1. Sınıf Dokümanlar Günlüğü 2025-2026

Yapay zekaya sordum;
"Bir ses veya harf verilirken hangi adımları izlemeliyiz" diye asağıdaki bilgileri gönderdi. Demek oluyor ki hangi ses olursa olsun bu adımlar izlenecek.
Üye olmadığım için dosya göndermedi ben de ekran görüntüsü almak zorunda kaldım. Yoldayım telefondan yazdığım için görüntüyü düzenleyemedim kusura bakmayın.

A,N,E,T Okuma Metinleri -1
A,N,E,T Hece ve Kelime Tablosu

(Okuma metin görseli yapay zeka tarafından üretilmiştir)

Okumada iki temel problem vardır. Mesela Çin alfabesinden bir yazı gördüğümüz zaman iki sebepten dolayı okuyamayız. Bunlardan birincisi, harfleri tanımadığımız için; ikincisi ise birleştirme mantığını tanıyamadığımız içindir. Buna bir üçüncüsünü de ekleyebiliriz: anlamını bilmediğimiz için.

Yani asıl okumanın iki temel problemi vardır: **harfleri tanıma** ve **birleştirme mantığını çözme**.
Okuduğunda anlamsız kelimeler okuyorsan, örneğin “tığde, tığde” gibi bir sözcükle karşılaşıyorsan, bu kelimenin bir anlamı olmadığı için doğal olarak zorlanırsın. Eğer çocuk hem harfleri tanıyor, hem birleştirme mantığını biliyor hem de kelimenin anlamını kavrıyorsa, okuma süreci çok kolay hale gelir.

Şimdi biz okulda okuma yaptırırken, Millî Eğitim müfredatına göre bu üç hatayı da yaparak ilerliyoruz. Oysa biz yeni bir proje geliştirdik. Elbette herkes kendi projesinin olumlu yönlerini ön plana çıkarır ama bana göre biz, bu üç probleme de çözüm bulduk.

Birincisi, harfleri **resimli** hale getirdik. Üstelik çok eğlenceli ve çocukların bildiği nesnelerden yararlandık. Çocuk harfleri resmin baş harfiyle ilişkilendiriyor. Örneğin, zebra için “Z”, ahtapot için “A” diyor.

İkincisi, **birleştirme mantığını** kolaylaştırdık. Ünlü harflerle sert sessiz harfleri (z, ş, f, s vb.) önden vererek çocukların birleştirmeyi çok daha rahat kavradıklarını gördük. Örneğin, “a” ve “zz” seslerini birleştirerek “az” demeyi öğrendiler. Böylece mantığı da çözmüş oldular.

Üçüncü olarak, **anlamlı kelimeler** üzerinden ilerledik. Harf hazinemiz geniş olduğu için “af, of, iş, eş, at, oy” gibi birçok anlamlı kelimeyi baştan verebildik. Her okuma etkinliğinde de “Bu ne demek?” gibi sorularla anlam alışkanlığını pekiştirdik.

Projemiz için akademik çalışmalar yaptık. Hem **Windows**, **Pardus** hem de **Android** uyumlu programlar geliştirdik. Ayrıca **Wordwall** platformunda çok sayıda etkinlik hazırladım. Bunları paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

Ne yazık ki insanların ilgisini çekmiyor. Çoğu kişi müfredata sıkı sıkıya bağlı kalmış durumda; müfredat dışı bir şey yapmaya çekiniyor ya da yeniliklere kapalı davranıyor. Dolayısıyla burada bir kez daha derdimi anlatmak istiyorum.

İsteyenlere proje linklerini özel olarak gönderebilirim. Ancak bazen Eğitimhane gibi platformlarda paylaşım yaptığımda, siteler bu bağlantıları kaldırıyor. Sanki kötü bir iş yapıyormuşum, maddi bir çıkar sağlıyormuşum ya da bir reklam yapıyormuşum gibi engellemelerle karşılaşıyorum. Umurumda değil. Ben bir şeyler yapıyorum, sınıfımda uyguluyorum ve çok büyük faydasını görüyorum.

Bugün Ekim’in yedisi. Öğrencilerimin büyük bir kısmı bir hafta, on gün içinde okumaya geçecek seviyeye ulaştı.

Bazı öğretmenler ise şöyle diyor:
“Erken okumaya geçince ne olur? Niye acele ediyorsun? Niye müfredata uymuyorsun?”

E o zaman hiçbir şey yapmayalım! Bizim amacımız erken öğretmek değil. Zaten çocukları zorlamıyoruz, ödev vermiyoruz, sıkıştırmıyoruz. Ama çocuk daha kolay öğreniyorsa neden öğrenmesin? Daha çabuk kavrıyorsa neden ilerlemesin?

Ne yazık ki bizim eğitim sistemimizde bir şeyi erken öğretmek neredeyse suç gibi görülüyor. Oysa asıl amaç; çocukların öğrenme sürecini kolaylaştırmak, öğrenmeyi sevdirmek ve onların potansiyellerini açığa çıkarmaktır.

Birçok sorum var ama sözümü burada noktalayayım. Faydalanmak isteyenlere proje linklerini özelden gönderebilirim.

.

...
İsteyenlere proje linklerini özel olarak gönderebilirim. Ancak bazen Eğitimhane gibi platformlarda paylaşım yaptığımda, siteler bu bağlantıları kaldırıyor. Sanki kötü bir iş yapıyormuşum, maddi bir çıkar sağlıyormuşum ya da bir reklam yapıyormuşum gibi engellemelerle karşılaşıyorum. Umurumda değil. Ben bir şeyler yapıyorum, sınıfımda uyguluyorum ve çok büyük faydasını görüyorum.
...

Kıymetli öğretmenim. Öncelikle emek verip hazırladığınız bu proje umarım sizin deyiminizle hak ettiği ilgiyi görür.
Anlattıklarınız çok dikkat çekici ama belki de doğru zamanda ve doğru yerde doğru bir sunum ile anlatamiyorsunuz projenizi.

Örneğin mesajlarim siliniyor diyorsunuz bu yazdığınız mesaj doküman günlüğü bölümünde ve site kuralları gereği buraya yazılan dokümansız mesajlar siliniyor. Yıllardır böyle
( Bu mesajımda silinecek:) )
Projejinizi ilk firsatta inceleyeceğim. Kolaylıklar dilerim.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] öğretmenim iyi akşamlar..

Proje link önerileriniz varmış.
Mesajınıza ekleseydiniz keşke.Tüm öğretmen arkadaşlarımız faydalanırdı. Niçin özele link gönderiyorsunuz.
Buraya ekleyin hepimiz görelim.
Çok meraklandım şimdi?

Okumada iki temel problem vardır. Mesela Çin alfabesinden bir yazı gördüğümüz zaman iki sebepten dolayı okuyamayız. Bunlardan birincisi, harfleri tanımadığımız için; ikincisi ise birleştirme mantığını tanıyamadığımız içindir. Buna bir üçüncüsünü de ekleyebiliriz: anlamını bilmediğimiz için.

Yani asıl okumanın iki temel problemi vardır: **harfleri tanıma** ve **birleştirme mantığını çözme**.
Okuduğunda anlamsız kelimeler okuyorsan, örneğin “tığde, tığde” gibi bir sözcükle karşılaşıyorsan, bu kelimenin bir anlamı olmadığı için doğal olarak zorlanırsın. Eğer çocuk hem harfleri tanıyor, hem birleştirme mantığını biliyor hem de kelimenin anlamını kavrıyorsa, okuma süreci çok kolay hale gelir.

Şimdi biz okulda okuma yaptırırken, Millî Eğitim müfredatına göre bu üç hatayı da yaparak ilerliyoruz. Oysa biz yeni bir proje geliştirdik. Elbette herkes kendi projesinin olumlu yönlerini ön plana çıkarır ama bana göre biz, bu üç probleme de çözüm bulduk.

Birincisi, harfleri **resimli** hale getirdik. Üstelik çok eğlenceli ve çocukların bildiği nesnelerden yararlandık. Çocuk harfleri resmin baş harfiyle ilişkilendiriyor. Örneğin, zebra için “Z”, ahtapot için “A” diyor.

İkincisi, **birleştirme mantığını** kolaylaştırdık. Ünlü harflerle sert sessiz harfleri (z, ş, f, s vb.) önden vererek çocukların birleştirmeyi çok daha rahat kavradıklarını gördük. Örneğin, “a” ve “zz” seslerini birleştirerek “az” demeyi öğrendiler. Böylece mantığı da çözmüş oldular.

Üçüncü olarak, **anlamlı kelimeler** üzerinden ilerledik. Harf hazinemiz geniş olduğu için “af, of, iş, eş, at, oy” gibi birçok anlamlı kelimeyi baştan verebildik. Her okuma etkinliğinde de “Bu ne demek?” gibi sorularla anlam alışkanlığını pekiştirdik.

Projemiz için akademik çalışmalar yaptık. Hem **Windows**, **Pardus** hem de **Android** uyumlu programlar geliştirdik. Ayrıca **Wordwall** platformunda çok sayıda etkinlik hazırladım. Bunları paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

Ne yazık ki insanların ilgisini çekmiyor. Çoğu kişi müfredata sıkı sıkıya bağlı kalmış durumda; müfredat dışı bir şey yapmaya çekiniyor ya da yeniliklere kapalı davranıyor. Dolayısıyla burada bir kez daha derdimi anlatmak istiyorum.

İsteyenlere proje linklerini özel olarak gönderebilirim. Ancak bazen Eğitimhane gibi platformlarda paylaşım yaptığımda, siteler bu bağlantıları kaldırıyor. Sanki kötü bir iş yapıyormuşum, maddi bir çıkar sağlıyormuşum ya da bir reklam yapıyormuşum gibi engellemelerle karşılaşıyorum. Umurumda değil. Ben bir şeyler yapıyorum, sınıfımda uyguluyorum ve çok büyük faydasını görüyorum.

Bugün Ekim’in yedisi. Öğrencilerimin büyük bir kısmı bir hafta, on gün içinde okumaya geçecek seviyeye ulaştı.

Bazı öğretmenler ise şöyle diyor:
“Erken okumaya geçince ne olur? Niye acele ediyorsun? Niye müfredata uymuyorsun?”

E o zaman hiçbir şey yapmayalım! Bizim amacımız erken öğretmek değil. Zaten çocukları zorlamıyoruz, ödev vermiyoruz, sıkıştırmıyoruz. Ama çocuk daha kolay öğreniyorsa neden öğrenmesin? Daha çabuk kavrıyorsa neden ilerlemesin?

Ne yazık ki bizim eğitim sistemimizde bir şeyi erken öğretmek neredeyse suç gibi görülüyor. Oysa asıl amaç; çocukların öğrenme sürecini kolaylaştırmak, öğrenmeyi sevdirmek ve onların potansiyellerini açığa çıkarmaktır.

Birçok sorum var ama sözümü burada noktalayayım. Faydalanmak isteyenlere proje linklerini özelden gönderebilirim.

Merhaba hocam. Ben de yıllardır sert ünsüzleri kullanırım. aş, aç, ak, af gibi heceler ile öğrencler okumanın mantığını hızlı bir şekilde kavrarlar. Ayrıca sitenizdeki harflerin görsellerle ilişkilendirilmesi de çok hoşuma gitti. Buna benzer yöntemi dersekranda okuyorum uygulaması kullanıyor. Orada harfler öğretilirken bir durum veya nesne ile ilişkilendiriliyor. Sizin görsellerle ilişkilendirmeniz de gayet başarılı.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] öğretmenim iyi akşamlar..

Proje link önerileriniz varmış.
Mesajınıza ekleseydiniz keşke.Tüm öğretmen arkadaşlarımız faydalanırdı. Niçin özele link gönderiyorsunuz.
Buraya ekleyin hepimiz görelim.
Çok meraklandım şimdi?

Dediğim gibi link eklenince siliniyor diye biliyorum.İsterseniz kullanıcı adıma tıklayınca ilgili blogda bağlantılar gözükür.

Yapay zekaya sordum;
"Bir ses veya harf verilirken hangi adımları izlemeliyiz" diye asağıdaki bilgileri gönderdi. Demek oluyor ki hangi ses olursa olsun bu adımlar izlenecek.
Üye olmadığım için dosya göndermedi ben de ekran görüntüsü almak zorunda kaldım. Yoldayım telefondan yazdığım için görüntüyü düzenleyemedim kusura bakmayın.

hayretler içinde okudum öğretmen değili-misiniz bunu neden yapay zekaya sordunuz herkes bunu bilir ya hani

Dediğim gibi link eklenince siliniyor diye biliyorum.İsterseniz kullanıcı adıma tıklayınca ilgili blogda bağlantılar gözükür.

Öğretmenim
Linki buraya yazın diye belirttim ama kendim için değil. Gizli olursa merak eden çok olur diyerek yazdım.

1. sınıflarla ilgili benim öğreneceğim konu kalmadı.

İlginize teşekkür ederim.

hayretler içinde okudum öğretmen değili-misiniz bunu neden yapay zekaya sordunuz herkes bunu bilir ya hani

İyi geceler.
Öğretmenlik yapmaya çalışıyorum öğretmenim. Bir daha yapay zekaya sormam. Söz.

Filistin Etkinliği

okuma-yazma