ağu 2010 17:30:04
............................. ....
Deprasyon ilaçları unutkanlık yapar mı?
Arkadaşım soruyor.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK