Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı rukiyesevik

  • Bilge Üye
  • *****
  • 1.910
  • 9.771
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 1.910
  • 9.771
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 Ağu 2011 09:34:07
Veda

Elimde, sükutun nabzını dinle,
Dinle de gönlümü alıver gitsin!
Saçlarımdan tutup, kor gözlerinle,
Yaşlı gözlerime dalıver gitsin!

Yürü, gölgen seni uğurlamakta,
Küçülüp küçülüp kaybol ırakta
Yolu tam dönerken arkana bak da,
Köşede bir lahza kalıver gitsin!

Ümidim yılların seline düştü,
Saçının en titrek teline düştü,
Kuru yaprak gibi eline düştü,
İstersen rüzgara salıver gitsin!
 
                             Necip Fazıl Kısakürek
 

Çevrimdışı hercaihoca

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.403
  • 6.356
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.403
  • 6.356
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 07 Ağu 2011 11:30:09


 
İlk Aşk

Felek ne kadar kahretse kalbimize,
Zaman zaman hatirladigimiz olur,
Hangi dilber ilk aski tattirdi bize;
Bir bahtiyarla yasadigimiz olur.

Ah o yaz gecesi, o mehtap, o havuz!
Balkonundan gul atan comert sevgili!
Askinla deli divane oldugumuz,
Sarmasiga tirmandigimizdan belli.

Belki bugun bu yasta tekrar olunmaz,
Ilk ask gecesinin masum yeminleri,
Fakat nerde ilk opusun verdigi haz?
Saadet bilmiyorum o hazdan gayri.

Cahit Sıtkı Tarancı
 

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.100
  • 2.904
  • 12.100
# 07 Ağu 2011 12:15:58
yalnız ve sessizce çıkabilmek için en son yolculuğuna da
 bin yelkenliye git kaybol okyanusun dağdağalı ufkunda
 başkasının doğrularına ne kadar sahip çıkayım desen de sen
 nasıl olsa öleceksin kendi yanlışlarının doğrusunda.

A.İlhan

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.568
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.568
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 07 Ağu 2011 12:39:39
SELÂM OLSUN

Selâm olsun bizden güzel dünyaya
Bahçelerde hâlâ güller açar mı?
Selâm olsun sonsuz güneşe, aya
Işıklar, gölgeler suda oynar mı?

Hepsi güzeldi kar, tipi, fırtına
Günlerin geçişi ardı ardına.
Hasretiz bir kanat şakırtısına
Mavi gökte kuşlar yine uçar mı?

Uzak, çok uzağız şimdi ışıktan,
Çocuk sesinden, gül ve sarmaşıktan,
Dönmeyen gemiler olduk açıktan,
Adımızı soran, arayan var mı?...



Ahmet Hamdi TANPINAR

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.706
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.706
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 Ağu 2011 12:42:14
Öperek Uyandırdım Bu Sabah Ayrılığı

Öperek uyandırdım bu sabah ayrılığı...
Fırından yeni çıkan bekleyişler satın aldım.
Kırmızı mavi ekoseli yalnızlığımı serdim masaya
Manzaraysa ayrılığa sıfır!
İşte her şey hazır..
Acılarımla iki lafın belini kırdık...
Yokluğunda bir kuş sütü eksik..
Yalnızlığım ve ben...
Seni çok bekledik...

Cemal Süreya

Çevrimdışı dişikurt

  • Üye
  • *
  • 1
  • 24
  • 1
  • 24
# 07 Ağu 2011 12:52:22
BU DA ÖYLE BİR AŞK

Sırtımda çıplak
Islak nefesin
Bi gidip bi geliyor

Biz senlen yatmıyoruz ki
Yaşamıyoruz da
Hep yarışıyoruz
Sen mi ben mi
Önce kim
Ölümü öldürecek diye

Çevrimdışı dişikurt

  • Üye
  • *
  • 1
  • 24
  • 1
  • 24
# 07 Ağu 2011 12:53:19
HERŞEY SENDE GİZLİ

Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;

Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,

Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..

İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...

Çevrimdışı dişikurt

  • Üye
  • *
  • 1
  • 24
  • 1
  • 24
# 07 Ağu 2011 12:56:23
SEVGİ DUVARI

sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan içine çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi
kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş altın zincir fasulye pilakisi
aramızda görevliler ekipler hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri
çöpçülerin elleriyle okşardın beni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
düştüğüm yer öyle açık seçik ki
başucumda bir sen varsın bir de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi

Çevrimdışı dişikurt

  • Üye
  • *
  • 1
  • 24
  • 1
  • 24
# 07 Ağu 2011 12:57:25
Bendeki Sen

ah şimdi olsan yanımda,
baksan gözlerimin içine...
Ben karşında eriyip
yok olmaya başlamışken
beni sevdiğini sölesen...
Kalbim hızlanmışken
öpücüğünle durdurup,
Elini kalbime koymanla tekrar atmasını sağlasan...
Sımsıkı sarılsan tutkuyla aşkla.
Hiç bırakmasan birdaha,
hiç bakmak zorunda kalmasam arkandan!
Tutup götürsen beni uzaklara
Bir yaşamın içine
birini daha dahil etsen
benim yerimede nefes alsan...
Nefes alırken
aldığım nefese karışsan,
bir bakarken bin şey söylese gözlerim.
Hiç bırakmasan ellerimi,
ardından bir tebessüm koysan alnıma ve kulağıma beni sevdiğini söyleyerek o an uyuya kalsak...
Ben uyusam uyansam
başımın altında göğsün olsa kalksam,
usulca bir öpücük kondursam yanaklarına uyanıversen hemen,
o gülüşüne hasret ben
pişmanlık duymasam seni uyandırdığım için...
Ağladığımda göz yaşımı silicek o güzel ellerin olsa,
düştüğümde beni güçlü kollarınla aşkla, hiç bıkmadan taşısan,
en ufak zorlukda çekip çıkarsan beni üzüntülerimin derinliklerinden.
Kendimi yalnız hissettiğimde yaklaşsan bana
yavaş yavaş kulağıma
her zaman yanındayım
desen yine...
Hiçbirşey olmasa
sen olsan yalnızca,
sıcaklığın ısıtsa ruhumu...
Her çağresizliğim sen olsan
çağrem olsan
o zaman hiçbir çaresizliğim kalmaz oysa.
bana sarılsan tekrar
iyiki varsın desen...

Çevrimdışı suatin

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.659
  • 57.199
  • Müdür Yardımcısı
  • 12.659
  • 57.199
  • Müdür Yardımcısı
# 07 Ağu 2011 13:48:41

Handan, hamamdan geçtik
Gün ışığındaki hissemize razıydık
Saadetinden geçtik
Ümidine razıydık
Hiçbirini bulamadık
Kendimize hüzünler icadettik
Avunamadık
Yoksa biz...
Biz bu dünyadan değil miydik?

Çevrimdışı okulönceci26

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.626
  • 18.853
  • Okul Öncesi Öğrt.
  • 3.626
  • 18.853
  • Okul Öncesi Öğrt.
# 07 Ağu 2011 15:14:25
BEKLERKEN

Sevdiğimin kulaklarımda sesi
Bembeyaz bir gül demeti
Kim bilir kaç yüzyılın gülşeninden

Duvar gibi kalınlaşırken bekleyişler
Birden bütün katılığın dağılması
Ve sesini duyuşum bir yerlerden
Kim bilir kaç yüzyılın gülşeninden

Ağır bir duyguyla birarada
Onsuz da olunur gibi gelirken bana
Gittikçe basan sis artan duman
Ve kilitlenmesi zaman zaman
İçimde bir ağırlığın aşk adına

Nasılsın nereden çıktın
Gerçekten bana mı geldin
Sen miydin o olmasa da olur gibi görünen
Şimdi yosun gözlerin gözlerimde
Binbir türlü rüzgarla rüzgarlanır
Kim bilir kaç dünyanın denizinden.

Afşin Timuçin

Çevrimdışı boran_12

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 Ağu 2011 15:18:32
24 Eylül 1945 
En güzel deniz: 
Henüz gidilmemiş olanıdır. 
En güzel çocuk: 
Henüz büyümedi. 
En güzel günlerimiz: 
Henüz yaşamadıklarımız. 
Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: 
Henüz söylememiş olduğum sözdür... 

Nazım Hikmet Ran


Çevrimdışı suatin

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.659
  • 57.199
  • Müdür Yardımcısı
  • 12.659
  • 57.199
  • Müdür Yardımcısı
# 07 Ağu 2011 15:48:55

Beni Güzel Hatırla

Beni güzel hatırla
Bunlar son satırlar
Farzet ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından
Yada bir yağmur, sel oldum sokağında
Sonra toprak çekti suyu kaybolup gittim
Belkide bir rüyaydım
Senin için..
Uyandın ve ben bittim
Beni güzel hatırla
Çünkü sevdim seni ben her şeyini
Sana sırdaş oldum dost oldum, koynumda ağladın
Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini
Beni üzdün, kınamadım
Alışıktım vefasızlığa el oldun aldırmadım
Beni güzel hatırla
Sayfalarca mektup bıraktım sana
Şiirler yazdım her gece
Çoğunu okutmadım
Sakladım günahını sevabını içimde
Sessizce gittim senden öncekiler gibi sende anlamadın
Beni güzel hatırla
Sana unutulmaz geceler bıraktım
Sana en yorgun sabahlar
Gülüşümü gözlerimi sonra sesimi bıraktım
En güzel şiirleri okudum gözlerine baka baka
Söylenmemiş merhabalar sakladım her köşeye
Vedalar bıraktım duraklarda
Ne arasan bir sevdanın içinde
Fazlasıyla bıraktım ardımda
Beni güzel hatırla
Dizlerimde uyuduğunu düşün
Saçını okşadığımı üşüyen ellerini ısıttığımı
Mutlu olduğun anları getir gözünün önüne
Anlından öptüğüm dakikaları
Birazdan kapını çalan kişi olabileceğini düşün
Şaşırtmayı severim biliyorsun
Bu da sana son sürprizim olsun
Şimdi seninle yaşanan günleri ateşe veriyorum
Beni güzel hatırla
GİDİYORUM …

Orhan Veli Kanık

Çevrimdışı suatin

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 12.659
  • 57.199
  • Müdür Yardımcısı
  • 12.659
  • 57.199
  • Müdür Yardımcısı
# 07 Ağu 2011 16:23:54

Hani erken inerdi karanlık,
Hani yağmur yağardı inceden,
Hani okuldan, işten dönerken,
Işıklar yanardı evlerde,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani ay herkese gülümserken,
Mevsimler kimseyi dinlemezken...
Hani çocuklar gibi zaman nedir bilmezken,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani hepimiz arkadaşken,
Hani oyunlar tükenmemişken,
Henüz kimse bize ihanet etmemiş,
Biz kimseyi aldatmamışken,
Eskidendi, çok eskiden.

Hani şarkılar bizi bu kadar incitmezken,
Hani körkütük sarhoşken gençliğimizden,
Daha biz kimseye küsmemiş,
Daha kimse ölmemişken,
Eskidendi, çok eskiden.

Şimdi ay usul, yıldızlar eski
Hatıralar gökyüzü gibi gitmiyor üstümüzden
Geçen geçti,
Geçen geçti,
Geceyi söndür kalbim
Geceler de gençlik gibi eskidendi
Şimdi uykusuzluk vakti.

Murathan MUNGAN

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 07 Ağu 2011 18:13:13
           Yalnızım çünkü sen varsın"

"gel" desen gelirdim
gittiğin uzakta bendim
dağ gibi bir ihanetten düştüm
bu kendime son gelişim

ölümbaz öpüşler kusuyorum ceplerime
kendimi suçüstü yakalıyorum
ve kentsizliğimin isimsizliğini
Araz'a uyak düşüyorum
gözlerime senden düşler sürüyorum
ıslak bileklerim kan bayramına yatıyor
bana en büyük tehdit yine ben oluyorum

sonra bir durağa yaslanıyorum
sonra bir kente
ve sen gidiyorsun
ben kanıyorum
diyorlar ki; kendini dinleme hiçbir şey söylemiyorsun.
oysa "gel" desen gelirdim biliyorsun

yorgun Haliç'e biraz inat
biraz ihanet bırakıyorum
ellerinden bir tedirginliği bir tehdidi avuçluyorum
aklıma düşüyorsun
düşüyorum
düşünce
üşüyorum
azgın hüzünlerle körlüğüme göçüyorum
ayrılığın saati kaç geçiyor bilmiyorum
yalanlarımla bir hiçlikteyim
beni içinden kaç

bu kentte her yağmur kendini ağlar
aklıma düşsen yalnızlık oluyorum
ağzımdaki uykudan öpmüyorsun nicedir
nerde kimi üşüyorsun
artık kendini yakan bir ateşim
kendimize birbirimizden düşler yapamıyoruz
şimdi boş duraklara yaslanıyorum
boş kentlere
oysa "gel" desen gelecektim

gün düşlerime dönüşlerimde
bakışın içiyor beni gözlerimden
gövdemi düşürüyorum güz yavrusu duraklara
uzaklığına uzanıyorum
sevdiğin sonbahar geçiyor üstümden
ama artık hiçbir göğü içmiyorsun dudaklarımdan
yıkılıyorum şarkılara
"kimseler biliyor"
yalnızlık dostumdu
şimdi korkum oluyor
oysa "gel" desen gelecektim

artık her şey kımıltısız bir geceye dönüşüyor
güz artığı saçlarımda oynaşan sensizlik
göz karana yenik düşüyor en korkak yanlarımdan
kendimi yitirdikçe sana gidiyorum
göbek çukurumda sobelere karanlık uyutuyorum
düş satıcısı ispiyoncu bir ihtiyarın insafına kalıyorum
uysal yalnızlıklar satın alıyorum
gülüşümle ödeyerek
ve içimde yalancı bir katil taşıyorum
yeni utançlar biriktiriyorum eski günahlarıma
cüzamlı ruhlar cehennemine gidiyorum ben
kirli sözlerimi temize çekme
oysa "gel" desen gelecektim

gözlerim ihanete ihbar taşıyor
kuşkulu bir cinayeti fısıldıyor kaşlarına
sözü namluna sürmelisin şimdi
en yaralı yanımdan vurmalısın beni
çünkü uçmak düşmeyi göze almaktır

avlunda bıraktığım az kullanılmış intiharları deniyorum
ne vakit nikotinli ellerinden yola çıksam
susuşuna kan döküyor gözlerim
sen gözüne çiğ kaçtı sanıyorsun
oysa bilmelisin Araz'ım
kimsenin içi görünmez
ve hiç bulamadıklarını
asla yitiremezsin
bak şimdi aramızda sessiz kalıyor
söylenecek bütün sözler

her sabah akşam oluyorsun
alnından ellerine damlıyorsun
yüzündeki yağmurla iniyorsun kente
içine dert oluyorsun kentin
dışına yağmur
yüreğinde dağılıyor kristal şehirler
duvarların kan öksürüyor
ve sen
başkalarının gözlerini
yüzümde aramamayı öğreniyorsun
beni bir durağa yaslıyorsun
beni bir kente
gidiyorsun
oysa "gel" desen gelecektim

susmak en inatçısı olmaktır yalnızlığın
en susmakta neydi öyle
sen en dinlerken
biliyorum Araz'ım
insan kendini bulmamalı, hep aramalı
gittiğin yerden başlıyorum öyleyse
gece cinnetlerimi de alıp yanıma

denize bakmayı bilmeyenler
bir gün mutlaka boğulur
işte bundandır gözlerinden kaçışlarım

siz hiç yar saçının bir telinden kendinize gurbet
yaptınız mı

ben şimdi gurbetim
içimde taşıyorum
heba olsa da senlerce yılım
oysa "gel" desen gelecektim

