İlkokul Tekrar 5 Sene Olmalı

Çevrimdışı ışık46

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.655
  • 4.045
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 16 Kas 2015 13:42:30
 Ben bu sistemde 5. sınıfları kayıp sınıflar olarak görüyorum iyi olan pek çok çocuk 5. sınıfta düşüşe geçti acaba neden?

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 16 Kas 2015 13:49:29
1970 ve 1980’lerin ilk yıllarında yürütülen eğitimde üretim fonksiyonu çalışmaları, tutarlı ve istatistiksel olarak anlamlı sonuçlar üretememiştir. Okul ve e itim sisteminin verimlilik ine ilişkin ekonomik analizlerde, bu çalışmalardan doğrudan yararlanma olanakları zayıf gözükmektedir. Bununla birlikte, gelimi ve gelişmekte olan bir çok ülkede, sınıfları küçültme, öğretmenlerin daha uzun süre ve daha nitelikli e itimden geçmesi, daha çok hizmet içi e itim olanakları, okullarda daha yo un teknoloji, daha demokratik okul iklimi, daha yüksek ücretler gibi başarı ile ilişkili oldu u düşünülen değişkenlerden hareketle kaynak kullanımı kararları alınmaktadır. E itimde üretim fonksiyonlarına ilişkin araştırmalar, başarıyı etkileyen değişkenlere ilişkin tutarlı sonuçlar ortaya koyamasa da, bu alan, araştırmacıların ilgi oda ı olmayı sürdürecek gibi gözükmektedir. Konuya ilişkin araştırmalar, sonuçları itibariyle üç boyutta bilgi üretmektedir. Birincisi, toplum bilimsel açıdan toplumsal üretim ve yeniden üretim sürecinde eğitimsel başarının belirleyicilerini kestirerek, e itimde fırsat eşitliği konusunu yeniden tartışmaya açmaktadır. Özellikle öğrenci başarısının okul dışı (ailesel ve daha geni toplumsal) etkenlerce belirlendi ini ortaya koyan araştırmalar, toplum bilimsel açıdan dikkatle izlenmektedir. kincisi, eğitimsel çıktılar ile girdiler arasındaki ilişkileri e itimde kaynak kullanımı ya da verimlilik bağlamında inceleyen çalımalar, görece daha kolay etkilenen görece daha kolay etkilenen okula ilişkin nitel ve nicel değişkenler üzerinde yoğunlaşarak, etkili okul girdilerini kullanmak üzere bu sonuçlardan yararlanmak istemektedirler. Üçüncü boyuttaki araştırmalar, e itim bilimlerinin bir çok alt disiplininin birlikte çok boyutlu çalışmalarını özendirerek, eğitimsel üretim sürecinin kendine özgü yönlerini açı a kavuşturmak üzere planlanmaktadır. Etkili okul kaynaklarına ilişkin son çalımalar, özellikle bu boyutta bilgi üretme gizilgücünü tanımaktadır.

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 16 Kas 2015 16:05:01
İlköğretim sınıf öğretmenlerinin sınıflarında karşılaştıkları okuma
güçlükleri, etkileri ve öğretmenlerin uygulamaları hakkında bilgi edinmek için
10 öğretmenin katılımıyla yürütülen bu araştırmada ulaşılan sonuçlar
şunlardır:
 İlköğretim 1. kademede sınıf öğretmenlerinin sınıflarında birçok
okuma güçlüğüyle karşılaştıkları ve bu güçlükleri ortadan kaldırmak
için bir takım uygulamalar yaptıkları belirlenmiştir.
 Öğretmenlerin, karşılaştıkları okuma güçlüklerinde ailelerin
ilgisizliğini ve çocukların okuma alışkanlığına sahip olmayışını
öncelikli sebepler olarak gördükleri tespit edilmiştir.
 Öğretmen görüşlerine göre, öncelikli olarak, okuma güçlüklerinin
çocukların sadece Türkçe derslerini değil diğer derslerini de olumsuz
etkilediği ayrıca çocuklarda özgüven eksikliğine neden olduğu
belirlenmiştir.
 Okuma güçlüklerini gidermek için öğretmenlerin sınıflarında çeşitli
uygulamalara yer verdikleri ve genelde çocukların ödüllendirilmesi
ve okuma saati uygulamalarının tercih edildiği belirlenmiştir.
 Sınıf öğretmenlerinin çoğunun uygulamalarını etkili gördüğü, hiçbir
öğretmenin uygulamalarını tamamen etkisiz görmediği tespit
edilmiştir.
 Bunlara rağmen öğretmenlerin genel olarak okuma güçlükleri
hakkında kendilerini tam olarak yeterli görmedikleri belirlenmiştir.
Aslında öğretmenlerin okuma güçlüklerini fark ettikleri ancak bunun
belli bir süre sonra göz ardı edildiği ve öğretmenlerin bu konuda
yapabilecekleri her şeyi yapmadıkları bu noktada da kendilerini eksik
gördükleri belirlenmiştir.
 Ayrıca öğretmenlerin, okuma güçlüklerinin giderilmesi konusunda
kendilerine öncelikli olarak velilerin yardımcı olabileceğini
düşündükleri ve velilerin desteğini bu konuda yeterli görmedikleri
tespit edilmiştir

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Kas 2015 09:51:54
ilkokul eğitimi sil baştan olmalı bence sınıf öğretmeni sınırsız yetkilerle donatılmalı.öğrencilerin seviyelerine uygun olan kitapları öğretmenler belirlemelidir. Ankara'daki çocukla Kars'taki çocuk aynı kitaptan ders yapmamalıdır.bölgesel ve kültürel faklılıklar ile öğrencilerin öğrenme becerileri de göz önünde bulunmalıdır.andımız tekrar okutulmalı milli bayramlar daha canlı hale getirilmeli Atatürkçülük konularına daha fazla yer verilmelidir.

Çevrimdışı mahmutkara2142

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.460
  • 5.272
  • Müdür Yetkili
  • 1.460
  • 5.272
  • Müdür Yetkili
# 17 Kas 2015 09:53:45
Kesinlikle

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Kas 2015 13:21:10
5 yıl olduğu zamanki 5.sınıfların akademik başarılılarıyla şimdikileri kıyaslayalım.farkları görünce haklılığımız gün gibi ortaya çıkacaktır.

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Kas 2015 13:21:24
Bu gün, Türkiye'de herhangi bir yüksek lisans programini tamamlamis ve
meslegine devam eden bir ögretmene bunun getirileri sorulacak olsa, genelde
memuriyette bir kademe ilerleyerek ücrette artis elde etme ve ayni haklarin
emeklilikte de devam etmesi gösterilebilir. Yüksek lisans ile ilgili tartismalar
bir adim daha ileri götürüldügünde, "Tezsiz Yüksek Lisans" olarak
adlandirilan ortaögretim dal ögretmenligi programlarina getirilen çesitli
elestiriler ile karsilasilmaktadir. Her ne kadar adi yüksek lisans da olsa,
program içeriklerinin herhangi bir alanda lisans düzeyindeki ögretmen
yetistirme programinda verilen pedagojik formasyon derslerinden daha öte
gitmedigi ve sig kaldigi kanisi yaygindir. Ayrica, bir doktora programina
devam etmek isteyecekler için, tezli ve ya tezsiz yüksek lisans yapmis olanlar
arasinda bir ayrim gözetii meyecegi durumu ve böyle sig programlarin bir
adayi doktora programina ne derece hazir hale getirecegi sorgulanmaktadir

Çevrimdışı kaansaatci

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.160
  • 657
  • Müdür Yetkili
  • 1.160
  • 657
  • Müdür Yetkili
# 17 Kas 2015 13:59:34
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Bu gün, Türkiye'de herhangi bir yüksek lisans programini tamamlamis ve
meslegine devam eden bir ögretmene bunun getirileri sorulacak olsa, genelde
memuriyette bir kademe ilerleyerek ücrette artis elde etme ve ayni haklarin
emeklilikte de devam etmesi gösterilebilir. Yüksek lisans ile ilgili tartismalar
bir adim daha ileri götürüldügünde, "Tezsiz Yüksek Lisans" olarak
adlandirilan ortaögretim dal ögretmenligi programlarina getirilen çesitli
elestiriler ile karsilasilmaktadir. Her ne kadar adi yüksek lisans da olsa,
program içeriklerinin herhangi bir alanda lisans düzeyindeki ögretmen
yetistirme programinda verilen pedagojik formasyon derslerinden daha öte
gitmedigi ve sig kaldigi kanisi yaygindir. Ayrica, bir doktora programina
devam etmek isteyecekler için, tezli ve ya tezsiz yüksek lisans yapmis olanlar
arasinda bir ayrim gözetii meyecegi durumu ve böyle sig programlarin bir
adayi doktora programina ne derece hazir hale getirecegi sorgulanmaktadir

Sayın hocam nereden kopyalıp yapıştırıyorsunuz anlamıyorum ama yazılar biz öğretmenlerin dahi okuyamacağı kadar uzun ve sıkıcı.Konu il ilgisi nedir anlayamadım yüksek lisansın.

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Kas 2015 14:39:53
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Sayın hocam nereden kopyalıp yapıştırıyorsunuz anlamıyorum ama yazılar biz öğretmenlerin dahi okuyamacağı kadar uzun ve sıkıcı.Konu il ilgisi nedir anlayamadım yüksek lisansın.
sayın hocam bir bunlar kopyalanan yazılar değil kendi makalelerimdir.ikincisi sıkıcı olup olmaması kişiye göre değişir.üçüncüsü öğretmenin üslubu kibar ve naziktir.dördüncüsü yazdıklarımda bir tutarsızlık yoktur.beşincisi yazdıklarımda da hiçbir kişiye yönelik açıklama yoktur.altıncısı kimseyle de polemik yapmak istemem .amacım topa basmak değil gol atmaktır..

Çevrimdışı perter65

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 725
  • 1.800
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 725
  • 1.800
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 17 Kas 2015 14:57:38
ben sizin başlıklarınızı sıkı sıkıya takip ediyor ve takdir ediyorum.

Çevrimdışı kaansaatci

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.160
  • 657
  • Müdür Yetkili
  • 1.160
  • 657
  • Müdür Yetkili
# 17 Kas 2015 16:22:14
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
sayın hocam bir bunlar kopyalanan yazılar değil kendi makalelerimdir.ikincisi sıkıcı olup olmaması kişiye göre değişir.üçüncüsü öğretmenin üslubu kibar ve naziktir.dördüncüsü yazdıklarımda bir tutarsızlık yoktur.beşincisi yazdıklarımda da hiçbir kişiye yönelik açıklama yoktur.altıncısı kimseyle de polemik yapmak istemem .amacım topa basmak değil gol atmaktır..

Üslübumda ne gibi bir kabalık gördünüz anlayadım öğretmenim.Sadece İlkokul tekrar beş sene olmalı başlığı altında yüksek lisans ne alaka diye sordum.Ayrıca yazdıklarınızdan sıkılmamı söylemem bir eleştiridir kabalık değil.

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Kas 2015 16:53:51
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Üslübumda ne gibi bir kabalık gördünüz anlayadım öğretmenim.Sadece İlkokul tekrar beş sene olmalı başlığı altında yüksek lisans ne alaka diye sordum.Ayrıca yazdıklarınızdan sıkılmamı söylemem bir eleştiridir kabalık değil.
sizin fikirleriniz sizi bağlar.kabul etmek yada reddetmek benimsemek ya da benimsememek kişinin özgür iradesine bağlıdır.benim derdim ne paradır ne de iyi bir okulda çalışmaktır.ama bu da şu anlama gelmesin öğretmenim tuzun kuruda ondan böyle söylüyorsun.hayır tam tersine 15 yıl istanbul'da çalıştıktan sonra son 2 yıldır memleketimin ücra bir köşesinde eşimden ve çocuklarımdan ayrı bir yerde köy okulunda sınıf öğretmeliği yapıyorum.adı müdür yetkili işimin ama temizliği ben yapıyorum.okulun kaloriferini ben yakıyorum.köylü yüzümüze bile bakmıyor.geldiğimde okulun yüzde 30 u okuma biliyordu şimdi ise yüzde yüzü biliyor.tabii bu özel bir yorumdu.geneline gelirsek konunun ülkemizde çok büyük eğitim sorunları var bunların başında ise şunlar geliyor:Eğitimde başarısız olmamız ve çağdaş ülkelere göre sınıfta kalmamız içimi acıtıyor. OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) 65 ülke öğrenci başarılarıyla ilgili düzenlediği raporda, matematik, fen, okuma-anlama becerileri düzeyinde Türk öğrencilerinin ortalamanın çok gerisinde kaldıkları açıklandı. 65 ülkeden, 15 yaşındaki 510 bin öğrencinin matematik, okuma becerileri ve fen bilimleri alanında küçük gelişmeler olduğu görülüyor.“Özellikle matematik öğretiminde ciddi sıkıntılar olduğunu ve ülkemizdeki öğretmen eğitimi çalışmalarının nitelikli olmaması dikkat çekicidir” dedi. Öğretmen eğitiminde devlet politikasında önceliğin nitelikli öğretmen yetiştirmek olmasını öneriyor. Eğitimde, sistemin yapısal değişikliğinde, nicelik kavramının bir yana bırakılarak nitelikli öğretmen yetiştirilmesi başarının gerçekleşmesinde etken olacaktır. Çünkü “eğitimin öznesi öğretmendir. Eğiten, öğreten öğretmendir.” Gençlerimize öğrenmeyi doğrudan öğretecek olan öğretmeni çok iyi ve donanımlı yetiştirmek kaçınılmazdır. Eğitimin niteliğine yapılan yatırımın karşılığı başarılı nesillerin yetiştirilmesi olacaktır. Türkiye’nin 10 yıl önce matematik ortalaması 423 iken komşu ülkelerimiz İsrail, Yunanistan, Sırbistan ve Hırvatistan’ın gerisindeydi. Bugün daha da gerilerde oluşumuz, eğitim ve öğretmen politikamızın içerik olarak yetersiz oluşundandır. 2013’te matematik puanının 448’e yükseltilmesi ile ancak 42. sırada yani sondan üçüncülüğe ulaşabilmişiz. Matematikteki başarısızlığın yanı sıra okuma yazma alanında da hızlı bir yavaşlama dikkatleri çekiyor. OECD ortalamasının altında yazılıyor olmamız, küçük artışlarla avunmamız ne kadar acıdır. Kalkınmış ülkeler, gelişkinliklerini eğitime verdikleri öncelikle sağlıyorlar. Uzakdoğu’da yeni bir Çin efsanesi bu kez eğitim konusunda doğuyor. Ülkemizde fen alanında eğitimdeki başarımız, kalkınmış ülkelerin bir yıl gerisinde olduğu çok üzücü bir sonuçtur.

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Kas 2015 17:09:12
Sonuçta varilan nokta sudur ki; egitim politikalarinin okullarda temel amaç
olan ögrenci basarisi üzerinde olumlu etkileri, bu politikalarin, bunlardan
dogrudan etkilenen kesimi olusturan ögretmenlerin ve ögrencilerin ne derece
yararina olduguna baglidir. Bu da, ögretmenin yetistirilmesinde yeni
düzenlemeler yapilirken, geçmis uygulamalarin sonuçlarinin gözden
geçirilmesi gerektiginin yani sira, baska ülkelerden örnek uygulamalari
dogrudan kopyalamak yerine, Türkiye'nin ihtiyaçlarini da göz önünde
bulunduran programlarin yasama geçirilmesiyle gerçeklesecektir

Çevrimdışı 58SERVET

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.592
  • 1.677
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Kas 2015 17:32:04
4+4+4 ile beraber en çok Sınıf Öğretmenleri mağdur olmuşlardır. Sınıf Öğretmenlerinin mağdur olacağını o dönemde ilk gündeme getiren bizdik. Dinletemedik. Sistemi 4+4+4 olarak kurgulamayın 1 Okul Öncesi+5 İlkokul+3 Ortaokul+ 4 Lise şeklinde kurgulayın dedik bunu da dinleyen olmadı.

Sonuçta ne oldu?

İlkokullara ağırlık verildi ortaokullar üvey evlat muamelesi gördü derken yine de sınıf öğretmenlerine çare bulunamadı.

Çevrimdışı oktay02

  • Uzman Üye
  • *****
  • 7.140
  • 4.923
  • Okul Müdürü
  • 7.140
  • 4.923
  • Okul Müdürü
# 17 Kas 2015 17:32:47
İnşallah tekrar 5 sınıf bizim olur

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK