Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Sevda saplanınca bir kez yüreğe
İstesen de atılmıyor  ey gönül
Bilmezsin kalbimde yük nasıl ağır
Aşk  kantarda tartılmıyor ey gönül


Gece gündüz hep yarimi dert ettim
Uğruna nelerim  varsa terk ettim
Bin sabrım vardı sonunu  tükettim
Sabır   pazarda  satılmıyor ey gönül


Yüzünü seyrettim güneşte ayda
Kirpikleri okta kaşları yayda
Dünya kadar mal mülk olsa ne fayda
Evler  yarsız çatılmıyor ey gönül


Bulutlar ne de güzel uyar dağa
Bülbül ile gül yakışır şen bağa
Dertsiz girsen geceleri yatağa
İnan yarsız yatılmıyor  ey gönül


Yüzünü seyrettim güneşte ayda
Kirpikleri okta kaşları yayda
Dünya kadar mal mülk olsa ne fayda
Evler  yarsız çatılmıyor ey gönül

bir yitik olurum da gözlerine
görünmem  kolay unut diye beni
düşer olsam sensiz  uçurumlardan
ağzım açmam tövbe tut diye beni


ayrılık düşmesin  yuvaya yurda
bir aşk acısından  hani yorulur da
ince ince   ıslanırsan yağmurda
bir kez  hatırla bulut diye beni


varımda yoğumda yaşayan sensin
ömrüm hasretinde varsın tükensin
varsa bir hatırım kalbin seslensin
gözlerine al uyut diye beni


bir yitik olurum da gözlerine
görünmem  kolay unut diye beni
düşer olsam sensiz  uçurumlardan
ağzım açmam tövbe tut diye beni

baharınla gel gözlerime
erisin gönlümden kar gitsin
dokun ellerinle yarama
kalbini merhem et  sar gitsin


gerçeğe geçeyim düşünden
meltemler estir gülüşünden
zerresi kalmasın hüzünden
ruhumu bunaltan  dar gitsin


sevda  matemi yası oldum
ben ayrılıklar hastası oldum
gam çekmenin ustası oldum
varsa derdin bana ver gitsin


ateşteyim  hallerim duman
hasret  acı yalnızlık yaman
sabrım kalmadı davran  hemen
azad  et beni kurtar gitsin

yüzüm  gülmedi sen   gideli  beri
haber salsam döner misin ki  geri
sensiz geçen  günüm bir azap oldu
aklımdan fikrimden gitmez gözlerin


bir gönüle yalnız bir sevda sığar
hasret yağmur olur üstüme yağar
gecenin içine ay olur doğar
aklımdan fikrimden gitmez gözlerin


bilmezdim sevdayı derin sızımmış
sır olup  kayan  benim yıldızımmış
siyahına tutulmak alın yazımmış
aklımdan fikrimden gitmez gözlerin


bir gönüle yalnız bir sevda sığar
hasret yağmur olur üstüme yağar
gecenin içine ay olur doğar
aklımdan fikrimden gitmez gözlerin

sen varsın artık ya,
nolmuş güller açmıyorsa.
sen varsın artık ya,
umrumda mı bülbüller ötmüyorsa.
sen varsın artık ya,
baharım sensin.
sen varsın artık ya,
mis kokulu çiçekleri bu gönül neylesin...

Hani vurgun yemek  romanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne
Hani sevda eski zamanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne


Kalpte  gizli nehir olup akarmış
Öyle bir ateşmiş  bütün  yakarmış
Dumanı ki  hasretlerde çıkarmış
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne


Hani vurgun yemek  romanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne
Hani sevda eski zamanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne


Duyardım da inanmazdım ki öyle
Senin de başından geçti mi böyle
Sol yanım acıyor bi  şeyler söyle
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne


Hani vurgun yemek  romanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne
Hani sevda eski zamanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne


Fırtınalar  vursa yel gibi gelir
Sevdanın kurşunu  gül gibi gelir
En yakın,o varken el gibi gelir
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne


Hani vurgun yemek  romanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne
Hani sevda eski zamanlardaydı
Ben büyüdüm ve aşık oldum anne

Ne garip değil mi ?
Veda ettiğin an özlemek birseyi..
Asla geri dönüşü olmadığını bildiğin halde.
Arkanı dönüp gidebilmek ya da..!!
'Vazgeçmem dediğin' bir seye veda etmek.
Ve bunun doğru olduğuna inandırmak kendini...

El gibi tutma beni
Gidip  unutma beni
Dayanamam hasrete
Sözle avutma beni


Yanar ateş köz olur
Yoksan bahar güz olur
Biraz  ötemde dursan
Derdim birken yüz olur


El gibi tutma beni
Gidip  unutma beni
Dayanamam hasrete
Sözle avutma beni


Bende kal gülüşeyim
Sevince pay düşeyim
Sensizlik ağır  yüktür
Ben kimle bölüşeyim


El gibi tutma beni
Gidip  unutma beni
Dayanamam hasrete
Sözle avutma beni

AKLINA DÜŞERSEM

Olur da bir gün düşersem aklına,
Beyaz perdeni azıcık arala,
Nemli gözlerinle caddeyi tara,
Karşıki sokaktan ben bakar sana.

Ufkunu daraltır, karanlık çember,
Cismimden rüzgârlar getirir haber.
Şehri kuşatan geceyle beraber,
Yalnızlık içinde ben çöker sana.

Adımı anarken titrek dudağın,
Gözyaşı içinde kalır yanağın,
Vaktiyle keyif çattığın konağın,
Bütün muslukları ben akar sana.

Hayalim geceye hüznünü ekler,
Toprağa serilip sabahı bekler,
Bahçende dizilen renk renk çiçekler,
Erguvan tadında ben kokar sana,

Uzatsan elimi tutamaz elin,
Ses çıkmaz ağzından tutulur dilin,
Sehpa üstüne diktiğin kandilin,
Mavinin tonunda ben yakar sana.

Feleğin mutluluk resmine darıl,
Eşinden incinip dostundan kırıl,
Olmadık düşlerle fallara sarıl,
Tarottan, fincandan ben çıkar sana.

Hasretim yükselir her doğan günle,
Bahtına küsüp de ah çekip inle!
Sesimi özlersen şarkılar dinle!
Radyolar kasetler ben çalar sana.
 
Tarkan ÖNER

Mor  kanatlı kuşları alır bir telaş
Düşmeye  meyleder bu gönül  gamlara
İçimde bir   gül   soluyor   yavaş yavaş
Yürüyor gözlerim esmer akşamlara
 

Avcı tuzağından kaçan ceren gibi
Hüzün açar kalpte yediveren gibi
Yollara sevdalı  kara tren gibi
Yürüyor gözlerim esmer akşamlara
 

Hasret zehrini yudum yudum içerek
Bazen  alçaklarda kah  yüksek uçarak
Kollarını sert rüzgarlara açarak
Yürüyor gözlerim esmer akşamlara
 

Mor  kanatlı kuşları alır bir telaş
Düşmeye  meyleder bu gönül  gamlara
İçimde bir   gül   soluyor   yavaş yavaş
Yürüyor gözlerim esmer akşamlara

Yollara sevdalı kara tren gibi
Yok  dünyada sana  müptela ben gibi 
Gözlerin bulut  bulut esiverince
Hüzün açar kalbim yediveren gibi


Gün eğilip dağlara akşam çökünce
Gökler ahvalim bilip yıldız dökünce
Gülüşün yüzümden  bir bir  el çekince
Hüzün açar kalbim yediveren gibi


Sen attın bu yüreği daim ateşe
Ne sevinç yaşattın ne bir avuç neşe
Susar dudağımda şiirler  peş peşe
Hüzün açar kalbim yediveren gibi


Yollara sevdalı kara tren gibi
Yok  dünyada sana  müptela ben gibi 
Gözlerin bulut  bulut esiverince
Hüzün açar kalbim yediveren gibi

BENİM DEĞİLSİN BİLİYORUM
Benim değilsin biliyorum.
Ayrılacağız birgün.
Birgün kapanacak,
Bana kapıların.
Hakkım olmayacak,
Sana gelmek.
Bir bir bırakıp en kuytularını,
Gitmek vakti gelecek.
Göremiyeceğim;
Demir parmaklıklarını,
Yetişen fidanlarını.
Birgün gitmem gerekecek.

Neden!
Diye sorma.
Başka kimsesizleri bulmalıyım.
Sen de kimsesizsin biliyorum.
Ama gitmeliyim.
Yıllar sonra birgün,
Dönersem kapına,
Açılır mı bana,
Temelini eştiğim kapın?
Taşlarını topladığım,
Bahçende yürüyebilir miyim?
Bakabilir miyim,
Tek tek boyadığım
Pencerelerinden yine uzaklara.
Duyar mıyım
Her yerinde çocuk seslerini?
Günaydın der miyim?
Gıcırdayan kapınla,
Dolar mı kokun ciğerlerime?
Alır mısın beni
Tekrar sinene.

Gidiyorum,
Gitmeliyim,
Benim değilsin
Biliyorum.

Beni bir buluta ver




Eğer vefalı yarsan
Sözünü sukuta ver
Yüreğinden kovarsan
Beni bir buluta ver


Mümkünse mavisine
Vuslatının  yerine
Yağayım üzerine
Beni bir buluta ver


Hasret zor gönüllere
Atma yaban ellere
Döndürmeden küllere
Beni bir buluta ver



Kara libas bağlayım
Yaşın yaşın ağlayım
Gönlüm orda eğleyim
Beni bir buluta ver


Düşürdün  beni od’a
Getirmedin hiç yad’a
Ya ölümlere ya da
Beni bir buluta ver


Yüreğinden kovarsan
Beni bir buluta ver

ben murat alamadım
sana kalsın bu dünya
gün döndü gülemedim
sana kalsın bu dünya


tebessümü çok gördün
yoluma duvar ördün
beni hasrete sürdün
sana kalsın bu dünya


bitirdin arzu hevesim
kestin soluğum sesim
yaşatmadın bir mevsim
sana kalsın bu dünya


yaşa rahat içre bol
yağmur ol denize dol
yokluğumda  mutlu ol
sana kalsın bu dünya

HAYAL

Bak kardeşim,
 Öğretmen olacaksın.
Gideceksin buralardan
                       gideceksin
                          Anadolu’nun
                ıssız
                       sessiz
       bir köyüne…
Seni bekleyecek
       umut dolu
          yarın dolu
 minicik yavrucuklar…
‘’-Öğretmenim…’’diyecekler sana
‘’-Oğlum, kızım…’’diyeceksin …
Bir şeyler öğretmeye çalışacaksın onlara…
Çocukluğun gelecek aklına,
Ağlamak isteyeceksin
                   o yoksun geçen   
                          öğrenim hayatına…
Ağlayacaksın
             bağıracaksın!
Ama boşuna…
                ağlamak
                         bağırmak boşuna…
Bunu kafana koyduktan sonra,
                                    geçmişi bırakıp
                                            geleceğe bakacaksın.
Sonra…
      sonra çocuklara
                  daha sıkı sarılacaksın…