ömrümden düşürdüğüm sol anahtarlarına takılıyorum hep
ve hayat yüklü kamyonlar geçiyor üstümden
şairler ölüdür derler
inanmıyorum


en karanlık ceketimi giyiyordum
ışığa kördüm çünkü
şimdi ise güneşe ilerliyorum
dirilmek için

kimliği paslanıyor eski bir anarşistin
gecenin kör gözünden utanıyorum
hadi bana en militan kelimelerle saldır
batır içime cümlelerini
beyhude bir dehşet bırak
hak ediyorum

gizlilikten ölmek üzere olan bir akrep sızıyor içime
can kaybından ölüyorum
cenazemde namaz kılacağım
zan altındayım
yalanıma inanıyorum

yorgun söylentiler kanıyor solgun yaralarımdan
kırılır mı bilmem hüznümde taşıdığım kin
kinim kendime
susuşum sana
küsüşüm tüm dünyaya

üstü kalsın ihanetimin
"gel" desen gelecektim

yine bir tren geçiyor içimden
sen kesiliyorum gülüşümün karşılığı
saçların bir rüzgarın öyküsünü taşıyor
görmüyorum söylemiyorsun kırılıyorum
hiçliğimin etleri yolunuyor şizofrenik bir gecede
sana bir öykü çıkarıyorum ağzımdan
süsle beni ey aşk
geçtiğin yerleri öpüyorum

yarısı yanık bir aşkın küllerini taşıyorum
dişlerindeki nikotin tadı terkimde
sirenler ve ateş hatları içip
sesini peydahlıyorum kendimden ve kentimden
ıslak ceplerimi buluyorum el yordamıyla
yasadışıyım
tutukla beni gözlerimden

kalemim bitti yitirdi şiirini şuur
öldü kanımdaki mürekkep balığı
solumdaki sise intihar etti intiharlar
bir aşkı kaça katlayabilirdi ki ezik bir yürek
yaşamak için geç bir zaman
ölmek için ise erken

çok davullu bir senfoni sürçüyor
dikiş tutmaz ayrılığımda
kirpiğinden yapılma bir darağacına
geceyi asıyorum
yoksun
bu yağmurlar ıslatmıyor beni
bir durağa yaslanıyorum sensiz
gidişinin en sessiz harfinden yırtılıyorum
"gel" desen gelecektim oysa

kulaklarımdan bordo denizler dökülüyor
şimdi herkes biraz sen biraz acı
göğsümde bir vagon
gizli sözler batıyor
fırtınalar çıkıyor üstüme

şakağımda
intihar acemisi bir şairin
delilik provaları
arkandan uluyan kapılardan
söküyorum kokunu
yokluğunu kokluyorum
yokluğunu yokluyorum

çöz gözlerimi senden hadi
ücranda yak bakışımı
gözlerine bekçi sevdam
dünden ve senden kalmayım

içine her düşen
kendi keşfi sanıyor seni
oysa sen
melekleri bile kıskandıracak kadar kendinsin
ve kendini acıtmak istiyorsun
ama güller kendine batamaz
bilmiyor musun
"gel" mi diyorsun

herkes kendi gördüğüne bakar
peki hayatın rüzgarında kime yelkeniz
kıpırdamadan duramayız bir aşk boyu
hadi en kanadığımız yerden susalım
"gel" desen gelirdim
"git" dedin ve gittin

Aşka...
Rüzgara...
Ayrılığa...
Zamana...

Eyvallah...


 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK