• Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım, kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım.
• Beni anlıyor musun dedikten sonra anlamak ya da ben söylemeden önce anlasan da, anlamak diye bir meselenin varlığı...
• Başkalarının yaptıklarını silmeye çalıştım: mürekkeple yazmışlar oysa. ben, kurşunkalem silgisiydim, azaldığımla kaldım.
• Adam olmadığı için insanlığa vekalet ediyordum.
• Duygularını ifade edebilmek için bakkal bakkal gibi; bahçıvan da bahçıvan gibi düşünebilseler; kendilerine yakışacak bir ifade coşkunluğuna kavuşacak zamanı bulabilselerdi, bütün şehir gereksiz edebiyattan temizlenmiş olurdu.
• Onları öfkeme layık bulmuyorum. Öfkem bana ait bir şey. Yakın hissetmediğim birine nasıl gösteririm onu. Onlara da size davrandığım gibi davranmış olurum. Asıl o zaman, kötülük etmiş olurum size.
• Hiç olmazsa mezar taşına yazın: burada, insanlara başka türlü hayran olan biri yatıyor.
• Sen birden çökeceksin Selim. Çünkü neden? Çünkü için boş senin. birden, kollarımın arasında için boşalarak; birden üçüncü boyutunu kaybedip bir düzlem olacaksın ve ben de seni duvarda bir çiviye asacağım.
_alıntı_. "Tutunamayanlar"
Bir önceki yorumunuz buradaki 5.alıntınıza ithaf edilmiş gibi olmuş.İçten dediğiniz kısıma örnek olmuş burdaki alıntı yani.
Keşke içten olsa insanlar.Ne hissediyorsa söylese,olması gerekeni değil olanı söylese...