Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı sakin

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.253
  • 902
  • 1.253
  • 902
# 21 Tem 2009 23:44:37
BANA BUNU YAPMAYACAKTIN
Bana bunu yapmayacaktın
Öyle sırtımdan vurmayacaktın beni
Gelişin gibi onurlu olmalıydı gidişin
Ve öylesine gururlu bitişin.
Gel gör ki kötü oynadın bu oyunu
Erken düştü masken yüzünden
Demek sen içimde büyüttüğüm bir dev değil
Bir hiçtin
Görüyorsun işte
Gittin
Ve de bittin…

Bana bunu yapmayacaktın
Böyle bir hançerle yıkmayacaktın beni
Bir ihanetin adresi olmamalıydı ayak izlerin
Yoksa ben mi yanlış tanıdım seni?
Yoksa hep böyle kirli miydi senin denizlerin?
İşte ellerimde
Suç ortağın bir sinema bileti
Bir pastane köşesi
Bir tiyatro gişesi.
Bu kadar ucuza gitmeyecektin
Sigara dumanlarında harcamayacaktın bu aşkı
Ve aşk cellatlarına meze yapmayacaktın beni
Şimdi boş bir mezar bulsam
Seni böylesine sevdiği için
Oraya bırakırdım kalbimi…

Bana bunu yapmayacaktın
Böyle küstürmeyecektin şiirlerimi
Kan kırmızısı yağmurlar
Yağdırmayacaktın gecelerime
Kanatlarını kırmayacaktın umutlarımın
Beni böyle çıldırtmayacaktın!

Artık
Adın ihaneti çağrıştırıyor bana
Ve tadın bir yılanın en öldürücü zehrini
Söyle
Şimdi hangi yüreğe saplıyorsun
O acımasız hançerini? ..
Bil ki
Bundan böyle
Yasaklanmış kitaplarım gibisin bana
Yaklaşmam yasak
Dokunmam yasak
Ve ömrümce
Sarılmam yasak sana!..

AHMET SELÇUK İLKAN

Çevrimdışı JUJU

  • Uzman Üye
  • *****
  • 402
  • 292
  • 402
  • 292
# 22 Tem 2009 00:39:25
BİR GECE ANSIZIN GELEBİLİRİM

Bu kadar yürekten çağırma beni!
Bir gece ansızın gelebilirim.
Beni bekliyorsan, uyumamışsan,
Sevinçten kapında ölebilirim.

Belki de hayata yeni başlarım,
İçimde küllenen kor alevlenir,
Bakarsın hiç gitmem kölen olurum,
Belki de seversin beni kim bilir.

Kal dersen, dağlarca severim seni,
Bir deniz olurum ayaklarında,
Aşk bu özleyiş bu, hiç belli olmaz,
Kalbim duruverir dudaklarında.

Ya da unuturum kim olduğumu,
Hatırlamam belki adımı bile,
Belki de çıldırır, deli olurum,
Sana kavuşmanın heyacanıyla...

Aşk bu, bilinir mi nereye varır,
Ne durdurur özlemini, seveni...
Bakarsın ansızın gelebilirim,
Bu kadar yürekten çağırma beni.

 ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN

Çevrimdışı burcum7

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.405
  • 41.902
  • 5.405
  • 41.902
# 22 Tem 2009 01:16:32
"Affan Dede'ye para saydım
 sattı bana çocukluğumu
 artık ne adım var ne yaşım
 bimiyorum kim olduğumu
 hiçbir şey sorulmasın benden
 haberim yok olan bitenden
          bu bahar havası bu bahçe
          havuzda su şırılşırıldır
          uçurtmam bulutlardan yüce
          zıpzıplarım pırıl pırıldır
          ne güzel dönüyor çemberim
          hiç bitmese horoz şekerim"*

*Cahit Sıtkı Tarancı,Çocukluğum

Çevrimdışı nurcany

  • Uzman Üye
  • *****
  • 625
  • 838
  • 625
  • 838
# 22 Tem 2009 10:02:36
Belki bugün kapılar açılır, içeri doluşur hep tüm sevdiklerim. Sohbetler ederiz tüm içtenliğimizle, kahkahalar savururuz göklere. Bir de çay demlemeli mutlaka, cam bardaklarda içeriz çaylarımızı.

Belki bugün işler hep yolunda gider. Aksi, karşısındakini dinlemeyi nedense hiç bilmeyen insanlar çıkmaz yoluma, bugün giremezler hiç hayatıma.

çok güzel ne iyi olurdu değil mi?

Çevrimdışı beyay77

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.065
  • 668
  • 1.065
  • 668
# 22 Tem 2009 12:51:50
MAVİ GÖZLÜ DEV

O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.

Bir dev gibi seviyordu dev.
Ve elleri öyle büyük işler için
hazırlanmıştı ki devin,
yapamazdı yapısını,
çalamazdı kapısını
bahçesinde ebruliiii
hanımeli
açan evin.

O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Mini minnacıktı kadın.
Rahata acıktı kadın
yoruldu devin büyük yolunda.
Ve elveda! deyip mavi gözlü deve,
girdi zengin bir cücenin kolunda
bahçesinde ebruliiii
hanımeli
açan eve.

Şimdi anlıyor ki mavi gözlü dev,
dev gibi sevgilere mezar bile olamaz:
bahçesinde ebruliiiii
hanımeli
açan ev..


Nazım HİKMET

Çevrimdışı beyay77

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.065
  • 668
  • 1.065
  • 668
# 22 Tem 2009 12:58:19
TARANTA-BABU’YA BEŞİNCİ MEKTUP

Görmek
       işitmek
              duymak
                      düşünmek
                              ve konuşmak
koşmak alabildiğine
başı dolu
      başı boş
koş-
     -mak... 
Hehehey TARANTA-BABU
                                             hehehey,
yaşamak ne güzel şey
                   anasını sattığımın
                                        yaşamak ne güzel şey...
Düşün beni
kollarım, senin üç çocuk doğurmuş
                                       geniş kalçalarındayken…
Düşün sıcak…
Düşün kara bir taşa damlayan
                                çırılçıplak
                                               bir su sesini...
İstediğin yemişin
                  rengini, etini, adını düşün...
Gözdeki tadını düşün
kıpkırmızı güneşin
                     yemyeşil otun
                            ve koskocaman
                                             masmavi bir çiçek gibi açan
                                                                      ay ışığının…

Düşün TARANTA-BABU!
İnsanoğlunun yüreği
                           kafası
                                    kolu
yedi kat yerin altından
                           çekip çıkarıp
öyle ateş gözlü çelik allahlar yaratmış ki
kara toprağı bir yumrukta serebilir,
yılda bir veren nar
                        bin verebilir.
Ve dünya öyle büyük,
öyle güzel
       öyle sonsuz ki deniz kıyıları
her gece hepimiz
       yan yana uzanıp yaldızlı kumlara
yıldızlı suların
       türküsünü dinleyebiliriz...

Yaşamak ne güzel şey
               TARANTA-BABU
                              yaşamak ne güzel şey…
Anlayarak bir usta kitap gibi
bir sevda şarkısı gibi duyup
bir çocuk gibi şaşarak
                      YAŞAMAK...
Yaşamak:
birer birer
       ve hep beraber
                 ipekli bir kumaş dokur gibi...
Hep bir ağızdan
              sevinçli bir destan
                                       okur gibi
                                                      YAŞAMAK...
.  .  .  .  . 
.  .  .  .  .  .  .  .  .

YAŞAMAK...
Ne acayip iştir ki
       bu ne mene gidiştir ki TARANTA-BABU,
bugün bu
"bu inanılmayacak kadar güzel"
bu anlatılamayacak kadar sevinçli şey:
böyle zor
bu kadar
              dar
böyle kanlı
              bu denli kepaze...

Çevrimdışı sakin

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.253
  • 902
  • 1.253
  • 902
# 22 Tem 2009 14:25:15
Sensiz İçtiğimiz Su Bile Haram

Ölmemek elimizde değil ki bizim:
İyi yaşamamak beni tek korkutan.

En doğrusu, dosta düşmana iyilik etmen;
İyilik seven kötülük edemez zaten.
Dostuna kötülük ettin mi düşmanın olur:
Düşmanınsa dostun olur iyilik edersen.

Deniz, deniz olduğu için dalgalanır,
Çöpe sor, hep onun içindir dalgalar.

Kim demiş haram nedir bilmez Hayyam?
Ben haramı helali karıştırmam:
Seninle içilen şarap helaldir,
Sensiz içtiğimiz su bile haram.

Ömer HAYYAM

Çevrimdışı anti-sosyal

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 55
  • 33
  • 55
  • 33
# 22 Tem 2009 15:45:30
 
 
Yakın - Uzak

Kalk git diyorum içimden kendime, kalk git uzağa
Kulağındaki müzik bitene kadar yürü, ağladığın kadar koş
Aya dokunana kadar yürü uzaklaş, düştüğün yer yakınlarına uzak olsun!
 

Çevrimdışı sultanmurat

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.620
  • 6.140
  • 2.620
  • 6.140
# 22 Tem 2009 19:01:58


DEMEDİM Mİ YÜREĞİM SEVME!!!

İşte ne gözyaşı, ne yemin, ne söz....
Geri dönen hangi güvercinin var?
Senin hangi çiçeğini sakladı bahar?

DEMEDİM Mİ AKLIM İNANMA!!!

Bir gün naza çeker kendini demedim mi?
Görmesen zindana döner bu şehir...
Görsen, umursamaz, aldırmaz

DEMEDİM Mİ GÖZLERİM BAKMA!!!

Demedim mi bu ürperten sıcaklık...
Bu taze güzellik kaybolur bir gün?
Sonra boşu-boşuna aranır, dövünürsün

DEMEDİM Mİ ELLERİM DOKUNMA!!!

Demedim mi bir gün susar şarkılar
Sesine ses veren rüzgar olur...
istediğin kadar artık bekle dur...

DEMEDİM Mİ KULAĞIM DUYMA!!!

Bir gün çıkıp gideceği belliydi
Ayan-beyan belliydi anlayamadın.
Başka bir rüyada şimdi o

DEMEDİM Mİ KOLLARIM SARMA!!!

Bütün çektiklerim senin yüzünden
Gölge bile geçirmezdin bir zaman üzerinden
Ah! şimdi paramparça oldun bin bir yerinden

DEMEDİM Mİ GURURUM KIRILMA!!!
alıntı

Çevrimdışı sakin

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.253
  • 902
  • 1.253
  • 902
# 22 Tem 2009 23:08:42
BAYRAK

Ey,mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü,
Kızkardeşimin gelinliği,şehidimin son örtüsü!
Işık ışık, dalga dalga bayrağım,
Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım.

Sana benim gözümle bakmayanın
mezarını kazacağım.
Seni selamlamadan uçan kuşun
yuvasını bozacağım.

Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder...
Gölgende bana da, bana da yer ver !
Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar.
Yurda ay yıldızın ışığı yeter.

Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün.
Kızıllığında ısındık,
Dağlardan çöllere düşürdüğü gün.
Gölgene sığındık.

Ey, şimdi süzgün, rüzgarlarda dalgalan;
Barışın güvercini, savaşın kartalı...
Yüksek yerlerde açan çiçeğim;
Senin altında doğdum,
Senin dibinde öleceğim.

Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim:
Yer yüzünde yer beğen !
Nereye dikilmek istersen,
Söyle, seni oraya dikeyim !

 ARİF NİHAT ASYA

Çevrimdışı sakin

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.253
  • 902
  • 1.253
  • 902
# 23 Tem 2009 09:13:22
YÜREĞİNE ÇAĞIR BENİ  

Ateşe değmiş rüyalarına çağırma beni
Sensizlikte yarı uykularımı bölüp
Mehtabın altında ellerini tutsam da
Bir sabah doğan güneşle gideceğim

Sürgün yemiş düşlerine çağırma beni
Yıldız misali avuçlarında sönüp
Hançerli sırtımla sana koşsam da
Bir Temmuz akşamında ayazlarıma döneceğim

Ağıtlarınla yıkanmış yollarına çağırma beni
Çileye adanmış umutlarımla gözlerine düşüp
Hüznün aynasına düşen gülüşlerinde asılı kalsam da
Hoyrat rüzgarın kanadında sensizliğe sürüleceğim

İntihar kokan ellerine çağırma beni
Gözlerinin alevinde avuçlarına gömülüp
Son nefesimde adını dudaklarıma bıraksam da
Sen yaşarken ben sensizlikte çürüyeceğim

Çağıracaksan
Senle ölümsüzlüğe
Bahar tadındaki gülüşlerine çağır beni
Alacaksan sensiz nefesimi
Gözlerinde pervaneyken al bedenimi
Kapatacaksan gözlerimi
Gözyaşımla yüreğine sığınmışken
Sonsuzluğa kapat yorgun güneşimi
Ve çağıracaksın beni
Mutluluğun bestesinde
Yüreğine çağır beni...  
 
İsmail SARIGENE
 

Çevrimdışı okuls

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.264
  • 1.325
  • 3.264
  • 1.325
# 23 Tem 2009 13:25:43
Utansın

Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!
Hey gidi küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!
Eski çınar şimdi noel ağacı;
Dallarda iğreti yaprak utansın!
Ustada kalırsa bu öksüz yapı,
Onu sürdürmeyen çırak utansın!
Ölümden ilerde varış dediğin,
Geride ne varsa, bırak utansın!
Ey binbir tanede solmayan tek renk,
Bayraklaşmıyorsan bayrak utansın!


Necip Fazıl Kısakürek

Çevrimdışı beyay77

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.065
  • 668
  • 1.065
  • 668
# 23 Tem 2009 15:11:52
     ZİNDANDAN MEHMEDE MEKTUP

Zindanda iki hece.Mehmed'im lafta!
Baba katiliyle baban bir safta!
Bir de geri adam,boynunda yafta...

Halimi düşünüp yanma Mehmed'im!
Kavuşmak mi?..Belki ..Daha ölmedim!

Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli,
Kırmızı tuğlalar altı köşeli.
Bu yol da tutuktur hapse düşeli...

Git ve gel... Yüz adım...Bin yıllık konak
Ne ayak dayanır buna ,ne tırnak!

Bir alem ki, gökler boru içinde.
Akıl almazların zoru içinde
Üstüste sorular soru içinde.

Düşün mü,konuş mu, sus mu ,unut mu?
Buradan insan mı çıkar,tabut mu?

Bir idamlık Ali vardı,asıldı
Kaydını düştüler,mühür basıldı.
Geçti gitti,birkaç günlük fasıldı

Ondan kalan,boynu bükük ve sefil;
Bahçeye diktiği üç beş karanfil...

Müdür bey dert dinler,bugün"maruzat"!
Çatık kaş...Hükumet dedikleri zat...
Beni Allah tutmuş kim eder azat?

Anlamaz;yazısız,pulsuz,dilekçem...
Anlamaz!ruhuma geçti bilekçem!

Saat beş dedi mi,bir yırtıcı zil
Sayım var, maltada hizaya dizil!
Tek yekun içinde yazıl ve çizil!

Insanlar zindanda birer kemmiyet;
Urbalarla kemik,mintanlarla et.

Somurtuş gibi bıçak,nara gibi tokat;
Zift dolu gözlerde karanlık kat kat...
Yalnız seccademin yönünde şefkat

Beni kimsecikler okşamaz madem
Öp beni alnımdan,sen öp seccadem!

Çaycı getir ilaç kokulu çaydan!
Dakika düşelim,senelik paydan!
Zindanda dakika farksız aydan

Karıştır çayını zaman erisin
Kopuk kopuk,duman duman erisin!

Peykeler,duvara mihli peykeler
Duvarda,başlardan yağlı lekeler
Gömülmüş duvara,bas bas gölgeler...

Duvar,katil duvar yolumu biçtin
Kanla dolu sünger... Beynimi içtin

Sukut...Kıvrım kıvrım uzaklık uzar
Tek nokta seçemez dünyada nazar
Yerinde mi acep,ölü ve mezar?

Yeryüzü boşaldı habersiz miyiz?
Güneşe göç varda ,kalan biz miyiz?

Ses demir,su demir ve ekmek demir...
İstersen demirde muhali kemir.
Ne gelir ki elden,kader bu,emir...

Garip pencerecik,küçük daracık;
Dünyaya kapalı,Allah'a açık

Dua,dua eller karıncalanmış;
Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış
Gözyaşı bir tarla,hep yoncalanmış

Bir soluk,bir tütsü,bir uçan buğu
İplik ki incecik,örer boşluğu

Ana rahmi zahir ,şu bizim koğuş
Karanlığında nur,yeniden doğuş....
Sesler duymaktayım;Davran ve boğuş!

Sen bir devsin,yükü ağırdır devin!
Kalk ayağa,dimdik doğrul ve sevin!

Mehmed'im,sevinin ,başlar yüksekte!
Ölsek de sevinin,eve dönsek de!
Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!

Yarın elbet bizim,elbet bizimdir!
Gün doğmuş ,gün batmış ,ebed bizimdir,
                                                  N.F.KISAKÜREK

Çevrimdışı burcum7

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.405
  • 41.902
  • 5.405
  • 41.902
# 23 Tem 2009 19:44:01
öğrendikçe büyüdüm... 

--------------------------------

Öğrendikçe büyüyormuş insan büyüdükçe öğrenmiyormuş.
Ve ben öğrendim ki hayat her daim güzelmiş.
Mutlu olmak başkalarına değil kendi bağlıymış insanın.
Sevmek mutlu olmaya yetmiyormuş.
Ve sevilmekte mutlu olmak değilmiş.
Mutluluk bir kuşun kanadında kelebeğin kozasındaymış.
En değerli servet yüreğindeymiş insanın.
En değersizi de…
Öğrendim ki iyilik yaptıkça değer kazanıyormuş yürekte ki inci
Ve kötülük yaptıkça çürürmüş yürek
Değersiz olurmuş
Öğrendim ki hayatın boğazına yapışmak lazımmış
Hayatın ucundan tutmamak…
Öğrendim ki hayat ayrıntıda gizliymiş
Öğrendim ki aşkın mevsimi yokmuş
Yürek hangi mevsimde atarsa
O zamanmış aşk zamanı
Ayrılık mevsimi yokmuş
Ayrılmak son değilmiş her zaman
Bazen sevmek yetmezmiş
Severken git demek belki de gitmek lazımmış
Öğrendim ki sevmek beraber olmak değilmiş sadece
Yürekte hissetmekmiş
Öğrendim ki umutsuzluk her zaman kötü değilmiş
Umutsuzluk umut gelince daha çok sevinmekmiş bazen
Ve öğrendim ki ne yaşarsa yaşasın insan,
Keşke değil iyi ki demek lazımmış
Çünkü her keşke yeni bir şeyler daha katarmış hayata
Ve her keşke büyütürmüş insanı
Bu yüzden hayatımda ki her şeye iyi ki diyorum şimdi….
Ve ben öğrendim ki
Her iyi ki de biraz daha büyüyorum…

alıntıdır

Çevrimdışı nurcany

  • Uzman Üye
  • *****
  • 625
  • 838
  • 625
  • 838
# 24 Tem 2009 12:35:08
Bütün çektiklerim senin yüzünden
Gölge bile geçirmezdin bir zaman üzerinden
Ah! şimdi paramparça oldun bin bir yerinden

DEMEDİM Mİ GURURUM KIRILMA!!!

çok anlamlı....

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK