Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

             YAŞLILIK

Ben artık yaşlı bir insanım
Çocukluk gençlik bitmez sandım.
Gençken yaşlılığa çok var, derdim
Yaşlanınca zamana akıl sır erdiremedim.

Şimdi sık sık titriyor ellerim
Yakını da uzağı da seçemiyor gözlerim.
Alçak sesleri duymuyor kulaklarım
Yaşlı bedenimi taşıyamıyor ayaklarım.

Günlerimin çoğu yalnız geçiyor
Gözlerim hep yolda birilerini bekliyor.
Keşke hergün gelse evlatlarım
Çünkü her an gözümde tütüyor yavrularım.

Yaşlılık nasıl bir şey biliyor musunuz?
Yasaklamış doktor yağı, şekeri bir de tuz.
Düşerim diye hep korkuyorsun
Kırarsam bir yerimi kim bakar, diyorsun.

Sürekli korku, sıkıntı ve kaygı
Mutlu olurum görürsem sizden saygı.
Şikayetçi olmamalıyım yaşlılıktan
Alıştım artık böyle yaşamaya çoktan.

İsterdim ki yaşlılığı öğrenin
Gençliğinizin kıymetini iyi bilin.
Ben ölüm korkusunu çoktan aştım
Acı çekmeden ölmek en büyük aşkım.

Siz de yaşlanacaksınız bilin bunu
Sakın unutmayın yaşlılıktır gençliğinizin sonu.
Ben de bitmez gençlik demiştim hatırladınız mı onu?
Hatırlayamıyorum artık çocukken oynadığım en iyi oyunu.

Ara sıra tutun ellerimizden titremesin
Anlattığımız anılar sıkılmadan dinlenilsin.
Mümkünse arada bir evimizi temizleyin
Ölüme çok yakınken şu ihtiyarı  mutlu edin.

Kış günlerinde sobamızı bir yakın
Soğuk olan bu günlerde ölüm bize çok yakın.
Gücüm kalmamış kıyamıyorum odunları
Kıyarsanız odunları unutmayın çalı çırpıları.

Eskisi gibi yiyip içemiyor insan
Çaya ekmek doğrayıp yiyorum buna inan.
Keşke bazen olsa bir tas sıcak çorba
Hasret kaldım köfteye bir de kebaba.

Ne olur ne olur unutmayın bizi
Umutla sevgiyle doldurun kalbimizi.
Bizim için İLGİ en büyük ihtiyaç
Sen de olacaksın ilgiye bir gün MUHTAÇ

AKŞAM..

Ay mahya olmuş minarelerde,
Gün cuma akşamı.
Dualar okunuyor bir yerlerde,
Ruhumu okşuyor makamı...
*
Aklımda yorum üstüne yorum!
Eylül ruhumu almış,
Ayaklarım donuyor, üşüyorum.
Anamın sözü aklıma geldi yine;
“Erciyes'e gar yaamış”
Fakir fukara dostları düşünüyorum..
*
Sokaklarda bir tek akşam kalmış,
Bir de,
Evsiz barksız birkaç adam.
Akşam ekmeğini almış
Üstü boya artığı iki üç gariban..
Kamyon şoförleri,
Otobüs yolcuları
Yolcusunu uğurlayan
Gözü yaşlı bir iki can.
*
Uzaklardaki evlerin ışıkları kapanmış,
Önünde şekilsiz suratsız apartmanlar.
Sesler kesilmiş,
Kaybolmuş çocukluğum,
Hey gidi zamanlar!
Çoluk çocuk sesleri,
Anamın duaları..
Düne kadar abdest aldığımın
O eski pınarın suları..
*
Ay mahya olmuş minarelerde,
Bugün cuma akşamı..
Düşünüyorum,
Dalıyorum ,
Üşüyorum,
Aklım kalıyor bir yerlerde,
Arıyorum..

15.10.2021/Şekerpınar

Üzerinde yuvarlandığımız,
Bir türlü yetişemediğimiz
Bir dünya işte burası
Bir  dün--ya...
Koşanlar yoruldu
Koşanlar koyuldu..
Bitmedi  dönmesi..
Belli ki ;
Daha kıvam vakti değil..
Kıyam- vakti -ni  bekler.

Kaç kez uyandığında
Gün gülümsemiştir sana.
Evin canlanmıştır ayak sesine
Dokunmuştur bir bir gizli el
Yüreğinin ensesine..
Kaç kez uyandığında
Dokunduğun eşyaların  sevinmiş
Baktığın ayna selam vermiştir.
Kaç kez uyandığında
Eşin, işin varsa evlatların
Tıkırtının ahengiyle gülümsemiş güvenle
Merdivenler ayağının sesine meftun
Yol açılmıştır hayata
Düze ,bayıra ,dağa, dara genişe
Bir kez daha uyanmıştır
Can canana yoldaş olmaya
Sırdaş olup yol almaya...

Yokmuş gibi davranma sakın
Nice muhtaçlar sana çok yakın
Verirsem bitiverir sanma varlığını
Görmezden gelme garibanların darlığını

İnsan nisyana müptela, unutur..
Sararan yapraklar anlayana ölümü hatırlatır..

Alevler saçıyor seni gören gözlerim,
Ilık ılık eriyor, günden güne yüreğim.
Peşinde sürüklenen bir aşık köleyim…
Kalbimi yaşatan damar damar örgüsün,
Görmüyor musun güzel, aşkıma kör müsün

             ANNEMİZ
 
Daha biz doğmadan başlar çilesi,
Ne gündüzü bellidir ne de gecesi.
Kızgın güneş altında kalsak;
Hiçbir zaman kaybolmaz gölgesi.

Hayatın her döneminde yanımızda,
Nerede olsak o hep aklımızda.
Canımız yansa adı ağzımızda,
Bir bakmışız hemen yanı başımızda.

Bir kuzucuğum demesi yeter bize,
Duyduğumuz anda oluruz pür neşe.
Neşemize neşe katar her an,
Bizimle mutlu olur her zaman.

Bazen olur bize bir arkadaş,
Bir bakmışsın en yakın sırdaş.
Tüm dertlerine ortak olur,
Çözüm bulamazsa mutsuz olur.

Her zaman her yerde bizi gözetler,
Umutla büyümemizi bekler.
Her yaramazlığımızı genelde affeder,
Affedemediği zaman yine sabreder.

Versek ona dünyanın varlığını,
Ödeyemeyiz hiçbir zaman hakkını.
Onsuz bir hayat tatsız, tuzsuz.
Onsuz bir dünya ise susuz.

Ona verilecek en iyi hediyemiz;
Onu çok sevdiğimizi söylememiz.
Duyduğu zaman bu sözümüzü;
Mutluluktan yaşarır kömür gözü.

                                    Mayıs 2012

Ah şu şiirler
Kelimeler dizilmiş kalemime
Sırasını bekler gün yüzü görmeye
Kelimeler dizilmiş kalemime
Geceye de aşık yeminle

Kelebek yüreklerde
Umut biriktirirken
Dil hoşça kal demiş de
Yüreğin diyememiş ise;
Yaşadıkların hikaye değil gerçektir.

Sağını korurken
Solundan yaralanmıştır bütün sevdalar..

Unutulmuş muydum?
Takvimin bir yerinde
Herhangi bir günün
Herhangi bir saatinde…

Unutulmuştum
Çünkü
Unutmak en büyük ezberidir insanın…

Büyütme gözünde dünyayı
Mevsimi,
Ayı ,yılı
Köyü ,kenti
Zengini ,fakiri
Alimi ,cahili
Hepsi  hissettiğin kadar.
Birkaç metreye nasıl sığacaksan...
Ağlayanların kadar gülenin olacak
O mahsun bakışlara
Yalnızca ecrin dolacak..

CEVAP..

İlk kez!
Bu şehir de sevdim sürgünü
Gülüm, senden dolayı..

Ve ilk kez!
Tanımadığım yabancıları
Tozlu sokakları
Gurbeti sevdim, senden dolayı..

Ütüyü
Banyoyu
Tıraşı sevdim, senden dolayı..

Islık çalmayı
Saçlarımı taramayı
Kolonyayı sevdim, senden dolayı..

Şarkıları
Türküleri
Notaları sevdim, senden dolayı..

İnsanları
Hayvanları
Çiçekleri sevdim, senden dolayı..

Artık!
Sivilcelerimle
Hatta!
Şehla gözlerimlede barışığım, senden dolayı..

Ve de ilk kez!
Tüm korkularımı yenip
Bir kıza mektup yazdım, senden dolayı..

Velhasılı!
Ben düşlerken
Bir eş
İki çocuk
Ve..
Üstünde kestaneler yanan
Mutlu ve sevecen
Eski demirden sobayı
Cevap!
Olmaz imiş, benden dolayı...

Bize de bir zemheri bıraktıp gittin
Kömürümüz de yoktu
Odunumuz da
Çok vardı Eylül'e
Canımızı yaktık..

Yalan dünyanın yalancı güneşi battı gitti...
Gerçek Alemin hakikat Güneşi tu'lu etti..

Merhum Sezai Karakoç a